Emsal Mahkeme Kararı Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi 2020/1388 E. 2023/902 K. 01.06.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BURSA BAM 5. HUKUK DAİRESİ
T.C.
BURSA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
5. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2020/1388
KARAR NO : 2023/902

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : BURSA 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 06/02/2020
NUMARASI : 2019/142 Esas, 2020/118 Karar
DAVACI : … …

DAVALI : … -… …
VEKİLİ : Av. … [16877-78521-95941] UETS
DAVA : İtirazın İptali
KARAR TARİHİ : 01/06/2023
KARAR YAZIM TARİHİ : 01/06/2023
Bursa 1. Asliye Ticaret Mahkemesinin 06/02/2020 tarih, 2019/142 Esas, 2020/118 Karar
sayılı kararının istinaf incelemesi neticesinde;
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ
DAVA: Davacı vekili, müvekkili tarafından davalıya verilen mal ve hizmet karşılığında düzenlenen faturalara dayalı cari hesap bakiye alacağın tahsili için girişilen icra takibinin davalının itirazı sonucu durduğunu ileri sürerek itirazın iptali ile takibin devamına ve icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:Davalı vekili, faturanın tek başına alacağı kanıtlamadığını, ispat yükünün davacı taraf üzerinde olduğunu, davacının müvekkiline aralarında mutabık kalınan ürün üzerinden mal teslimini gerçekleştirmediğini belirterek davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARININ ÖZETİ: İlk derece mahkemesince yapılan yargılama ve alınan bilirkişi raporu doğrultusunda, davalının ticari defterlerinde davacının alacak miktarının 34.714,42 TL olduğu, davacı defterlerinde ise davalıdan olan alacağın 39.901,70 TL tutarında göründüğü, aradaki fark ise davalı defterlerinde kayıtlı olmayan faturalardan kaynaklandığı, bu faturalardaki alacağa ilişkin ispat yükü davacı tarafta olup bu faturalardaki mal ve hizmetin davalıya verildiğine dair davalı tarafın imzasını taşıyan yazılı bir belge bulunmadığı, kargo aracılığı ile bu faturaların davalıya tebliğ edildiğine dair kayıt sunmuşsa da bu kargo belgelerinde içeriğin ne olduğuna dair belirleme olmadığı, davacı taraf bu hususta yemin teklifinde bulunmadığı gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne davalının takibe itirazının 34.714,42 TL asıl alacak üzerinden bu alacağa takip tarihinden itibaren yıllık %9 oranında ve değişen oranlarda yasal faiz uygulanmak suretiyle icra giderleri ve vekalet ücreti ile birlikte devamına, 34.714,42 TL’nin %20’si tutarındaki icra inkar tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmiştir.
Bu karara karşı davalı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı vekilinin istinaf dilekçesinde özetle; alacağa dayanak faturaların iade edilecek faturalar arasına alınacağına muhasebede görevli personelce sehven mutabık kalınan faturalar arasına alınarak ticari deftere işlendiğini, davacının müvekkil ile mutabık kalınan ürün üzerinden mal teslim edip hizmet ifa etmediğini, alacak likit olmadığından icra inkar tazminata hükmedilmesinin doğru olmadığını belirterek ilk derece mahkemesinin kararının kaldırılmasını istemiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE
Dava, faturaya dayalı cari hesap alacağın tahsili için başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali davasıdır.
İlk derece mahkemesince, yukarıda açıklanan gerekçe doğrultusunda, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, bu karara karşı davalı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
İstinaf incelemesi, HMK’nın 355. maddesi uyarınca, istinaf başvuru nedenleri ve kamu düzenine aykırılık yönüyle sınırlı olarak yapılmıştır.
Dosya kapsamına, kararın dayandığı delillerle, yasaya uygun gerektirici nedenlere, ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında; davacının ticari defterlerinde takip tarihi itibariyle davalıdan 39.901,70 TL alacaklı olduğu, davalının ticari defterlerinde ise 34.714,42 TL davacıya borçlu göründüğü, bu durumda davalının kendi ticari defterlerinde davacıya borçlu olduğu ve ödemenin de ispat edilemediği, faturaya dayalı alacak likit-bilinebilir olduğundan koşulları oluşan icra inkar tazminatına hükmedilmesinde usul ve yasaya aykırılık olmadığı, HMK’nun 355. maddesi uyarınca; kamu düzenine ilişkin konularda da kararın esasına etkili bir aykırılık bulunmaması nazara alınarak; davalı vekilinin istinaf başvurusunun açıklanan nedenlerle esastan reddine karar verilmiştir.
Açıklanan bu nedenlerle davalı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1.b.1.maddesi uyarınca, esastan reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan gerekçe ile;
1-Davalı vekilinin istinaf kanun yolu başvurusunun 6100 sayılı HMK 353/1-b-1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 2.371,34 TL nispi karar ve ilam harcından peşin alınan 593,00 TL’nin mahsubu ile bakiye 1.778,34 TL nispi karar ve ilam harcının davalıdan alınarak hazineye irad kaydına,
3-İstinaf yargılama giderlerinden olan 11,00 TL nin davacının gider avansından karşılandığından bu masrafın davalıdan alınarak davacıya verilmesine, davalı tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Kararın tebliğ ve harç işlemlerinin ilk derece mahkemesi tarafından yerine getirilmesine,
Dair dosya üzerinden yapılan inceleme sonucu oy birliği ile kesin olarak karar verildi. 01/06/2023


Başkan

e-imzalı

Üye*

e-imzalı

Üye

e-imzalı

Katip

e-imzalı