Emsal Mahkeme Kararı Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi 2019/1649 E. 2021/1779 K. 16.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BURSA BAM 5. HUKUK DAİRESİ
T.C.
BURSA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
5. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO : …
KARAR NO :….
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ :… ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : …
NUMARASI : …. E. …. K.
DAVACI : … – …
VEKİLİ : Av. …
DAVALI : … – …
VEKİLİ : Av. …
DAVANIN KONUSU : Menfi Tespit
KARAR TARİHİ : 16/12/2021
KARAR YAZIM TARİHİ : 16/12/2021
… Asliye Ticaret Mahkemesinin … tarih, … esas, … sayılı kararının istinaf incelemesi neticesinde;
TALEP:
Davacı vekili dava dilekçesi ile; …. İcra Müdürlüğünün …sayılı dosyasına konu dört adet bonoda bulunan kefil kısmındaki imzaların davacıya ait olmadığını bu nedenle senetler dolayısıyla da davalı tarafa herhangi bir borçlarının bulunmadığının tespitini ve takip miktarının %20’sinden az olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmolunmasını talep etmişlerdir.
Davalı vekili cevap dilekçesi ile; davanın İİK’de belirtilen süreler içeresinde açılmadığını, hak düşürücü süre ve zamanaşımı itirazında bulunduklarını, davacının icra dosyasında ödeme emrine herhangi bir itirazda bulunmadığını eldeki davayı açarak kötü niyetli davrandığını, takibe konu bonoların davacı tarafından huzurda imzalandığını, davanın da icra takibini uzatmaya yönelik olduğunu belirterek davanın reddine ve kötü niyet tazminatına hükmolunmasını talep etmişlerdir.
İLK DERECE MAHKEME KARARI:
Mahkemece, davacı, dava dışı … ile 01/08/2014 tarihinde evlenip … Aile Mahkemesinin … sayılı dosyasında verilen karar ile 09/08/2016 tarihinde boşandığını, takibe konu senetlerin; keşidecisinin …, aval verenin davacı olduğu, isminin geçtiği kısımda … yazdığı, keşide tarihlerinin sırayla 11/02/2016 olduğu buna göre takibe konu senetlerin keşide tarihlerinin tarafların boşanma davasının devam ettiği sürece tekabül ettiği, boşanma kararının 09/08/2016 tarihinde kesinleştiği, davacının imzaya itiraz etmesi nedeniyle yazı ve imza örnekleriyle karşılaştırma yapılmak suretiyle Grafolog bilirkişiden rapor alındığı, buna göre senetlerdeki imzaların davacı eli ürünü olmadığı anlaşıldığı, raporun 4. sayfasında davacıya ait imzaların karşılaştırılmasında çıplak gözle görülebilecek derecede farklılık olduğunun anlaşıldığı gerekçesi ile davanın kabulü ile; …. İcra Müdürlüğünün … sayılı dosyasında takibe konu … vadeli 10.000,00 TL bedelli,.. vadeli 10.000,00 TL bedelli, … vadeli 20.000,00 TL bedelli, .. vadeli … TL bedelli senetlerdeki imzaların davacıya ait olmadığının ve bu senetler dolayısıyla yukarıda numarası belirtilen icra dosyasında davacının, davalıya borçlu olmadığının tespitine ve senetlerin davalı huzurunda imzalandığı konusunda savunmada bulunulduğu, yine davalının senedin lehtarı olduğu, ciro yoluyla da devralan hamilde olmadığı, bu sebeple senetteki imzaların sıhhatinden bilgi sahibi olmak zorunda olduğu gibi imzaların huzurunda atılmasını da teminle yükümlü olduğu değerlendirildiğinden davalı taraf takipte kötüniyetli kabul edilerek 76.000,00 TL ‘nin %20’si tutarındaki kötüniyet tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine, karar verilmiştir.

İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ:
Davalı vekili istinaf dilekçesi ile; dava konusu senetler üzerindeki imzasını inkar eden davacının, Cumhuriyet Başsavcılığı nezdinde hiçbir şikayette bulunmadığını, davacının ödeme emri kendisine tebliğ edildiğinde borcu kabul ettiğini ve ödeme emrine itiraz etmediğini, davanın icra takibinin kesinleşmesinden sonra açıldığını, bu durumun davacının açıkça kötü niyetli olduğunu ispatladığını, yerel mahkemenin davacının kötü niyetli eylemleri neticesinde zaten alacağını tahsil edememiş olan davalı aleyhine kötü niyet tazminatı ile hükmetmesinin hakkaniyetle bağdaşmadığını, belirterek İstinaf başvurusunun kabulü ile yerel mahkeme kararının kaldırılmasını talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ:
Dava, icra takibine konu bonolarda da imzaya itiraz nedeniyle menfi tespit istemine ilişkindir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Davacı … İcra Müdürlüğünün ….esas sayılı dosyası ile hakkında yapılan icra takibinde takibe konu senetlerde bulunan imzanın kendisine ait olmadığını belirterek borçlu olmadığının tespitini talep etmiştir.
Davalı taraf, hak düşürücü süre ve zamanaşımı itirazında bulunduklarını, davacının icra dosyasında ödeme emrine herhangi bir itirazda bulunmadığını, takibe konu bonoların davacı tarafından huzurda imzalandığını, davanın da icra takibini uzatmaya yönelik olduğunu belirterek davanın reddine talep etmiştir.
Mahkemece, dosya kapsamında imza incelemesi yaptırılarak rapor alınmış, düzenelenen rapor ile senetlerdeki imzaların davacıya ait olmadığının tespit edildiği gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
Dosya kapsamı içerisindeki bilgi ve belgeler, ilk derece mahkeme gerekçesinde dayanılan deliller ve ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında, mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, davacının imzasını inkar ederek borçlu olmadığının tespitini talep ettiği, davalı tarafın beyanları ile “huzurunda imzanın atıldığını ” savunduğu, senedin lehdarı olan davalının senetteki imzanın sıhhatinden bilgi sahibi olması yönündeki zorunluluk dikkate alınarak davalının senedi takibe koymakta kötüniyetli olduğu yönündeki yerel mahkeme kararı ve gerekçesi yerindedir.
Açıklanan nedenlerle davalı vekilinin ileri sürdüğü istinaf nedenleri ve istinaf talebi yerinde görülmemiş, kamu düzeni yönüyle de aykırılık bulunmadığından, davalı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b/1. maddesine göre esastan reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan gerekçe ile;
Davalı vekilinin istinaf isteminin 6100 sayılı HMK 353/1-b/1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 5.279,53 TL istinaf karar harcından peşin alınan 1.320,00 TL’nin mahsubu ile bakiye 3.959,53 TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
Davalı tarafından yapılan istinaf giderlerinin üzerinde bırakılmasına, artan gider avansının talebi halinde davalıya iadesine,
Karar tebliğ ve harç işlemlerinin ilk derece mahkemesince yerine getirilmesine,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu oy birliği ile kesin olarak karar verildi. 16/12/2021


Başkan

e-imza

Üye

e-imza

Üye

e-imza

Katip

e-imza