Emsal Mahkeme Kararı Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi 2020/1167 E. 2021/1745 K. 13.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BURSA BAM 5. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No: ……….
T.C.
BURSA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
5. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO :…….
KARAR NO : …….
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : …..
ÜYE : …….
ÜYE : ………
KATİP : ………
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : BURSA 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 30/01/2020
NUMARASI : …..E. …….K.
DAVACI :……………….
VEKİLİ : Av……….
DAVALI : ………
DAVANIN KONUSU : Menfi Tespit
KARAR TARİHİ : 13/12/2021
KARAR YAZIM TARİHİ : 13/12/2021
Bursa 3. Asliye Ticaret Mahkemesinin 30/01/2020 tarih, ………….. E-K sayılı kararının istinaf incelemesi neticesinde;
TALEP :
Davacı vekili dava dilekçesi ile; davalı tarafından keşidecisi………. Ltd. Şti. olarak gözüken 03/12/2019 tarihli 33.800,00 TL bedelli çeke istinaden davacı aleyhine Bursa 4. İcra Müdürlüğü ………Esas sayılı dosyası ile kambiyo senetlerine özgü takip yolu ile icra takibi başlatıldığını, takip konusu çekin arka yüzünde bulunan ciranta imzası ve ciroda kullanılan kaşenin davacıya ait olmadığını, ciro ve imzanın sahte olduğunu, çekin çalıntı olduğunu, bu konuda davacı tarafından İstanbul Cumhuriyet Savcılığı’nın ……… sayılı dosyası ile suç duyurusu yapıldığını, bu sebeplerden dolayı, çekteki imzaya karşı Bursa 3. İcra Hukuk Mahkemesi’nin ……….. Esas sayılı dosyası ile ayrıca yetki ve imza itirazı davası açıldığını ve tedbir talebinde bulunulduğunu, yeterli delil olmadığından, bu talebin kabul edilmediğini, belirterek bu çekten dolayı borçlu olmadığının tespiti ile takibin davacı yönünden HMK 209/1 ve md. 391 vd hükümleri uyarınca yargılama süresince tedbiren durdurulmasına, aksi durumda İİK 72/3 uyarınca teminat karşılığında, icra dosyasına yatırılan paranın alacaklıya ödenmemesi yönünde tedbir kararı verilmesini, %20 oranında, tazminatın davalıdan tahsiline ve yargılama giderleri ve vekalet ücreti davalıya tahmilen karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ;
Mahkemece, davanın arabuluculuğa tabi olduğu, davacı yanca arabuluculuk yoluna başvurulmaksızın işbu davanın açılmış olduğundan bahisle, davanın dava şartı yokluğundan usulden reddine karar verilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ:
Davacı vekili istinaf dilekçesi ile; İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesinin………… esas sayılı kararında menfi tespit davalarının zorunlu arabuluculuk kapsamında olmadığının belirtildiğini, Kararda “…Neticei talebin bir para alacağının tahsili veya tazminat olduğu durumlarda, arabulucuya başvuru yapılmış olması dava şartıdır. Menfi tespit davaları bu kapsamda değerlendirilemez. Çünkü, menfi tespit davalarında, bir miktar alacağın tahsili talebi yoktur. Yani, ticari dava niteliğindeki menfi tespit davalarının açılabilmesi için arabulucuya başvuru zorunluluğu bulunmamaktadır. İlk derece mahkemesinin karar gerekçesi bu nedenle usul ve yasaya aykırıdır…” ifadelerine yer verildiğini, menfi tesbit davalarının TTK.nun 5/A maddesi hükmüne göre arabuluculuk kapsamında olmadığından davanın usulden reddine yönelik karar yasaya açıkça aykırı olunu ve yerel mahkeme kararının kaldırılmasını talep etmiştir.

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ:
Dava; icra takibine konu edilen çek nedeniyle borçlu olmadığının tespiti istemine ilişkindir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
7155 sayılı Yasanın 20’nci maddesi ile 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’na eklenen 5/A maddesi ticari davalarda dava şartı olarak zorunlu arabuluculuğu öngörmüştür. Anılan maddeye göre; “Bu Kanunun 4’üncü maddesinde ve diğer kanunlarda belirtilen ticari davalardan, konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmuş olması dava şartıdır”.
Türk Ticaret Kanunu’nun 5/A maddesi zorunlu arabuluculuk dava şartını “…konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri…” ile sınırlı tutmuştur.
Yargıtay 19. Hukuk Dairesi’nin 13/02/2020 tarihli, …….. esas ve ……… karar sayılı ilamında “Bölge Adliye Mahkemeleri Hukuk Daireleri’nin kesin nitelikteki kararları arasındaki uyuşmazlığın giderilmesine yönelik kararı” ile 7155 sayılı Kanun’un 20. maddesi ile 6102 sayılı TTK’na eklenen 5/A maddesi gereğince, ticari nitelikteki menfi tespit davalarında dava açılmadan önce arabuluculuğa gidilmesinin zorunlu olmadığına ve arabuluya gidilmiş olmasının bir dava şartı olmadığına, uyuşmazlığın bu şekilde giderilmesine karar verilmiştir. Yine Yargıtay 11. Hukuk Dairesi’nin 24/05/2021 tarihli, …. esas,……… karar sayılı kararı ve yerleşik uygulamalarında da HMK’nın 106. maddesinde düzenlenen tespit davasının özel bir şekli olan menfi tespit davasının, konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat davası olarak nitelendirilemeyeği ve menfi tespit davalarının arabuluculuk dava şartına tabi tutulmadığı yönündeki kararları dairemiz tarafından da benimsenmiştir.
Somut olayda, davacı dava konusu çekin arka yüzünde bulunan imza ile ciroda kullanılan kaşenin davacıya ait olmadığını, çekteki imzanın sahte olduğunu belirterek takibe esas çek nedeniyle borçlu olmadığının tespitini talep ettiği menfi tespit davasının “konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri” cümlesinden olmadığı, zorunlu arabuluculuk dava şartına tâbi bulunmamaktadır.
Açıklanan nedenlerle davacı vekilinin istinaf talebinin kabulü ile yerel mahkeme kararının kaldırılmasına, dosyanın esası yönünden karar verilmek üzere ilk derece mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan gerekçe ile;
Davacı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜ ile;
Bursa 3. Asliye Ticaret Mahkemesinin 30/01/2020 tarih, ……….E-K sayılı kararının KALDIRILMASINA,
HMK 353/1-a-6 maddesi gereğince davanın yeniden görülmesi için dosyanın ilk derece mahkemesine İADESİNE,
Davacı tarafından yatırılan istinaf karar ilam harcının, istek halinde yatırana iadesine,
Yapılan istinaf yargılama giderinin ilk derece mahkemesince verilecek esas karar ile birlikte dikkate alınmasına,
Kararın ilk derece mahkemesince taraflara tebliğine,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu oy birliği ile kesin olarak karar verildi. 13/12/2021

….
Başkan
….
e-imza
………
Üye
…..
e-imza
…..
Üye
….
e-imza
……….
Katip
……………….
e-imza