Emsal Mahkeme Kararı Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi 2020/1739 E. 2023/1068 K. 03.07.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BURSA BAM 5. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No: 2020/1739 – 2023/1068
T.C.
BURSA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
5. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO : 2020/1739
KARAR NO : 2023/1068
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

ONUSU : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ : 03/07/2023
KARAR YAZIM TARİHİ : 07/07/2023
Bursa 1. Asliye Ticaret Mahkemesinin 13/02/2020 tarih, 2019/143 Esas, 2020/151 sayılı kararının istinaf incelemesi neticesinde;
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ:
Davacı vekili dava dilekçesi ile; taraflar arasında ticari ilişki kapsamında üretilen ürünlerin davalı yana teslimine rağmen fatura bedellerinin ödenmediğini, davalı şirketin toplamda 200.022,13 TL borcu bulunduğunu, bu alacağın 115.995,01 TL’lik kısmının Bursa 17. İcra Müdürlüğünün 2015/469 sayılı takip dosyasıyla takibe konu edildiğini, itiraz üzerine Bursa 1. ATM 2015/871 Esas sayılı dosyasında itirazın iptali davası açıldığını ve itirazın iptaline karar verildiğini, mevcut Bursa 1. İcra Müdürlüğünün 2018/441 Esas sayılı takip dosyası üzerinden takibe konu borç miktarının 84.027,21 TL olduğunu ve bu miktarın ödenmeyen diğer faturalardan doğduğunu belirterek davalının haksız olarak itiraz ettiği takibe yönelik itirazın iptali ile takibin devamına ve %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesi ile; taraflar arasında genel satın alma sözleşmesinin yapıldığını ve 1 yıl sonunda sözleşmenin sona erdiğini, ancak davacı alacaklının sözleşmenin gizliliğe dair hükümlerini ihlal ederek müvekkili aleyhine haksız rekabette bulunduğundan aleyhine Bursa 1. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2015/771 Esas sayılı dosyası üzerinden dava açıldığını ve bu davanın derdest olduğunu belirterek neticesinin beklenilmesine ve davanını reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ:
Mahkemece, dosya kapsamı deliller, taraf ticari defter ve kayıtlarına yönelik bilirkişi raporu uyarınca; davacının ticari ilişki kapsamında toplamda 200.022,13 TL alacağından 115.995,01 TL’lik kısmına yönelik Bursa 17. İcra Müdürlüğünün 2015/469 Esas sayılı dosyası üzerinden takibe konu edildiğini, itiraz üzerine mahkememizin 2015/871 Esas sayılı dosyasında itirazın iptali davası açıldığını ve itirazın iptaline karar verildiğini, eldeki davada ise takibe konu edilen diğer faturalar sebebiyle 84.027,12 TL alacağın talep edildiği, yapılan bilirkişi incelemesinde davalı defterlerine göre taraflar arasındaki ticari ilişkide davalının davacıya 194.711,55 TL tutarında borçlu olduğunun belirlendiği, bu tutardan aynı mahkemenin 2015/871 Esas sayılı dosyasında hükmedilen 115.995,01 TL düşüldüğünde eldeki takipte davacının davalıdan talep edebileceği alacak miktarının 78.716,54 TL olduğu tespiti ile davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Karara karşı, davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ:
Davalı vekili istinaf dilekçesi ile; davaya ilişkin ileri sürülen olguları tekrarla haksız rekabete ilişkin dava neticesinde tazminat alacağına hükmedilmesi halinde takas mahsup yapabilme imkanlarının olacağını bu nedenle mahkemenin bekletici mesele taleplerinin değerlendirilmemesinin hatalı olduğunu, önceki davada alınan raporda alacağın 193.192,81 TL tespit edildiğini o davanın miktarı olan 115.995,01 TL’nin mahsubu sonrası 77.197,80 TL bakiyenin kaldığını mahkemece bu hususun gözetilmediğini belirterek yerel mahkeme kararının kaldırılmasını talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ, HUKUKİ SEBEPLER VE GEREKÇE:
Dava, satım sözleşmesi sebebiyle düzenlenen faturalardan kaynaklı alacağa yönelik yapılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine yöneliktir.
İlk derece mahkemesince, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, karara karşı davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Somut olayda; taraflar arasında satın alma sözleşmesi kapsamında yapılan ticari alım satım ilişkisi nedeniyle düzenlenen fatura bedellerinin ödenmediğinden bahisle davacı tarafından davalı aleyhine ilk önce Bursa 17. İcra Müdürlüğünün 2015/469 Esas sayılı dosyası üzerinden 115.995,01 TL miktarlı faturalar sebebiyle, sonrasında ise eldeki davaya konu Bursa 1. İcra Müdürlüğünün 2018/441 Esas sayılı dosyası üzerinden 84.027,12 TL alacak sebebiyle takip yapıldığı, her iki takip dosyasına konu edilen faturaların taraf ticari defterleri ile uyumluluk arz ettiği, davacının ticari ilişki kapsamındaki tüm faturalar sebebiyle 196.604,53 TL alacaklı olduğu, davalının 1.518,21 TL alacağının 08/09/2014 tarih ve 088367 nolu fatura bedelinden mahsup edilerek düzeltildiği ancak bu durumun taraf defterlerinde yer almadığı, mahsubu gereken bu miktarın gözetilmesi sonrası davacının 194.711,55-TL alacağının bulunduğu, bu alacaktan 115.995,01 TL’sinin ilk açılan takip ve davanın konusunu oluşturması sebebiyle bakiye alacağın 78.716,54 TL olduğu anlaşılmıştır.
Öte yandan, davalı tarafından davacı aleyhine açılan haksız rekabet ve gizlilik sözleşmesinin ihlaline dayalı tazminat ve cezai şart alacağına yönelik davanın bekletici mesele yapılması talep edilmiş ise de; eldeki davanın hükme bağlanabilmesi için 6100 sayılı HMK’nın 165. maddesi uyarınca bekletici sorun yapılması istenen davanın karara bağlanması gerekmediğinden mahkemece taraflar arasındaki derdest davanın neticesinin beklenilmemesinde usule aykırılık bulunmamaktadır. Bu nedenlerle davalı istinaf sebeplerinin yerinde olmadığı anlaşılmıştır.
Ancak, davacı tarafından dava açılmadan önce arabuluculuğa müracaat edilmiş ve arabuluculuk son tutanağı tanzim edilmiştir. 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/13, 18/14 ve Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği 26/2 maddeleri, 6100 sayılı HMK 297/1-ç, 326. maddeleri uyarınca, arabuluculuk faaliyeti sonunda tarafların anlaşamamaları halinde iki saatlik ücret tutarı tarifenin birinci kısmına göre ileride haksız çıkan taraftan tahsil olunmak üzere Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenir. Bakanlık bütçesinden ödenen arabuluculuk ücreti yargılama giderlerinden sayılır. Bu nedenle eldeki dava yönünden arabuluculuk ücreti olan 1.320,00-TL’nin haksız davalı taraftan tahsili ile hazineye irat kaydına dair karar verilmemesi doğru görülmediğinden kararın kamu düzenine ilişkin bu nedenle kaldırılması gerekmiştir.
Bu nedenlerle; davalı istinaf başvurusunun yukarıda açıklanan nedenlerle esastan reddine, kamu düzeni açısından yerel mahkemenin kararının kaldırılmasına, dosyada toplanacak başkaca delil bulunmadığı anlaşıldığından ve yeniden yargılama yapılmasını gerektirir bir hususta bulunmadığından; dairemizce dava hakkında arabuluculuk ücreti gözetilerek HMK’nın 353/1-b/2 maddesi gereğince hüküm kurulmasına karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan gerekçe ile;
1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK 353/1-b/1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Bursa 1. Asliye Ticaret Mahkemesinin 13/02/2020 tarih, 2019/143 Esas, 2020/151 sayılı kararının yukarıda açıklanan nedenlerle 6100 sayılı HMK’nın 355. maddesi gereğince KALDIRILMASINA, 6100 sayılı HMK’nın 353/1-b/2 maddesi gereğince dava hakkında yeniden hüküm kurulmasına;
Buna göre;
a-Davanın kısmen kabulü kısmen reddi ile Bursa 1. İcra Müdürlüğünün 2018/441 Esas sayılı dosyasında davalının ödeme emrine itirazının kısmen iptaline,
Takibin 78.716,54 TL asıl alacak üzerinden bu alacağa takip tarihinden itibaren yasal faiz uygulanmak üzere icra giderleri ve vekalet ücreti ile birlikte devamına,
b-78.716,54 TL’nin %20’si tutarındaki icra inkar tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
c-Harçlar Yasası gereğince alınması gerekli 5.377,13 TL harçtan başlangıçta alınan 1.014,84 TL peşin harç ile icra veznesine yatırılan 420,14 TL harcın mahsubu ile bakiye 3.942,15 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
d-Davacı tarafça yapılan 1.059,24 TL harç, 677,70 TL yargılama gideri toplam 1.736,94 TL’nin kabul ret oranına göre 1.626,99 TL’nin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine, bakiyesinin davacı üzerinde bırakılmasına,
e-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre belirlenen 11.033,15 TL nispi vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
f-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre belirlenen 3.400,00 TL maktu vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya ödenmesine,
g-Kesinleşme süreci tamamlana kadar masraf avanslarının kullanılabileceği nazara alınarak kararın kesinleşmesinden sonra yazı işlerince yapılacak hesaba göre artan avansların yatıran tarafa iadesine,
h-6325 sayılı HUAK’nın 18/A maddesi uyarınca, suçüstü ödeneğinden karşılanan 1.320,00 TL arabuluculuk giderinin davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
3-İstinaf incelemesi yönünden harç ve yargılama masrafları
a-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 5.377,13 TL istinaf karar harcından peşin alınan 1.344,25 TL’nin mahsubu ile bakiye 4.032,88 TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına (harç tahsil işlemlerinin ilk derece mahkemesince yerine getirilmesine),
b-Davacı tarafından yapılan istinaf yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına,
c-HMK’nın 333. maddesi uyarınca hükmün kesinleşmesinden sonra yatırılan avanstan kullanılmayan kısmının, yatıran tarafa iadesine,
d-Kararın tebliğ ve harç işlemlerinin ilk derece mahkemesince yerine getirilmesine,
Dair dosya üzerinden yapılan inceleme sonucu HMK’nın 362/1-a maddesi uyarınca oy birliği ile kesin olarak karar verildi.

M