Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.
T.C. BURSA BAM 5. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No: 2023/855 – 2023/1135
T.C.
BURSA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
5. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO : 2023/855
KARAR NO : 2023/1135
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
DAVANIN KONUSU : İflas (Doğrudan Borçlu Tarafından Talep Edilen İflas (İİK 178))
KARAR TARİHİ : 07/07/2023
KARAR YAZIM TARİHİ : 11/07/2023
Bursa 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 08/06/2022 tarih, 2020/121 Esas, 2022/709 sayılı kararının istinaf incelemesi neticesinde;
TALEP:
Davacı vekili, müvekkili şirketin tek ortaklı olduğunu, makine üretim ve pazarlama işiyle uğraştığını, 2016 yılında kredi imkanın ortadan kalkması, 2018 yılında döviz kurlarındaki hareketlilik ve ekonomik nedenlerle faaliyetlerin yürütülemediğini, şirketin borca batık hale geldiğini, şirket menkullerinin muhafaza altına alındığını, taşınmazların ise rehnin paraya çevrilmesi yolu ile satış aşamasında olduğunu, güncel değerlere göre 15.303.764,54 TL malvarlığı ve alacakları varken, 22.825.873,95 TL borçları bulunduğunu ileri sürerek, şirketin borca batıklığı nedeniyle iflasını talep ve dava etmiştir. Müdahiller vekilleri, davanın reddini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ;
Mahkemece, “davanın borca batıklığa dayalı iflas istemine ilişkin olduğundan, davacı şirketin aktiflerinin pasiflerini karşılayıp karşılamadığının araştırıldığı ve bu konuda bilirkişi incelemesi yapıldığı, davacı şirketin aktif varlıklar toplamının 14.237.671,21 TL, borçlarının 22.078.09 TL olduğu davacı şirketin rayiç bilançoya göre 30/11/2018 tarihli kaydi özkaynağının -7.840.661,88 -TL olduğu ve bu şekilde borca batık olduğunun tespit edildiği gerekçesi ile -Bursa Ticaret Sicil Müdürlüğünün 64585 sicil numarasında kayıtlı … Makina Elektronik Sanayi ve Ticaret Ltd. Şti.’nin 08/06/2022 tarih saat 15:21 itibariyle İFLASINA, -İflas kararının iflas müdürlüğüne bildirilmesine” şeklinde karar verilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ:
Müdahil/alacaklı 3k Teknik Makina Ve Yedek Parça Sanayi Ticaret Limited Şirketi vekili, istinaf talebinde; davacı şirketin kayıtlarının şeklen usulüne uygun tutulmadığını,Stok kayıtlarının doğru biçimde bildirilmediği gibi duran varlıklar bilgisinin de doğru olmadığını, Aynı kişinin iki ayrı şirket kurarak birini diğerine borçlandırdığını, adresini terk ettiğini, şirkete ait olup iflasta tasfiyeye dahil olacak hiç bir değer kalmadığının belirlendiğini, Şirketin tüm stok ve envanterinin nerede olduğu veya nasıl elden çıktığının açıklanması gerektiğini, Gerçekten borca batık olduğu ortada olsa ve kendi iflasını istemek yasal zorunluluk olsa bile davacının dürüstlük kuralına uygun davranması gerektiğini, Davacının iflas isteme sebebinin daha çok alacaklıları zora sokmaya yönelik bir tutum olduğunu, alacaklılar tarafından şirketin tüm malvarlığını paraya çevirecek nitelikte takipler başlatıldığında iflas yolunu kullanmanın doğru olmadığını, Artık alacaklıların seçim hakkını kullandığını, ve iflas istemediğini, Bu aşamada borçlunun iflasını istemesinin süren takipleri ciddi anlamda geciktireceğini, Davacı şirket borca batık görünse de iflas talebinin hakkında başlatılmış icra takiplerini sürüncemede bırakmaya yönelik olduğu ve dürüstlük kuralına aykırı davranışın kanunen himaye görmeyeceği kabul edilerek davanın reddine karar verilmesi gerektiğini belirterek yerel mahkeme kararının kaldırılmasına, davanın reddine, karar verilmesini belirterek, istinaf isteminde bulunmuştur.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ:
Dava, İİK’nın 178. madde hükümlerine dayalı doğrudan iflas istemine ilişkindir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Mahkemece daha önceden yapılan yargılama sonucu davanın reddine karar verilmiş, bu kararın davacı tarafça istinaf edilmesi üzerine dairemizin 2019/2425 E. 2020/162K. Sayılı ilamı ile “… Oysa, dosyada mevcut ticaret sicil kayıtlarının incelenmesinde davacı şirketin tek ortağı ve yetkilisinin Hasan Tüfekçi, dava dışı Hypercut Makine Ltd.’nin ise tek ortağının Özlem Özeş, şirket müdürünün Murat Özeş olduğu, farklı tüzel kişiler arasında fiili ve hukuki irtibat bulunduğuna dair dosyada yeterli delil bulunmadığı, mahkemenin her iki şirketin ortağının aynı kişiler olduğu, aynı kişinin iki şirket kurarak şirketleri birbirlerine borçlandırdığına dair gerekçesinin yerinde olmadığı, borca batıklık durumunda İİK’nın 178. maddesine göre iflas talebinde bulunulabileceği, iflas durumunda müflisin mallarının idaresinin iflas masasına geçeceği, icra takiplerinin de duracağı, bu hususların iflas aşamalarının tabi sonucu olduğu, iflas talep edilmesi ile sırf alacaklıların zora sokulmasının amaçlandığının kabul edilemeyeceği, mahkemenin dürüstlük kuralına aykırı davranıldığına dair gerekçesinin de isabetli bulunmadığı, bir sermaye şirketinin borca batıklık bildiriminde bulunarak iflasını istemesi halinde, bu durumun mahkemece re’sen tespiti gerektiğinden, davacının sunduğu delillere ek olarak, mahkemece gerekli görülen diğer deliller toplanmalı, bu kapsamda ilgisi görülen kamu kurumlarından alınacak bilgiler, (tapu, trafik, sanayi ve ticaret odaları, ticaret sicil kayıtları, vergi beyannameleri gibi) değerlendirilmeli, borca batıklığın tespitinde sadece davacının kayıtlarına değil, varlıklarının rayiç değerlerine de özellikle bakılmalı, dava teorisindeki genel ilkenin bir istisnası olarak, borca batıklık sadece dava tarihi itibariyle değil, yargılama safhasındaki olumlu veya olumsuz gelişmeler de dikkate alınarak belirlenmeli, somut olay bakımından özellik arz edebilecek diğer verilerin de toplanmasından sonra, konusunda uzman bilirkişi heyetinden alınacak teknik, detaylı ve denetime elverişli rapor sonucuna göre borca batıklığın tespiti gerekirken, eksik inceleme ile ve yanılgılı değerlendirmelerle yazılı şekilde karar verildiğinden, davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulüne, mahkemenin kararının kaldırılımasına, dosyanın ilk derece mahkemesine gönderilmesine” şeklinde karar verildiği, yerel mahkemece yeniden yapılan yargılama sonucunda ; yukarıda açıklanan gerekçelerle davanın kabulüne ve iflasın açılmasına karar verildiği anlaşılmıştır.
Müdahil/alacaklı 3k Teknik Makina Ve Yedek Parça Sanayi Ticaret Limited Şirketi vekili, istinaf talebinde bulunmuştur.
İİK’nın 178. maddesine göre, iflasa tabi bir borçlu, aciz halinde bulunduğunu bildirerek yetkili mahkemeden iflasını isteyebilir.
TTK’nın 376/3. maddesine göre, şirketin borca batık durumda bulunduğu şüphesini uyandıran işaretler varsa, yönetim kurulu, aktiflerin hem işletmenin devamlılığı esasına göre hem de muhtemel satış fiyatları üzerinden bir ara bilanço çıkartır. Bu bilançodan aktiflerin, şirket alacaklılarının alacaklarını karşılamaya yetmediğinin anlaşılması halinde, yönetim kurulu, bu durumu şirket merkezinin bulunduğu yer asliye ticaret mahkemesine bildirir ve şirketin iflasını ister.
“İİK’nın 178. ve 179. maddesi uyarınca iflasa karar verilebilmesi için şirketin borca batık durumda olması gerekir. Aciz hali borçlunun ödeme araçlarından yoksunluğu nedeniyle, derhal ödemesi gereken para borçlarını ödemek konusundaki iktidarsızlığıdır, borca batıklıkta ise, borçlunun malvarlığındaki aktif değerler toplamının, pasif değerler toplamını karşılayamaması durumudur. Borçlunun aciz hali ne kadar ağır olursa olsun (İİK.nun 178/III deki durum olmadıkça) borçlu kendi iflasını isteyen borçlu aciz halinde bulunduğunu ispat etmek zorundadır. İflas talebi üzerine mahkemede bilirkişi incelemesi yaparak iflas talebinin yerinde olup olmadığını belirler. Borca batıklığın tespiti için TTK’nın 324. maddesi uyarınca bir borca batıklık bilançosu hazırlanmalıdır. TTK’nın 324. maddesine göre borca batıklık bilançonda aktiflerin rayiç değerden bilançoya geçirilerek borca batıklık bilançonun çıkarılması gerekir. Böyle bir talep üzerine mahkemece, bu şirketin öncelikle borca batık durumda olup olmadığı rayiç değerlere göre tespit edilmelidir. Bunun için mahkemeye ibraz edilen bilanço üzerinde mahallinde bilirkişi incelemesi yaptırılarak, rayiç değerler ve yapılan araştırma ve inceleme sonucu elde edilen gerçekçi verilere göre bilirkişilerce yeniden oluşturulacak şirket bilançosu (borca batıklık bilançosu) da dikkate alınıp bir sonuca gidilmelidir. Borca batıklık, TTK’nın 324. maddesinde gösterilen şekilde varlıkların rayiç değerini belirlemek ve İİK’nın 178/1. madde ve fıkrasında belirtilen alacaklılar listesinde gösterilenler ile gerçek anlamda tesbit edilebilecek diğer borçların tutarına göre belirlemelidir. Borca batıklıktan kurtulma ise tüm borçların ödenmesi anlamına gelmeyip, aktifin pasiften fazla olmasını ifade eder. Bir sermaye şirketinin borca batıklık bildiriminde bulunarak iflasını istemesi halinde, bu durumun mahkemece re’sen tespiti gerekir. Bu tesbitin yapılmasında, davacının sunduğu delillere ek olarak, mahkemece gerekli görülen diğer delillerin toplanması, bu kapsamda ilgisi görülen kamu kurumlarından alınacak bilgiler, yapılacak keşif ve mahkemece atanacak bilirkişilerce düzenlenecek raporlar da değerlendirilmelidir. Borca batıklığın tesbitinde sadece davacının kayıtlarına değil, varlıklarının rayiç değerlerine de özellikle bakılmalı, bu noktada, konusunda uzman bilirkişilerin görüşüne başvurulmalıdır. Dava teorisindeki genel ilkenin bir istisnası olarak, borca batıklık sadece dava tarihi itibariyle değil, yargılama safhasındaki olumlu veya olumsuz gelişmeler de dikkate alınarak belirlenmelidir.” (Bkz. Yargıtay 23. Hukuk Dairesinin 2013/1607-1904 E. K. sayılı ilamı)
Somut olayda, davacı vekili şirketin borca batık olduğunu ileri sürerek iflasını talep etmiş, davacının sunduğu delillere ek olarak, mahkemece gerekli görülen diğer deliller toplanması yoluna gidilerek ilgisi görülen tapu müdürlüğünden, trafik Tescil Şube Müdürlüğünden, Vergi Dairelerinden ve SGK dan davacı şirkete adına kayıtlı taşınır ve taşınmaz kayıtları ile borç kayıtları araştırılmış , şirkete ait araç ve taşınmazların rayiç değeri Gayrımenkul Değerleme uzmanı ve Makina Mühendisi bilirkişi tarafından sunulan bilirkişi raporu ile tespit edilmiş, tespit edilmiş, borca batıklığın tespitinde sadece davacının kayıtlarına değil, varlıklarının rayiç değerleri de değerlendirilmek suretiyle SMMM bilirkişiden davacı şirketin aktif ve pasifleri itibariyle yapılan inceleme sonucu sunulan raporda , Davacı şirketin aktif varlıklar toplamının 14.237.671,21 TL, borçlarının 22.078.09 TL olduğu davacı şirketin rayiç bilançoya göre 30/11/2018 tarihli kaydi özkaynağının -7.840.661,88 -TL olduğu ve bu şekilde borçlarının gerçek aktif değerlerinden 7.840.661,88 TL fazla olduğu ve sonuç itibariyle rayiç bilançoya göre borca batık olduğunun tespit edildiği anlaşılmakla , Mahkemece davanın kabulüne ve davacının iflasına karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir.
Yukarıda açıklandığı üzere; dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmadığından, Müdahil/alacaklı 3k Teknik Makine Ve Yedek Parça Sanayi Ticaret Limited Şirketi vekilinin istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK 353/1-b-1 maddesi gereğince esastan reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan gerekçe ile;
1-Müdahil vekilinin istinaf isteminin 6100 sayılı HMK 353/1-b-1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Alınması gerekli istinaf harçları peşin alındığından ayrıca harç alınmasına yer olmadığına,
3-İstinaf incelemesi sırasında yargılama gideri yapılmadığından, bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
4-Kararın tebliği ve harç işlemlerinin dairemiz tarafından yerine getirilmesine,
Dair dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu, karar tebliğinden itibaren 10 gün içinde temyiz yolu açık olmak üzere oy birliği ile karar verildi.. 07/07/2023
ır