Emsal Mahkeme Kararı Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi 2019/2341 E. 2022/576 K. 22.04.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BURSA BAM 5. HUKUK DAİRESİ
T.C.
BURSA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
5. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO : 2019/2341
KARAR NO : 2022/576
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : BURSA 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 28/06/2019
NUMARASI : 2019/607 Esas 2019/794 Karar

DAVACILAR : 1-… – …
2-… – …
VEKİLİ : Av. …
[16395-93579-02540] UETS
DAVANIN KONUSU : Kıymetli Evrak İptali (Zayi Nedeniyle)
KARAR TARİHİ : 22/04/2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 22/04/2022
Bursa 1.Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 28/06/2019 tarih 2019/607 Esas 2019/794 sayılı kararının yapılan istinaf incelemesi neticesinde;
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARI:
Davacılar vekili dava dilekçesi ile; müvekkillerinin babaın 17/11/2015 tarihinde vefat ettiğini, geriye mirasçı olarak oğlu …, kızı …, oğlu Şükrü Deniz Can ve kızı Hamdiye Gülriz Batmaz’ın kaldığını, miras bırakan Süleyman Sami Can’ın Çukurova Elektrik A.Ş ye ait 244 ortak, 1016 sıra nolu beheri 500-beşer yüz lira değerinde ve 5.000-beşbin lirası tamamen ödenmiş bulunan 10.000-on bin lira tutarında C tertibi hisse senetlerinin sahibi bulunduğunu, murisin vefatı ile davacıların mirasçı sıfatını kazandığını, miras payları oranında iş bu hisse senetlerinin kendilerine intikali için Çukurova Elektrik A.Ş’ye Bursa 14.Noterliği’nin 06/03/2018 tarih ve 03969 yevmiye numaralı ihtarnamesi ile bildirim yapıldığını, iş bu hisse senetlerinin kıymetlerinin günümüze uyarlanarak tespiti ile ödenmeyen bedellerinin miras payları oranında müvekkillerine ödenmesi hususunda Ankara 6.Asliye Ticaret Mahkemesinin 2016/881 esas sayılı dosyası ile dava açıldığını ve halen derdest olduğunu, müvekkillerinin miras bırakanının vefatından bu yana iş bu hisse senetlerinin bulunamadığını belirterek evrakların zayi olduğuna dair müvekkillerine zayi belgesi verilmesini talep ve dava etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ:
İlk derece mahkemesince yapılan yargılama neticesinde; “Davacı vekili müvekkillerinin mi Can’ın 17/11/2015 tarihinde vefat ettiğini ve miras bırakan Süleyman Sami Can’ın Çukurova Elektrik A.Ş ye ait 244 ortak, 1016 sıra nolu beheri 500-beşer yüz lira değerinde ve 5.000-beşbin lirası tamamen ödenmiş bulunan 10.000-on bin lira tutarında C tertibi hisse senetlerinin sahibi bulunduğunu, murisin vefatı ile davacıların mirasçı sıfatını kazandığını, müvekkillerinin miras bırakanının vefatından bu yana iş bu hisse senetlerinin bulunamadığını belirterek zayi belgesi verilmesini talep ve dava etmiş ise de, müvekkillerinin babası Süleyman Sami Can’ın 17/11/2015 tarihinde vefat ettiğini işbu davanın 24/06/2019 tarihinde açıldığı 15 günlük hak düşürücü sürenin aşımı nedeniyle TTK 82/7 maddesine göre ”Bir tacirin saklamakla yükümlü olduğu defterler ve belgeler; yangın, su baskını veya yer sarsıntısı gibi bir afet veya hırsızlık sebebiyle ve kanuni saklama süresi içinde zıyaa uğrarsa tacir zıyaı öğrendiği tarihten itibaren onbeş gün içinde ticari işletmesinin bulunduğu yer yetkili mahkemesinden kendisine bir belge verilmesini isteyebilir. Bu dava hasımsız açılır. Mahkeme gerekli gördüğü delillerin toplanmasını da emredebilir.” kamu düzenine ilişkin olup, hâkimin bu süreyi kendiliğinden dikkate alması zorunludur. Hak düşürücü süre içinde kullanılmayan hakkın kendisi ortadan kalkar. Bu nedenle hak düşürücü surelerin zamanaşımında olduğu gibi durması veya kesilmesi de söz konusu değildir” gerekçesi ile davanın hak düşürücü süre nedeniyle reddine karar verilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ:
Davacılar vekili vermiş olduğu istinaf başvuru dilekçesi ile: mahkemece verilen kararın dar ve hatalı yorumlama ile verilmiş olduğunu, mağduriyete sebebiyet verdiğini, mirasçıların miras bırakanlarının kendilerine verdiği bilgiye dayanarak kasadaki evrakların içinde bulunduğunu bildikleri evrakların olmadığını, vefat tarihi itibariyle değil Ankara 6.Asliye Ticaret Mahkemesi ara kararı neticesinde hisse senetlerini aradıklarında farkettiklerini, dolayısıyla burada öğrenme tarihi yerine vefat tarihinin dikkate alınması durumunun dar yorumlanarak mağduriyete sebep olacağını, zayi davasının yasal süre dolmadan açıldığını, bu halde hak düşürücü sürenin dolmadığı ortada olup, dar yorumlama ile verilen hatalı kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
DEĞERLENDİRME:
Dava, hisse senetlerinin kaybolması nedeniyle zayi olduğundan bahisle hisse senetlerinin iptaline ilişkindir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Davacılar, murisi Sami Can’ın 17.11.2015 tarihinde vefat ettiğini, murisin bir kısmı annesi Hayriye Can’dan kendisine intikal eden Çukurova Elektrik A.Ş’ye ait 244 ortak, 1016 sıra no’lu C tertibi hisse senetlerinin sahibi olduğunu, miras bırakanın vefatından bu yana iş bu hisse senetlerinin bulunamadığını, bu nedenle zayi sebebiyle iptal istemi ile eldeki davanın açıldığı anlaşılmıştır.
İlk derece mahkemesi, davanın hak düşürücü süre içerisinde açılmadığından bahisle reddine karar verilmiştir.
6102 sayılı TTK’nın 657. maddesi ” Aksine özel hükümler bulunmadıkça nama yazılı senetler, hamile yazılı senetlere ilişkin hükümlere göre iptal edilir” hükmünü içermektedir.
Yine hamile yazılı senetlerin iptaline ilişkin TTK’ nın 661/2. maddesi ” iptale ilişkin yetkili mahkeme, borçlunun yerleşim yeri veya pay senetleri hakkında anonim şirket merkezinin bulunduğu yer asliye ticaret mahkemesidir.” hükmünü içermektedir.
Yargıtay 11.Hukuk Dairesinin 2014/2352 esas-2014/8678 Karar sayılı kararında da belirtildiği üzere; anonim şirket hisse senetleri 6102 Sayılı TTK’nın 661/1.(e- TTK’nın 573.) maddesine göre kıymetli evrak niteliğinde olup iptali mahkemeden istenebilir. Aynı Yasa maddesinin ikinci fıkrasında da anonim şirket hisse senetlerinin iptali davasında anonim şirket merkezinin bulunduğu yer Asliye Ticaret Mahkemesi’nin kesin yetkili olduğu düzenlenmiştir. Anılan düzenleme kesin yetki kuralına ilişkin bulunduğundan 6100 sayılı HMK’nın 114/ç maddesi gereğince dava şartlarından olup, hakim tarafından res’en gözetilmesi gerekir. Bu durumda mahkemece öncelikle bu husus üzerinde durulması gerekirken, anılan husus nazara alınmadan yetki konusunda bir değerlendirme yapılmadan yazılı şekilde hüküm tesisi doğru olmamıştır.
Buradaki yetki düzenlemesi kesin yetki olup, taraflarca ileri sürülmese bile resen dikkate alınması gerekir. “İptali istenen hisse senetlerinin Çukurova Elektrik A.Ş’ye ait hisse senetleri olduğu, Çukurova A.Ş’nin şirket merkezinin sistemden yapılan incelemede “Reşatbey …Fuzuli Cad. 2 Dilek Sit.A Blok K:1 Seyhan/Adana” olduğu ve Adana Asliye Ticaret Mahkemesinin yargı sınırları içerisinde kaldığı, buna göre davaya bakan Bursa 1.Asliye Ticaret Mahkemesi’nin yetkisiz olduğu, ilk derece mahkemesince HMK’nın 114/1-ç ve 115/2. maddesi gereğince kesin yetkiye ilişkin dava şartı yokluğu nedeniyle davanın usulden reddine karar verilmesi gerekirken işin esasına girilerek karar verilmesi doğru olmamıştır. ( İstanbul Bölge BAM 13.Hukuk Dairesi 2018/191 Esas 2018/203 Karar sayılı kararı ).
Açıklanan nedenlerle, davacının istinaf sebepleri incelenmeksizin HMK’nın 353/1-a/3 ve 355. maddeleri gereğince ilk derece mahkemesinin kararının kaldırılmasına karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan gerekçe ile;
1-Davacılar vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜ ile;
2-Bursa 1.Asliye Ticaret Mahkemesine 28/06/2019 tarih 2019/607 Esas 2019/794 Karar sayılı kararının KALDIRILMASINA,
3-Dosyanın HMK 353/1-a-3 maddesi gereğince ilk derece mahkemesine İADESİNE,
4-Davacı tarafından istinaf yargılama gideri yapılmadığından, bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
5-Kararın tebliği ve harç işlemlerinin ilk derece mahkemesince yerine getirilmesine,
Dair dosya üzerinden yapılan inceleme sonucu oy birliği ile kesin olarak karar verildi. 22/04/2022


Başkan

¸e-imzalıdır

Üye

¸e-imzalıdır

Üye

¸e-imzalıdır

Katip

¸e-imzalıdır