Emsal Mahkeme Kararı Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi 2020/1946 E. 2022/1561 K. 17.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BURSA BAM 5. HUKUK DAİRESİ
T.C.
BURSA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
5. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO : 2020/1946
KARAR NO : 2022/1561

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)
İNCELENEN KARARINzın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ : 17/11/2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 18/11/2022
Bursa 2. Asliye Ticaret Mahkemesinin 14/10/2020 tarih, 2020/594 Esas, 2020/561 sayılı kararının istinaf incelemesi neticesinde;
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ:
Davacı vekili dava dilekçesi ile; müvekkili tarafından davalıya verilen güvenlik hizmeti nedeniyle düzenlenen faturadan dolayı 37.859,00-TL alacaklı olduğunu, bu alacağı sebebiyle Bursa 5. İcra Müdürlüğünün 2014/5543 Esas sayılı dosyası üzerinden yaptığı takibe davalı itirazı üzerine takibin durdurulduğunu belirterek davalı itirazının iptali ile takibin devamına, %20 oranında icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesi ile; davacının açmış olduğu davanın usul ve yasaya aykırı olduğunu, davacı ve müvekkili dernek hakkında davalıdan güvenlik hizmeti aldığı dönemde çalışan işçilerin bazı haklarının ödenmediği iddiasıyla Bursa 10. İş Mahkemesinin 2013/394 Esas nolu, 9. İş Mahkemesinin 2013/394 Esas sayılı dosyalarından işçilik alacakları ile ilgili davalar açıldığını, müvekkili dernek ile işçilik davasının davacılarının anlaştığını, işçilere ödeme yapılarak davacının borcunun kapatıldığını, bu nedenlerle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ:
Mahkemece, Dairemizin 06/10/2020 tarih, 2018/1874 Esas, 2020/905 Karar sayılı kaldırma kararı gereği davanın ticari dava niteliğinin bulunmaması ve davada görevli mahkemenin Asliye Hukuk Mahkemesi olması sebebiyle davanın görev dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddine, dosyanın HMK 20. maddesi gereğince talep halinde Bursa Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
Karara karşı, davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ:
Davalı vekili istinaf dilekçesi ile; mahkemenin vermiş olduğu karar usul ve yasaya aykırı olduğunu davanın esastan reddedilmesi gerektiğini ileri sürerek, yerel mahkemenin görevsizlik kararının kaldırılarak davanın esastan reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ, HUKUKİ SEBEPLER VE GEREKÇE:
Dava, özel güvenlik hizmeti alım sözleşmesine dayalı düzenlenen faturadan kaynaklı alacağa yönelik icra takibine vaki itirazın iptali istemine yöneliktir.
İlk derece mahkemesince, davanın görev dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddine karar verilmiş, karara karşı davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Dairemizin 06/10/2020 tarih ve 2018/1874 Esas, 2020/905 Karar sayılı kaldırma kararında; davalının tacir sıfatının bulunmaması ve dava konusunun TTK’da özel olarak düzenlenen hallere girmemesi sebebiyle ticari dava niteliği bulunmayan davada görevli mahkemenin Asliye Hukuk Mahkemesi olduğuna işaret edilerek görevsizlik kararı verilmesi gerektiği belirtilmiştir. Mahkemece, kaldırma kararı doğrultusunda davanın görev dava şartı yokluğu nedeni ile usulden reddi ile mahkemenin görevsizliğine karar verilmiştir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlığın özel güvenlik hizmeti alım sözleşmesine dayalı düzenlenen fatura alacağından kaynaklandığı, eldeki davada davacı tacir ise de davalının tacir sıfatının bulunmadığı, böylece davanın her iki tarafın ticari işletmesiyle ilgili hukuk davası (nispi ticari dava) niteliğinde olmadığı, hizmet alım sözleşmesinden kaynaklanan hukuk davalarının TTK nın 4/1 maddesinde altı bent halinde sayılan mutlak ticari davalardan bulunmadığı gibi bu davaların mutlak ticari dava olduğuna ve Ticaret Mahkemelerinde görüleceğine dair özel yasa hükmünün de bulunmadığı nazara alındığında uyuşmazlığın genel hükümler çerçevesinde Asliye Hukuk Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerektiğinden göreve dair mahkeme kararına yönelik istinaf sebeplerinin yerinde olmadığı, mahkeme kararının usul ve yasaya uygun olduğu değerlendirilmiştir.
Dosya kapsamına, kararın dayandığı delillerle, yasaya uygun gerektirici nedenlere, ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında; mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmamasına, HMK’nın 355. maddesi uyarınca; kamu düzenine ilişkin konularda da kararın esasına etkili bir aykırılık bulunmaması nazara alınarak, davalının istinaf sebepleri yerinde görülmediğinden istinaf başvurusunun HMK 353/1-b maddesi gereğince esastan reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan gerekçe ile;
1-Davalı vekilinin istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK 353/1-b/1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 80,70 TL istinaf karar harcından peşin alınan 54,40 TL’nin mahsubu ile bakiye 26,30 TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına (harç tahsil işlemlerinin ilk derece mahkemesince yerine getirilmesine),
3-Davalı tarafından yapılan istinaf giderlerinin üzerinde bırakılmasına, artan gider avansının talebi halinde davalıya iadesine,
4-Harç ve karar tebliğ işlemlerinin ilk derece mahkemesince yerine getirilmesine,
Dosya üzerinden yapılan inceleme sonucu HMK’nın 362/1-c maddesi uyarınca oy birliği ile kesin olarak karar verildi.


Başkan

e-imza

Üye

e-imza

Üye

e-imza

Katip

e-imza