Emsal Mahkeme Kararı Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi 2020/82 E. 2022/1292 K. 13.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BURSA BAM 5. HUKUK DAİRESİ
T.C.
BURSA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
5. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO : 2020/82
KARAR NO : 2022/1292
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : BURSA 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 01/10/2019
NUMARASI : 2018/1203 Esas, 2019/989 Karar
DAVACI-KARŞI DAVALI : …
VEKİLİ : Av. …
DAVANIN KONUSU : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ : 13/10/2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 21/10/2022
Bursa 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 01/10/2019 tarih, 2018/1203 Esas, 2019/989 sayılı kararının istinaf incelemesi neticesinde;
TALEP:
Davacı – karşı davalı vekili dava dilekçesi ile; davacı ile davalı arasında hizmet sözleşmesi bulunduğunu, bu hizmet sözleşmesi kapsamında verilen hizmetler karşılığında bakiye kalan 8.880,34 TL alacağa ilişkin icra takibi yapıldığını, takibin yetkisizlikle Bursa 10.İcra Müdürlüğünün 2017/11739 esasına kaydedildiğini, buradaki takipte de borca itiraz edildiğini, hizmetin verildiği halde bedelinin ödenmemesi ve takibe de itiraz edilmesinin haksız olduğunu, bu sebeple itirazın iptali ile %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmişler, karşı davanında taraflar arasındaki sözleşmenin sözlü şekilde yapılabileceğini, 5.000,00 TL ödeme yapılmasının ve hizmet verilmediğinin iddia edilmesinin çelişkili olduğunu, süre içerisinde davacının sözleşme gereğince yüklendiği edimleri yerine getirdiğini, davalının ise sözleşmeye aykırı davrandığını belirterek karşı davanında reddine karar verilmesini talep etmişlerdir.
Davalı – karşı davacı vekili cevap dilekçesinde; taraflar arasında hizmet sözleşmesi bulunduğunu ancak davacı tarafın edimlerini yerine getirmediğini, sözleşme kapsamında davacı tarafa 5.000,00 TL tutarında avans ödemesi yapıldığını, ancak hizmetin yerine gelmemesi ve bu miktarda alacaklarının bulunduğunu, bu sebeple davacının davasının reddine ve karşı davanın kabulü ile 5.000,00 TL alacağın davacı karşı davalıdan tahsilini, %20’den aşağı olmamak üzere kötüniyet tazminatına hükmedilmesini talep etmişlerdir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ:
Mahkemece, taraflar arasında yazılı bir hizmet sözleşmesi bulunmasa da her iki tarafın beyanından hizmet sözleşmesi için anlaşma yapıldığının anlaşıldığı, aralarındaki ihtilafın sözleşmeye konu edimin davacı tarafından yerine getirilip getirilmediği noktasında olduğu, davacı tarafça hizmet edimini yerine getirildiğine dair karşı tarafın imzasını içeren bir yazlı belge sunulmadığı, ancak dosyaya davacının BS formu ve davalının da BA formu celp edildiği, her iki tarafında da davacının bu hizmet sözleşmesi ile düzenlemiş olduğu 13.880,34 TL tutarındaki faturayı maliyeye bildirdiği, tarafların ticari defter ve kayıtlarının üzerinde de bilirkişi incelemesi yapılmış, davacının düzenlediği 13.880,34 TL’lik fatura davalı defterlerinde kayıtlı olarak tespit edildiği, yine her iki tarafın defterlerinde de davalının 5.000,00 TL ödeme yaptığı kayıtlara işlendiği, her iki taraf defterlerine göre davacının davalıdan 8.834,00 TL alacaklı olduğu, her ne kadar davalı karşı davacı hizmet veren olan karşı tarafın sözleşmeye konu hizmeti hiç vermediğini ileri sürmüş ise de bu iddiasının kendi kayıtlarıyla da çeliştiği, basiretli tacir gibi davranması gereken ve ticari defterleri de bu kurala uygun olarak tutması gereken davacının hizmetin verilmediğine ilişkin iddiasına itibar edilmediği, davacı karşı davalının takip miktarınca davalıdan alacaklı olduğu, bu sebeple itirazın iptaline karar verilmesi gerektiği, alacak likit olduğundan icra inkar tazminatının koşullarının da oluştuğu, davalının karşı davasının ise açıklanan gerekçelerle reddine karar verilmesi gerektiği gerekçeleri ile davacının davasının kabulüne, Bursa 10. İcra Müdürlüğünün 2017/11739 sayılı dosyasında davalı Demsaş – Döküm Elektrik Motorları Sant. San. Tic. A.Ş ‘nin ödeme emrine itirazının iptaline, takibin 8.830,34 TL asıl alacak üzerinden alacağa takip tarihinden itibaren yıllık %9 oranında ( değişen oranlarda) yasal faiz uygulanmak suretiyle icra giderleri ve vekalet ücreti ile birlikte devamına, 8.830,34 TL’nin %20’si tutarındaki icra inkar tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine, karşı davanın ise reddine karar verilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ:
Davalı – karşı davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; yerel mahkeme tarafından adeta kağıt üzerinde bir inceleme yapılmış olduğu, hizmetin verilip- verilmediğine dair herhangi bir inceleme yapılmadığını, davacının faturaya konu ettiği ve peşinat avansı olarak aldığı ödemeye rağmen, üzerine düşen edimleri yerine getirmediği, davacı/ karşı davalının, salt fatura düzenlemiş olması ve müvekkilin bu faturayı muhasebeleştirmiş olmasının, alacağın gerçekten var olup olmadığını ortaya koymadığını, Yargıtay içtihatları ile ” faturanın akdin şartlarını belirleyen değil, belirlenmiş olan şartların bir kısmını gösteren belge olduğu, faturanın tek başına alacağın kanıtı olmadığı, faturanın dayanağı temel ilişkinin ispatının gerektiği, tek yanlı olarak düzenlenen faturanın faturayı düzenleyenin ticari defterlerine kayıt etmiş olmasının alacağın varlığını kanıtlayamayacağı gerekçeleri ile kararın kaldırılması talebi ile istinaf isteminde bulunulmuştur.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, asıl dava Bursa 10.İcra Müdürlüğünün 2017/11739 sayılı takip dosyasında davalının ödeme emrine itirazının iptaline ilişkin, karşı dava ise avans olarak ödenen miktarın iadesi talebine yöneliktir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Dosyanın incelenmesinde davacı karşı davalı tarafından 8.880,34 TL alacağa ilişkin Bursa 10.İcra Müdürlüğünün 2017/11739 Es. dosyası ile davalı karşı davalı aleyhine icra takibi yapıldığını, takibe konu edimin yerine getirilmediğinden bahisle borçlu tarafından ise yasal süresi içinde borca itiraz edildiği, itiraz üzerine yine davacı tarafından yasal süresi içinde istinafa konu itirazın iptali davası açıldığı, davalı tarafından ise ödenen 5.000. TL. nin geri iadesi hususunda yasal süresinde karşı davanın ikame edildiği tüm dosya kapsamından anlaşılmaktadır.
Yerel mahkemece davacı ve davalıya ait BS/ BA formları celp edilmiş, her iki tarafın 13.880,34 TL tutarındaki faturayı bildirmiş olduğu, tarafların ticari defter ve kayıtları üzerinde yapılan bilirkişi incelemesinde ise davacının düzenlediği 13.880,34 TL’lik faturanın davalı defterlerinde kayıtlı olduğu, yine her iki tarafın defterlerinde de davalının 5.000,00 TL ödeme yaptığı, taraf defterlerine göre davacı davalıdan 8.880,34 TL alacaklı olduğunun tespit edildiği, mahkemece bu tespitler kapsamında itirazın iptaline, karşı davanın reddine karar verildiği, ancak maddi hata sonucu takibin 8.880,34 TL. bakiye borç üzerinden kabulüne karar vermesi gerekirken sehven maddi hata sonucu takibin 8.830,34 TL. asıl alacak üzerinden devamına karar verildiği, davalının istinafı ve miktar düşünüldüğünde bu hususun sadece eleştiri olarak dile getirilebileceği tüm dosya kapsamından anlaşılmaktadır.

Bu itibarla dosya kapsamı içerisindeki bilgi ve belgeler, ilk derece mahkeme gerekçesinde dayanılan deliller ve ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında, mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı, dava konusu faturanın tarafların ticari defterlerinde kayıtlı olduğu, bu hususun hizmetin yerine getirildiğine karine teşkil ettiği, edimin yerine getirilmediğinin davalı tarafından ispat edilemediği, alınan bilirkişi raporunun denetime açık ve hüküm kurmaya elverişli olduğu sebeplerle yerel mahkemenin asıl davanın kabulüne, karşı davanın ise reddine karar verilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmaması nedeni ile davalı vekilinin istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK. 353/1-b/1. maddesine göre esastan reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan gerekçe ile;
1-Davalı- karşı davacının istinaf isteminin 6100 sayılı HMK. 353/1-b-1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 606,62 TL nispi istinaf karar harcından peşin alınan 196,40 TL’nin mahsubu ile 410,22‬ TL’nin davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
3-İstinaf aşaması sırasında yargılama gideri yapılmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
4-Kararın tebliğ işlemlerinin ilk derece mahkemesi tarafından yerine getirilmesine,
Dair dosya üzerinden yapılan inceleme sonucu oy birliği ile kesin olarak karar verildi.13/10/2022


Başkan

¸e-imzalıdır

Üye

¸e-imzalıdır

Üye

¸e-imzalıdır

Katip

¸e-imzalıdır