Emsal Mahkeme Kararı Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi 2020/810 E. 2023/630 K. 19.04.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BURSA BAM 5. HUKUK DAİRESİ
T.C.
BURSA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
5. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO : 2020/810
KARAR NO : 2023/630
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : BURSA 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 06/02/2020
NUMARASI : 2018/1221 Esas, 2020/78 Karar
DAVACI : …
VEKİLİ : Av. …
DAVALI : … – …
VEKİLİ : Av. …
DAVANIN KONUSU : İtirazın İptali (Kooperatif Aidat Borcundan Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ : 19/04/2023
KARAR YAZIM TARİHİ : 25/04/2023
Bursa 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 06/02/2020 tarih, 2018/1221 Esas, 2020/78 sayılı kararının istinaf incelemesi neticesinde;
TALEP :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Kooperatif ortağı olan davalının 14.700,00- TL aidat borcu olduğunu, ödenmeyen aidat borçlarının tahsili amacıyla davalı aleyhine müvekkili tarafından Bursa 16.İcra Dairesinin 2018/5821 esas sayılı dosyasıyla takip başlatıldığını, davalının takibe itiraz ederek takibi durdurduğunu, aslında kooperatife yazdığı 15.5.2018 tarihli dilekçesinde bu borcu ikrar ettiğini, davalının itirazlarının haksız ve mesnetsiz olduğunu, davanın kabulü ile haksız itirazın iptali ile takibin devamına karar verilmesini, % 20 den az olmamak şartıyla icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine talep ve dava etmiştir.
Davalı asil cevap dilekçesinde özetle; Kendisinin kooperatif ortağı olmadığını, üyelik için başvuru yapmadığını, sitedeki A/3 daireyi ATA Emlak Ofisi aracılığı ile Hilal Çinal’dan 31.06.2010 tarihinde tapuda satın aldığını, davanın bu şahsa ihbar edilmesini istediğini, Kooperatif üyesi olduğunu 21.6.2011 günlü genel kurul toplantısı çağrısını alınca öğrendiğini; buna karşın önceki döneme ait (SGK, Vergi, yapı denetim..) borçları için 13.500,00- lira, (arsa,emlak vergiler) için istenen 4.500,00- lira, asansör yapımı için istenen 2.000,00 TL ki toplamda 23.750 TL kooperatife ödeme yaptığını, üye olmadığı halde istenen tüm ödemeleri yaptığını, bu icra takibindeki 14.700,00 TL borcu kabul etmediğini, eğer bir borcu varsa da bunun Kasım/2014 ile Ekim/2018 arasındaki döneme ait olabileceğini, yargılama sonunda haksız ve hukuki dayanaktan yoksun olan eldeki davanın reddine ve davacı kooperatif aleyhine %20 den az olmamak üzere haksız takip tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacıya yükletilmesini talep ve dava etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ:
Mahkemece yapılan yargılama sonucunda, davalı tarafından davacı kooperatife aidat olmak birden fazla toplam 20.000 TL civarında ödeme yapıldığı, genel kurul toplantılarına katıldığı, kooperatif üyesi olarak mahkemenin 2014/1262 Esas ve 1.Asliye Ticaret Mahkemesinin 2018/1126 esas sayılı dosyalarında kooperatif genel kurul kararlarının iptali davası açıldığı, davalının kooperatif üyeliğinin tescilinde usulsuzlükler olsa bile kooperatif üyesi gibi hareket eden davalının şekli eksiklikleri ileri sürerek aidat ödemesinden kaçınması hakkın kötüye kullanıldığı ve kanun tarafından himaye edilemeyeceği gerekçeleriyle bilirkişi tarafından hesaplanan aidat borcundan dolayı taleple bağlı kalınarak davalının borçlu olduğuna, davanın kabulü ile davalının Bursa 16. İcra Müdürlüğünün 2018/5821 E. Sayılı dosyasına yapmış olduğu itirazın iptaline, takibin kaldığı yerden aynen devamına, alacak likit olduğundan alacağın %20 si olan 2.940,00 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ:
Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; Kural olarak bir kooperatifin üyelik borcundan ancak kooperatif üyelerinin sorumlu olabileceğini, müvekkilinin üye olmak adına kooperatif kanununda düzenlenen hiçbir işlemi yerine getirmediğini, Müvekkilnin Anılan Daireyi Tapudan Satın Aldığını, Kooperatif Üyeliğinin Devrine Yönelik Hiçbir İşlem Yapmadığını, Fakat Daireyi Satın Aldıktan Sonra Davacı Kooperatifin Müvekkilinin Kooperatif Üyesi Olduğuna Dair Baskılarda Bulunduğunu, Ayrıca Haciz Ve Komşulara Karşı Küçük Düşme Baskılarıyla Kendisini Aidat Ödemeye İkna Ettiğini, kooperatifin 01/09/2010 Tarihli ve 45 nolu Kooperatif Yönetim Kurulu Kararını sunamadığını, bilirkişi raporunun soyut ve yüzeysel irdelemeler ile tanzim edildiğini, bilirkişilerin iş bu itirazın iptali davasında üyelik tespiti yapmasının hukuken mümkün olmadığını, davacı kooperatifin müvekkilinin kooperatif üyesi olduğu iddiasında ise bu konuda düzenlenen özel kanun yoluna başvurup kooperatif üyeliğinin tespiti davası açması gerektiğini, anılan dairenin dava dışı Hilal Çinan tarafından satıldığını, onun halen kooperatif üyesi olduğunu, Müvekkilinin bu kişiden hiçbir şekilde kooperatif üyeliği devri almadığını, sadece tapu devri aldığını, bu yöndeki Yargıtay kararlarını sunduklarını, belirterek davanın ve ayrıca alacak likit olmadığından verilen inkar tazminatının hukuka aykırı olduğunu belirterek yerel mahkeme kararının kaldırılmasını ve davanın reddine karar verilmesini talep ederek istinaf isteminde bulunmuştur.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ:
Dava, kooperatif aidat borcu nedeniyle yapılan icra takibine yönelik itirazın iptali istemine ilişkindir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Davalının, dava dışı üçüncü kişiden davacı kooperatifte yer alan daireyi 31/08/2010 tarihinde kat irtifakı tapusu ile tapuda devir ve satış suretiyle aldığı, satın aldıktan sonra kooperatifin genel kurullarına eşini temsil ettirmesi suretiyle katıldığı, kooperatif üyesi olarak davalar açtığı ve ödemelerde bulunduğu sabittir.
Her ne kadar kooperatif üyeliğinin daire satışı ile kendiliğinden alıcıya geçmeyeceği, ayrıca üyeliğin de devir alınması gerekeceği, 1163 sayılı kooperatif kanununun 14/3 maddesine göre kooperatifin satın alan alıcının kooperatife üye yapılma zorunluluğu belirtilmiş ise de, davacı kooperatifin davalının kooperatife üyeliğine ilişkin karar defterinin zayi olduğunu bildirdikleri, bu suretle üyeliğe ilişkin yönetim kurulu kararının sunulamadığı anlaşılmıştır.
Bununla birlikte davalının satın aldığı daire ile ilgili şerefiye payının ödenmesi talebinde bulunduğu, şerefiye paylarının ödenmemesi yönünde alınan 2014 yılı genel kurulu kararının iptali hususunda Bursa 2. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2014/1262 Esas, 2015/616 Karar sayılı dosyasında dava açtığı, bu dosyanın davacısı olan …’un dava dilekçesinde davalı kooperatifin üyesi olduğunu, belirttiği, mahkemece davacının davalı kooperatifin üyesi olduğunun kabul edildiği, ilgili dosyada davacının davasının kabulü ile ilgili genel kurul kararının 7.maddesinin iptaline dair karar verildiği, bu suretle davacının kooperatif üyeliğini kendisi tarafından ve davalı kooperatif tarafından kabul edildiği anlaşılmıştır.
Davalının bu şekilde üye sıfatıyla genel kurul kararlarının iptali davası açtığı, şerefiye bedelini talep ettiği, aidat ödediği, yine Bursa 1. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2018/1126 Esas sayılı dosyasında kooperatif genel kurul kararının iptali davası açtığı dikkate alınarak davalının artık kooperatif üyesi gibi hareket ettiği ve üyeliğin tescilinde eksiklik ve usulsüzlük olduğunu ileri sürerek aidat ödemesinden kaçınmasının hakkın kötüye kullanılması ve kanun tarafından himaye edilemeyeceği şeklindeki yerel mahkeme kararı ve gerekçesi yerinde olup, bilirkişi incelemesi ile kooperatifin takip tarihi itibariyle 15.050,00 TL alacağının olduğunun tespit edilmesi karşısında davalının icra takibine yönelik itirazının haksız olduğu, alacak likit olduğundan icra inkar tazminatına hükmedilmesinde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı gerekçeleriyle davalı vekilinin istinaf talebinin HMK 1-b-1 maddesi gereğince esastan reddine karar verilmiştir.

HÜKÜM: Yukarıda açıklanan gerekçe ile;
1-Davalı vekilinin istinaf isteminin 6100 sayılı HMK 353/1-b-1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 1.004,16 TL nispi istinaf karar harcından peşin alınan 251,04 TL’nin mahsubu ile 753,12‬ TL’nin davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
3-İstinaf incelemesi aşamasında yargılama gideri yapılmadığından, bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
4-Kararın tebliğ işlemlerinin ilk derece mahkemesi tarafından yerine getirilmesine,
Dair dosya üzerinden yapılan inceleme sonucu oy birliği ile kesin olarak karar verildi. 19/04/2023


Başkan

¸e-imzalıdır

Üye

¸e-imzalıdır

Üye

¸e-imzalıdır

Katip

¸e-imzalıdır