Emsal Mahkeme Kararı Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi 2019/1610 E. 2021/1634 K. 30.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BURSA BAM 5. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No:………………….
T.C.
BURSA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
5. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : ………..
KARAR NO : ………

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : …………
ÜYE :……………
ÜYE : …………..
KATİP : ………..

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : BURSA 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 06/02/2019
NUMARASI : ………E. …………….K.
DAVACI : ……….
VEKİLİ : Av. ………….
DAVALI :……………………
VEKİLİ : Av. …………
DAVANIN KONUSU : Menfi Tespit
KARAR TARİHİ : 30/11/2021
KARAR YAZIM TARİHİ : 30/11/2021
Bursa 1. Asliye Ticaret Mahkemesinin…………..tarih, …….. esas, …………….sayılı kararının istinaf incelemesi neticesinde;
TALEP:
Davacı dava dilekçesi ile; davalı şirket tarafından davacı aleyhine kambiyo senedine dayalı olarak Bursa 19. İcra Dairesinin ………….. esas sayılı dosyası ile icra takibine girişildiğini, imzaya itiraz için Bursa 6. İcra Hukuk Mahkemesinde dava açıldığını, sonrasında davanın düştüğünü ve davanın açılmamış sayılmasına karar verildiğini, takibe konu senet üzerindeki imzaların müvekkiline ait olmadığını, belirterek davacının davalı bankaya borçlu olmadığının tespitine, davalı alacaklı aleyhine alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesi ile; Bursa 6. İcra Hukuk Mahkemesinin açılmamış sayılması kararının henüz kesinleşmediğini, derdest bir dava söz konusu olduğunu, dava konusu senedin müvekkili bankaya müşterisi ………………. Kooperatifi firması tarafından temlik cirosuyla devredildiğini, bu nedenle müvekkili bankanın meşru ve iyi niyetli hamil durumunda olduğunu belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEME KARARI:
Mahkemece, takibe konu olan 22/03/2013 düzenleme ve 27/10/2014 vade tarihli 33.500,00 TL bedelli bonodaki imzanın davacıya ait olmaması iddiasına dayalı menfi tespit davası olduğu, icra takip dosyası derdest olduğundan zamanaşımı söz konusu olmadığı, grafolog bilirkişiden alınan rapora göre senedin ön yüzünde borçlu adına atılan iki adet imzanın davacıya ait olmadığı tespit edildiğini, senetteki imza davacı keşideciye ait olmadığı gerekçesi ile davanın kabulüne karar verildiği, davalı ciro yoluyla devralan son hamil olduğundan kötü niyeti sabit görülmediğinden aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmediği anlaşılmıştır.

İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ:
Davalı vekili istinaf dilekçesi ile; Bursa 6. İcra Hukuk Mahkemesinin ………esas,…….. karar sayılı dosyası ile davaya konu senette yer alan imza itirazına ilişkin davacı tarafça dava açıldığı, bu dosyanın kararının henüz kesinleşmediği, derdestlik itirazında bulunduklarını, takibe konu senedin ………. Kooperatifi tarafından temlik cirosu ile devredildiğini, bu nedenle davalı bankanın meşru ve iyi niyetli hamil olduğunu, dava konusu senet üzerinde yapılan imza incelemesinde grofoloji uzmanının bulunmadığı ve bilirkişinin sıfatının yeminli bilirkişi kriminal uzmanı olduğu, incelenen yazı-imzanın incelemeye elverişli olup olmadığı hususunda kuşkular doğabileceğini, incelemenin laboratuvar ortamında adli tıp kurumu tarafından yapılması gerektiğini, dosyaya sunulan raporda ayrıntılı inceleme yapılmadığını, mukayese edilen imzaların incelenen imzalar ile uyumsuzluğu açısından ayrıntılı bilgilere yer verilmediği, bu rapora göre mahkemece karar verildiği belirtilerek yerel mahkeme kararının kaldırılmasını talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ:
Dava, icra takibine konu bono da imza ya itiraz nedeniyle menfi tespit istemine ilişkindir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Davacı Bursa 19. İcra Müdürlüğünün…………….esas sayılı dosyası ile hakkında yapılan icra takibinde takibe konu senette bulunan imzanın kendisine ait olmadığını belirterek borçlu olmadığının tespitini talep etmiştir.
Davalı taraf, Bursa 6. İcra Hukuk Mahkemesinde görülen …………… esas, ……… karar sayılı dosyası ile derdestlik itirazında bulunmuş, davacı tarafın kötü niyetli olduğunu belirterek davanın reddini talep etmiştir.
Mahkemece, dosya kapsamında imza incelemesi yaptırılarak rapor alınmış, rapor ile senedin ön yüzünde borçlu adına atılan iki adet imzanın davacıya ait olmadığının tespit edildiği gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
Her ne kadar davalı tarafça icra hukuk mahkemesinde takipsiz bırakılan …………… esas sayılı dosya nedeniyle derdestlik itirazında bulunulmuş ise de; İcra Hukuk Mahkemesi kararları maddi anlamda kesin hüküm teşkil etmeyeceği için İcra Hukuk Mahkemesinde açılan davanın işbu dosyada genel mahkeme sıfatıyla bakılan menfi tespit davası yönünden derdest sayılmayacağı nazara alınarak davalı vekilinin bu yöndeki itirazı yerinde değildir.
Yerleşik Yargıtay uygulamalarında belirtildiği üzere, kural olarak senetteki imzanın borçluya ait olduğunu ispat külfeti, senet elinde olup takibe başlayan ve imzanın borçluya ait olduğunu iddia eden alacaklıya aittir (HGK.’nun 26.04.2006 tarih ve 2006/12-259 Esas, 2006/231 Karar sayılı kararı). Somut olayda da mevcut yargılama esnasında alacaklının bahsi geçen rapora itirazlarına ilişkin dilekçelerinde raporun hüküm kurmaya elverişli olmadığını belirterek yeniden rapor alınmasını talep ettikleri ve bu iddialarını istinaf aşamasında da ileri sürdükleri görülmektedir. İmza incelemesinde öncelikle senedin keşide tarihinden öncesine ilişkin borçlunun uygulamaya elverişli imzalarını taşıyan belgeler, keşide tarihine en yakın tarihli olanından başlayarak bilirkişice mukayeseye esas alınmalıdır. Senedin keşide tarihinden öncesine ilişkin belge bulunamazsa, daha sonraki tarihli belgeler, uygulamaya elverişli imza örneği taşıyan herhangi bir belge temin edilemez ise, borçlunun duruşmada alınan medari tatbik imza ve yazı örnekleri üzerinden inceleme yapılmalıdır. Sıhhatli bir sonuç alınabilmesi için, inkar edilen imzanın atıldığı tarihten öncesinde veya mümkün olduğu kadar yakın tarihlerde düzenlenen belgelerde bulunan borçluya ait imzaların celp edilip, ondan sonra bilirkişi incelemesi yapılması gerekir.
Somut olayda, dosya kapsamında alınan bilirkişi raporunda mukayeseye esas belge olarak Bursa 10. Noterliğinden düzenlenen 17/07/2017 tarihli vekaletnamede bulunan imza inceleme konusu yapılmış ve buna göre rapor düzenlenmiştir. Bu haliyle alınan raporda incelemeye esas mukayese belgeleri yeterli değildir. Bu durumda; mahkemece, senedin düzenlendiği tarih itibariyle bu tarihe yakın mukayese belgeleri araştırılarak ve celp edilerek ehil bilirkişilerden oluşacak bir heyetten kuşkudan uzak, denetime ve hüküm kurmaya elverişli yeni bir rapor alınarak, oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, uyuşmazlığa çözüm getirecek nitelikte bulunmayan mevcut rapor hükme esas alınarak yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir.

Açıklanan nedenlerle davalı vekilinin istinaf talebinin kabulü ile yerel mahkeme kararının kaldırılarak yeniden inceleme yapılmak üzere dosyanın mahkemesine iadesine karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan gerekçe ile;
Davalı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜ ile;
Mahkemenin 06/02/2019 tarih,………..esas, ………………sayılı kararının KALDIRILMASINA,
HMK 353/1-a-6 maddesi gereğince davanın yeniden görülmesi için dosyanın ilk derece mahkemesine İADESİNE,
Davalı tarafından yatırılan istinaf karar ilam harcının, istek halinde yatırana iadesine,
Yapılan istinaf yargılama giderinin ilk derece mahkemesince verilecek esas karar ile birlikte dikkate alınmasına,
Kararın ilk derece mahkemesince taraflara tebliğine,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu oy birliği ile kesin olarak karar verildi. 30/11/2021

………….
Başkan
……………
e-imza
…………………
Üye
……………..
e-imza
………………
Üye
…………….
e-imza
………………..
Katip
……………
e-imza