Emsal Mahkeme Kararı Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi 2019/95 E. 2022/1040 K. 04.07.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BURSA BAM 5. HUKUK DAİRESİ
T.C.
BURSA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
5. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2019/95
KARAR NO : 2022/1040

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : BURSA 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 21/03/2018
NUMARASI : 2017/53 Esas 2018/369 Karar

DAVACI : …
VEKİLLERİ : Av. …
Av. …
DAVANIN KONUSU : Banka Dışındaki Diğer Kredi Kuruluşlarına İlişkin Düzenlemelerden Kaynaklanan (İtrazın İptali)
KARAR TARİHİ : 04/07/2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 04/07/2022
Bursa 1.Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 21/03/2018 tarih 2017/53 Esas 2018/369 sayılı kararın yapılan İstinaf incelemesi neticesinde;
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ:
Davacı vekili vermiş olduğu dava dilekçesi ile; davacı bankanın Orhangazi Şubesi ile davalılardan Emin Zeytincilik Ltd Şti arasında Genel Kredi Sözleşmesi imzalandığını, bu sözleşmede diğer davalıların müteselsil kefil sıfatıyla imzası bulunduğunu, kredi ilişkisi sürerken sözleşmeye uygun biçimde hesabın kat edildiğini ve davalılara ihtarname gönderildiğini, davalıların mal kaçırma girişiminde bulunduklarının belirlendiğini, alacağın tahsili için ihtiyati haciz kararı alınmak suretiyle Bursa 14.İcra Dairesinin 2017/2263 sayılı dosyasıyla takip başlatıldığını, davalı tarafın takipte borca ve yetkiye haksız biçimde itiraz ettiğini ileri sürerek itirazın iptaline, takibin devamına ve davalıların icra inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı tarafın davaya cevap verilmemiş olduğu görülmüştür.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ:
İlk derece mahkemesince yapılan yargılama neticesinde; davanın kısmen kabulü ile 1.715.559,26 TL asıl alacak, 58.692,91 TL işlemiş faiz, 2.374,93 TL BSM ve 1.150,83 TL masraf olmak üzere toplam 1.777.737,93 TL alacak ile temerrüt faizi ve bunun %5 BSMV ile birlikte itirazın iptaline, %20 oranında icra-inkar tazminatına hükmedilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ:
Davacı tarafından istinaf yoluna gelinerek; davacı bankanın harçtan muaf olmasına rağmen harca hükmedildiğini, oysaki yatırılmış harcın iadesinin gerektiğini, bilirkişi raporunun yanlış olduğunu, raporda 4000373206 no’lu BHC kredisi yönünden akdi faizin 5.624,82 TL, temerrüt faizin 3.231,75 TL ve BSMV’nin 803,74 TL olmak üzere toplam 9.660,31 TL eksik hesaplandığı, 4100064955 no’lu BCH kredisi yönünden 31.134,51 TL akdi faizin 24.924,20 TL temerrüt faizinin ve 3.058,70 TL BKMV olmak üzere toplam 59.117,41 TL eksik hesaplama olduğu, 428945016921883 no’lu kredi kartı yönünden ise asıl alacağın 9.139,39 TL eksik hesaplandığı, 48 çek yönünden sorumluluk bedeli talep ettiklerini, bilirkişi tarafından 37534 ve 39759 no’lu çekler için ödeme belgesinin sunulmadığı belirtilmiş ise de, ödeme belgesini ekte sunduklarını, 46 adet çek için 43470 TL alacak hesaplandığını, oysaki 48 adet çek yönünden 62.280 TL ödeme yapıldığını, bu asıl alacağın 18.540,00 TL eksik hesaplandığını belirterek, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılarak davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
DEĞERLENDİRME:
Davacı banka tarafından kredi alacağına istinaden, alacağın tahsili için yapılan icra takibine itirazın iptali talep edilmiştir.
İlk derece mahkemesince, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Bu karara karşı davacı tarafından istinaf yoluna gelinerek; 3 adet kredi alacağından ve çek sorumluluk bedellerinden dolayı alacağın eksik hesaplandığı belirtilmiştir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Davacının talep ettiği istinafa konu kredi alacakları ve karara dayanak bilirkişi raporu incelenerek karşılaştırma yapılmıştır.
Kat ihtarında ödeme için bir gün verilmiş olup, davalılara 14/02/2017 tarihinde tebliğ edilmiş, davalılar 16/02/2017 tarihi itibari ile temerrüde düşmüştür. Bilirkişi tarafından aynı tarih tespit edildiğinden, temürrüt tarihi doğrudur.
Taraflar arasında imzalanan genel kredi sözleşmesinin 6/6 maddesinde BCH’da üçer aylık dönemlerde faiz ve komisyon tahakkuku yapılacağı, 11/2.madde de ödenmeyen borcun herhangi bir ihtar, protestoya ve mehil tayinine gerek olmaksızın muaccel olacağı, bankanın ilk talebi üzerine bildirilecek süre içerisinde ödeneceği, 12.maddede temerrüt faiz oranının bankaca kredilere uygulanan en yüksek faiz oranına %50 ilave suretiyle bulunan oranın uygulanacağı, üçer aylık dönem sonlarında tahakkuk eden devre faiz, komisyon ve yasal kesintiler için vade tarihinden itibaren temerrüt faizi uygulanacağı belirlenmiştir.
Buna göre, kredi alacaklarında; ana para alacağına temerrüt tarihine kadar akdi faiz ve BSMV’si hesaplanarak ana para ile kapitalize edildikten sonra asıl alacağın bulunarak temerrüt tarihinden takip tarihine kadar da temerrüt faizi hesaplanması gerekmektedir.
Temerrüt faizinin; uygulanan faize oran eklenmek suretiyle tespitinde ise bankanın uyguladığı fiili faiz oranlarının tespit edilerek temerrüt faizinin tespiti gerekir. Sözleşmede TCMB’ye bildirilen faize oran ekleneceği belirtildiği takdirde TCMB’ye bildirilen faiz oranlarının esas alınması gerekir. BCH kredilerinde ara dönem faizleri belirlendiğinde, bu dönemler için faizin hesap edilerek ana paraya eklenmesi gerekir.
Bu kıstaslara göre, davacının istinaf konusu ettiği krediler denetlendiğinde; 4000373206 no’lu BCH kredisi yönünden; uygulanan akdi faizin %26 olduğu, 01/01/2017 ile temerrüt tarihi olan 16/02/2017 tarihine kadar akdi faizin hesaplanarak, komisyon bedeli ve %5 BSMV’nin eklenmesi suretiyle asıl alacak 220.832,54 TL bulunmuştur. Davacı ise takipte ana para ile akdi faizi ayrı göstermiştir. Davacının takipte talep ettiği miktarlar bilirkişinin bulduğu miktarlardan fazladır. Ancak bu farklılığın neden kaynaklı olduğu açıklanmamıştır.
4100064955 no’lu rotatif kredi yönünden; tahsilatların ana paradan düşüldüğü ancak tahsil gününe kadar ki akdi faiz hesaplamasının yapılmadığı, bunun sonucunda asıl alacağın eksik hesaplanmış olduğu,
4289450166921883 no’lu kredi kartı alacağı yönünden ise; hesap ekstrelerine uygulanan akdi faizlerin ana para ile toplanması gerekirken, kapitalize edilmemiş asıl alacağa temerrüt faizi oranı uygulanarak temerrüt faizinin eksik hesaplanmış olduğu, çek sorumluluk bedelleri yönünden ise her çek için sorumluluk bedelinin tazmininden itibaren temerrüt tarihine kadar akdi faizin hesaplanarak kapitalize edilmesinden sonra temerrüt faizinin hesaplanması gerekir. Sözleşmenin 37.maddesinde; sözleşmedeki nakdi kredi hükümlerininuygulanacağı düzenlenmiştir. Hesap kat ihtarında da akdi faiz hesaplandığı görülmüştür. Bilirkişi raporunda bu hususlar açık yazılmadığı gibi rapor denetime açık değildir. Akdi faizin hesaplanıp hesaplanmadığı belli olmadığı gibi temerrüt faizinin nasıl hesaplandığı da raporda gösterilmemiştir. Raporda 15.540,00 TL tahsilat olduğu yazılı olup, bu tahsilat takipten önce olduğu için, TBK 100 ve devamı maddelerine göre mahsup edilmesi gerekir.
Yapılan bu açıklamalar ışığında alınan bilirkişi raporu denetime müsait olmadığı gibi yanlışlıklar olduğu görülmüştür. Bu nedenle yukarıdaki açıklamalara göre yeniden bilirkişi raporu alınarak, davacının da itirazlarının değerlendirilmesi gerekirken ana paradan mahsup edildikten sonra faiz hesaplaması yapılmıştır.
Raporda takipten sonra ancak davadan önce toplam 48.020,00 TL tahsilat olduğu yazılıdır. Takipten sonra davadan önce yapılan tahsilatların ise asıl alacaktan mahsubu gerekir. Bu husus hukuki yarar yönünden dava şartıdır. Ancak sadece davacı istinaf yoluna geldiğinden, bu husus usuli kazanılmış hak oluşturmaktadır.
Bu nedenle, davacının istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, yeniden denetime elverişli ve tarafların itirazlarını karşılaştırır bilirkişi raporu alınarak karar verilmesi için dosyanın 6100 sayılı HMK 353/1-a-6 maddesi gereğince ilk derece mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan gerekçe ile;
1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜ ile;
2-Bursa 1.Asliye Ticaret Mahkemesinin 21/03/2018 tarih 2017/531 Esas 2018/369 sayılı Kararının KALDIRILMASINA,
3-HMK 353/1-a-6 maddesi gereğince davanın yeniden görülmesi için dosyanın ilk derece mahkemesine İADESİNE,
4-Davacı tarafından peşin olarak yatırılan istinaf karar harcının istek halinde davacıya iadesine,
5-Davacı tarafından istinaf yargılama gideri yapılmadığından, bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
6-Karar harç ve tebliğ işlemlerinin ilk derece mahkemesince yerine getirilmesine,
Dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde oy birliği ile KESİN OLARAK karar verildi. 04/07/2022


Başkan

e-imza

Üye

e-imza

Üye

e-imza

Katip

e-imza