Emsal Mahkeme Kararı Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi 2019/1519 E. 2021/1613 K. 24.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BURSA BAM 5. HUKUK DAİRESİ
T.C.
BURSA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
5. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO : …………….
KARAR NO : ………….

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : BURSA 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 21/03/2019
NUMARASI : ……. E. …………K.
ASIL DAVADA DAVACI/
BİRLEŞEN DAVADA DAVALI : …
VEKİLİ : Av. …
BİRLEŞEN DAVADA
DAVACILAR : 1 -… – …
: 2 -… – …
VEKİLİ : Av. …
ASIL VE BİRLEŞEN
DAVADA DAVALI : …
VEKİLİ : Av. …
DAVANIN KONUSU : Alacak
KARAR TARİHİ : 24/11/2021
KARAR YAZIM TARİHİ : 24/11/2021
Bursa 2. Asliye Ticaret Mahkemesinin 21/03/2019 tarih,……….. esas, ………….. sayılı kararının istinaf incelemesi neticesinde;
TALEP:
Asıl davada davacı/birleşen davada davalı………… AŞ vekili, müvekkilinin, davalı ……….. AŞ.’den 1200 kg GİNA cinsi fasulye tohumu satın aldığını, davaladan aldıkları fasulyeleri İzmir Torbalı’da tarlaları bulunan … ile anlaşarak, fabrikalarında kullanmak üzere ektirdiklerini, fasulye tohumları ekilip olgunlaşınca farklı tip olduğunun bildirildiğini, faaliyet alanlarındaki diğer firmalarla yaptıkları görüşmelerde davalıdan alınan tohumlarda benzer şikayetlerin olduğunu öğrendiklerini, durumun davalıya bildirildiğini, davalının zararı karşılayacaklarına dair faks çektiğini, fasulyelerin cinsinin belirlenmesi için tespit yapıldığını, satılan tohumların %20 oranında kılçıklı sırık fasulye olduğunun belirlendiğini, ürünün %20 kısmının dahi kılçıklı olmasının 200 tonluk ürününü tamamını işlenemez, kullanılamaz hale getireceğini, üründe kılçıklı fasulye olması nedeniyle, üretilen ürünlerin fabrikada konserve haline getirilemediğini, 100.000 TL kardan mahrum kaldıklarını, satılan tohumların ayıplı olduğunu, kar mahrumiyetine uğradıklarını, kar mahrumiyetinin müspet zarar niteliğinde bulunduğunu ileri sürerek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere mahrum kalınan kardan 100.000 TL’nin ihtar tebliğ tarihi olan 24.08.2012 tarihinden itibaren ticari faiziyle birlikte tahsilini talep ve dava etmiş, birleşen davanın ise reddini istemiştir.
Birleşen davada davacılar … ve … vekili, müvekkili …’ın üretici, diğer müvekkili …’ın ise üretilen fasulyeler içn davalı …….. AŞ. ile sözleşme yapan kimse olduğunu, davacı …’ın, …’ın taşınmazlarında üretilecek GİNA cinsi fasulyeler için kilosu 0,90 TL’den tarlada teslim edilmek üzere sözleşme imzaladığını, sözleşmeye istinaden davalı ….. AŞ.’nin, diğer davalı …….. AŞ.’den 22.03.2012 tarihli fatura ile aldığı GİNA cinsi fasulye tohumlarını 09.04.2012 tarihli fatura ile müvekkili ………………’a fatura ettiğini, davacıların üretime başladığını, 12.730 kg ürünün davalı …….. AŞ.’ne teslim edildiğini, ikinci parti 14.410 kg ürünün fabrika tarafından anlaşma şartlarına uygun olmadığından iade edildiğini, nakliye ücreti 1.300 TL’nin de davacılar tarafından ödenmek zorunda kalındığını, ürünlerle ilgili İlçe Tarım Müdürlüğüne müracaat ettiklerini, tespit raporu alındığını, raporlarda fasulyelerin tamamının GİNA olmadığının, karışık olduğunun, fasulye tohumlarının paketleme sırasında karışmış olabileceğinin açıklandığını ileri sürerek, şimdilik 30.000 TL zarar ile 1.300 TL nakliye ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini talep ve dava etmiştir.
Asıl ve birleşen davada davalı ………. AŞ vekili, davacı ile … arasında üretim sözleşmesi olup olmadığının belli olmadığını, müvekkilinin hiçbir sorumluluğu olmamasına rağmen ticari ilişki kapsamında her türlü yardımın yapıldığını, tarlada temizleme yapıldıktan tip dışı fasulye kalmadığını, tohumun karışık olduğu iddiasını kabul etmediklerini, tespit raporuna itiraz ettiklerini, fasulye fiyatlarının gerilemesi nedeniyle böyle bir yola başvurulduğunu belirterek, davanın reddini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ;
Mahkemece, asıl davada, davacı ile davalı arasında tohum alımı kapsamında 600 kg ürün alındığı, fasulye tohumlarının birleşen dosyada davacı …’ın tarlarında ekimini yapıldığı, fasulyeler yetişmeye başlayınca GİNA cinsi fasulyelerin içinde kılçıklı fasulye tohumlarının bulunduğunun anlaşıldığı, fasulye tohumlarında gizli ayıp bulunduğu, 204.425 kg ürüne yönelik mahrum kalınan karın 66.773,10 TL olduğu, birleşen dosyada, … ile davalı ………. AŞ. arasında taze fasulye alım sözleşmesi düzenlendiği, teslim edilen tohumların ayıplı olduğu, davacı …’ın 16.807,34 TL zararının bulunduğu, nakliye ücretinin sözleşme kapsamında davacının edimi olup, zarar içerisinde olduğundan talebin reddedildiği, davacı … ile davalılar arasında ticari ilişki kurulmadığı, sözleşmede ……..’ın imzasının bulunduğu, yine davacı … ile davalı ………… AŞ arasında yazılı veya sözlü sözleşme olmadığı gerekçesiyle, asıl davanın kısmen kabulüne, 66.773,10 TL mahrum kalınan karın 31.08.2012 tarihinden itibaren ticari faiziyle birlikte davalıdan tahsiline, fazlaya ilişkin istemin reddine, birleşen davada, davacı … tarafından açılan davanın aktif dava ehliyeti yokluğundan reddine, davacı …’ın davalı ……… AŞ.’ne açtığı davanın pasif husumet ehliyeti yokluğundan reddine, davacı …’ın davalı ……….l AŞ.’ne açtığı davanın kısmen kabulüne, 16.807,34 TL’nin davalı ……… AŞ.’den alınarak, davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ:
Asıl davada davacı/birleşen davada davalı …….AŞ vekili, davalının GİNA cinsi fasulye tohumlarının içine başka tohumlar karıştırarak sattığını, kılçıklı fasulyenin tarlanın tamamına dağıldığını, bilirkişilerin ise kılçıklı fasulyelerin tarlaya oranını %20 kabul ettiğini, tarlanın 120.250 m² olduğunu, iki parça tarla bulunduğunu, ayrılmış bir arazide yetiştirilmediğini, iki ayrı tarlada dağınık bulunan fasulyeler için tarlanın 24.050 m² kısmında zarar hesaplanmasının hatalı olduğunu, bilirkişinin kg başına elde edilecek kara ilişkin itirazlarını değerlendirmediğini, bilirkişinin kg başına 0,33 TL kara göre hesaplama yaptığını, …….’ın tarlasında fasulye yetişse idi 0,90 TL üzerinden alınan ürünün, pazarlama giderleri dikkate alındığında 2,60 TL’na satıldığında, davacının karının yüksek olacağını, fakat müvekkilinin bu ürünü alamadığı için başka yerden 2 TL’na aldığını, 0,90 TL’na alınan ürün ile 2 TL’na alınan ürün için aynı şekilde 0,33 TL kar elde edilemeyeceğini, tarladan 204.425 kg ürün elde edilseydi, hammadde olarak fabrikaya getirilecek, %18 fire ile, kenarlarının, ucunun kesilmesi nedeniyle, işlenmiş ürün elde edileceğini, ürünlerin 2012 yılında 2,45-2,90 arası satılacağını, tarladaki ürün alınamadığından 2,35 TL’na kadar başka yerden fasulye alındığını, diğer firmalardan ürün alınması nedeniyle 2012 yılında kar marjının düştüğünü, ikinci raporda tarlanın tamamının kullanılmaz hale geldiğine ilişkin itirazlarının kabul edildiğini, buna rağmen 66.773,10 TL tazminat belirlendiğini, birleşen dosyaya ilişkin itirazlarına gelince, davacı … ile yapılan sözleşmede, belirtilen özellikteki fasulyelerin satımının kabul edildiğini, çiftçinin tohum bedeli yüksek olduğu için, müvekkilinin …….AŞ.’den satın aldığı tohumları …….’a teslim ettiğini, bu nedenle ……. adına fatura keserek, cari hesap ekstresine alacak olarak yansıttığını, bu nedenle 9.090 TL tohum bedelinin de müvekkilinin alacağı olarak kabul edilmesi, cari hesaba göre 18.860,65 TL borcu bulunan ………’ın hesaplanan 26.578,19 TL zararından bu miktarın mahsup edilmesi gerektiğini belirterek, istinaf isteminde bulunmuştur.
Asıl ve birleşen davada davalı ……… AŞ vekili, tespit dosyasına itiraz ettiklerini, delil niteliğinde olmayan tespit raporunun hükme esas alındığını, davacı ve üreticiler arasında kaynaklanan sorunlar nedeniyle davalıdan haksız olarak talepte bulunulduğunu, davacı ile ……….. arasında üretim sözleşmesi olup olmadığının da belli olmadığını, dava dilekçesinde ve delil listesinde böyle bir sözleşmeden bahsedilmediğini, üreticiye davacı şirketin yardım ettiğini, tip dışı ürünlerin tarladan temizlendiğini, satılan tohumların karışık olduğunu kabul etmediklerini, mahkemece alınan bilirkişi raporları arasında çelişkiler bulunduğunu, bilirkişinin %20 kılçıklı fasulyeye göre zararın oluştuğunu belirtip, ürünün tamamı üzerinden tazminat hesapladığını, fasulyeler kılçıklı olsa bile ürün elle toplandığından bunların ayıklanabileceğini, üründeki kılçıklı fasulyelerin temizlenmesi için gerekli yardımın yapıldığını, davacılara gönderilen fasulyelerin kılçıklı olup olmadığı incelenmeden karar verildiğini, tarla temizlendikten sonra tip dışı fasulye kalmadığını, davacının, piyasada fasulye fiyatlarının düşmesi, üretici ile yüksek miktara sözleşme imzalaması nedeniyle ürünü almak istemediğini, sadece davacının satış rakamları üzerinden hesaplama yapıldığını, oysa o seneki piyasa durumu, temin edilen fasulye ve genel planlamalara bakılmışı gerektiğini, ek raporda 1 kg için brüt karın 1,10 TL olarak hesaplandığını, kök raporda 0,88 ortalama birim fiyatının hesaplandığını belirterek, istinaf isteminde bulunmuştur.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ:
Dava, asıl dava ayıplı fasulye tohumu satımından kaynaklanan kar mahrumiyeti, birleşen dava ayıplı fasulye satımından kaynaklanan tazminat istemine ilişkindir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Somut olayda, asıl davada davacı/birleşen davada davalı…………AŞ vekili, müvekkilinin, davalı ……. AŞ.’den 1200 kg GİNA cinsi fasulye tohumu satın aldığını, davalıdan aldıkları fasulyeleri İzmir Torbalı’da tarlaları bulunan … ile anlaşarak, fabrikalarında kullanmak üzere ektirdiklerini, fasulye tohumları ekilip olgunlaşınca farklı tip olduğunun bildirildiğini, fasulyelerin cinsinin belirlenmesi için tespit yapıldığını, satılan tohumların % 20 oranında kılçıklı sırık fasulye olduğunun belirlendiğini, ürünün % 20 kısmının dahi kılçıklı olmasının 200 tonluk ürününü tamamını işlenemez, kullanılamaz hale getireceğini, üründe kılçıklı fasulye olması nedeniyle, üretilen ürünlerin fabrikada konserve haline getirilemediğini, 100.000 TL kardan mahrum kaldıklarını ileri sürdüğü, mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda, fasulye ekilen toplam 120.250 m2 yerden, dekar başı 1.700 kg/da miktarına göre191.695 TL, davacının kar elde edemediğinin, 1,10 TL brüt kar üzerinden 211.959,29 TL brüt satış karının, bundan 0,78 TL maliyet indirimi yapılarak 62.735,85 TL kar mahrumiyetinin hesaplandığı, oysa, asıl davada davacının kar mahrumiyetinin, üreticiler ile 0,90 TL üzerinden yaptığı anlaşma ile elde edeceği net kar ile tohumların kılçıklı çıkması nedeniyle, ürünleri başka firmalardan alması nedeniyle elde edeceği net kar arasındaki fark kadar olduğu, davacının başka firmalardan temin ettiği ürünlerin de alım tarihleri itibariyle piyasa rayiç fiyatına uygun olup olmadığının incelenmesi için bilirkişilerden ek rapor veya yeni bir bilirkişi heyetinden rapor alınması gerektiği, diğer taraftan bir kısım fasulyelerin üreticiye iade edildiği, bir kısmının ise davacı ……… AŞ. tarafından işlendiği, dondurucu gıda standartlarına uygun olmadığından halen depoda bekletildiğinin, bir kısım fasulyelerin de üreticiye iade edildiğinin açıklandığı, bu durumda kalan fasulyelerin akıbetinin araştırılarak, bunların kullanılıp kullanılmayacağı, piyasa değerinin bulunup bulunmadığı incelenerek, gerektiğinde davacı deposunda bulunan ürünler üzerinde keşif yapılarak, elde kalan ürünlerin ekonomik değeri varsa, kar mahrumiyetinden bu tutar düşülerek, istinafa gelen ve gelmeyen taraflara göre usulü kazanılmış hak durumu da dikkate alınıp, neticesine göre bir karar vermek gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması doğru olmadığından, asıl davada davacı/birleşen davada davalı …….. AŞ. ve asıl ve birleşen davada davalı ……………. AŞ. vekilinin istinaf başvurusunun kabulüne, mahkemenin kararının kaldırılmasına, dosyanın ilk derece mahkemesine gönderilmesine, istinaf karar içeriğine göre sair istinaf itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan gerekçe ile;
Asıl davada davacı/birleşen davada davalı ………….. AŞ. ve asıl ve birleşen davada davalı ……… AŞ. vekilinin istinaf başvurusunun kabulüne, vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜNE,
Mahkemenin 21/03/2019 tarih, 2012/526 esas, 2019/486 sayılı kararının KALDIRILMASINA,
HMK 353/1-a-6 maddesi gereğince davanın yeniden görülmesi için dosyanın ilk derece mahkemesine İADESİNE,
İstinaf karar içeriğine göre sair itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına,
Asıl davada davacı/birleşen davada davalı ………. AŞ. ve asıl ve birleşen davada davalı ………….. AŞ. tarafından yatırılan istinaf karar ilam harcının talep halinde iadesine,
Yapılan istinaf yargılama giderlerinin ilk derece mahkemesi tarafından verilecek olan esas kararda dikkate alınmasına,
HMK’nın 359/3. maddesine göre, kararın ilk derece mahkemesince taraflara tebliğine,
Dosya üzerinden yapılan inceleme sonucu oy birliği ile kesin olarak karar verildi. 24/11/2021


Başkan

e-imza

Üye

e-imza

Üye

e-imza

Katip

e-imza