Emsal Mahkeme Kararı Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi 2019/1910 E. 2022/543 K. 18.04.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BURSA BAM 5. HUKUK DAİRESİ
T.C.
BURSA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
5. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO : 2019/1910
KARAR NO : 2022/543
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : BURSA 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 20/05/2019
NUMARASI : 2018/140 E. 2019/618 K.
DAVACI :

VEKİLİ : Av. …
DAVANIN KONUSU : ALACAK
KARAR TARİHİ : 18/04/2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 18/04/2022
Bursa 1. Asliye Ticaret Mahkemesinin 20/05/2019 tarih, 2018/140 esas, 2019/618 sayılı kararının istinaf incelemesi neticesinde;
TALEP:
Davacı vekili, müvekkilinin çilek emtiasının Mersin/Belarus arası taşınması için davalı ile anlaştığını, emtianın + 2 derecede taşınacağını, belirtilen sıcaklıkta taşınmadığından malların hasar gördüğünü, Belarus’a girilirken 8.400 Usd vergi ödendiğini, zarardan davalının sorumlu olduğunu ileri sürerek, 12.950 Usd çilek zararı ve 8.400 Usd gümrük bedelinin zarar tarihinden itibaren en yüksek ticari faiziyle birlikte tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, taşımanın uygun şekilde yapıldığını, malın iyi kalitede olduğunun, nakliye için ön soğutmanın yapıldığının ispatlanması gerektiğini, kötü ambalaj ve istif hatasından davalının sorumlu olmadığını, hasar miktarının yüksek olduğunu, faiz talebinin fahiş olduğunu belirterek, davanın reddini istemiştir.

İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ;
Mahkemece, taraflar arasında çileklerin Mersin/Belarus arası taşınması için anlaşma yapıldığı, aracın soğutucu ünitesinde arıza olduğu, + 2 derecede taşıması gereken sistemin + 10 ile 12 derece arası taşıma yaptığı, davalının hasar gören ürünler için ödeme yapıldığını ispatlayamadığı gerekçesiyle, davanın kısmen kabulüne, 10.150 Usd yük hasarı ve 8.400 Usd gümrük vergisi olmak üzere 18.550 Usd tutarın 3095 SK’nun 4/a maddesi gereğince işleyecek faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ:
Davalı vekili, malın CPT teslim şekli ile satıldığını, mal ve navlun bedelinin ödendiğini, malın sahibinin alıcı olduğunu, davayı da alıcının açacağını, CPT kuralında, satıcı teslim yükümlülüğünü mallar varma yerine ulaştığında değil, malları ilgili kural uyarınca taşıyıcıya tevdi ettiğinde yerine getireceğini, alıcının mal bedelini ve gümrük vergilerini ödeyeceğini, malların ilk taşıyıcıya tesliminden itibaren navlun dışındaki malla ilgili tüm masraf ve risklerin alıcıya ait olduğunu, gönderici olan davacının malın alıcısı olmadığını, husumet ehliyeti bulunmadığını, CMR’nin 17. maddesine göre, malın iyi kalitede olduğunun ispatlanması gerektiğini, taşımanın herhangi bir kaza geçirilmeden gerçekleştirildiğini, CMR belgesinde hasar kaydı bulunmadığını, malın ön soğutmasının yapıldığının ispatının gerektiğini, kötü ambalaj ve istif hatasından taşıyıcının sorumlu olmadığını, açılan davaya sebebiyet vermediklerini, hasar iddiasının sigortaya bildirildiğini, 8.925,65 Euro ödeme talebinin bildirildiğini, sovtaj bedelinin düşülmediğini, mahkemece gümrük bedelinin tespit edilmediğini, talep edilen rakamın fahiş olduğunu, gümrük vergisi ödendiğinin ispatlanamadığını, 12.950 Usd mal için 8.400 Usd gümrük vergisi istenemeyeceğini, Belaris’ta düzenlenmiş tutanağın sunulmadığını, CMR konvansiyonuna göre %5 faiz istenebileceğini belirterek, istinaf isteminde bulunmuştur.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ:
Dava, CMR taşımasından kaynaklanan tazminat istemine ilişkindir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
CMR Konvansiyonun 23/1. maddesinde tam ziya halinde taşımacının sorumlu olduğu tazminat miktarının eşyanın taşınmak üzere teslim alındığı yer ve zamandaki değerine göre tespit edileceği hükme bağlanmıştır. Ziya halinde ödenecek tazminatın belirlenmesinde aynı Konvansiyonu’nun 23/2. maddesi hükmünün dikkate alınması sorumluluk miktarının tespiti için, CMR Konvansiyonu’nun buna ilişkin sınırlı ve sınırsız sorumluluk hallerinin somut olay bakımından tartışılması da gerekmektedir. CMR Konvansiyonu’nun 29. maddesi hükmünün değerlendirilmesi sonucunda sigortalının sınırsız sorumluluğa tabi olmadığının anlaşılması halinde, aynı Konvansiyonun ziya ve hasar halinde taşıyıcının ödeyeceği tazminat miktarının üst sınırının kilogram başına 8,33 hesap birimini (özel çekme hakkı) aşamayacağına dair 23/3. madde hükmünde yazılı üst sınırın tespiti gerekecektir.
Somut olayda, davacının çilek ürününün Mersin/Belarus arası taşınması için davalı ile anlaştığı, ürünün CMR kaydına göre + 2 derecede taşınacağı, davalının CMR Sigortacısı tarafından düzenlenen ekspertiz raporuna göre, ürünün casus sıcaklık kaydı ve servis kayıtlarına göre, + 10-13 derece arası taşındığı, davalının aracının soğutma ünitesi gazında eksiklik bulunduğu, davacının ürün bedeli ile gümrük vergisi bedelini talep ettiği, mahkemece yukarıda açıklanan gerekçelerle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Oysa, davacı ile alıcı firma arasındaki satış faturasında satış şeklinin CPT olarak belirtildiği, CPT satışlarda ithalat vergisinden alıcının, ihracat vergisinden satıcının sorumlu olduğu, dosyada bir kısım gümrük belgelerinin tercüme edildiği, gümrük tarafından alınan % ve miktarların açıklandığı, davacının bunun dışında alıcının rücuan ithalat gümrük vergisini davacıdan aldığına dair herhangi bir belge veya dekont sunmadığı, bilirkişilerin sigorta tarafından ödeme yapıldığı gerekçesiyle hasar tutarı hesaplamadığı, mahkemece ekspertiz raporuna göre karar verildiği anlaşılmıştır.
Bu itibarla, mahkemece davacının CPT satış şekline göre ihracat gümrük masraflarından davacı satıcının, ithalat gümrük vergilerinden dava dışı alıcının sorumlu olduğu nazara alınarak, tercüme edilen evraklara göre davacının sorumlu olarak ödediği ihracat gümrük vergisi tutarı belirlenerek, (davacı taraf alıcının ödeyip te kendisinden rücu ettiği ithalat gümrük vergisine ilişkin belge sunmadığına göre), CMR’nin 23. maddesine göre hasar tutarı ve sovtaj bedeli tespit edilip, taşıyıcının sınırlı sorumluluk durumunun bulunup bulunmadığı, aynı Konvansiyonun 29. maddesindeki sınırsız sorumluluk durumlarının olup olmadığı üzerinde durularak, Konvansiyonun 27. maddesine göre döviz alacaklarında faiz alacağının yıllık %5 olacağı dikkate alınarak, neticesine göre bir karar vermek gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi doğru olmadığından, davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulüne, mahkemenin kararının kaldırılmasına, dosyanın ilk derece mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan gerekçe ile;
Davalı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜ ile;
Mahkemenin 20/05/2019 tarih, 2018/140 esas, 2019/618 sayılı kararının KALDIRILMASINA,
HMK 353/1-a-6 maddesi gereğince davanın yeniden görülmesi için dosyanın ilk derece mahkemesine İADESİNE,
Davalı tarafından yatırılan istinaf karar ilam harcının, istek halinde yatırana iadesine,
Yapılan istinaf yargılama giderinin ilk derece mahkemesince verilecek esas karar ile birlikte dikkate alınmasına,
Kararın ilk derece mahkemesince taraflara tebliğine,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu oy birliği ile kesin olarak karar verildi.


Başkan

e-imza

Üye

e-imza

Üye

e-imza

Katip

e-imza