Emsal Mahkeme Kararı Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi 2020/1456 E. 2022/279 K. 28.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BURSA BAM 5. HUKUK DAİRESİ
T.C.
BURSA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
5. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO : ……
KARAR NO : ……..
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : BURSA 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 17/06/2020
NUMARASI : …… E. ……K.
DAVACILAR : 1 -… – …
: 2 -……………
VEKİLİ : Av. …
DAVALILAR : 1-… – …
2-… – …
VEKİLİ : Av. …
: … – …
VEKİLİ : Av. …
DAVANIN KONUSU : İSTİRDAT
KARAR TARİHİ : 28/02/2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 28/02/2022
Bursa 2. Asliye Ticaret Mahkemesinin 17/06/2020 tarih, …..esas, ……… sayılı kararının istinaf incelemesi neticesinde;
TALEP:
Davacılar vekili, müvekkili …’ün diğer davacı şirketin yetkilisi olduğunu, davalılar ile yüklü miktarda borcu gerektirir ticari ilişkileri olmadığını, tefecilik yapan davalının verdiği borç kapsamında çek ve senet aldığını, icra takibi kapsamında haciz baskısı ile ödeme yapmak zorunda kaldıklarını, tefecilik yapan davalı …’nun …’e verdiği paraların ödenmesini istediğini, … tarafından tüm borçlar ödenmesine rağmen icra takibi yapıldığını, icra takibi kapsamında hacze gelindiğini, müvekkili …’ün haciz baskısı altında diğer müvekkil firmanın keşidecisi, kendisinin avalist olduğu borcu ödemek zorunda kaldığını, haciz baskısı altında 2.142.000 TL ödendiğini ileri sürerek, davalılara borçlu olmadıklarının tespitini, 2.142.000 TL’nin istirdadını talep ve dava etmiştir.
Davalı … ve … vekili, hak düşürücü sürenin geçtiğini, ödemelerin 02.05.2018’de yapıldığını, davanın 28.06.2019 tarihinde açıldığını, protokolün tarafların rızası ile düzenlendiğini belirterek, davanın reddini istemiştir.
Davalı … vekili, hak düşürücü sürenin geçtiğini, sebepsiz zenginleşenin davalı değil, takip borçluları olduğunu belirterek, davanın reddini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ;
Mahkemece, istirdat davasının bir yıllık hak düşürücü süreye tabi olduğu, son ödeme tarihi ile dava tarihi arasında 1 yıldan fazla süre geçtiği, davacılar hakkında icra dosyasında takip yapılmadığı, icra dosyası borçlusunun borcunu ödemek için 02.05.2018 tarihli protokolü imzaladıkları, tarafların kendi hür iradeleri ile düzenlendiği, herhangi bir icra tehdidinden söz edilemeyeceği, çek ve senetlerin illetten mücerret olduğu, senedi tanzim edenlerin yazılı belge ile borçlu olmadıklarını ispatlamalı gerektiği, davacıların tefecilik suçlamasıyla herhangi bir şikayette bulunmadıkları, davacılar, icra dosyası borçlusunun borcunu ödediklerinden, istirdat davasının takip borçlusu tarafından açılması gerektiği gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.

İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ:
Davacılar vekili, davanın hak düşürücü süre içinde açıldığını, çek aracılığı ile ödeme yapılabilmesi için çeklerin teslim edildiği tarih değil, vade tarihinin önemli olduğunu, 01.01.2019 tarihi itibariyle para alacağına ilişkin ticari davalarda arabuluculuk şartı getirildiğini, arabuluculuk sürecinin hak düşürücü süreyi durdurduğunu, davaya ilişkin olarak 30.04.2019 tarihinde arabuluculuğa başvurulduğunu, 01.05.2019 tarihinde sürecin tamamlandığını, ödemelerin çek teslim edildiğinde değil, daha sonraki tarihlerde yapıldığını, müvekkilleri ile davalılar arasında geçerli bir borç ilişkisinin bulunmadığını, davalının sebepsiz zenginleşerek borç tahsilatı yaptığını, tefecilik yapan davalının, verdiği borç kapsamında çek ve senetler aldığını, haciz baskısı altında borcu ödemek zorunda kaldıklarını, müvekkil şirketin Algida bayiliğini yaptığını, ticari saygınlıkları ve itibarlarının zarar göreceğini, kararın yeterli gerekçe içermediğini belirterek, istinaf isteminde bulunmuştur.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ:
Dava, istirdat istemine ilişkindir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Somut olayda, mahkemece, davanın hak düşürücü süre içinde açılmadığı, istirdat davasının takip borçlusu tarafından açılması gerektiği, davacılar hakkında icra dosyasında takip yapılmadığı, icra dosyası borçlusunun borcunu ödemek için 02.05.2018 tarihli protokolü imzaladıkları, tarafların kendi hür iradeleri ile düzenlendiği, herhangi bir icra tehdidinden söz edilemeyeceği, çek ve senetlerin illetten mücerret olduğu, senedi tanzim edenlerin yazılı belge ile borçlu olmadıklarını ispatlamalı gerektiği, davacıların tefecilik suçlamasıyla herhangi bir şikayette bulunmadıkları gerekçesiyle, davanın reddine karar verildiği, bu durumda, talebin hak düşürücü süre içinde açılmadığı kabul edildikten sonra, uyuşmazlığın esasına ilişkin de irdeleme yapılmak suretiyle davanın hem usulden hem esastan reddi sonucuna varılacak şekilde karar verildiği, oysaki davanın usulden reddinin, işin esasının incelenmesine engel teşkil ettiği, buna rağmen mahkemece davanın hem usulden hem de esastan reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olduğundan, davacılar vekilinin istinaf başvurusunun kabulüne, mahkemenin kararının kaldırılmasına, dosyanın ilk derece mahkemesine gönderilmesine, istinaf karar içeriğine göre davacılar vekilinin sair istinaf itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına karar verilmiştir (Bkz. aynı yönde Yargıtay 11. Hukuk Dairesinin 2016/1928- 2016/9544 E.K sayılı ve Yargıtay 13. Hukuk Dairesinin 2012/1890-2012/8380 E. K. sayılı ilamı).
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan gerekçe ile;
Davacılar vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜ ile;
Mahkemenin 17/06/2020 tarih, ……. esas, ……….. sayılı kararının KALDIRILMASINA,
HMK 353/1-a-6 maddesi gereğince davanın yeniden görülmesi için dosyanın ilk derece mahkemesine İADESİNE,
Davacılar vekilinin sair istinaf itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına,
Davacılar tarafından yatırılan istinaf karar ilam harcının, istek halinde yatırana iadesine,
Yapılan istinaf yargılama giderinin ilk derece mahkemesince verilecek esas karar ile birlikte dikkate alınmasına,
Kararın ilk derece mahkemesince taraflara tebliğine,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu oy birliği ile kesin olarak karar verildi.


Başkan

e-imza

Üye

e-imza

Üye

e-imza

Katip

e-imza