Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.
T.C. BURSA BAM 5. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No: …………..
T.C.
BURSA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
5. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO : ………
KARAR NO : ………….
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
BAŞKAN : ………
ÜYE : ……….
ÜYE :………….
KATİP :………
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : BURSA 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 06/09/2019
NUMARASI : …………
DAVACI : ……..
VEKİLİ : Av. ………
DAVALI : ……..
VEKİLİ : Av………….
DAVANIN KONUSU : Alacak
KARAR TARİHİ : 03/12/2021
KARAR YAZIM TARİHİ : 06/12/2021
Bursa 3. Asliye Ticaret Mahkemesinin 06/09/2019 tarih, ……… Esas, ……….. sayılı kararının istinaf incelemesi neticesinde;
TALEP: Davacı vekili dava dilekçesi ile; müvekkil ile davalı “dökme usulü” diye tabir edilen yöntemle kesif yem ticareti yaptıklarını, davalı belli aralıklarla hayvanların yem miktarlarını kontrol etmesi, eksikleri tamamlaması ve bu işlem ardından tahsis edilen miktarı faturalandırması yapıldığını, gerek müvekkili şirketin şu anda çalışmakta olduğu yem firmasıyla gerek sektördeki diğer firmaların çalışmalarında bu teamüle uyulmakta olduğunu, müvekkili şirketin 2018 yılı başında 2017 yılına ilişkin yıllık genel inceleme yaptığında önceki tüketimlere ve hayvanların günlük yem ihtiyaçlarına göre çok fazla yem tüketildiğini gördüğü ve davacı şirketle görüştüğünü, şifahen yapılan bu toplantıda müvekkili şirket ile davalı şirketin gerçekte tüketilen yemlere göre fazla fatura kesildiğini, müvekkili şirketin yapmış olduğu fazla ödemenin, bakiye usulü ile yem karşılığı ödenmesi konusunda, 70.857,85 TL’lik faturasının da bu anlaşma gereği bakiyeden düşeceği konusunda anlaşmaya varıldığını, müvekkilinin son gönderilen yemleri kalite incelemesi yaptığında düşük kaliteli yem gönderildiğini fark ettiğini ve artık yemlerini başka firmadan almaya başladığını, müvekkilinin ayıplı yem vermesi nedeniyle davalıyla anlaşmayı sona erdirmesinden sonra davalının, açıkça kötü niyetli olarak söz konusu anlaşmadan cayarak faturaların tahsiline giriştiğini, söz konusu takibe ilişkin açılan Balıkesir 1. Asliye Hukuk Mahkemesi ……….E. sayılı dosyasındaki itirazın iptali davasında davacı tarafından ödemezlik definini ileri sürüldüğünü ve halen davanın derdet olduğunu, Uruguay sığırları için günlük 1265 kg-1687 kg arasında, İrlanda sığırları için günlük 1776 kg-2352 kg arasında yem tüketilmesi gerektiğini, bu aralığın ortalaması olarak müvekkili şirketin hayvanları günlük ortalama 3540 kg kuru yem tüketeceklerini, kesif yem miktarının ise 2124 kg olacağını, bu kapsamda günlük 2124 kg kesif yem, aylık ise 63000 kg civarında olup, yukarıda yapılan hesaplamayla davacının alacaklı olduğunun tespiti ile bilirkişi raporu ile tespit edilen alacaklarının davacıya ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ:
Mahkemece, davanın bir miktar alacağa ilişkin olduğu, davanın özü itibari ile arabuluculuğa tabi olması gerektiği, davacı yanca arabuluculuk yoluna 30/07/2019 tarihinde, ………. arabuluculuk numarası ile başvuru yapıldığı, ancak henüz sonuçlanmadan iş bu davanın açıldığı gerekçesi ile davanın usulden reddine dair karar verilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ:
Davacı vekili istinaf dilekçesi ile; 04/09/2019 tarihinde davayı açtıklarını, UYAP üzerinden açılan davalarda, zorunlu arabuluculuk bulunan hallerde arabulucu dosya numarası bilgisi girilmeden davanın açılamadığı, Arabuluculuk Daire Başkanlığı………. arabulucu dosya numarası bilgisine rağmen davanın arabulucuya gitmediği gerekçesiyle davanın reddine karar verildiği, maddi hataya dayanan hukuka aykırı kararın kaldırılması talebi ile istinaf yasa yoluna başvurulmuştur.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ:
Dava; alacak istemine ilişkindir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
01.01.2019 yürürlük tarihli 7155 sayılı Kanun’un 20. maddesiyle TTK. eklenen 5/A maddesi uyarınca, “Bu Kanunun 4. üncü maddesinde ve diğer kanunlarda belirtilen ticari davalardan, konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmuş olması dava şartıdır.” şeklinde düzenlenmiştir.
Dava, para alacağına ilişkin ticari dava olup; 01/01/2019 tarihinde yürürlüğe giren 6102 sayılı TTK. 5/A hükmüne göre, ticari davalarda dava açılmadan önce arabuluculuğa başvurmanın dava şartı haline getirildiği, davanın açılış tarihi itibariyle arabuluculuk dava şartına tabi olduğu tüm dosya kapsamından anlaşılmaktadır.
Yine 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’ nun 18/A maddesi ” İlgili kanunlarda arabulucuya başvurulmuş olması dava şartı olarak kabul edilmiş ise arabuluculuk sürecine aşağıdaki hükümler uygulanır.
Davacı, arabuluculuk faaliyeti sonunda anlaşmaya varılamadığına ilişkin son tutanağın aslını veya arabulucu tarafından onaylanmış bir örneğini dava dilekçesine eklemek zorundadır. Bu zorunluluğa uyulmaması hâlinde mahkemece davacıya, son tutanağın bir haftalık kesin süre içinde mahkemeye sunulması gerektiği, aksi takdirde davanın usulden reddedileceği ihtarını içeren davetiye gönderilir. İhtarın gereği yerine getirilmez ise dava dilekçesi karşı tarafa tebliğe çıkarılmaksızın davanın usulden reddine karar verilir. Arabulucuya başvurulmadan dava açıldığının anlaşılması hâlinde herhangi bir işlem yapılmaksızın davanın, dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddine karar verilir.” şeklindedir.
Davacı tarafça aşamalarda, Arabuluculuk Daire Başkanlığı ………. sayılı dosyası ile arabuluculuğa başvurulduğu bildirilmesine rağmen, son tutanağın sunulmadığı, dava tarihi itibari ile arabuluculuk faaliyetinin sonuçlanmadığı, buna ilişkin son tutanağın bulunmadığı tüm dosya kapsamından anlaşılmakla, usul ekonomisi de gözetilerek 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’ nun 18/A maddesi gereğince mahkemece davanın arabuluculuk dava şartı nedeni ile davanın usulden reddine karar verilmesinde hukuki yönden isabetsizlik bulunmadığı anlaşılmakla davacı vekilinin istinaf başvurunun 6100 sayılı HMK.353/1-b-1 madde uyarınca esastan reddine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan gerekçe ile;
Davacı vekilinin istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK. 353/1-b-1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 59,30 TL istinaf karar harcından peşin alınan 44,40 TL’nin mahsubu ile bakiye 14,90 TL. harcın davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
Davacı tarafından yapılan istinaf giderlerinin üzerinde bırakılmasına, artan gider avansının talebi halinde davacıya iadesine,
Harç ve karar tebliğ işlemlerinin dairemiz tarafından yerine getirilmesine,
Dosya üzerinden yapılan inceleme sonucu oy birliği ile kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık süre içinde temyiz yasa yolu açık olmak üzere karar verildi.03/12/2021
………
Başkan
……..
¸e-imzalıdır
…….
Üye
………….
¸e-imzalıdır
….
Üye
……..
¸e-imzalıdır
……..
Katip
……..
¸e-imzalıdır