Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.
T.C. BURSA BAM 5. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No: 2020/1542 – 2023/1065
T.C.
BURSA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
5. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO : 2020/1542
KARAR NO : 2023/1065
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
DAVANIN KONUSU : İtirazın İptali (Kefalet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ : 03/07/2023
/KARAR YAZIM TARİHİ : 05/07/2023
Bursa 2. Asliye Ticaret Mahkemesinin 14/07/2020 tarih, 2017/714 Esas, 2020/312 sayılı kararının istinaf incelemesi neticesinde;
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ:
Davacı vekili dava dilekçesi ile; alacaklı … A.Ş ile asıl borçlu arasında yapılan genel kredi sözleşmelerine davalıların müşterek borçlu müteselsil kefil olarak yer aldıklarını, sözleşme alacaklarının ödenmediğini, söz konusu alacağın alacaklı banka tarafından müvekkili … Varlık Yönetim A.Ş.’ye temlik edildiğini, buna ilişkin olarak 09/09/2016 tarih, 17258 yevmiye nolu alacak temlik sözleşmesinin icra dosyasına ve dava dosyasına sunulduğunu, davalı borçluların icra dosyasındaki itirazlarının yasal dayanağı bulunmadığını, davalıların borca itirazlarının haksız olduğunu, bu nedenlerle itirazın iptali ile takibin devamına, alacak likit ve davalı kötüniyetli olduğundan davalı aleyhine %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı Sebahattin Kırcalı vekili cevap dilekçesi ile; davanın 1 yıllık hak düşürücü süre içerisinde açılmadığını, dava konusu alacağın zaman aşımına uğradığını, müvekkilinin davacıya herhangi bir borcunun olmadığını, hangi kredi sözleşmesinden kaynaklı borç olduğunun belli olmadığını, davacı tarafından hesap dökümlerinin gösterilmediğini belirterek davanın reddine ve kötüniyet tazminatına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı Ali Tombaş vekili cevap dilekçesi ile; davanın hak düşürücü süre içerisinde açılmadığını, müvekkilinin asıl borçlunun üç kredi sözleşmesinde kefil olarak yer aldığını, 28/01/2009 tarihinde kefilliğin feshedildiğinin bankaya bildirildiğini ancak cevap verilmediğini, kefaletin 10 yıllık süre geçmesi sebebiyle sonu erdiğini belirterek davanın reddine ve kötüniyet tazminatına karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ:
Mahkemece, dosya kapsamı ve alınan bilirkişi raporları uyarınca; davacıya alacağı temlik eden Garanti Bankası ile dava dışı İhsan Ergen İnş. Taah. Peyzaj San. Tic. Ltd Şti arasında imzalanan 08/03/2000, 13/01/2001, 20/04/2001 tarihli genel kredi sözleşmelerine istinaden davalıların müşterek borçlu ve müteselsil sıfatıyla imzaladıkları bu kredi sözleşmelerinin geçerli olduğu, davalılar tarafından her ne kadar kredi sözleşmelerinin düzenlenmesinden sonra yeniden borçlu ile düzenlenen kredi sözleşmelerin borcu sona erdirdiği ileri sürülmüş ise de süresiz olarak akdedilen genel kredi sözleşmeleri ile kullandırılan kredilerde açıkça hangi kredi sözleşmeden dolayı kullandığı belirtilmemiş ise de kefillerin taraf oldukları kredi sözleşmesindeki kefalet tutarları ve temerrütleri ile sorumlu olduğundan, davalıların sorumlulukları kaldırmayacağı anlaşılmakla itirazları yerinde görülmeyere 20/05/2019 tarihli bilirkişi heyetinin raporuna itibar edilerek 14.816,67 TL asıl alacak, 926,04 Tl işlemiş faiz, 46,31 BSMV olmak üzere toplam 15.789,02 TL alacak üzerinden alacağın asıl alacak kısmı olan 14.816,67 TL davalıların borçlu olduğundan bu miktar yönünden takibe itirazlarında haksız oldukları, ayrıca davacı bankaca uygulanan faiz oranlarının sözleşme ve mevzuata uygun olduğu, takip tarihi itibarıyla alacak likit olduğundan davacı lehine icra inkar tazminatına hükmedilerek davacının takipte kötü niyetli olduğu sabit olmadığından davalının kötü niyet tazminat talebinin reddine karar verilmiştir.
Karara karşı, davacı ve davalılar vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ:
Davacı vekili istinaf dilekçesi ile; hükme esas alınan rapora yönelik itirazlarının dikkate alınmadığını, teminat mektuplarının nakde dönüşmesinden kaynaklı alacak ve komisyon ücretlerinin hesaplamaya dahil edilmediğini, asıl alacak ve ferilerinin yanlış hesaplandığını belirterek yerel mahkeme kararının aleyhe olan kısmının kaldırılmasını talep etmiştir.
Davalı Ali Tombaş vekili istinaf dilekçesi ile; müvekkili tarafından 20/01/2009 tarihli ihtarname ile kefaletin feshedildiğinin bankaya bildirildiğini, icra takibinde borcun kaynağının hangi sözleşmeye dayalı olduğunun açıkça belirtilmediğini, müvekkilinin sadece imzasının bulunduğu kredi sözleşmelerinden sorumlu olup kendisinden sonra yapılan sözleşmelerden sorumluluğunun bulunmadığını, hükme esas alınan raporun denetime elverişli olmadığının hatalı olduğunu, müvekkili lehine reddedilen miktar sebebiyle kötü niyet tazminatına hükmedilmemesi ve lehine eksik vekalet ücreti takdirinin usule aykırı olduğunu belirterek yerel mahkeme kararının kaldırılmasını talep etmiştir.
Davalı Sebahattin Kırcali vekili istinaf dilekçesi ile; müvekkilinin sorumluluğunun 20/04/2001 tarihli 15.000,00 TL limitli kredi ile sınırlı olduğunu, sonra imzalanan GKS’lerden dolayı sorumluluğunun bulunmadığını, raporun eksik ve hatalı inceleme içerdiğini bu yöndeki itirazlarının dikkate alınmadığını belirterek yerel mahkeme kararının kaldırılmasını talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ, HUKUKİ SEBEPLER VE GEREKÇE:
Dava, genel kredi sözleşmesine kefaletten kaynaklanan alacağın tahsili için başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine yöneliktir.
İlk derece mahkemesince, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, karara karşı davacı ve davalılar vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Somut olayda; Bursa 10. İcra Müdürlüğünün 2010/1667 (Yeni Esas; 2017/1372) Esas sayılı takip dosyası üzerinden temlik eden banka tarafından takip borçluları aleyhine asıl borçlunun kullandığı kredili mevduat hesabı, kredi kartı ve teminat mektubu bedelinden bakiye kalan alacağa yönelik takip başlatıldığı, banka cevabi yazısına göre teminat mektuplarının bağlı bulunduğu genel kredi sözleşmelerine davalıların kefaletinin bulunmaması sebebiyle bilirkişilerce KMH ve kredi kartı alacaklarına yönelik yapılan inceleme sonucu düzenlenen rapor doğrultusunda mahkemece karar verilmiştir.
Dava dışı banka ile asıl borçlu arasında davalıların kefaletlerinin bulunduğu genel kredi sözleşmelerinden sonra farklı tarihlerde başkaca genel kredi sözleşmelerinin bulunduğu sabittir. Davalılar söz konusu borçların kefaletlerinin bulunduğu genel kredi sözleşmesinden kaynaklanmadığını, sonraki sözleşmelere dayalı borç olduğunu ileri sürmektedirler. Bu durumda, mahkemece KMH ve kredi kartına ilişkin sözleşmeler, kredi kartı ve KMH ilk kullanım/tahsis tarihleri ile hesap ekstrelerine içerecek şekildeki kayıtların ilgili bankadan celp edilerek gerektiğinde bilirkişilere bu hususta banka kayıtları üzerinde yerinde inceleme yetkisi verilerek söz konusu borç kaynaklarının hangi kredi sözleşmesi kapsamında olduklarının tespiti sonrasında sorumluluğun kapsamına göre sonuca gidilmesi gerekirken bu yöndeki deliller eksiksiz toplanmadan yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir.
Öte yandan, kabule göre de; mahkemece vekalet ücretinin maktu olarak belirlenen kısmının her iki davalıya yönelik olduğu gözetilerek infaza elverişli hüküm verilmemesi de doğru görülmemiştir.
Açıklanan bu nedenlerle tarafların istinaf başvurusunun kabulüne, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, kaldırma nedenine göre sair istinaf sebepleri bu aşamada incelenmesine yer olmadığına, dosyanın 6100 sayılı HMK 353/1-a-6 maddesi gereğince ilk derece mahkemesine iadesine karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan gerekçe ile;
1-Tarafların istinaf başvurusunun KABULÜ ile;
2-Bursa 2. Asliye Ticaret Mahkemesinin 14/07/2020 tarih, 2017/714 Esas, 2020/312 sayılı kararının sayılı kararının KALDIRILMASINA,
3-HMK 353/1-a-6 maddesi gereğince davanın yeniden görülmesi için dosyanın ilk derece mahkemesine İADESİNE,
5-Davacı ve davalılar tarafından yatırılan istinaf kanun yoluna başvurma harcının hazineye gelir kaydına, peşin alınan istinaf karar harcının istek halinde istinaf eden taraflara iadesine,
6-Davacı tarafından İnegöl İcra Dairesinin 04/02/2021 tarih, 2021/676 Esas sayılı mehil vesikasında düzenlenen nakit 4.602,90 TL tutarlı teminatın yatıran tarafa iadesine,
7-Yapılan istinaf yargılama giderinin ilk derece mahkemesince verilecek esas karar ile birlikte dikkate alınmasına,
8-Harç ve tebliğ işlemlerinin ilk derece mahkemesince yerine getirilmesine,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu oy birliği ile kesin olarak karar verildi.