Emsal Mahkeme Kararı Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi 2020/564 E. 2023/364 K. 29.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BURSA BAM 5. HUKUK DAİRESİ
T.C.
BURSA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
5. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO : 2020/564
KARAR NO : 2023/364
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : BURSA 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 19/11/2019
NUMARASI : 2018/633 Esas, 2019/1508 Karar
DAVACI : … – …
VEKİLİ : Av. …
DAVALILAR : 1-…
VEKİLİ : Av. …
: 2-… OTOMOTİV SANAYİ VE TİCARET A.Ş.
VEKİLİ : Av. …
DAVANIN KONUSU : Tazminat (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ : 29/03/2023
KARAR YAZIM TARİHİ : 30/03/2023
Bursa 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 19/11/2019 tarih, 2018/633 Esas, 2019/1508 sayılı kararının istinaf incelemesi neticesinde;
TALEP :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Dava konusu 16 T 0160 plakalı araçtan yararlanamamanın süreklilik arz etmesi ve artık tamirinin mümkün olmadığının ve araçta gizli üretim hataları olduğunun kullanım sonucunda anlaşılması sebebiyle, yasaların verdiği seçimlilik haklarının kullanılarak ayıplı aracı iade ederek, ” aynı aracın yenisi ile değiştirilmesini” eğer bu karşı tarafça kabul görmez ve tüm bu tür dizel araçlarda aynı sorunun çıktığı ve giderilemeyeceği belirtilir ise, mecburen sözleşmeden dönerek ” ödedikleri bedelin iadesini” satılan ayıplı aracı geri alınmasına, ayıplardan kaynaklanan zararların ve bedel iadesi halinde müvekkilinin ÖTV zararının karşılanmasını ve araca ilave yaptırdığı kaplama ve boya koruma işlemleri bedelinin iadesiyle bu zararı miktarını belirleme imkanı olmadığından şimdilik 1.000 TL miktarlı ve ilerde talep miktarı artılacak olan belirsiz alacak davası açtıklarını, davalılardan ihtarnamenin tebliğinden itibaren işleyecek ticari reeskont faiziyle birlikte müşterek ve müteselsilen tahsiliyle müvekkiline ödenmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalılara yükletilmesine talep ve dava etmiştir.
Davalı … Otomotiv San.ve Tic. Ltd. Şti. vekili cevap dilekçesi ile; Kullanım kılavuzunda dizel araçların hangi periyodik bakımlarının yaptırması gerektiği anlatıldığını, Dava konusu aracın 7.500 km veya 6 ayda yağ bakımı yapılması gerektiğini, davacının 7.500 km bakımını yaptırmadığını, 7.500 km periyodik bakımının atlanmış olması garanti koşullarının ihlali anlamına geldiğini, Sırf bu sebeple davacının, garanti sözleşmesi kapsamında bir talepte bulunamayacağını, araçta meydana gelen arızanın ayıp niteliğininin olmamasının bir başka sebebi de arızanın davacının kusuru nedeniyle meydana gelmesi olduğunu, davacı gerekli bakımı yaptırmayarak araçta arıza meydana gelmesine neden olduğunu, hangi durumlarda hangi periyodik bakımların yapılması gerektiğinin kullanım kılavuzu ekinde açık, sade ve anlaşılır bir dille belirtildiğini, tüm bunlara karşın davacının dava konusu aracı kullanım kılavuzuna aykırı kullanmış ve ardından da araçta yağ artması arızasına sebebiyet verdiğini, özetle davacının uzun ve detaylı biçimde anlattığı üzere arızanın DPF’nin aracın uzun süre yüksek hız ve devire ulaşmaması nedeniyle temizlenememesinden kaynaklanmakta olup, haksız ve hukuki dayanaktan yoksun davanın reddine, davanın reddine karar verilmemesi halinde malın olağan kullanımı nedeniyle doğan değer kaybının olası başvuruları açısından tespit edilmesine, talep etmiştir.
Davalı Hyundaı Assan Otomotiv Ve San. Tic. A.ş. vekili cevap dilekçesi ile; Türk Borçlar Kanunun ayıba ilişkin hükümlerine göre üretici ithalatçı firmanın bir sorumluluğu bulunmadığını, TBK hükümlerinin satış sözleşmesinin taraflarını uyuşmazlık konularında asli taraf olarak belirlediğini, satış sözleşmesinin tarafı olmayan müvekkili şirket bakımından bir sorumluluk söz konusu olmayacağını, davanın aktif husumet eksikliği nedeniyle müvekkili şirket bakımından reddi gerektiğini, arızanın davacıdan kaynaklandığını, davacının masraf ve iş kaybının kendi kusurundan kaynaklandığını, araç üzerinde hasar olup olmadığının tespiti gerektiğini, dava konusu aracın üniversitelerin otomotiv kürsülerinden atanan öğretim görevlilerinden oluşan bir heyet tarafından incelenmesi gerektiğini, usule aykırı ikame edilmiş davanın usulden reddine, mesnetsiz davanın esastan reddine, vekalet ücreti ve yargılama giderlerinin davacı üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ:
Mahkemece yapılan yargılama sonucunda, DPF ( Dizel partikül filtresi ) sisteminin, dizel motor egzoz gazı içerisinde bulunan is emisyonunu filtrelemekte olduğu, filtre gözeneklerinin belli bir süre sonra is tanecikleri ile tıkanarak egzoz gazlarının çıkışı engellendiği, DPF’de tutulan is partiküllerinin 500 ile 600 C sıcaklıkta yakılarak filtre gözeneklerinin temizlendiği, bu işleme rejenerasyon denildiği, bilirkişi raporunda araç sıkışık bir trafikte kullanılıyor ise her 200 km’de bir rejenerasyonuna ihtiyaç duyulduğu, dava konusu aracın devamlı olarak şehir içinde kullanıldığından motor yağındaki artışın egzoz sistemindeki DPF’de rejenerasyonun başlatılmamasından kaynaklandığının bilirkişilerce 2 ayrı raporda açıklandığı, dolayısıyla aracın motorundaki motor yağı çoğalmasının, aracın şehir içerisinde düşük hızlarda kullanmasından dolayı Dizel partikül filtresinde rejenerasyon yapılamamasından kaynaklandığı, araçta imalat kaynaklı arıza veya hata olmadığı gerekçeleriyle davanın reddine karar verilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ:
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; Müvekkinin dava konusu aracı Bursa bayisi … Otomotiv San.ve Tic.Ltd.Şti.den , ticari araç-taksi olarak kullanılmak üzere 27.07.2017 tarihinde (ÖTV.kanunu 7.md. gereğince 28.521.24 TL. ÖTV miktarı dahil edilmeden ) 65.400,00 TL .bedelle (fatura karşılığı) satın aldığını, ancak araçtan üretim hataları ve gizli ayıp nedeniyle istenilen faydanın sağlanamadığını, yargılama aşamasında bilirkişi raporları alındığını, mahkemece davanın reddine dair verilen kararın hatalı olduğunu, Dava konusunun, Mahkemece iyi değerlendirilmediğini, davanın konusunun TBK.112 ile 219 ve 227 .md ile garanti belgesine dayanan “satılanın ayıpsız bir benzeri ile değiştirilmesini istemesine ilişkin olduğunu “Araç satılırken müvekkiline kullanım kılavuzundaki DPF ile ilgili uyarılar ın açıklanmadığını, satıcının bu aracın ticari taksi olarak şehir içinde kullanılacağını bildiğini, çünkü faturada ve bedelinde, ÖTV indirimi yapıldığını, ayrıca kullanım kılavuzunda DPF temizliği yapılmadığında, bunun sonucunda aracın yağına , mazot karışacağı ve yağ çoğaltılacağı belirtilmediğini, Sözleşme görüşmelerinden doğan sorumluluk (Culpa in Contrahende ) ve dürüstlük kuralı (MK. m. 2) gereğince ortaya çıkan güven ilişkisinin ihlali sonucu, üretici yanında … şirketinin de müteselsilen sorumlu olduğunu, müvekkilinin her 200 km. de bir aracı şehir dışında kullanması gerektiğini bilse , aracı satın almayacağını, bu hususun gerekçeli kararda hiç değinilmediğini, müvekkilinin araçtan ” tümüyle ya da gerektiği gibi yararlanmasını engelleyen” bir maddi durum olduğunu, aracın = 0 = kilometre bir araç olarak satın alındığını, bilirkişinin her 200 km de bir kullanım kılavuzundaki gibi 20-30 dakika 65 km. yüksek hızla kullanılmasını önerdiğini, Fakat aracın her bakıma gittiğinde zaten, serviste DPF nin temizlendiğini ve bu işlem 1-2 saat sürdüğünden müvekkilinin iş kaybına uğradığını, incelenen araçta ilk arızanın 27.271 km de yakıt fazla yakıyor şikayeti ile belirtildiği ve asıl 35.533 km de aracın 6.000 km de 1.5 Lt yağ çoğalttığının tespit edildiğini, Araçta çok sık olarak DPF arızası oluştuğunu, Bunun normalin üzerinde olduğunu, ve bilirkişinin yaptığı teknik açıklamalarla izah edilemeyecek , bir durum olduğunu, aynı duraktaki diğer dizel araçlarda “yağ çoğaltma ” problemi yaşanmadığını, Bu nedenle, dava konusu araçta DPF ‘in kendisi veya egzoz sistemi gereken yeterlilikte olmadığını, ve arızaya – iş ve zaman kaybı ve yakıt sarfiyatının artması , sık sık servise gitme ve yağ değiştirmesi masrafı yapılması gibi , maddi kayıplara sebep olduğunu, Arızaların müvekkilinin araçtan “tümüyle ya da gerektiği gibi yararlanmasını engelleyen” bir durum olduğunu, Araçla ilgili verilen garanti belgesi gereğince, malın ücretsiz değiştirilmesi gerektiğini, bilirkişinin açıkladığı gibi bir açıklama veya uyarı nın kullanım kılavuzunda yer almadığını, Aydınlatma yükümlülüğü, piyasa gücü ve eşitsizliği olan sözleşmenin tarafları arasında olması gerekli olan dengeyi sağlamak adına, spontan bir biçimde kişiyi bilgilendirmeyi hedefleyen ve görüşme ilişkisinde dürüstlük kuralının yüklediği yükümlerinin ihlalinin, TBK. m. 112 vd. hükümlerinin uygulanmasını haklı kılacağını, Ayrıca “kullanıcı hatasının “müvekkiline atfedilecek bir değerlendirme olmadığını, her iki bilirkişinin de, karşılaşılan problemin, “aracın şehir içinde düşük hızlarda kullanılmasından dolayı egzoz sistemindeki DPF’de rejenerasyonun başlatılmamasından kaynaklandığını” açıkça belirttiğini, Yani bu aracı kim kullanırsa kullansın bu problemin doğacağını, Bir kullanıcı hatası olmadığını, Yerel mahkemenin gerekçesinde bu hususlara hiç değinilmediğini, Yerel Mahkeme kararının kaldırılarak, davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ:
Dava, dava konusu aracın gizli ayıplı olması nedeniyle yenisi ile değiştirilmesi, yahut bedelinin iadesi ve bu araç nedeniyle uğranılan zararın tazminine yöneliktir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Dosya kapsamı içerisindeki bilgi ve belgeler, ilk derece mahkeme gerekçesinde dayanılan deliller ve ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında, mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı, davacı tarafın,16 T 0160 plakalı aracının motor yağ seviyesinin yükselmesi veya motor yağının çoğalması nedeni ile aracın giderilemeyen gizli ayıp ve arızası bulunduğu iddia edilmiş ise de ; Mahkemece yapılan bilirkişi incelemesi sonucu bilirkişilerce sunulan 2 ayrı raporda ; DPF ( Dizel partikül filtresi ) sisteminin, dizel motor egzoz gazı içerisinde bulunan is emisyonunu filtrelemekte olduğu, filtre gözeneklerinin belli bir süre sonra is tanecikleri ile tıkanarak egzoz gazlarının çıkışı engellendiği, DPF’de tutulan is partiküllerinin 500 ile 600 C sıcaklıkta yakılarak filtre gözeneklerinin temizlendiği, bu işleme rejenerasyon denildiği, bilirkişi raporunda araç sıkışık bir trafikte kullanılıyor ise her 200 km’de bir rejenerasyonuna ihtiyaç duyulduğu, dava konusu aracın devamlı olarak şehir içinde kullanıldığından motor yağındaki artışın egzoz sistemindeki DPF’de rejenerasyonun başlatılmamasından kaynaklandığının açıklandığı, dolayısıyla aracın motorundaki motor yağı çoğalmasının, aracın şehir içerisinde düşük hızlarda kullanmasından dolayı Dizel partikül filtresinde rejenerasyon yapılamamasından kaynaklandığı, araçta imalat kaynaklı arıza veya hata olmadığının tespit edildiği, rejenerasyon işlemi için kullanma kılavuzunda belirtilen kurallara ve talimatlara sürücü tarafından uyulmadığının tespit edildiği anlaşıldığından, davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b/1. maddesine göre esastan reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan gerekçe ile;
1-Davacı vekilinin istinaf isteminin 6100 sayılı HMK 353/1-b-1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Alınması gerekli 179,90 TL istinaf karar harcından peşin alınan 54,40 TL’nin mahsubu ile bakiye 125,50 TL harcın davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
3-İstinaf aşamasında yargılama gideri yapılmadığından, bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
4-Kararın tebliğ işlemlerinin dairemiz tarafından yerine getirilmesine,
Dair dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu, karar tebliğinden itibaren 2 hafta içinde temyiz yolu açık olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 29/03/2023


Başkan

¸e-imzalıdır

Üye

¸e-imzalıdır

Üye

¸e-imzalıdır

Katip

¸e-imzalıdır