Emsal Mahkeme Kararı Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi 2019/1302 E. 2022/265 K. 28.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BURSA BAM 5. HUKUK DAİRESİ
T.C.
BURSA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
5. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO : ……
KARAR NO : ………..
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : BURSA 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 21/03/2019
NUMARASI : …… Esas, ……….. Karar
DAVACI : ………..
VEKİLİ : Av. …
DAVALI : …….. …………
VEKİLİ : Av. …
DAVANIN KONUSU : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ : 28/02/2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 28/02/2022

Bursa 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 21/03/2019 tarih, ……. Esas,…………. sayılı kararının istinaf incelemesi neticesinde;
TALEP:
Davacı vekili dava dilekçesi ile; müvekkili ile davalının 2011 yılından beri ticaret yapmaya başladıklarını, davalının ticaret yapmaya başladığı ilk dönemlerde aldığı malların bedellerini eksiksiz ödeyeceğini taahhüt ederek, davacıda güven oluşturduğunu, bir kısım ödemeler de yaparak ticaretin devamını sağladığını, oluşan güven ilişkisi nedeniyle davacıdan bir çok mal aldığını, ödeme yapmadığını, 75.413,18 TL. icra takibi yaptıklarını, davalının itirazı sonucu takibin durduğunu belirterek, itirazın iptali ile takibin devamını, %20 icra inkar tazminatı ile yargılama giderleri, avukatlık ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafından, davalıya teslim edilen mallara, davalı şirket tarafından ödemelerin yapıldığını, ancak davalı şirketin iflas durumu ile karşı karşıya olduğunu, belgelerin bir kısmının ellerinde bulunduğunu, yapılacak bilirkişi incelemesinde davalının ödemesi gereken herhangi bir bedel olup olmadığının ortaya çıkacağını belirterek, davanın reddini, %20’den aşağı olmamak üzere kötüniyet tazminatına, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ:
Mahkemece, davacının davalıya ticari ilişki kapsamında mal sattığı ve buna ilişkin faturaların düzenlendiği, taraflar arasında TTK m. 89 anlamında yazılı bir cari hesap sözleşmesinin bulunmadığı, taraflar arasındaki ilişkinin, uygulamada sıkça karşılaşılan “açık hesap” ilişkisinin olduğu, ticari defterlerinin usulune uygun tutulduğu ve davalının kendi defterlerinde borçlu gözüktüğü ve davacı tarafından düzenlenen faturaların davalının ticari defterine kaydedildiği ve HMK’ nın 222. maddesi gereğince davacı tarafın ticari defterlerin kesin delil niteliğinde olduğu, bilirkişi raporlarına itibar edilerek davacının faturadan kaynaklı 59.413,18 TL alacağın olduğu ve davalı tarafından ödenmediği bu miktar yönünden sübut bulan davanın kısmen kabulu ile icra takibinin devamına, yine icra inkar tazminatı talebi yönünden alacağın fatura alacağı olduğu, likit olduğu, davalının asıl alacak yönünden itirazında haksız olduğu gerekçesi ile davacının icra ve inkar tazminatı talebinin kabulüne, davalının kötü niyet tazminatı talebinin ise; davacı tarafından 1.000 TL. karşılıksız çıkan çek sebebiyle ödeme ve 15.000 TL. tutarındaki çekin iade edilerek davalının iki defa borçlandırılması sebebiyle 16.000 TL. alacağın olmadığı, bilebilecek durumda olduğu halde alacak talep edildiğinden, bu miktar yönünden davacının takipte kötü niyetli ve haksız olduğu gerekçeleriyle 16.000 TL üzerinden kötü niyet tazminatının %20’si üzerinden kabulüne dair karar verilmiştir.

İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ:
Davacı vekili istinaf dilekçesi ile; davalı ile davacı müvekkili arasında oluşan güven ilişkisi nedeni ile daha sonra da birçok kez mal almış fakat ödemesini yapmadığı, 75.413,18 TL’lik bedelin davalı tarafından müvekkiline ödenmediği, bu miktar üzerinden davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken davanın kısmen kabulüne kısmen reddine ilişkin olarak verilen kararın hukuka ve hakkaniyete aykırı olduğu yine davalı tarafın kendi kusurlu hareketi nedeniyle hak iddia etmesinin mümkün olmadığı, davalı lehine kötü niyet tazminatına hükmedilmesinin iyi niyet ve dürüstlük kurallarına da aykırı olduğu bu nedenlerle kararının kaldırılması talebi ile istinaf isteminde bulunmuştur.
Davalı vekili istinaf dilekçesi ile; davacıya tüm ödemelerin yapıldığı yine müvekkilin davacıya herhangi bir borcunun bulunmadığı yine mahkemece alacak miktarı değiştirildiği, bu sebeple icra inkar tazminatı verilemeyeceği gerekçelerle istinaf isteminde bulunulmuştur.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava; açık hesap ilişkisinden kaynaklı itirazın iptaline ilişkindir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK.355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Davacının davalıya ticari ilişki kapsamında iplik ürünleri ve malları sattığı ve buna ilişkin faturaların düzenlendiği, taraflar arasında TTK m. 89 anlamında yazılı bir cari hesap sözleşmesinin bulunmadığı, taraflar arasındaki ilişkinin, uygulamada sıkça karşılaşılan “açık hesap” ilişkisinin olduğu, ticari defterlerinin usulune uygun tutulduğu ve davalının kendi defterlerinde borçlu gözüktüğü ve davacı tarafından düzenlenen faturaların davalının ticari defterine kaydedildiği tüm dosya kapsamından anlaşılmakla;
Dosya kapsamı içerisindeki bilgi ve belgeler, ilk derece mahkeme gerekçesinde dayanılan deliller ve ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında, mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı, davacı tarafından düzenlenen faturaların davalının ticari defterine kaydedildiği, davacının faturadan kaynaklı 59.413,18 TL alacağın olduğu bu miktarın davalı tarafından ödenmediğinin denetime ve hüküm kurmaya elverişli bilirkişi raporu ile sabit olduğundan,bu miktar yönünden sübut bulan davanın kısmen kabulu kararı ile 2004 sayılı İ.İ.K. 67/2 madde uyarınca davacı lehine icra inkar tazminatı ile davalı lehine kötüniyet tazminatına hükmedilmesinde hukuki yönden isabetsizlik bulunmayıp taraf vekillerinin istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK 353/1-b-1 maddesi gereğince ayrı ayrı esastan reddine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan gerekçe ile;
1-Davacı ve davalı vekillerinin istinaf isteminin 6100 sayılı HMK. 353/1-b-1 maddesi gereğince ayrı ayrı ESASTAN REDDİNE,
2-Alınması gerekli 80,70 TL istinaf karar harcından peşin alınan 44,40 TL’nin mahsubu ile bakiye 36,30 TL harcın davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
3-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 4.058,51 TL. nispi istinaf karar harcından peşin alınan 1.014,62 TL. nin mahsubu ile 3.043,89 TL.nin davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
4-Taraflarca yatırılan istinaf giderlerinin yatıran taraf üzerinde bırakılmasına,
5-Dosya içerisinde kullanılmayan gider avansının yatıran tarafa iadesine,
6-Kararın harç ve tebliğ işlemlerinin ilk derece mahkemesi tarafından yerine getirilmesine,
Dair dosya üzerinden yapılan inceleme sonucu oy birliği ile kesin olarak karar verildi.28/02/2022


Başkan

¸e-imzalıdır

Üye

¸e-imzalıdır

Üye

¸e-imzalıdır

Katip

¸e-imzalıdır