Emsal Mahkeme Kararı Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi 2022/1255 E. 2022/1363 K. 20.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BURSA BAM 5. HUKUK DAİRESİ
T.C.
BURSA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
5. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2022/1255
KARAR NO : 2022/1363

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : BALIKESİR ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
NUMARASI : 2022/368 Esas (Derdest)
ARA KARAR TARİHİ : 28/04/2022

DAVACILAR : 1-) … ( …)
2-) … ( …)
VEKİLİ : Av. … [16073-70551-45701] UETS
DAVALI : …
[16946-49072-68754] UETS
DAVA : Hisse Devir İşleminin İptali
TALEP : Kayyım Atanması
KARAR TARİHİ : 20/10/2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 20/10/2022

Davacılar vekili tarafından yukarıda belirtilen ara karara karşı istinaf kanun yoluna başvurulmuş, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 352. maddesi uyarınca yapılan ön inceleme sonucu eksiklik bulunmadığı anlaşılmış olmakla dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde gereği görüşülüp düşünüldü:
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ:
Davacılar vekili, müvekkillerinden …’ın dava konusu hisse devrinden önce şirketin büyük ortağı olan müteveffa n ikinci büyük oğlu ve davalı şirket hisselerini devralan … Organik Tarım ve Süt Ürünleri Hayvancılık Gıda İnşaat Taahhüt Sanayi ve Ticaret AŞ tarafından hisseleri devralınan Yıldız Modern Süt Teknolojileri Sanayi ve Tarım Makineleri Tekstil Ürünleri ve İnşaat Malzemeleri San. ve Tic. Ltd. Şti.nin de ortağı olduğunu, …’ın ise kendisinin davacısı, Mar Tüketim…AŞ ve müteveffa Kemal Ayhan’ın davalısı olduğu Tahkim Heyeti’nin 2022/1 Esas sayılı kesinleşmiş kararı uyarınca davalı şirket hisselerinin ve şirket ile müteveffa Kemal Ayhan’ın mal varlığının devredilmesi gereken kişi olduğunu, davalı şirket tarafından Balıkesir 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2019/500 Esas sayılı dosyasında konkordato talebinde bulunulmuş olup şirket hakkında, 04/09/2019’dan itibaren geçici mühlet kararı verildiğini ve kesin mühlet içerisindeyken davalı Mar Tüketim Maddeleri İhracat İthalat San. ve Tic. AŞ’nin hisselerinin tamamının … Organik Tarım ve Süt Ürünleri Hayvancılık Gıda İnşaat Taahhüt Sanayi ve Ticaret AŞ’ye devredildiğini ve bu hususun 25/01/2022 tarihli ticaret sicil gazetesinde ilan edildiğini, devir işleminin hukuka ve kanunun emredici hükümlerine aykırı olduğunu ve hükümsüz olduğunu, Tahkim Heyeti’nin 2022/1 Esas Sayılı dosyasında tarafların sulh olmaları neticesinde sulh anlaşmasının tahkim kararı olarak onaylanması ile 15/01/2022 tarihinde sona erdiğini, tarafların itiraz ve iptal davası açma haklarından feragat etmeleri ile kesinleştiğini, protokol uyarınca …’ın üstlendiği 490.000.000 TL’lik edimin 140.000.000 TL’lik kısmının yerine getirildiği hususunda taraflar arasında sulh protokolü imzalandığını, yine taraflar arasındaki sulh protokolü ile …’ın 70.000.000 TL daha bedelli çeşitli finans kaynakları ile ödediğinin kararlaştırılmış olup toplamda 210.000.000TL edimin müvekkili tarafından yerine getirildiği hususunun sulh protokolü ve Tahkim Heyeti kararı ile kabul edildiğini ileri sürerek davalı şirket hisselerinin … Organik Tarım ve Süt Ürünleri Hayvancılık Gıda İnşaat Taahhüt Sanayi ve Ticaret AŞ’ ye ivazsız olarak devri işleminin iptaline, dava konusu hisse devir işleminin iptali halinde müvekkili …’ın kesinleşmiş tahkim kararı uyarınca ödemeye hazır olduğu 280.000.000 TL’nin depo edilmesi için tevdi yeri ve süre tayin edilerek şirket hisselerinin müvekkile devrine karar verilmesi ile çekişmenin giderilmesine karar verilmesini talep etmiş olup dava dilekçesiyle birlikte TMK’nın 427. maddesi uyarınca davalı şirketin genel kurulunun şirket hisselerini hukuka ve kanunu aykırı şekilde devralmış … Organik Tarım ve Süt Ürünleri Hayvancılık Gıda İnşaat Taahhüt Sanayi ve Ticaret AŞ’den, yönetim kurulunun ise hükümsüz hisse devrine dayanılarak Sebahattin Yıldız ve Cihan Yıldız’dan oluşması sebebi ile şirketin gerekli organlardan hukuken yoksun kalmış olduğunu, şirketin hukuka aykırı olarak yönetilmesi yahut şirket ve alacaklılar açısından maksimum ekonomik fayda sağlanmasının hedeflendiği konkordato sürecinde ehil olmayan kişilerce alacaklıların zararına hareket edilmesi ile müvekkilinin ve alacaklıların zarara uğratılmasının önüne geçilmesi için ihtiyati tedbir talebinin kabulü ile şirkete yönetim kayyımı atanmasına karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ ARA KARARININ ÖZETİ:
Mahkemece davacıların ihtiyati tedbir kararına yönelik olarak 28/04/2022 tarihli ara karar ile HMK’nın 389/1. maddesi uyarınca ihtiyati tedbir talebinin, talep eden tarafça ibraz edilen belgelere ve dosyadaki mevcut delillere göre değerlendirilmesi gerektiği, henüz delillerin toplanması aşamasında olan dosyada davacının haklılığına ilişkin HMK’nın 389. maddesindeki yaklaşık ispat koşulunun yerine getirilmediği gerekçesiyle, davacılar vekilinin şirkete kayyım tayin edilmesi talebinin reddine karar verilmiştir.
Karara karşı, davacılar vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ:
İstinaf talebinde bulunan davacılar vekili, dava dilekçesini tekrar ederek TMK’nın 427/4 maddesi uyarınca bir tüzel kişinin organlardan yoksun kalmış ve yönetimi başka yollardan sağlanamamış ise tüzel kişinin mal varlığının yönetimi için yönetim kayyımı atanacağının öngörüldüğünü, müvekkili …’ın, müteveffa Kemal Ayhan ile yapmış olduğu hakem heyeti kararları ve ön protokol kapsamında Sulh Protokolünde kabul edilen 4. maddede yer alan hususların TMK 427/4 hükmü kapsamında değerlendirildiğinde Mar Tüketim…AŞ’nin yönetim kurulunun yalnızca fiilen var olup hukuken yok hükmünde olduğu, bu sebeple ilgili yargılama süresi içerisinde şirketin hukuka uygun olarak yönetilebilmesi için yönetim kayyımı atanmasının hukuki bir zorunluluk olduğunu ileri sürerek ara kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ, HUKUKİ SEBEPLER VE GEREKÇE:
Dava, şirket hisse devir işleminin iptali istemine ilişkin olup dava dilekçesinde, davalı şirkete yönetim kayyımı atanmasına dair ihtiyati tedbir karar verilmesi talep edilmiş mahkemece, talebin reddine karar verilmiştir. İhtiyati tedbir talebinin reddine dair ara karara yönelik davacılar vekilince istinaf kanun yoluna başvurulduğu anlaşılmıştır.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Uyuşmazlık, davalı şirkete kayyım atanmasına yönelik tedbir talebinin reddine dair verilen ara kararın usul ve yasaya uygun olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
6100 sayılı HMK. 389. maddesine göre mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme nedeniyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağından ya da tamamen imkansız hale geleceğinden veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi halinde, uyuşmazlık konusu hakkında tedbir kararı verilebilir. Yine HMK.nın 390/3 maddesi uyarınca, tedbir talep eden taraf, dilekçesinde dayandığı ihtiyati tedbir sebebini ve türünü açıkça belirtmek ve davanın esası yönünde kendisinin haklılığını yaklaşık olarak ispat etmek zorundadır.
Türkiye Ticaret Sicil Gazetesinin 25/01/2022 tarih ve 10502 sayılı 764 ve 765. sayfasında davalı şirketin tek pay sahibinin … Organik Tarım ve Süt Ürünleri Hayvancılık Gıda İnşaat San.ve Tic. AŞ olduğu, Hilal Atalan, Sebahattin Yıldız ve Cihan Yıldız’ın yönetim kurulu üyesi olarak 18/01/2025 tarihine seçildikleri, Cihan Yıldız’ın 18/01/2025 tarihine kadar münferiden şirketi temsile yetkili olarak seçildiği görülmektedir.
Davacılar, davalı şirket hisselerinin dava dışı … Organik Tarım ve Süt Ürünleri Hayvancılık Gıda İnşaat San.ve Tic. AŞ’ye devrinin hukuka aykırı olduğunu ileri sürerek hisse devir işleminin iptali, tahkim kararı uyarınca şirket hisselerinin …’a devrine karar verilmesi ve davacılar ile konkordato sürecinde alacaklıların zarara uğratılmasının önüne geçilmesi için tebdiren şirkete yönetim kayyımı atanmasını talep etmiş olup dosya kapsamındaki mevcut delil durumu gözetildiğinde, davalı şirkete yönetim kayyımı atanmasını gerektirir bir durumun mevcut olduğu HMK’nın 390/3 maddesi kapsamında yaklaşık olarak ispat edilemediğinden mahkemece davacılar vekilinin ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir.
Yukarıda belirtilen sebeplerle, Dairemizce yapılan değerlendirmede; ilk derece mahkemesi ara kararında usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmadığı, davacılar vekilinin istinaf sebeplerinin de yerinde olmadığı anlaşıldığından, istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK’nın m. 353/1-b-1 hükmü gereğince esastan reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-) Davacılar vekilinin ilk derece mahkemesinin 28/04/2022 tarihli ara kararına yönelik istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK’nın 353/1-b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE,
2-) 492 sayılı Harçlar Kanunu uyarınca alınması gerekli harç peşin alındığından yeniden harç alınmasına yer olmadığına,
3-) İstinaf eden davacı tarafça yapılan istinaf yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-) İstinaf incelemesi duruşma açılmadan yapıldığından vekâlet ücreti takdirine yer olmadığına,
5-) 6100 sayılı HMK’nın 7035 sayılı Kanun ile değişik 359/4 maddesi uyarınca kararın kesin olması nedeniyle ilk derece mahkemesince taraflara tebliğine,
dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda 6100 sayılı HMK’nın m. 362/1-f hükmü uyarınca kesin olmak üzere, oybirliği ile karar verildi.


Başkan

¸e-imzalıdır

Üye

¸e-imzalıdır

Üye

¸e-imzalıdır

Katip

¸e-imzalıdır