Emsal Mahkeme Kararı Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi 2019/1750 E. 2022/900 K. 16.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BURSA BAM 5. HUKUK DAİRESİ
T.C.
BURSA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
5. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO : 2019/1750
KARAR NO : 2022/900
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : BURSA 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 29/01/2018
NUMARASI : 2015/814 Esas, 2018/104 Karar
DAVACI : …
VEKİLİU : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ : 16/06/2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 28/06/2022
Bursa 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 29/01/2018 tarih, 2015/814 Esas, 2018/104 sayılı kararının istinaf incelemesi neticesinde;
TALEP:
Davacı vekili dava dilekçesi ile; müvekkili ile dava dışı Global Plus Doo Skopje arasında 05/03/2013 tarih ve 007804 nolu faturaya binanen akreditfli ihracat yapılmak üzere akreditifli ihracata konu 559 metre boyalı baskılı elasthan polyamid cotton jakarlı dokuma kumaş, 771 metre boyalı baskılı polyester kumaş ve 704 metre boyalı baskılı polyester dokuma kumaş olmak üzere 23 rulo kumaşın sevkiyatının davalı şirket tarafından 08/03/2013 tarih ve 219038 nolu fatura düzenlenmek suretiyle gerçekleştirildiğini, söz konusu malların akreditifle yapılmış olduğunun davalı tarafça bilindiğini, malların müvekkili şirkete ilgili bankadan ödeme teyiti alınmaksızın davalı şirket tarafından alıcı şirkete teslim edildiğini, müvekkili şirketin üzerine düşen edimini yerine getirmesine rağmen halen mal bedelinin müvekkiline ödenmediğini, davalı tarafından alıcı firmadan akredifife konu bedelin ödendiğine dair banka dekontu olmaksızın malın teslim edilmesi nedeniyle müvekkili şirketin 9.381,30 Euro zarara uğradığını, uğranılan zararın gönderilen ihtarnameye rağmen tazmin edilmediğini, müvekkilinin uğramış olduğu zarar bedelinin ödenmemesi üzerine davalı aleyhine Bursa 14.İcra Müd 2014/7208 Es. sayılı dosyasında icra takibi başlatıldığını, davalı şirketin itirazı üzerine takibin durduğunu belirterek takibe yapılan itirazın iptali ile, davalı hakkında %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmolunmasını talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde; açılan davayı kabul etmediklerini, müvekkilinin ikametgah adresinin Büyükçekmece olduğundan Bakırköy Asliye Ticaret Mahkemelerinin yetkili mahkeme olması nedeniyle yetkisizlik kararı verilmesini, esasa ilişkin beyanlarında 05/03/2013 tarih ve 00784 nolu faturaya istinaden satışın akredifli olmadığını ve faturada bulunan ödeme koşulları kısmında da ödemenin 60 gün sonra yapılacağının belirtildiği ve akreditifli satış olmadığını, akreditifli satışın söz konusu olması durumunda davanın muhatabının taşımayı yapan şirket olmayıp, akreditifi açan bankanın olması gerektiğini, ancak söz konusu taşınmaya ilişkin tüm belge asıllarının Euro 1 belgesi ve taşıma ile ilgili belge asıllarının taşıyanda iken taşımanın gerçekleştirildiğini , akreditifli satışlarda hem lehdar bankanın hemde amir bankanın bilgilerinin yazılı olması gerekirken taşıma belgelerinde yada faturalarda bu bilgilere yer verilmediğini, yükleme talimatında satışın akreditifli olduğuna dair herhangi bir bilgide verilmediğini belirterek, haksız ve mesnetsiz açılan davanın reddine karar verilmesini savunmuştur.

İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ:
Mahkemece, davacının dava dışı Global Plus Doo Skopje arasında 05/03/2013 tarih ve 007804 nolu faturaya binanen akreditifli ihracat yapılmak üzere 23 rulo kumaşın sevkiyatı davalı şirket tarafından 08/03/2013 tarih ve 219038 nolu fatura düzenlenmek suretiyle gerçekleştirildiğini, taşımaya konu malın doğrudan alıcısına teslim edilmesinin ve teslimi gösterir belgenin akreditif lehtarı davacı tarafından kendi bankası aracılığıyla amir bankaya gönderilmesinin gerektiği, akreditif bedelinin bu şekilde tahsil edilebileceği, davacının bu yükümlülüğünü yerine getirmediği, davacı tarafça TEB Bursa şubesine ibraz edilen faturadaki mal tanımının akreditifteki mal tanımına uygun olmadığı, hatta muhabir bankanın swift mesajıyla bu durumun davacıya bildirildirldiği, bunun üzerine 18/09/2013 tarihili davacı talimatı üzerine TEB tarafından akreditifi açan bankaya akreditif evraklarının kusurlu olduğu belirtilerek incelenmeden iadesinin talep edildiği, 14/11/2013 tarihinde bu evrakların davacıya iade edildiği, dolayısıyla artık taşımanın akreditifli taşıma olmadığı ve açık işleme dönüştüğü, bu nedenle taşıyıcı davalı şirketin taşınan malın bedelinin ödenmemesinden sorumlu olmayacağı, yargılama sırasında davalı tarafından 4.000 Euro ödeme yapılmış isede; bu davalı tarafından yapılan bir iyiniyet ödemesi olup borcun tamamını kabul anlamına gelmediği gerekçeleriyle davanın reddine karar verilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ:
Davacı vekili istinaf dilekçesi ile; 05/03/2013 tarihli faturada ödeme şeklinin akreditif olarak belirtildiği, yine Gümrük Beyannamesinde TEB-Bursa Şubesi akreditif yazılmak suretiyle akreditifli yapıldığının açıkça belli olduğu, taşıma firması olan davalının teyit almadan malları teslim ettiği, davalının kendi hatasından kaynaklandığı, bu hususlarda eksik inceleme yapıldığı, evrakların eksik ve kusurlu olmadığı, 4,000,00 Euro dava devam ederken ödeme yapıldığı, mahkemece yapılan ödemenin iyi niyet ödemesi olduğu ve borcun kabul edildiği anlamına gelmediği, şeklindeki tespitin haksız olduğu, borcun davalı tarafından kabul edildiği gerekçeleriyle istinaf isteminde bulunmuştur.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, 2004 sayılı İ.İ.K. 67. madde uyarınca itirazın iptali davasıdır.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Dosya kapsamı içerisindeki bilgi ve belgeler, ilk derece mahkeme gerekçesinde dayanılan deliller ve ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında, mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı, mahkeme tarafından alınan heyet kök ve ek raporlarında davacının akreditif şartlarına uygun olmayan kusurlu evrakının akreditif işlem olmadığı, spot (açık) işleme dönüştüğünün bildirildiği, CMR senedinde akreditif işlem yönünde bir ibrenin bulunmadığı gibi bu yönde bir taşıma senedine rastlanılmadığı, davacı tarafından kesilen faturada belirtilmesinin satışı akreditif satış haline getirmeyeceği bu sebeplerle yerel mahkemenin davanın reddine karar verilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmaması nedeni ile davacı vekilinin istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK. 353/1-b/1. maddesine göre esastan reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan gerekçe ile;
1-Davacı vekilinin istinaf isteminin 6100 sayılı HMK. 353/1-b-1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Alınması gerekli 80,70 TL istinaf karar harcından peşin alınan 44,40 TL’nin mahsubu ile bakiye 36,30 TL harcın davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
3-Davacı tarafından yapılan istinaf giderlerinin davacının üzerinde bırakılmasına, artan gider avansının talebi halinde iadesine,
4-Kararın tebliğ işlemlerinin dairemiz tarafından yerine getirilmesine,
Dair dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu, karar tebliğinden itibaren 2 hafta içinde temyiz yolu açık olmak üzere oy birliği ile karar verildi.16/06/2022


Başkan

¸e-imzalıdır

Üye

¸e-imzalıdır

Üye

¸e-imzalıdır

Katip

¸e-imzalıdır