Emsal Mahkeme Kararı Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi 2020/1095 E. 2021/1620 K. 24.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BURSA BAM 5. HUKUK DAİRESİ
T.C.
BURSA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
5. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO : …
KARAR NO :….
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : …..
TARİHİ : …
NUMARASI : …. E. …. K.
DAVACI : …..
VEKİLİ : Av. …
DAVALI : …
VEKİLİ : Av. …
DAVANIN KONUSU : TAZMİNAT
KARAR TARİHİ : 24/11/2021
KARAR YAZIM TARİHİ : 24/11/2021
B… Asliye Ticaret Mahkemesinin … tarih, …. esas, … sayılı kararının istinaf incelemesi neticesinde;
TALEP:
Davacı vekili, müvekkiline ait doğalgaz çevrim santralinin davalıya işyeri sigorta poliçesi ile sigortalandığını, zeminde bulunan kabloların hırsızlık olayı neticesi çalındığını, eksperin 347.201 TL hasar belirlendiğini, riziko tarihine göre Euro karşılığının müvekkiline ödenmesi gerektiğini ancak davalının ödemede bulunmadığını ileri sürerek, 83.302 Euro’nun 01.09.2017 tarihinden itibaren avans faiziyle birlikte tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davacının beyan yükümlülüğünü ihlal ettiğini, enerji santralinin 8 aydır çalışmadığını, poliçenin 10.04.2017 tarihinde tanzim edildiğini, poliçeden 5 ay önce 31.11.2016 tarihinde faaliyetin durdurulduğunu, poliçe tanzimi sırasında bu durumun bildirilmediğini, olayın güvenlik zafiyetinden kaynaklandığını, kameraların çalışmadığını, güvenlik görevlilerinin kameraların arızalı olduğunu, iç ve dış aydınlatmalarının 3 ay önce elektriklerin kesilmesi nedeniyle olmadığını, şirket yetkililerinin ışıklandırma sistemini bizzat kestiğini, yetkililere durumun bildirilmesine rağmen düzeltilmediğini açıkladıklarını, kabloların teminat kapsamında bulunmadığını, bunların sürprim ödenmek suretiyle teminat altına alınacağını, davacının gerçek zararı ortaya koyamadığını, davacının primlerini TL üzerinden ödediğini, prim miktarının efektif satış kuru değil alış kuru üzerinden hesaplandığını, hasarın Euro’ya çevrilerek Euro üzerinden tahsil edilmesinin mümkün olmadığını, talebin zamanaşımına uğradığını belirterek, davanın reddini istemiştir.

İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ;
Mahkemece, davacıya ait işyerinin davalı tarafından sigortalandığı, işyerinde hırsızlık olayı meydana geldiği konusunda uyuşmazlık bulunmadığı, beyan yükümlülüğüne aykırılığın olmadığı, poliçenin doğalgaz çevrim santralinin faaliyetini durdurmasından 4 ay sonra yapıldığını, yani poliçe tanzim edildikten sonra faaliyetin durmasının ve bu durumun ihbar edilmemesinin söz konusu olmadığı, davalının poliçeyi düzenlerken gerekli inceleme ve araştırmayı yaptığı, doğalgaz çevrim santralinin kapanmasından sonra kameraların devre dışı kaldığı, güvenlik kameralarının çalışmamasının tazminat ödenmemesine tek sebep olmayacağı, kameralar çalışmasa bile işyerinde güvenlik görevlilerinin bulunduğu, işyerinin çevresinin neredeyse tamamının tel çitle çevrildiği, poliçeye göre, 5 güvenlik önleminden birisinin alınmasının tazminatın ödenmesi için yeterli olduğu, hırsızlık olayına davacı çalışanlarının dahlinin tespit edilemediği, zararın miktarı ve boyutunu ispat yükünün davacıda bulunduğu, ihbar sonrası ekspertizin olayın boyutuna ve zarara ilişkin rapor hazırladığı, sigorta ödemesinin bu eksper raporuna göre belirleneceği, sigorta ettiren zararının daha fazla olduğunu ileri sürse bile sigorta şirketinin bağımsız eksperin belirlediği miktarı esas alacağı, ortada hırsızlık olayı bulunduğuna ve eksper raporu alındığına göre, davacının en az bu kadar zararı ispat ettiğinin kabul edileceği, davalının kendi eksperi tarafından düzenlenen rapora rağmen ispat külfetinin sigortalı üzerinde olduğunu ileri süremeyeceği, eksperin amortisman ve sovtaj değeri belirleyerek hesaplama yaptığı, primlerin yabancı para esas alınarak o günkü kur üzerinden tahsil edildiği, sözleşmeye göre tazminatın yabancı para üzerinden ödeneceği, sigortanın temerrüdünün ödeme süresi esas alınarak belirlendiği gerekçesiyle, davanın kabulüne karar verilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ:
Davalı vekili, mahkemece zarara ve kusura ilişkin hiçbir araştırma yapılmadan karar verildiğini, davacının ispat külfetini yerine getirmediğini, uzmanlık gerektiren konularda mahkemece değerlendirme yapılamayacağını, HMK’nın 266. maddesine göre bilirkişi incelemesine gidilmediğini, ekspertiz raporu esas alınarak karar verilemeyeceğini, sigortalının beyan yükümlülüğünü ihlal ettiğini, santralin enerji piyasasındaki dalgalanma nedeniyle 8 aydır çalışmadığını, santralin enerjide olması durumunda söz konusu durumun gerçekleşmeyeceğini, poliçenin 10.04.2017 tarihinde düzenlendiğini, santralin 31.11.2016 tarihinde durdurulduğunu, davacının poliçe tanzimi sırasında bu durumu beyan etmediğini, çalışmayan işyerinin hırsızlık olaylarına açık olacağını, boş açık alandaki şantiye ile çalışan şantiyenin aynı olmayacağını, olayın güvenlik yetersizliğinden kaynaklandığını, güvenlik görevlilerinin sertifikalarının bulunmadığını, standart işçilerden seçildiğini, kameralar olmasına rağmen hiçbirinin çalışmadığını, yüklü miktarda kablo çalınmasına rağmen fark edilmediğini, güvenlik görevlilerinin ifadelerinde, kameraların arızalı olduğunu, iç ve dış aydınlatmalarının 3 ay önce elektriklerin kesilmesi nedeniyle olmadığını, şirket yetkililerinin ışıklandırma sistemini bizzat kestiğini, yetkililere durumun bildirilmesine rağmen düzeltilmediğini açıkladıklarını, tesisin kuzey cephesinde tel örgü olmadığını, olayın hırsızlık mı, emniyeti suiistimal mi olup olmadığı konusunda ceza dosyasının sonucunun beklenmesi gerektiğini, olayın nasıl meydana geldiğinin anlaşılamadığını, hırsızlığa dair somut delil olmadığını, kabloların teminat kapsamında bulunmadığını, bunların sürprim ödenmek suretiyle teminat altına alınacağını, davacının gerçek zararı ortaya koyamadığını, davacının primlerini TL üzerinden ödediğini, prim miktarının efektif satış kuru değil alış kuru üzerinden hesaplandığını, hasarın Euro’ya çevrilerek Euro üzerinden tahsil edilmesinin mümkün olmadığını, talebin zamanaşımına uğradığını belirterek, istinaf isteminde bulunmuştur.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ:
Dava, işyeri sigortasından kaynaklanan tazminat istemine ilişkindir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
HMK’nın 266. ve devamı maddeleri gereğince, çözümü özel ve teknik bilgiyi gerektiren hallerde bilirkişinin oy ve görüşünün alınması gerektiği hükmüne yer verilmiştir. İşyerlerinde hırsızlık nedeniyle meydana gelen ve bariz bir şekilde belirlenebilir olmayan zararların neler olduğu ve ne miktarda zarar doğduğu hususu teknik bilgi ve uzmanlığı gerektiren konulardandır.
TTK’nın 1409. maddesi uyarınca, sözleşmede öngörülen rizikolardan herhangi birinin veya bazılarının sigorta teminatı dışında kaldığını ispat yükü sigortacı davalıya aittir.
TTK’nın 1459. maddesine göre sigortacı, sigortalının uğradığı zararı tazmin eder. Yani, bir başka deyişle sigortalının uğradığı gerçek zarar tazminat olarak ödenir. Gerçek zararı ispat yükü sigortalının üzerindedir. TBK’nın 50. maddesi uyarınca, uğranılan zararın miktarı tam olarak ispat edilemiyorsa hakim, olayın özelliklerine göre hakkaniyete uygun bir tazminat belirler.
Poliçe özel şartlarında;
“Hırsızlık klozu, hırsızlık teminatı aşağıda sayılan 5 adet güvenlik şartından önlemi şartlarından en az bir tanesini sağlaması kaydıyla koasürans ve muafiyet uygulanmaksızın geçerlidir. Rizikonun bu şartlardan hiç birisine sahip olmaması halinde, meydana gelen hırsızlık hasarlarında sigortacının ödemekle sorumlu olacağı hasar tutarı üzerinden %20 muafiyet tenzili edilecektir.
Giriş ve giriş altı katlar için rizikonun tüm camlarında demir parmaklık/kepenk, kapısının da çelik/demir kapı olması
Giriş ve giriş altı katlar için dış cephesinde darbelere dayanıklı asgari 12 mm kalınlığında tam tenperli, lameks cama ek olarak tüm kapıların çelik/demir veya demir parmaklık kepenkle örtünmüş olması,
1. kat ve üzeri katlarda yer alan rizikolar için çelik/demir kapı,
İşyeri sorumlularının dışarıda olduğu zamanlarda çalışır ve aktive edilmiş olması kaydıyla alarm sistemi,
Sigortalının bordrolu çalışanı olması ve hasar anında riziko mahallinde görev başında olması şartı ile gece bekçisi veya özel güvenlik elemanı olması gerekir.
Sigorta ücreti; sigorta bedeli ve primleri 1 EURO = 3.956800 TL T.C. Merkez Bankası döviz alış kuru alınarak hesaplanmıştır.
Sigorta ücreti ve ödeme; EURO olarak belirlenmiş hasar tazminatı, bu tazminat miktarının aynısının satın almayı sağlayacak kadar olmak üzere, ödemenin yapıldığı tarihte T.C. Merkez Bankası’nın efektif satış kuru üzerinden TL olarak ödenir. Tazminatın bu prensip ile ödenebilmesi için sigorta ücretinin de EURO olarak ödenmesi gerekir.” şeklinde düzenleme yapılmıştır.
Somut olayda, davacıya ait doğalgaz santralinin işyeri sigorta poliçesi ile sigortalandığı, kabloların hırsızlık nedeniyle çalındığı iddiasıyla sigortaya ihbarda bulunulduğu, ekspertizin bir kısım firmalardan teklifler alarak hasar miktarını belirlediği, mahkemece yukarıda anılan gerekçelerle davanın kabulüne karar verilmiştir. Oysa, HMK’nun 266/1. maddesinde “Mahkeme, çözümü hukuk dışında, özel veya teknik bilgiyi gerektiren hâllerde, taraflardan birinin talebi üzerine yahut kendiliğinden, bilirkişinin oy ve görüşünün alınmasına karar verir.” düzenlemesi benimsenmiştir. Davacı tarafından sigortalı olan işyerinde oluşan hasarın nev’i ile miktarının belirlenmesinin, özel ve teknik bilgi gerektirdiği izahtan varestedir. Ekspertiz tarafından bir kısım firmalardan alınan tekliflere dayanılarak zarar miktarı belirlenmiş olup, bu miktarın gerçek zararı oluşturup oluşturmadığı belirlenmemiştir. Olayın poliçe teminatı kapsamında gerçekleşmediğini, yani hırsızlık olmadığını ispat yükü davalı sigortalıda olup, bu konuda ispata ilişkin delil sunulmadığından olayın hırsızlık nedeniyle oluştuğunun kabulü gerekir. Riziko mahallinde, davacı tarafından iş yerinde güvenlik görevlisinin bulundurulması nedeniyle, poliçe özel şartındaki 5 durumdan birisi yerine getirildiğinden muafiyet indirimi yapılmadan davacıya ödeme yapılacaktır. Yine poliçe özel şartlarına göre, Euro üzerinden prim ödemesi yapıldığına göre davacının Euro üzerinden talepte bulunması mümkündür.
Bu itibarla, mahkemece konusunda uzman bilirkişilerden rapor alınarak, hasar dosyası incelenerek, hasarın nev’i ve miktarı konusunda gerçek zarar miktarı tespit edilerek, neticesine göre bir karar vermek gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi doğru olmadığından, davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulüne, mahkemenin kararının kaldırılmasına, dosyanın ilk derece mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan gerekçe ile;
Davalı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜ ile;
Mahkemenin …. tarih,…. esas,… sayılı kararının KALDIRILMASINA,
HMK 353/1-a-6 maddesi gereğince davanın yeniden görülmesi için dosyanın ilk derece mahkemesine İADESİNE,
Davalı tarafından yatırılan istinaf karar ilam harcının, istek halinde yatırana iadesine,
Yapılan istinaf yargılama giderinin ilk derece mahkemesince verilecek esas karar ile birlikte dikkate alınmasına,
Kararın ilk derece mahkemesince taraflara tebliğine,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu oy birliği ile kesin olarak karar verildi. 24/11/2021

Başkan

e-imza

Üye

e-imza

Üye

e-imza

Katip

e-imza