Emsal Mahkeme Kararı Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi 2020/1378 E. 2023/1064 K. 03.07.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BURSA BAM 5. HUKUK DAİRESİ
T.C.
BURSA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
5. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO : 2020/1378
KARAR NO : 2023/1064
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : BURSA 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 06/11/2019
NUMLİ : Av. … – [16455-54082-43511] UETS
DAVALI : … – …
VEKİLİ : Av. … – [16197-91276-20322] UETS
DAVANIN KONUSU : İtirazın İptali 0
KARAR TARİHİ : 03/07/2023
KARAR YAZIM TARİHİ : 07/07/2023
Bursa 1. Asliye Ticaret Mahkemesinin 06/11/2019 tarih, 2018/1107 Esas, 2019/1164 sayılı kararının istinaf incelemesi neticesinde;
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ:
Davacı vekili dava dilekçesi ile; davalı borçlu şirket sahibi Selahattin Burak Aksoy’un dahil olduğu Çiftlik Bank adlı internet sitesinde verilen kazanç taahhütlerine inanarak 12/06/2017-04/11/2017 tarihleri aralığında farklı miktarlarda para yatırdığını, müvekkilinin hak edilen kazancının sekiz ay ödememekle beraber iradesinin fesada uğratılarak dolandırıldığını, gönderilen paranın da iade edilmediğini, savcılığa suç duyurusunda bulunduklarını, gönderilen paranın tahsiline yönelik Bursa 10. İcra Dairesinin 2018/4277 Esas sayılı dosyası ile üzerinden yaptığı takibe haksız biçimde itiraz ettiğini ileri sürerek davalı itirazının iptaline, davalının icra inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı tarafından davaya ilişkin cevap dilekçesi sunulmamıştır. Davalı vekili beyan dilekçesinde; müvekkilinin komisyonculuk faaliyeti yürüttüğü müşterilerin ödemelerini ilgili şirketlere yaptığını, bu şirketlerle kendi kayıtlarının incelenmesi gerektiğini, müvekkilinin komisyonculuk kapsamında tek taahhüdünün paranın Çiftlikbank’a ödenmesi olduğunu, kazanç taahhüdünün bulunmadığını takibin haksız olduğunu belirterek davanın reddini ve lehine tazminata karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ:
Mahkemece, davalının para gönderimine aracı konumunda olan bayi olduğu, ortaklardan para tahsili ile ana şirkete para gönderme ve yatan paralardan komisyon alma hakkının bulunduğunu, davacının paranın gönderilmediği yönünde bir iddiasının bulunmadığını, davalının sistemin parçası olduğuna yönelik delil de bulunmadığından sistemin işleyişine dair yapılan tespitler karşısında soruşturma sonucununu beklenilmesine gerek olmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir.
Karara karşı, davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ:
Davacı vekili istinaf dilekçesi ile; ekte sunulan davalı şirket sözleşmesine göre şirketin Çiftlikbank isimli firma ile aynı faaliyet alanında bulunduğunu, davalının Çiftlikbank bayisi olduğunu ve ürünlerini pazarlayarak kazanç elde ettiğini beyan ettiğini, ancak bayilik sözleşmesi müvekkiline ait işlemlerden kaynaklı fatura ve ödeme belgelerini mahkemeye sunmadığını, davalı ile ÇİFTLİKBANK olarak meşhur Fame Game Soft Ware Limited Şirketi ve Fame Game Hayvancılık Sanayi ve Ticaret Anonim Şirketi isimli şirketler arasındaki ilişkinin, aynı ticari faaliyet alanlarında müşterilere karşı birlikte hareket ederek ve aralarındaki bayilik ilişkisine dayalı olarak ticari faaliyetlerde bulunmak ve kazanç elde etmek olduğu ve bu amaçla ticari faaliyet yürüttüklerinin tartışmasız olarak kabul edildiğini, mahkemece de bayilik ilişkisinin tespit edildiğini, müvekkilini ise, sözkonusu ticari faaliyet alanından hizmet satın almak ve birikimini nemalandırarak gelir elde etmek isteyen bir birey olarak adıgeçen ticari işletmelerin bir müşterisi ve onların karşısında hukuki olarak tüketici konumunda bulunduğundan aralarındaki sözleşme ilişkisinin 6502 sayılı yasa hükümleri gözetilerek değerlendirilmesi gerektiğini belirterek yerel mahkeme kararının kaldırılmasını talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ, HUKUKİ SEBEPLER VE GEREKÇE:
Dava, iradenin fesada uğratılması sebebiyle kar elde etme amacıyla üye olarak yatırılan paranın tahsiline yönelik icra takibine vaki itirazın iptali istemine yöneliktir.
İlk derece mahkemesince, davanın reddine karar verilmiş, karara karşı davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
6100 sayılı HMK.’nın 114-(1)-c) maddesi uyarınca; görev mahkemeye ilişkin olumlu dava şartıdır. Mahkeme tarafından dava şartlarının bulunup bulunmadığı, davanın her aşamasında re’sen araştırılır.
Ticari davalar TTK. 4. maddesinde; mutlak ve nispi ticari dava olarak düzenlenmiştir. Uyuşmazlığın Türk Ticaret Kanunu’nda düzenlenen bir hususa ilişkin olması veya davanın ticaret mahkemesinde görüleceğine dair açık bir yasal düzenlemenin bulunması halinde mutlak ticari dava, her iki tarafın da ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan uyuşmazlıklarda ise; nispi ticari dava sözkonusu olup, ticaret mahkemesi görev alanı içinde kalacaktır. TTK’nın 5. maddesine göre; Asliye Ticaret Mahkemeleri, tüm ticari davalar ile ticari nitelikteki çekişmesiz yargı işleri ile özel kanunlardan doğan özel hükümler uyarınca ticaret mahkemesinde görülecek diğer dava ve işlere bakmakla görevlidir.
Diğer yandan, TTK’nın 5/3 maddesine göre; Asliye Ticaret Mahkemeleri, tüm ticari davalar ile ticari nitelikteki çekişmesiz yargı işleri ile özel kanunlardan doğan özel hükümler uyarınca ticaret mahkemesinde görülecek diğer dava ve işlere bakmakla görevlidir.
Somut olayda; davacı tarafından sanal ortamda gerçek para ile kazanç elde etme amacıyla kurulan sisteme davalı aracılığı ile para gönderimi gerçekleştirildiği, daha sonra sistemin suça aracılık için kullanılması ve işletenleri hakkında ceza soruşturması başlatılması üzerine gönderilen paranın tahsiline yönelik davalı ve dava dışı üçüncü kişiler hakkında eldeki davaya konu icra takibinin başlatıldığı anlaşılmıştır.
Bu kapsamda; eldeki dava TTK’da düzenlenen mutlak ticari davalardan olmadığı gibi davacının tacirde olmadığı dolayısıyla nispit ticari dava koşulunun da gerçekleşmediği anlaşılmaktadır. Öte yandan, dava konusu edilen para gönderimi işlemleri kar amacıyla gerçekleştirildiğinden davacının ticari ve mesleki olmayan amaçla hareket eden kişi olarak tüketici konumunda olduğunun kabulü de mümkün değildir. Bu halde davaya bakmakla görevli mahkeme 6100 sayılı HMK’nın 2. maddesi gereğince genel görevli asliye hukuk mahkemesidir. Bu nedenlerle mahkemece davanın görev dava şartı yokluğundan usulden reddine karar verilmesi gerekirken işin esasının incelenmesi doğru görülmemiştir.

Açıklanan bu nedenlerle davacı istinaf başvurusunun kabulüne, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, kaldırma nedenine göre diğer istinaf sebeplerinin incelenmesine yer olmadığına, dosyanın 6100 sayılı HMK 353/1-a-3 maddesi gereğince ilk derece mahkemesine iadesine karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan gerekçe ile;
1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜ ile;
2-Bursa 1. Asliye Ticaret Mahkemesinin 06/11/2019 tarih, 2018/1107 Esas, 2019/1164 sayılı kararının KALDIRILMASINA,
3-HMK 353/1-a-3 maddesi gereğince davanın yeniden görülmesi için dosyanın ilk derece mahkemesine İADESİNE,
4-Kaldırma nedenine göre davacının diğer istinaf sebepleri incelenmesine yer olmadığına,
5-Davacı tarafından yatırılan istinaf kanun yoluna başvurma harcının hazineye gelir kaydına, peşin alınan istinaf karar harcının istek halinde istinaf eden tarafa iadesine,

6-Yapılan istinaf yargılama giderinin ilk derece mahkemesince verilecek esas karar ile birlikte dikkate alınmasına,
7-Harç ve tebliğ işlemlerinin ilk derece mahkemesince yerine getirilmesine,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu oy birliği ile kesin olarak karar verildi.


Başkan

e-imza

Üye

e-imza

Üye

e-imza

Katip

e-imza