Emsal Mahkeme Kararı Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi 2020/282 E. 2022/1385 K. 21.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BURSA BAM 5. HUKUK DAİRESİ
T.C.
BURSA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
5. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2020/282
KARAR NO : 2022/1385

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : BURSA 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 15/10/2018
NUMARASI : 2017/189 E. 2018/1313 K.
ANIN KONUSU : Alacak (Rücu Nedenli)
KARAR TARİHİ : 21/10/2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 25/10/2022
Bursa 2. Asliye Ticaret Mahkemesinin 15/10/2018 tarih, 2017/189 Esas, 2018/1313 sayılı kararının istinaf incelemesi neticesinde;
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ:
Davacı vekili dava dilekçesi ile; dava dışı işçi …’un 05/07/2011 tarihinde Tepebaşı Belediyesinde çeşitli taşeron şirketler bünyesinde işçi olarak görev yaptığını, son olarak da davacı şirket bünyesinde ve fakat belediye işçisi olarak çalıştığını, işçilik alacaklarının tahsili için açılan dava neticesinde Eskişehir 1. İş Mahkemesinin 2015/1147 Esas, 2016/781 Karar sayılı ilamıyla fazla çalışma ücreti, ilam vekalet ücreti ve yargılama giderlerinin müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verildiğini, bu alacakların tahsili amacıyla Eskişehir 4. İcra Dairesinin 2016/11197 Esas sayılı dosyasıyla takibe konduğunu ve dosya borcunun tamamının müvekkil şirket tarafından ödendiğini, belediye ile davacı arasında imzalanan sözleşme gereğince fazla mesai yapılmasının mümkün olmadığını, davacının ihale döneminde fazla mesai de yapılmadığının bilirkişi raporuyla belirlenmesine rağmen bu ücretlerin de davacıdan tahsil edildiğini, bu tazminatlardan ilgili dönemlerde işçiyi çalıştıran diğer taşeron şirketlerin sorumlu olduğunu, davalının sorumluluğunun da buradan kaynaklandığını ileri sürerek dava dışı işçi … için ödenen tazminat fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 1.000,00 TL’nin sorumluluk payları oranında davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini talep etmiştir.
Davacı vekili 28/05/2018 tarihli ıslah dilekçesi ile talebini 11.073,00 TL artırarak 12.073,00 TL’ye çıkartmıştır.

Davalı … vekili cevap dilekçesi ile; görev, yetki ve zamanaşımı itirazında bulunduklarını, Eskişehir 1. İş Mahkemesinde görülen davada müvekkile ihbarda bulunulmayarak savunma hakkının kısıtlandığını, rücu talebinin anılan davaya dayalı olup bu nedenle yerinde olmadığını, müvekkil şirketin kendi döneminde çalıştırdığı personel ve hizmet verdiği idareye karşı tüm sorumluluklarını yerine getirdiğini, anılan davanın kendisine ihbar edilmemesi nedeniyle davacının ödediği ilam, yargılama gideri, vekalet ücreti, icra giderleri ve icra vekalet ücretinden sorumlu tutulamayacağını, işçinin son alt işvereninin müvekkil şirket olmadığını, ilgili ücretlerden son alt işverenin sorumlu olacağını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Diğer davalı Ekmobil Özel Güvenlik Koruma ve Eğitim Hizmetleri Ltd. Şti. davaya cevap dilekçesi sunmamıştır.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ:
Mahkemece, toplanan deliller ve alınan bilirkişi raporu uyarınca; “davanın kabulüne, 6.206,00 TL alacağın ödeme tarihi olan 01/09/2016 tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte davalı Bilge Koruma ve Özel Güvenlik Hizmetleri Ltd Şti’den alınarak davacıya verilmesine, 5.867,00 TL alacağın ödeme tarihi olan 01/09/2016 tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte davalı Ekmobil Özel Güvenlik Hizmetleri Ltd Şti’den alınarak davacıya verilmesine,” şeklinde hüküm kurulmuş, hükme karşı davalı … vekili istinaf yoluna başvurmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ:
Davalı … vekili istinaf dilekçesi ile; rücu talebinin esasını oluşturan dava dışı işçi tarafından aleyhine açıldığı iddia edilen Eskişehir 1. İş Mahkemesinin dayanak davada davacı tarafça gereği gibi savunma yapılmadığını, davanın müvekkiline ihbar edilmediğini, bu sebeple temyiz haklarının kullanılamadığını, müvekkilinin güvenlik hizmetini yürüttüğü ihale dönemi boyunca fazla mesai yaptırmadığını, nadiren olan fazla mesailerin ise karşılığını ödediğini, müvekkilinin dava dışı işçiyi çalıştırdığı tarihten sonra dava dışı işçi ihaleyi alan diğer firma çalışanı olarak kesintisiz olarak işine devam ettiğini, işyeri devri hükümlerine göre tüm sorumlulukların son işverene ait olduğunu, davacının dava dilekçesinde talep ettiği 1.000,00 TL’nin hangi davalıdan hangi miktarda talepte bulunduğunu açıklamadığını, mahkemece yarı yarıya talebin varlığının kabul edilerek hüküm kurulmasının hatalı olduğunu belirterek yerel mahkeme kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ, HUKUKİ SEBEPLER VE GEREKÇE:
Dava, son işveren davacı şirketin davalı şirketler nezdinde çalıştırılan işçinin açmış olduğu dava sonrasında ödemek zorunda kaldığı işçilik alacaklarının rücuen tazmini istemine ilişkindir.
İlk derece mahkemesince, davanın kabulüne karar verilmiş, karara karşı davalı … vekili istinaf yoluna başvurmuştur.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Somut olayda; dava dışı işçi … tarafından fazla mesai ücreti alacağına yönelik Eskişehir 1. İş Mahkemesinin 2015/1147 Esası üzerinden davacı ve üst işveren olan Tepebaşı Belediye Başkanlığı aleyhine açılan davada mahkemece 19/07/2016 tarih ve 2016/781 Karar sayılı ilam ile 7.605,72-TL fazla mesai ücreti alacağına hükmettiği, ilama konu asıl alacak ve ferilerinin takibe konulduğu Eskişehir 4. İcra Dairesinin 2016/11197 Esas sayılı dosyasına davacı tarafından 01/09/2016 tarihinde 12.145,00-TL ödeme yapıldığı, eldeki dava ile son işveren olarak aleyhine açılan davada hüküm altına alınan işçilik alacağından davalıların sorumluluğu bulunduğundan bahisle ödenen miktarın sorumlulukları oranında davalılardan tahsilini talep ettiği ve mahkemece fazla çalışma ücretlerinin tahakkuk ettiği dönemde işveren olan davalıların sorumluluk miktarlarını belirleyen bilirkişi raporu doğrultusunda davanın kabulüne karar verildiği anlaşılmaktadır.
Uyuşmazlık, dava dışı işçiye mahkeme ilamına istinaden ödenen fazla çalışma ücreti alacağı ile bu alacağa ait fer’ilerden (vekalet ücreti, icra masrafı vs.) davalıların sorumlulukları bulunup bulunmadığı ile sorumluluk miktarlarına yöneliktir.
Bu kapsamda; rücu istemine konu edilen alacağın dayanağı olan Eskişehir 1. İş Mahkemesinin 2015/1147 Esas, 2016/781 Karar sayılı dosyasında davalıların 17/11/2015 tarihli davanın ihbarı talepli dilekçe ile ihbar olunan olarak davada yer aldıkları, ayrıca tarafın davayı üçüncü kişiye ihbar etmemiş olması, doktrin ve Yargıtay uygulaması dikkate alındığında, üçüncü kişiye karşı olan rücu hakkının düşmesini gerektirmez. Davanın ihbar edilmemesinin hukuki sonucu, davayı ihbar etmemiş olan tarafın her türlü kusurundan sorumlu olmasıdır. Davayı ihbar etmeyen tarafın kusuru nedeniyle davayı kaybettiğini ispat yükü (külfeti), üçüncü kişiye düşer (Yargıtay 11. H.D’nin 17/052018 tarihli, 2016/10060 Esas, 2018/3689 Karar sayılı ilamı).
Öte yandan, mahkemece alınan bilirkişi raporunda, alacak miktarları işçinin fazla çalışma yaptığı belirlenen dönemlerdeki alt işverenler nezdindeki çalışma süreleri ve fazla mesai alacağına göre hesaplanmıştır. Bu nedenle, taraf ve yargı denetimine elverişli bilirkişi raporunda hesaplanan alacak ve fer’ilerinden oluşan 6.206,00-TL’den davalının sorumluluğunun bulunmasına, davalının Eskişehir 1. İş Mahkemesinin 2015/1147 Esası üzerinden görülen davada ihbar olunan olarak yer almasına göre mahkeme kararında isabetsizliğin bulunmadığı, aksine yönelik davalı istinaf sebeplerinin yerinde olmadığı değerlendirilmiştir.
Dosya kapsamına, kararın dayandığı delillerle, yasaya uygun gerektirici nedenlere, ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında; mahkeme kararında usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmamasına, HMK.’nun 355. maddesi uyarınca; kamu düzenine ilişkin konularda da kararın esasına etkili bir aykırılık bulunmaması nazara alınarak; davalının istinaf başvurusunun açıklanan nedenlerle esastan reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan gerekçe ile;
1-Davalı … vekilinin istinaf isteminin 6100 sayılı HMK 353/1-b-1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 824,70 TL istinaf karar harcından peşin alınan 206,17 TL’nin mahsubu ile bakiye 618,53 TL harcın davalı …den alınarak hazineye gelir kaydına,
3-Davalı tarafından yapılan istinaf giderlerinin üzerinde bırakılmasına, artan gider avansının talebi halinde davalıya iadesine,
4-Harç ve karar tebliğ işlemlerinin ilk derece mahkemesince yerine getirilmesine,
Dosya üzerinden yapılan inceleme sonucu HMK’nın 362. maddesi uyarınca oy birliği ile kesin olarak karar verildi.


Başkan

e-imza

Üye

e-imza

Üye

e-imza

Katip

e-imza