Emsal Mahkeme Kararı Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi 2019/1920 E. 2022/429 K. 25.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BURSA BAM 5. HUKUK DAİRESİ
T.C.
BURSA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
5. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2019/1920
KARAR NO : 2022/429

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : BURSA 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 30/05/2019
NUMARASI : 2018/1453 E. 2019/703 K.
DAVACI : …
VEKİLİ : Av. …
DAVALI : …
VEKİLİ : Av. …
DAVANIN KONUSU : Menfi Tespit
KARAR TARİHİ : 25/03/2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 25/03/2022
Bursa 1. Asliye Ticaret Mahkemesinin 30/05/2019 tarih, 2018/1453 esas, 2019/703 sayılı kararının istinaf incelemesi neticesinde;
TALEP:
Davacı vekili, davalı tarafından Necmiye Sultansu ve Caner Aras aleyhine icra takibi yapıldığını, müvekkiline 38.219,25 TL yönünden İİK’nın 89/1 maddesine göre haciz ihbarnamesi tebliğ edildiği, akabinde ikinci haciz ihbarnamesi gönderildiği, ikinci haciz ihbarnamesine itiraz edilmediği iddia edilerek, 16.10.2018 tarihinde 15 gün içinde takip borcunun ödenmesi veya menfi tespit davası açıldığına dair belgenin icra dosyasına gönderilmesinin istendiğini, Necmiye Sultansu ve Caner Aras’a herhangi bir borçları olmadığını, aralarında ticari ilişki olmadığını ileri sürerek, takip borçlusuna borçlu olmadıklarının tespitini, kötüniyet tazminatının tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, müvekkilinin Necmiye Sultansu ve Caner Aras aleyhine icra takibi yaptığını, davacıya İİK’nın 89/1 maddesi gereğince birinci haciz ihbarnamesi gönderildiğini, davacıya 89/2 ve 89/3 maddeleri gereğince müzekkerelerin tebliğ edilmediğini, bu durumun icra dosyası incelendiğinde anlaşılacağını, davacıya üçüncü haciz ihbarnamesi değil, birinci haciz ihbarnamesi gönderildiğini belirterek, davanın reddini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ;
Mahkemece, yargılama sırasında davalı tarafın haciz ihbarnamelerinden feragat ettiği, icra müdürlüğünün buna göre işlem yaptığı, davanın konusuz kaldığı, davanın açılmasına davalının sebebiyet verdiği gerekçesiyle, konusuz kalan dava hakkında esas hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.

İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ:
Davalı vekili, davanın maktu harca tabi olduğunu, mahkemece aleyhlerine nispi vekalet ücreti takdir edildiğini, davanın açılmasına sebebiyet vermediklerini, müvekkilinin Necmiye Sultansu ve Caner Aras aleyhine icra takibi yaptığını, davacı dahil yirmiden fazla kişiye İİK’nın 89/1 maddesine göre, haciz ihbarnamesi gönderildiğini, davacıya İİK’nın 89/2 ve 89/3 maddelerine göre müzekkere çıkarılmadığını, icra dosyası incelendiğinde bu durumun anlaşılacağını, icra müdürlüğünün müzekkere içeriğine sehven İİK’nın 89/1 değil, 89/3 yazdığını, icra müdürlüğünün yaptığı hata nedeniyle aleyhlerine vekalet ücreti verilmesinin hatalı olduğunu, birinci ve ikinci haciz ihbarnameleri gönderilmeden üçüncü ihbarnamenin gönderilemeyeceğini belirterek, istinaf isteminde bulunmuştur.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ:
Dava, İİK’nın 89/3 maddesi gereğince açılan menfi tespit istemine ilişkindir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
İcra ve İflas Kanunu’nun 89. maddesinin 3. fıkrasında; “Üçüncü şahıs, haciz ihbarnamesinin kendisine tebliğinden itibaren yedi gün içinde itiraz etmezse, mal yedinde veya borç zimmetinde sayılır ve kendisine gönderilen haciz ihbarnamesine süresinde itiraz etmediği, bu nedenle de malın yedinde veya borcun zimmetinde sayıldığı ikinci bir ihbarname ile bildirilir. Bu ikinci ihbarnamede ayrıca, üçüncü şahsın ihbarnamenin kendisine tebliğinden itibaren yedi gün içinde ikinci fıkrada belirtilen sebeplerle itirazda bulunması, itirazda bulunmadığı takdirde zimmetinde sayılan borcu icra dairesine ödemesi veya yedinde sayılan malı icra dairesine teslim etmesi istenir. İkinci ihbarnameye süresi içinde itiraz etmeyen ve zimmetinde sayılan borcu icra dairesine ödemeyen veya yedinde sayılan malı icra dairesine teslim etmeyen üçüncü şahsa onbeş gün içinde parayı icra dairesine ödemesi veya yedinde sayılan malı teslim etmesi yahut bu süre içinde menfi tespit davası açması, aksi takdirde zimmetinde sayılan borcu ödemeye veya yedinde sayılan malı teslime zorlanacağı bildirilir. Bu bildirimi alan üçüncü şahıs, icra takibinin yapıldığı veya yerleşim yerinin bulunduğu yer mahkemesinde süresi içinde menfi tespit davası açtığına dair belgeyi bildirimin yapıldığı tarihten itibaren yirmi gün içinde ilgili icra dairesine teslim ettiği takdirde, hakkında yürütülen cebri icra işlemleri menfi tespit davası sonunda verilen kararın kesinleşmesine kadar durur. Bu süre içinde 106. maddede belirtilen süreler işlemez. Bu davada üçüncü şahıs, takip borçlusuna borçlu olmadığını veya malın takip borçlusuna ait olmadığını ispat etmeye mecburdur. Üçüncü şahıs açtığı bu davayı kaybederse, mahkemece, dava konusu şeyin yüzde yirmisinden aşağı olmamak üzere bir tazminata mahkûm edilir. Bu fıkraya göre açılacak menfi tespit davaları maktu harca tabidir.” düzenlemesi bulunmaktadır.
Somut olayda, davacı tarafın İİK’nın 89/3 maddesi gereğince menfi tespit davası açtığı, davalı tarafın, davacıya birinci haciz ihbarnamesi gönderildiğini, ikinci ve üçüncü haciz ihbarnamelerinin tebliğ edilmediğini beyan ettiği, mahkemece üçüncü şahıslara gönderilen haciz ihbarnamelerinden feragat edildiği gerekçesiyle, konusu kalmayan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına, yargılama gideri ve vekalet ücretinden davalının sorumlu tutulmasına karar verildiği görülmüştür, Oysa, İİK’nın 89/3 maddesine göre menfi tespit davası açılması için, birinci ve ikinci haciz ihbarnamelerinin usulüne uygun tebliğ edilmesi gerektiği, bu ihbarnameler gönderilmeden İİK’nın 89/3 maddesine göre açılan menfi tespit davasında hukuki yarar bulunmayacağı, hukuki yarar yokluğu nedeniyle davanın reddi durumunda, davalı lehine AAÜT’nin 7/2 maddesine göre vekalet ücretine karar verileceği, eğer birinci ve ikinci haciz ihbarnameleri usulüne uygun olarak davacıya tebliğ edilmiş ise işbu davayı açmakta hukuki yarar bulunacağı, bu durumda davacının haciz ihbarnamelerinden feragat etmesi nedeniyle, davanın konusuz kalacağı, konusuz kalan davalarda, davanın açılması sırasındaki haklılık durumuna bakılacağı, davacı, kendisine usulen tebliğ edilen birinci ve ikinci haciz ihbarnamelerine süresi içinde itiraz etmemiş ve İİK 89/3 maddesine göre üçüncü haciz ihbarnamesi gönderilmesine neden olmuş ise davalı tarafın, dava açılmasına sebebiyet vermemiş olacağı anlaşılmıştır.
Bu itibarla, mahkemece yukarıda açıklandığı gibi, icra dosyasının tamamı getirtilip, İİK’nın 89. maddesine göre, birinci ve ikinci haciz ihbarnamelerinin davacıya usulüne uygun olarak tebliğ edilip edilmediği, İİK’nın 89/3 maddesine göre, menfi tespit davası açılmasında hukuki yarar bulunup bulunmadığı, hukuki yarar var ise davanın açıldığı tarihteki haklılık durumuna göre, bir karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi doğru olmadığından, davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulüne, mahkemenin kararının kaldırılmasına, dosyanın ilk derece mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan gerekçe ile;
Davalı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜ ile;
Mahkemenin 30/05/2019 tarih, 2018/1453 esas, 2019/703 sayılı kararının KALDIRILMASINA,
HMK 353/1-a-6 maddesi gereğince davanın yeniden görülmesi için dosyanın ilk derece mahkemesine İADESİNE,
Davalı tarafından yatırılan istinaf karar ilam harcının, istek halinde yatırana iadesine,
Yapılan istinaf yargılama giderinin ilk derece mahkemesince verilecek esas karar ile birlikte dikkate alınmasına,
Kararın ilk derece mahkemesince taraflara tebliğine,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu oy birliği ile kesin olarak karar verildi.


Başkan

e-imza

Üye

e-imza

Üye

e-imza

Katip

e-imza