Emsal Mahkeme Kararı Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi 2020/562 E. 2023/319 K. 20.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BURSA BAM 5. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No: 2020/562 – 2023/319
T.C.
BURSA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
5. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2020/562
KARAR NO : 2023/319

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

DAVANIN KONUSU : Rücuen Alacak (Sigorta Sözleşmesinden Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ : 20/03/2023
KARAR YAZIM TARİHİ : 20/03/2023

Davacı vekili tarafından yukarıda belirtilen karara karşı istinaf kanun yoluna başvurulmuş, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 352. maddesi uyarınca yapılan ön inceleme sonucu eksiklik bulunmadığı anlaşılmış olmakla dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde gereği görüşülüp düşünüldü:
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ:
Davacı vekili, işyeri paket sigorta poliçesi ile … Maddeleri Paz. ve Tic. Ltd. Şti. adına davacı şirkete sigortalı Sulhiye Köyü/İnegöl/Bursa adresinde bulunan ve … Kaynak Suyu markasıyla kaynak su üretimi yapan dolum tesisinde 14/11/2015 tarihinde çıkan yangın nedeniyle fabrika binası ve içerisinde bulunan makine ve emtiaların tamamının yanması sonucu büyük maddi hasar meydana geldiğini, olay günü Uedaş hattında oluşan arıza nedeniyle saat 09:30 sularında sigortalı fabrikanın bulunduğu bölgede elektriklerin kesildiğini, saat 19:09’da şebekeye yeniden elektrik verildiğini, şebekeye tekrar elektrik verilmesinin hemen ardından yangının başladığını ve yangının şebekede oluşan gerilim ve frekans dalgalanmalarından veya gerilimin kesilip tekrar gelmesinden kaynaklandığını, davalının meydana gelen zarardan sorumlu olduğunu, yangın nedeniyle fabrika binası ve demirbaşların yanarak kullanılmaz hale geldiğini, müvekkili şirket tarafından sigortalısına 995.600 TL ödeme yapıldığını ileri sürerek fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak kaydıyla TTK md. 1472 vd. hükümleri gereği 100.000 TL tazminatın ödeme tarihi olan 03/03/2016 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili, meydana gelen yangınla müvekkili şirketin faaliyeti arasında illiyet bağı bulunmadığını, dava dışı sigortalının müvekkil şirketin orta gerilim müşterisi olduğunu, Muhammet Fatih Gözütok’un vefatının davaya konu olayla/fabrika yangını ilgisi olmadığı gibi illiyet bağı kurulmaya çalışılmasının da hukuka uygun olmadığını, müvekkili şirketin bölgede 05/08/2015 tarihinde bakım ve onarım çalışması yapmış olup yasal mevzuattan kaynaklanan bakım onarım sorumluluğunu yerine getirdiğini, fabrikanın iç tesisatından müvekkili şirketin sorumluluğunun bulunmadığını müvekkilinin sorumluluğunun ilk bağlantı yaptıkları şebeke direğine kadar olduğunu, yangın hadisesinde sigortalının kusurundan kaynaklandığını, fabrika binasının mevzuat hükümlerine göre uygun olmamasına rağmen sigorta edilmesinde davacının kusurlu olduğunu, rücu şartlarının oluşmadığını, ödenen hasar miktarının fahiş olduğunu belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Fer-i müdahil Marpfre Sigorta AŞ vekili, elektrik kesintisi ile yangın hadisesi arasında illiyet bağı bulunmadığını, yangın hadisesinin meydana gelmesinde davacı sigortalısının kusur ve sorumluluğu bulunduğunu belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ:
Mahkemece yapılan yargılama neticesinde; davanın, sigorta şirketi tarafından dava dışı … Maddeleri Paz.Tic.Ltd. Şti. arasında akdedilen işyeri paket sigorta poliçesi teminat altına alınan emtia ve makinaların elektrik voltaj dalgalanması sebebiyle sigortalısına ödenen zararın kusurlu olduğu iddia edilen elektrik dagıtım şirketinden rücuen tahsili talebine ilişkin olduğu, sigorta şirketinin sigortalısına 03/03/2016 tarihinde hasar bedeli olarak 995.600 TL ödeme yaptığı, tüm bilgi ve belgeler toplandıktan sonra alınan bilirkişi kurul raporuna göre, … firmasınına kendisine ait 1600 Kva gücünde trafosu olduğu ve trafo girişine elektrik sağlamak için dağıtım tesisine bağlantı yapılan yaklaşık 35 metrelik enerji nakil hattı bulunduğu, trafonun sağlıklı ve güvenli bir şekilde işletilmesi için YG işletme sorumlusu tarafından düzenli olarak kontrollerin yapılması ve tesis ile ilgili raporları hazırlanması gerektiği ancak tesise ait periyodik bakım raporlarının bulunmadığı, davacı vekili keşif sırasında elektrik mühendisi bilirkişi tarafından istenen belge ve raporları sunacağını beyan etmesine rağmen sunmadığı, yangının işletmenin depo bölümünde kullanılmakta olan etanj aydınlatma kablo bağlantılarında oluşan elektrik ark veya şasesinden çıktığı, yangın sebebi ile davalı şirketin sorumlu tutulamayacağı bildirilmiş olduğu, davacı sigorta şirketinin haksız fiilin meydana gelmesinde kusuru bulunmayan davalı şirketten rücu hakkı bulunmadığı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ:
İstinaf talebinde bulunan davacı vekili, sigortalı fabrikada meydana gelen yangının, olay günü bölgede oluşan elektrik kesintisinin ardından şebekeye tekrar elektrik verilmesi ve hemen akabinde başlayan yangının, şebekede oluşan gerilim ve frekans dalgalanmalarından veya gerilimin (voltaj) kesilip tekrar gelmesi nedeniyle meydana geldiğinin sabit olduğunu, mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporuna yönelik itirazlar ve dosyaya sunulan raporlar değerlendirilmeden, tek raporla ve ek rapor aldırılmadan eksik inceleme ile hüküm kurulduğunu, yangın olayının gerçekleştiği gün fabrikada bulunan görevliler Mustafa Bayram ve Samet Fındık’ın tanık olarak dinlenmediklerini, elektrik şalterinin, sigortalı fabrika mülkiyetinde olmasının davalı şirketin sorumluluğunu ortadan kaldırmadığını, davalının abonelerine kesintisiz ve kaliteli hizmet vermekle mükellef olduğunu, yangına sebebiyet veren enerji hattının yapım ve bakım eksikliği nedeniyle oluşan zarardan sorumlu olduğunu, davalının arıza kayıt ve defterleri üzerinde voltaj dalgalanması ya da elektriksel sorunla ilgili olay günü herhangi bir şikâyet gelip gelmediğinin tespit edilmediğini, bu yöndeki taleplerinin mahkemece reddedildiğini, mahkemece hükme esas alına bilirkişi raporunda davaya konu yangın olayı öncesinde yaşanan ve ölümle sonuçlanan olayın dava konusu yangın ile illiyet bağı olup olmadığı, her iki olayda davalı kurumun üzerine düşen yükümlülükleri yerine getirip getirmediğine ilişkin hiçbir değerlendirme yapılmadığı gibi … tarafından hazırlanan rapor ile tespit edilen yangın başlangıç noktası ve sebebine ilişkin de bir değerlendirmede bulunulmadığı, yangın uzmanı bilirkişi tarafından kamera kayıtlarından alınan resimlere göre yangının mal kabul kapısından 2-3 metre uzaklıkta olduğu, yangının mal kabul kapısına ait elektrikle çalışan cihazdan çıkma olasılığını ortadan kaldırdığı tespiti yapılmış olmakla birlikte tespitin eksik ve hatalı olduğunu, bilirkişi heyet raporunun “Sonuç” bölümünde “Bilirkişi heyetimizde elektrik mühendisi olmaması nedeniyle İnegöl 2. Asliye Hukuk Mahkemesi 2018/46 Tal. numaralı bilirkişi raporunu hazırlayan Elektrik ve Elektronik Mühendisin’in raporunun tamamı ile birlikte sonuç bölümünden yola çıkarak yangının çıkmasında davalı Uludağ Elektrik Dağıtım Anonim Şirketi’nin sorumlu tutulmayacağı bu nedenle TTK 1472. Madde gereği rücu hakkının doğmadığı” kanaati bildirilmiş ise de İnegöl 2. Asliye Hukuk Mahkemesi 2018/46 Tal. sayılı dosyasında aldırılan bilirkişi raporunda davalı UEDAŞ’ın sorumluluğunu ortadan kaldırır bir belirleme bulunmadığını, bu nedenle bilirkişi heyet raporunda; Elektrik ve Elektronik Mühendisi İlhan Şirin’in raporunda dava dışı sigortalı işletmenin kusuru net şekilde belirlenmişçesine hatalı bir değerlendirme ile kanaat bildirilmesinin kabulünün mümkün olmadığını, öte yandan İnegöl 2. Asliye Hukuk Mahkemesi 2018/46 Tal. numaralı bilirkişi raporunda “davalı UEDAŞ’ın enerji nakil hattında 05/08/2015 tarihinde bakım çalışmaları yapıldığı ancak belge üzerindeki sonuç ve kullanılan malzemeler kısmı net okunamadığından, hat üzerinde yapılan bakım işlemlerinin detayları hakkında kesin bir bilgiye ulaşılamamıştır.” şeklinde belirleme de mevcut olup davalı kurumun dağıtım tesisinde bulunan enerji nakil hatlarının gerekli bakımının yapılıp yapılmadığı belirlenemediğini ileri sürerek kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
Davalı vekili istinafa cevap dilekçesinde, elektrik elektronik mühendisi tarafından tanzim edilen 25/01/2019 imza tarihli bilirkişi raporunda, zararın meydana geldiği işletmede bulunan elektrik tesisatı ve bu tesisattın kimin sorumluluğundan bulunduğu tespit edildiğini, mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda bilirkişilerin dosyayı bir kül halinde incelediklerini ve dava dilekçesine ek olarak dosyaya sunulan emsal raporları da dikkate aldıklarını, işletmede YG işletme sorumlusu bulundurmayan, kendi sorumluluğunda bulunan iç tesisat ve koruma ekipmanları üzerinde gerekli bakım, onarım ve testleri gerçekleştirmeyen, yönetmeliklerle belirlenen yükümlülüklerine aykırı hareket eden sigortalı zarar görenin yangının meydana gelmesinde kusurlu olduğunu, müvekkili şirketin kusurunun bulunmadığını, yangının çıkış noktasına ilişkin itirazların kusur durumunu değiştirmeyeceğini savunarak istinaf başvurusunun reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ, HUKUKİ SEBEPLER VE GEREKÇE:
HMK’nın 355. maddesi uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebepler ve kamu düzeni ile sınırlı olarak yapılan istinaf incelemesinde;
Dava, işyeri paket sigorta polisçesiyle sigortalı işyerinde meydana gelen yangın neticesinde fabrika binası ve demirbaşlarında meydana gelen hasara istinaden davacı sigortacı tarafından sigortalı şirkete ödenen tazminatın davalıdan 6102 sayılı TTK’nın 1472. maddesine istinaden rücuen tahsili istemine ilişkindir.
Davacı sigorta şirketi, sigortalısının halefi olarak yangının, olay günü yaşanan elektrik kesintisinin ardından şebekeye tekrar enerji verilmesi sonrası yaşanan gerilim ve dalgalanmalardan kaynaklandığı ve davalı dağıtım şirketinin kusurlu hizmeti ile zararın oluştuğunu ileri sürülerek şimdilik 100.000,00 TL rücu alacağının davalıdan tahsiline karar verilmesini, davalı ise orta gerilim müşterisi olan sigortalının iç tesisata dair bakım ve onarım yükümlülüğünü ihlalinden kaynaklanan yangından dolayı sorumluluğunun bulunmadığını belirterek davanın reddini talep etmiştir.
Mahkemece, davaya konu zarara sebebiyet veren yangının işletmenin depo bölümünde kullanılmakta olan etanj aydınlatma kablo bağlantılarında oluşan elektrik ark veya şasesinden kaynaklandığı, yangın sebebi ile davalı şirketin sorumlu tutulamayacağı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, karara karşı davacı vekili tarafından süresi içerisinde istinaf başvurusunda bulunmuştur.
Uyuşmazlık, meydana gelen yangının çıkış nedeninin ne olduğu ve yangın nedeniyle davalı ve dava dışı sigortalının kusur durumları ile davalının meydana gelen zararı tazmin yükümlülüğünün bulunup bulunmadığı noktasında toplanmaktadır.
Dava dışı sigortalı … Maddeleri Paz. ve Tic. Ltd. Şti.nin fabrikasının bulunduğu iş yerinin 200200017344969 nolu özel işyeri paket sigorta poliçesi ile bina ve demirbaşın 17/04/2015-17/04/2016 tarihleri arasında geçerli olmak üzere davacı tarafından sigortalandığı, fabrikanın bulunduğu yerde 14/11/2015 tarihinde yangın meydana geldiği ve meydana gelen yangın sonrası bina ve demirbaşında meydana gelen hasar sebebiyle davacı sigorta şirketi tarafından dava dışı sigortalıya sigorta tazminatı olarak 995.600 TL ödendiği görülmektedir.
Dosya kapsamı uyarınca;
Yangının gerçekleştiği 14/11/2015 tarihinde fabrikanın bulunduğu Sulhiye Köyünde odun yüklenen kamyon üzerinde bulunan Muhammet Fatih Gözütok isimli şahsın alçak seviyede bulunan yüksek gerilim hattı ile teması sonrası elektrik akımına kapılarak vefat ettiği, 14/11/2015 tarihinde 09.00 sularında gerçekleşen olay sonrası mahaldeki elektriğin, arıza giderilmesi için kesintiye uğradığı, iş emrine göre 19.05’ten sonra verilen enerji sonrası davaya konu edilen yangının gerçekleştiği,
Bursa Büyükşehir Belediyesi-İtfaiye Dairesi Başkanlığı/İtfaiye Şube Müdürlüğü tarafından tanzim olunan yangın raporunda; “Belirlenemeyen bir nedenle hammadde deposundaki kapak preform karton kolilerinin olduğu yerde yangının çıktığı kanaatine varılmış olup, yangının çıkış nedeninin bilirkişi tarafından tespiti uygundur” tespitinin yer aldığı,
Yangın sonrası mahallinde yapılan incelemeler sonucu, Bursa 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/1478 E. sayılı dosyada yapılan keşif sonucu elektrik elektronik mühendisi bilirkişi tarafından tanzim olunan 25/01/2019 tarihli raporda; fabrika alanı ile Sulhiye Köy merkezi arasında köy yolu üzerinde kısa aralıklarla yapılan yaklaşık 1000 metrelik orta gerilim enerji nakil hattının sorumluluğunun davalıda olduğu, fabrika sınırı dışında bulunan yol güzergahındaki 1-2-4 numaralı beton direklerin de dağıtım tesisine ait olup sorumluluğunun davalıya ait olduğu, 1 numaralı direkten sonra çekilen 35 metrelik enerji nakil hattı, 2 numaralı direk ve trafo tesisinin ise … sorumluluğunda olduğu, … firmasının kendisine ait 1600 KVA gücünde trafosu olduğu ve trafo girişine elektrik sağlamak için dağıtım tesisine bağlantı yapılan yaklaşık 35 metrelik enerji nakil hattı bulunduğu, tesise ait YG işletme sorumlusu anlaşması ve trafo ile ilgili periyodik bakım raporlarına ulaşılamadığı, trafonun, girişinde bulunan kesicili koruma hücresi ile korunmakta olduğu ancak … firmasının kendi sorumluluğundaki yüksek gerilim teçhizatlarının periyodik bakım, onarım ve revizyonlarının yapıldığına dair belgeler ve raporlara ulaşılamadığında, koruma önlemlerinin sağlıklı çalıştığı hakkında kesin bir bilgiye varılamadığı, enerji nakil hattında ise 05/08/2015 tarihinde bakım çalışmaları yapıldığı belirtilmek olup belge üzerindeki sonuç ve kullanılan malzemeler kısmı net olarak okunamadığından, hat üzerinde yapılan bakım işlemlerinin detayları hakkında kesin bir bilgiye ulaşılamadığı belirtilmiştir.
Mahkemece yargılama aşamasında alınan 04/04/2019 tarihli bilirkişi heyet raporunda ise, yangının işletmenin depo bölümünde kullanılmakta olan etanj aydınlatma kablo bağlantılarında oluşan elektrik ark veya şasesinden çıktığı, bilirkişi heyetinde elektrik mühendisi olmaması nedeniyle İnegöl 2. Asliye Hukuk Mahkemesi 2018/46 Tal. numaralı bilirkişi raporunu hazırlayan elektrik ve elektronik mühendisi raporunun tamamı ile birlikte sonuç bölümünden yola çıkarak yangının çıkmasında davalı Uludağ Elektrik Dağıtım Anonim Şirketi’nin sorumlu tutulmayacağı bu nedenle TTK 1472. madde gereği rücu hakkının doğmadığı” sonuç ve kanaatine varıldığı tespit edilmiş olup mahkemece bu raporun hükme esas alındığı anlaşılmaktadır.
Ancak mahkemece, davacı tarafın bilirkişi raporuna yönelik itirazlarına dair ek rapor alınmadığı gibi hükme esas alınan raporda elektrik elektronik mühendisi bilirkişisinin yer almadığı, 25/01/2019 tarihli raporda ise tarafların kusur durumlarına ilişkin bir tespit yapılmadığı anlaşılmaktadır.
Bu durumda mahkemece, yangına ilişkin ceza soruşturma dosyası ile olay günü başkaca aboneler yönünden yapılan ihbar ve şikayetlerinin bulunup bulunmadığına dair kurum kayıtları, işletmeyi devralan firmadan trafoya ait YG işletme sorumlusu anlaşması ve trafo periyodik bakım raporları ile elektrik hattının davalı sorumluluğunda bulunan kısmına yönelik özellikle seksiyoner direğinin okunaklı bakım formlarının da dosyaya kazandırılarak konusunda uzman yeni bir bilirkişi heyetinden, dosyada bulunan bilirkişi raporları ile ekspertiz raporlarını da değerlendiren, yangının çıkış nedeni ile yangının meydana gelmesinde sigortalının ve davalının kusuru durumlarını belirleyen yeni bir rapor alınarak oluşacak sonuca göre hüküm kurulması gerekmektedir.
Açıklanan nedenlerle, mahkemece eksik araştırma ve incelemeye dayalı olarak deliller toplanmadan ve incelenmeden hüküm tesis edildiğinden, davacı vekilinin istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK’nın 353/1-a-6 maddesi gereğince kabulüne, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, davanın yeniden görülmesi için dosyanın yerel mahkemeye gönderilmesine karar verilmiştir.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-) Davacı vekilinin istinaf isteminin KABULÜNE, ilk derece mahkemesinin yukarıda anılan kararının 6100 sayılı HMK’nın m. 353/1-a-6 hükmü uyarınca KALDIRILMASINA,
2-) Gerekçede belirtilen eksikliklerin giderilmesi amacıyla davanın yeniden görülmesi için dosyanın ilk derece mahkemesine gönderilmesine,

3-) 492 sayılı Harçlar Kanunu gereğince peşin alınan istinaf karar ve ilâm harcının istinaf eden tarafa talep halinde ilk derce mahkemesince iadesine,
4-) İstinaf kanun yoluna başvuran davacı tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin ilk derece mahkemesince yeniden yapılacak yargılamada verilecek hükümle birlikte değerlendirimesine,
5-) 6100 sayılı HMK’nın 7035 sayılı Kanun ile değişik 359/4 maddesi uyarınca Dairemiz kararının ilk derece mahkemesince taraflara tebliğine,
dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda, 6100 sayılı HMK’nın 353/1-a hükmü gereğince kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 20/03/2023