Emsal Mahkeme Kararı Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi 2019/388 E. 2021/479 K. 19.04.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BURSA BAM 5. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No:……………….
T.C.
BURSA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
5. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO :………..
KARAR NO :……..

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : ………..
ÜYE : ……
ÜYE : ………
KATİP : ………
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : BURSA 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 16/10/2018
NUMARASI :……. E. …….. K.
ASIL VE BİRLEŞEN
DAVADA DAVACI : ……….
VEKİLİ : Av. ……….
ASIL VE BİRLEŞEN
DAVADA DAVALI : …….
VEKİLİ : Av………
ASIL DAVADA DAVALI : …………..
VEKİLİ : Av…….
İHBAR OLUNAN : …………
DAVANIN KONUSU : Tazminat
KARAR TARİHİ : 19/04/2021
KARAR YAZIM TARİHİ : 19/04/2021
Bursa 1. Asliye Ticaret Mahkemesinin 16/10/2018 tarih,……… esas, ……… sayılı kararının istinaf incelemesi neticesinde;
TALEP :
Asıl davada davacı Ray Sigorta AŞ vekili dilekçesi ile; müvekkili …… A.Ş.’ye Leasing All Risks Sigorta Poliçesi ile sigortalı bulunan ………..A.Ş.’ye ait bulunan ve ……….. adresindeki işletmede kullanılan Hardford marka Precision Boring 2014 model 020891 seri nolu Cnc tezgahının 11/07/2015 tarihinde işletmenin bulunduğu bölgedeki şebeke elektriğinde yaşanılan ani voltaj dalgalanmaları sebebiyle hasar meydana gelmiş olup, yapılan inceleme neticesinde belirlenen 72.548,00 TL hasar bedelinin 21/10/2015 tarihinde sigortalısına ödenmiş olup; davalı elektrik dağıtım firmasının ani voltaj dalgalanmaları sebebiyle meydana gelen hasardan tamamen %100 oranında kusurlu ve sorumlu bulunduğunu, müvekkili sigorta şirketine 21/10/2015 tarihli ödeme belgesi ile 72.548,00 TL’sini sigortalısına ödeyerek TTK’nın 1472. maddesi gereğince sigortalısının talebi olup davalının kusuru sebebi ile meydana gelen arıza neticesinde ödenmek zorunda kalınan 72.548,00 TL’nin 21/10/2015 ödeme tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınmasını talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili dilekçesi ile; açılan davayı kabul etmediklerini, davacı tarafça hasar dosyası içerisine aldırılan ekspertiz raporunun tek taraflı olarak hazırlandığından kabul edilemediğini, dava konusu arızanın hangi nedenle meydana geldiğine dair usulüne uygun yapılmış bir tespit olmadığını, müvekkili şirketçe yapılan incelemeler neticesinde arıza kayıtlarına bakıldığında dava konusu edilen bölgede davacının dilekçesinde bildirdiği 11/07/2015 tarihinde herhangi bir elektrik kesintisi meydana gelmemiş ve bölgede bulunan diğer müşterilerinden de benzer yönde herhangi bir şikayet alınmamış olduğunu, müvekkili kurumca yapılan araştırmada civarda cihaz hasarına sebep olacak arıza kaydına rastlanmadığını, buna ek olarak EPDK Hizmet Kalitesi Yönetmeliğinin 26/1.maddesi ile; ”…. Kullanıcının kendi hatasından kaynaklanmaması kaydıyla kullanıcıya ait techizatta ortaya çıkan ve dağıtım şebekesinden kaynaklanan hasarın tazmini için kullanıcı tarafından dağıtım şirketine zararın ortaya çıktığı tarihten itibaren 10 iş günü içerisinde talepte bulunulabilir…..” düzenlemesi getirilmiş olup; belirtilen süre içerisinde bahse konu hasar nedeniyle davacı sigortalısı şirket tarafından müvekkili dağıtım şirketine yapılmış olan bir hasar başvurusu da bulunmadığını, davacı sigorta şirketinin sigorta bedelini ödeme nedeninin müvekkili şirketin kusuruna dayalı olduğu ve müvekkili şirketin elektrik dağıtım eylemi ile meydana gelen zarar arasında illiyet bağı bulunduğunu ispat etmesi gerektiğini, müvekkili şirkete ait elektrik dağıtım şebekesinden kaynaklanan bir problem söz konusu olmadığı için hasarın kullanıcının kendi iç tesisatından kaynaklanmış olabileceği, bu hususların mahkemece araştırılması gerektiği gibi, öte yandan davacı sigortalısı şirketin NOSAB Nilüfer Organize Sanayi Bölgesi sınırları içerisinde bulunan bir işletme olup; Enerji Piyasası Düzenleme Kurumunca yayınlanan Organize Sanayi Bölgelerinin Elektrik Piyasası Faaliyetlerine ilişkin Yönetmeliğin ilgili maddeleri gereğince NOSAB Yönetimince Organize Sanayi Bölgesi sınırları dahilinde kalan Dağıtım Hatları üzerinden üyelerine sattığı Elektrik Enerjisinin doğrudan TEİAŞ’tan bağlantı yapılmak sureti ile temin edilmekte olduğu, dolayısıyla müvekkili şirketin Nilüfer Organize Sanayi Bölgesi içine kalan enerji dağıtım hatlarının maliki olmadığı gibi bakım ya da dağıtım sorunluluğu da bulunmadığından husumetin müvekkiline yöneltilemeyeceği nedenleri ile davanın öncelikle husumet yokluğundan; mahkeme aksi kanaatte ise esastan reddine karar verilmesini talep ve beyan etmiştir.
Birleşen davada davacı ………..AŞ dava dilekçesi ile; dava dışı……… AŞ.tarafından dava dışı…….’ne kiralanan Hartford Marka Precision Boring 2014 model 020891 seri nolu CNC tezgahın Leasing All Risk Sigortasının …….. nolu poliçe ile 15/09/2014-15/09/2019 dönemi için sigortalandığını, işletmenin bulunduğu bölgede ani voltaj değişikliği nedeniyle hasarlandığını. Yapılan inceleme neticesinde 72.548,00 TL.hasar bedeli oluştuğunu ve bu bedelin 21/10/2015 tarihinde sigortalıya ödendiğini, hasarın meydana gelmesinde elektrik enerjisindeki ani voltaj dalgalanmalarının sebebiyet vermesi nedeniyle elektrik dağıtıcısı olan kuruluşların sorumlu olduğunu, bu nedenle Bursa 1.Asliye Ticaret Mahkemesinin ……..esas sayılı dosyasında…………’a yönelik dava açtıklarını, davalı Kurumun da………..’ne elektrik sağlaması nedeniyle sorumlu oldğunu belirterek, 72.548,00 TL.’nın 21/10/2015 tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini ve dava dosyasının Bursa 1.Asliye Ticaret Mahkemesinin ………. esas saılı dosyasında birleştirilmesini talep etmiştir.
Davalı Nilüfer Organize Sanayi Bölgesi vekili dilekçesi ile; müvekkili NOSAB sınırları içerisinde 209 Sokak No:3 adresinde faaliyetini sürdüren dava dışı ……… San. Tic. A.Ş.’ye ait tesiste bulunan bir CNC tezgahının 11/07/2015 tarihinde voltaj dalgalanması sonucu hasara uğradığı nedeni ile sigortalı şirkete ödenen 72.548,00 TL hasar giderim bedelinin halefiyet hükümleri gereğince müvekkilinden tahsiline karar verilmesi talep edilmiş olup; dava dışı sigortalı şirketin müvekkili OSB nin 02/10/2014 tarihli Elektrik Genel Satış Sözleşmesine istinaden müvekkilinin olmakla birlikte dava konusu hasarın oluşumunda müvekkili OSB’ye herhangi bir kusur yüklenemeyeceğini, zira dava dışı şirketin kullanmış olduğu trafonun mülkiyetinin de kendisine ait olup; müvekkili OSB nin 34,5 KW dağıtım sorumluluğunun sigortalı şirketin – abonenin mülkiyetinde ya da kiracısı bulunduğu parsel sınırına kadar olduğunu, OSB sınırları içerisinde yer alan abonelerin faaliyet alanlarında işetme ve bakım sorumluluklarının kendilerine ait olduğuna dair aboneler ile işletme sorumluluğu hizmet sözleşmeleri düzenlenmekte olup; dava dilekçesinde hasarın meydana geldiği tarih olarak bildirilen 11/07/2015 tarihinde OSB sınırları içerisinde hiçbir voltaj dalgalanması, arıza kaydı bulunmadığını, yalnızca 2 aboneden kaynaklı arıza ve enerji kesme talebi bulunduğunu, dava dışı sigortalı……….. A.Ş. Bünyesinde meydana gelen dahili arızanın aboneden kaynaklı olup; diğer aboneleri etkileyen voltaj dalgalanması ya da elektrik kesintisi gibi bir sorun ve buna bağlı hasar şikayeti bulunmadığını, bunun da OSB kayıtları ile sabit olduğunu, olayın oluşumunda dava dışı sigortalı şirketin bakım ve voltaj düzenleyici ups, devre koruma şaft elemanları gibi koruma önlemlerini almaması nedeniyle meydana geldiğini, hasarın sigortalı şirket bünyesinde meydana gelen arıza dışında müvekkiline atfı kabil bir kusur nedeniyle meydana geldiği belli olmadığından; yerinde olmayan davanın reddine karar verilmesini talep ve beyan etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ;
Mahkemece; davalı NOSAB’ın dağıtım şebekesinden kaynaklı ani gerilim dalgalanmasından değil; işletmeye ait özel trafo kapsamında makinelere elektrik dağıtımını yapan iç tesisatta meydana gelen bir arızadan kaynaklanmış olabileceği, davalıya atfı kabil bir kusur bulunmadığı ve hasar ve zarar ile davalının fiili arasında illiyet bağı bulunmadığı, davalının elektrik dağıtım hizmetini kusurlu bir şekilde yerine getirdiği ispat edilemediğinden bahisle davalı NOSAB’a karşı açılan davanın da reddine, davacı yana elektrik dağıtım hizmetinin aralarında yapılan sözleşme ile NOSAB tarafından yerine getirildiğinde dair sözleşme hükümleri kapsamında sanayi bölgesine ait dağıtım şebekesinde enerji dağıtımı ve satış yetkisi bulunmadığı gibi mülkiyet, bakım ve onarım yönünden herhangi hak ve sorumluluğu da bulunmadığı anlaşıldığından bahisle UEDAŞ’a açılan davanın husumet yokluğu nedeni ile reddine karar verildiği görülmüştür.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ:
Asıl ve birleşen davada davacı vekili istinaf dilekçesi ile; raporda dava konusu makinadaki hasarın voltaj dalgalanmasından veya ani yüksek akım gelmesinden kaynaklanıp kaynaklanmadığı değerlendirilmediği , makinanın kurulu olduğu ve davalı Nosab’ın abonesi bulunan iş yerindeki iç elektrik tesisatının yetersiz olduğu raporda belirtilmiş ise de bu eksikliklerin nelerden ibaret olduğu raporda açıklanmadığı, elektriğin olması gereken voltaj değerinde olup olmadığı, Nosab’ın elektriği temiz ve güvenli iletme yükümlülüğünü tam olarak yerine getirip getirmediğinin değerlendirilmediği, voltaj seyir kayıtları getirtilmediği, teknik kalite ölçüm raporları getirtilmediği, asıl elektrik dağıtıcı UEDAŞ ile Nosab’ın müştereken ve müteselsilen birlikte sorumlu oldukları, davalı UEDAŞ lehine avukatlık ücretine hükmedilmemesi gerektiği bu nedenlerle mahkeme kararının kaldırılarak davanın kabulüne karar verilmesi istemli istinaf edilmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ:
Dava; davacı tarafından Leasing All Risks Sigorta Poliçesi ile sigortalanan CNC tezgahının arızalanmasından davalı sorumlu olduğundan bahisle rücuen tazminat davasıdır.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Hükme esas alınan elektrik mühendisi bilirkişi tarafından hazırlanan raporda, NOSAB’ın verdiği hizmet ile üyelerine sattığı elektrik enerjisine TEİAŞ Beşevler TM’den 34,5 KW seviyesinden yapılan bağlantı ile doğrudan teminle Organize Sanayi Bölgesi sınırları içerisinde maliki bulunduğu dağıtım sistemi üzerinden kullanıcı abonelerinin üretim tesislerinde bulunan kendi trafolarının bağımsız OG kabloları ile naklinin sağlanması ile görevli ve yükümlü olduğu, bu dağıtım hizmetinin ifası sırasında temiz, güvenli ve sürekli enerjinin sağlanması yükümlülüğünün NOSAB sorumluluğunda olduğu, benzer arızaların önlenmesine yönelik teknolojinin gerektirdiği koruyucu güvenlik önlemlerinin işletmede yeterince alınmadığının tespit edildiği, davalı NOSAB’ın dağıtım şebekesinden kaynaklı ani gerilim dalgalanmasından değil; işletmeye ait özel trafo kapsamında makinelere elektrik dağıtımını yapan iç tesisatta meydana gelen bir arızadan kaynaklanmış olabileceği bildirildiği görülmüştür. Söz konusu rapor hüküm kurmaya elverişli bilimsel denetlenebilir ve gerekçeli değildir.
Somut olayda teknik kalite ölçüm raporları ve voltaj seyir kayıtları NOSAB’dan celbedilerek ayrıca elektrik kesintisinden veya ani voltaj değişikliğinden dolayı komşu abonelerden benzer şikayetlerin olup olmadığının da sorularak müzekkere cevapları geldiğine resen refakate alınacak bir elektrik elektronik mühendisi, bir makina mühendisi bilirkişi marifeti ile mahallinde keşif icra edilerek dava dışı ……… San. Tic. Ltd. Şti’nin iş yerinde bulunan ve voltaj dalgalanması sebebiyle arızalandığı söylenen cihazın yerinde tespiti, arıza gören kısımların belirlenmesi sağlandıktan sonra dosyadaki akım verileri de dikkate alınarak bilirkişiden arızanın elektrik voltaj dalgalanmasından kaynaklanıp kaynaklanmadığı, işyerinde voltaj düzenleyicisi bulunup bulunmadığı, dava dışı şirketin kendisine ait trafo kullanıp kullanmadığı, elektrik tedarikçisine atfı kabil kusur bulunup bulunmadığı, zararın meydana geliş sebebinin tam tespiti ile davalı şirketin kusurundan kaynaklanıp kaynaklanmadığı, yapılan hasar ödemesinin gerçek zarara uygun olup olmadığı hususlarında rapor hazırlanarak sonucuna göre bir karar vermek gerekirken eksik inceleme ile karar verilmesi doğru görülmemiştir.
Açıklanan bu nedenlerle davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulüne, mahkemenin kararının kaldırılmasına, dosyanın ilk derece mahkemesine gönderilmesine, istinaf karar içeriğine göre sair istinaf itirazının şimdilik incelenmesine yer olmadığına karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan gerekçe ile;
Asıl ve birleşen davada davacı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜNE,
Mahkemenin 16/10/2018 tarih, ….. esas-……….karar sayılı kararının KALDIRILMASINA,
HMK 353/1-a-6 maddesi gereğince davanın yeniden görülmesi için dosyanın ilk derece mahkemesine İADESİNE,
İstinaf karar içeriğine göre sair istinaf itirazının şimdilik incelenmesine yer olmadığına,
Davacı tarafından peşin olarak yatırılan istinaf karar harcının, istek halinde yatırana iadesine,
Yapılan istinaf yargılama giderlerinin ilk derece mahkemesi tarafından verilecek olan esas kararda dikkate alınmasına,
Karar tebliğ ve harç işlemlerinin ilk derece mahkemesi tarafından yerine getirilmesine,
Dair dosya üzerinden yapılan inceleme sonucu oy birliği ile kesin olarak karar verildi. 19/04/2021

…..
…….
Başkan
…..
e-imza
……
Üye
……..
e-imza
……..
Üye
…..
e-imza
…….
Katip
…………….
e-imza