Emsal Mahkeme Kararı Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi 2020/1604 E. 2021/1707 K. 09.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BURSA BAM 5. HUKUK DAİRESİ
T.C.
BURSA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
5. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO : …..
KARAR NO : ………
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : BURSA 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 22/06/2020
NUMARASI : ……….Esas, …………Karar
DAVACI : …
VEKİLİ : Av. …
DAVALI : … – …
VEKİLİ : Av. …
DAVANIN KONUSU : İtirazın İptali
KARAR TARİHİ : 09/12/2021
KARAR YAZIM TARİHİ : 09/12/2021

Bursa 3. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 22/06/2020 tarih ……. Esas, …………. sayılı kararının istinaf incelemesi neticesinde;
TALEP: Davacı vekili dava dilekçesi ile; Müvekkili firmanın Bursa ilinde faaliyet gösteren müteahhitlik firması olduğunu, davalıya 30/10/2016 tarihli banka dekontu ve 28/06/2018 tarihli banka dekontu ile müvekkili tarafından 40.000,00 TL ödendiğini, davalı borçlunun söz konusu parayı almasının haksız olduğunu, müvekkili firmaya Bursa ilinde inşaat yapmak üzere arsa temin ve aracılık yapacağını vaad ederek müvekkilinden aracılık ücreti talep ettiğini, müvekkili tarafından davalı borçluya ödemede bulunulmasına rağmen aracılık hizmetini vermediğini, bu nedenle davalı borçlu hakkında Bursa 1. İcra Müdürlüğünün ……. Esas sayılı dosyasında ödenen paranın tahsili amacıyla ilamsız icra takibi başlatıldığını, ancak davalı borçlu tarafından icra takibine haksız olarak itiraz edilerek icra takibi durduğundan; haksız itirazın iptali ile %20 oranından az olmamak kaydı ile icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı cevap dilekçesi ile; öncelikle husumet itirazının bulunduğunu, Bursa 1. İcra Müdürlüğünün …….. Esas sayılı dosyasında gerçek şahıs olan … tarafından aleyhine icra takibi başlatıldığını, ancak açılan davada icra takibine itirazın iptali isteyen davacının tüzel kişilik … ……. San ve Tic. Ltd. Şti. tarafından açıldığını, bu nedenle davanın usul yönünden reddine karar verilmesi gerektiğini, esas yönden ise; Kasım 2016-Mayıs 2017 tarihleri arasında davacı şirket ile aralarında herhangi bir iş ilişkisi bulunmadığını, bu tarihlerde davacı şirket yetkilisinin Hakan Saçmacı olduğunu, icra dosyasına ibraz edilen ödeme dekontlarının davacı şirket ile çalıştıkları dönemde kentsel dönüşüm çalışmalarına ilişkin kendisine yapılan ödemelerden ibaret olduğunu, yüklendiği işleri eksiksiz olarak yaptığını, ancak şirket yetkilisi Hakan Saçmacı’nın keyfiyeti nedeniyle bitirilmiş kentsel dönüşüm çalışmalarına ilişkin sözleşmeleri imzalamadığını, bu nedenle aralarındaki protokolün bozulduğunu, hizmet alınamadığı iddialarının gerçeği yansıtmadığını, bu nedenle haksız ve mesnetsiz açılan davanın reddine karar verilmesini talep ve beyan etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ:
Mahkemece, Bursa 1. İcra Müdürlüğünün ………. Esas sayılı icra dosyasına konu icra takip talepnamesinin alacaklı … adına düzenlendiği, para gönderiminin ise “…” tarafından değil, “… ……… San. Ve Tic. Ltd. Şti.” tarafından yapıldığının dosya içerisine celp edilen icra dosyası içeriğinden anlaşıldığı, davacı vekili tarafından davaya alacak davası olarak devam edilmek şeklinde davanın tamamen, ıslahı yoluna da gidilmediği, İİK’nun 67. maddesinde düzenlenen itirazın iptali davası icra takibine bağlı bir dava olduğu, icra takibinde aktif husumet yanlış gösterildiği, “…” yönünden icra takibinin devamına karar verilemeyeceği gerekçesi ile davanın icra takibinde aktif husumet yokluğu nedeniyle usulden reddine karar verilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ:
Davacı vekili istinaf dilekçesi ile; Bursa 1. İcra Müdürlüğünün ……… E. sayılı dosyası müvekkil … İnş. Taah. San. Tic. Ltd. Şti. adına başlatıldığı, online takip açılışında müvekkil firmanın ticaret sicil numarası, vergi kimlik numarası ve mersis numarası belirtildiği, takip bu şekilde açıldığından alacaklı bilgisi sorgulandığında müvekkil firmanın ünvanı tam olarak görüldüğü, fakat uyap entegrasyonu esnasında uyap sisteminin görünüşünden dolayı müvekkil firmanın ticaret ünvanı tam olarak çıkmamış “… 45666” şeklinde ticaret sicil numarası ve ünvanın bir kısmı olarak çıktığı, fakat alacaklı bilgisinden diğer tüm bilgiler ve alacaklının şirket olduğu görüldüğü, mahkemece icra müdürlüğünden onaylı olarak belirtilen; İcra dosyasında görülen vekaletnamenin müvekkili firma … İnş. Taah. San. Tic. Ltd. Şti.’nin vekaletnamesi,yine takip talebinde Bursa Ticaret Odasına kayıtlı müvekkil firma … İnş. Taah. San. Tic. Ltd. Şti.’nin……… nolu ticaret sicil numarasının ve ödeme emrinde Setbaşı Vergi Dairesine kayıtlı müvekkil firma … İnş. Taah. San. Tic. Ltd. Şti.’nin … nolu vergi kimlik numarası olduğu, uyap editör ekranlarında söz konusu icra takibinde alacaklı kişi bilgisi sorgulandığında müvekkil firmanın vergi numarası ve şirket ünvanının tam olarak görüldüğü, icra takip dosyasından ve uyap ekranlarından kolayca anlaşılacak olan icra dosyası alacaklısının … İnş. Taah. San. Tic. Ltd. Şti. olduğu gerekçeleri ile kararın kaldırılması talebi ile istinaf yasa yoluna başvurulmuştur.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ:
Dava; itirazın iptaline ilişkindir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Yerel Mahkemece, Bursa 1. İcra Müdürlüğünün…….. Esas sayılı icra dosyasına konu icra takip talebinin alacaklı … adına düzenlendiği, para gönderiminin ise “…” tarafından değil, “… …….. San. ve Tic. Ltd. Şti.” tarafından yapıldığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir.
Davada irdelenmesi gerekli husus, 6100 sayılı HMK. 124. maddesine göre iradi taraf değişikliğinin itirazın iptali davası dolayısı ile takip hukukunda uygulanıp uygulanmayacağı hususudur. Anılan madde hükmü uyarınca , bir davada taraf değişikliği, ancak karşı tarafın açık rızası ile mümkün olduğu, ancak, maddi bir hatadan kaynaklanan veya dürüstlük kuralına aykırı olmayan davacı vekilinin taraf değişikliği talebi, karşı tarafın rızası aranmaksızın hakim tarafından kabul edilebileceği, yine 124/son gereği dava dilekçesinde tarafın yanlış veya eksik gösterilmesi kabul edilebilir bir yanılgıya dayanıyorsa, hakim karşı tarafın rızasını aramaksızın taraf değişikliği talebini kabul edebileceği hükmünü içermektedir.
6100 sayılı HMK’nun 124/3. maddesinde yer alan “maddi hatadan kaynaklanan ve dürüstlük kuralına aykırı olmayan taraf değişikliği talebi, karşı tarafın rızası aranmaksızın hakim tarafından kabul edilir” düzenlemesi dışında dahili dava yolu ile taraf değişikliğine gidilmesi mümkün değildir. Aynı maddenin maddesinin 4. fıkrasına göre ise; dava dilekçesinde tarafın yanlış veya eksik gösterilmesi kabul edilebilir bir yanılgıya dayanmaktaysa, hakim karşı tarafın rızasını aramaksızın taraf değişikliğini kabul edebilir. Kabul edilebilir bir yanılgı olarak değerlendirilen haller, aynı zamanda dürüstlük kuralına aykırılık da teşkil etmeyeceğinden, 6100 sayılı HMK’nın 124. maddesince iradi taraf değişikliğinde kanun tarafından aranan yasal şartlar aynı anda gerçekleşmiş olacaktır.
Yine Yargıtay uygulamalarında kabul edilebilir yanılgı sebebiyle iradi taraf değişikliği halleri; temsilcide yanılma, tarafın yanıltılması, ölü kişiye, terkin edilen veya tüzel kişiliği olmayana dava açılması, resmi sicil ve kayıtlarda tarafın yanlış gösterilmesi v.b. durumlarda karşımıza çıkmaktadır.
Diğer taraftan, takipte tarafın yanlış gösterilmiş olmasının kabul edilebilir bir yanılgıya dayanması halinde, tarafları yeni bir dava ve takip açmaya zorlamanın usul ekonomisine aykırı olduğunu düşünen kanun koyucu; 6100 sayılı HMK’nun 124. maddesi çerçevesinde iradi olarak taraf değişikliği yapılmasına imkan sağlamıştır.
Genel açıklamalar karşısında somut dava bakımından; dava dilekçesi, icra takip dosyasındaki şirkete ait banka dekonto, dosya içeriğindeki vekaletname, takip talebi ve ödeme emrinde şirket vergi numarası ile ticaret sicil numarasının bulunduğu hususları gözetildiğinde davacının adı geçen şirket adına davaya konu takibi başlattığı, şahıs adının geçmesi halinin 6100 sayılı HMK’nun 124/4 maddesinde yer alan dava dilekçesinde tarafın yanlış veya eksik gösterilmesi kabul edilebilir bir yanılgıya dayanmaktaysa, hakim karşı tarafın rızasını aramaksızın taraf değişikliğini kabul edebilir hükmü uyarınca kabul edilebilir yanılgısına dayandığı ve davacı tarafça yapılacak düzeltme talebinin dürüstlük kuralına aykırı olmadığı tüm dosya kapsamından açıktır.

Bu nedenle Mahkemece takipte yanılgı ile alacaklı olarak gerçek şahıs gösterilse dahi kabul edilebilir bir yanılgı olduğunun değerlendirilmesi gerekir. Yargıtay 12. Hukuk Dairesinin yerleşik içtihatlarında icra takiplerinde de iradi taraf değişikliği mümkün olup, mahkemece, davacı alacaklı tarafa, talebi halinde takipteki durumun düzeltilmesi için süre verilmesi, verilen süre içinde eksikliğin giderilmesi halinde borca itiraz hakkında bir karar verilmesi gerekir iken yazılı gerekçe ile davanın reddi yönünde hüküm tesisi isabetsiz olup bu nedenle davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile yerel mahkeme kararının kaldırılarak 6100 sayılı HMK. 353/1-a-6 maddesi gereğince dosyanın mahkemesine iadesine ilişkin aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur. (Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 2014/12-1190 E.- 2016/964 K. sayılı, Yargıtay 12. Hukuk Dairesinin 2018/13679 E.- 2019/17299 K. Sayılı, 2016/32747 E. – 2017/183 K., 2016/18953 E. – 2017/10810 K. 2016/13909 Es.- 2017/5969 Karar sayılı ilamları da bu yöndedir.)
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan gerekçe ile;
Davacı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜ ile;
1-Bursa 3. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 22/06/2020 tarih ….. Esas,………. sayılı kararının KALDIRILMASINA,
2-6100 sayılı HMK. 353/1-a-6 maddesi gereğince davanın yeniden görülmesi için dosyanın ilk derece mahkemesine İADESİNE,
3-Davacı tarafından peşin olarak yatırılan istinaf karar harcının, istek halinde yatırana iadesine,
4-Yapılan istinaf yargılama giderlerinin ilk derece mahkemesi tarafından verilecek olan esas kararda dikkate alınmasına,
5-Karar tebliğ ve harç işlemlerinin ilk derece mahkemesi tarafından yerine getirilmesine,
Dair dosya üzerinden yapılan inceleme sonucu oy birliği ile kesin olarak karar verildi. 09/12/2021


Başkan

¸e-imzalıdır

Üye

¸e-imzalıdır

Üye

¸e-imzalıdır

Katip

¸e-imzalıdır