Emsal Mahkeme Kararı Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi 2023/1132 E. 2023/1547 K. 27.07.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BURSA BAM 14. HUKUK DAİRESİ
T.C
B U R S A
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
14.HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2023/1132
KARAR NO : 2023/1547

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : BURSA 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 09/05/2023 (Ara Karar)
NUMARASI : 2023/423 Esas (Derdest)

DAVACI : … – …
ARİHİ : 27/07/2023
KARAR YAZIM TARİHİ : 27/07/2023
Mahkemece verilen ara karara karşı yapılan istinaf başvurunun incelenmesi neticesinde;
İDDİA VE SAVUNMANIN ÖZETİ:
Davacı vekili, müvekkilinin davalı olan abisine ödünç olarak verdiği ziynet eşyaları ve bankadan çekilen kredi karşılığında davalının bir senet düzenleyerek verdiğini, davalının borcunu ödememesi üzerine senede dayalı olarak kambiyo takibi başlatılmışsa da icra hukuk mahkemesince senedin düzenleme yerinin olmaması nedeniyle kambiyo vasfını haiz olmadığı gerekçesiyle takibin iptaline karar verildiğini, bunun üzerine başlatılan dava konusu ilamsız icra takibinin ise davalının haksız itirazı ile durduğunu, davalının mal kaçırma ihtimalinin de olduğunu ileri sürerek davalı adına olan menkul ve gayrimenkullerin, üçüncü kişilerdeki hak ve alacaklarının ihtiyaten haczine, davanın kabulü ile, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla davalının şimdilik 1.000,00 TL’ye yönelik icra takibine itirazının iptali ile takibin devamına karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARININ ÖZETİ:
Mahkemenin 09/05/2023 tarihli ara kararı ile, davacının İİK 258/1 maddesi uyarınca alacağın varlığı ve muacceliyeti hususunda görünüşte haklılığını ispat edecek ölçüde ve davalının 257/2 maddesindeki şartların gerçekleştiğine ilişkin delil ibraz edemediği gerekçesiyle ihtiyati haciz talebinin reddine karar verilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ:
Davacı vekili, müvekkilinin davalı taraftan alacaklı olduğunun dava dilekçesinin ekinde sunulan kambiyo senedinden açıkça anlaşılmakta olduğunu, davalının icra takibine itirazında kambiyo senedindeki imzaya yönelik her hangi bir itirazının bulunmadığını, ayrıca davalının dava süresince mal kaçırma ihtimalinin olduğunun ve dava konusu alacağın üç yıldan uzun bir süredir davalı tarafça ödenmemek amacıyla yargılamayı uzattığının da açık olduğunu, dava sürecinde adına kayıtlı taşınır ve taşınmaz malları üçüncü kişilere devretmekte olduğunu belirterek istinaf isteminde bulunmuştur.
İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ:
HMK’nın 355. maddesine göre istinaf incelemesi; istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırılık görüldüğü takdirde ise resen gözetilmek suretiyle yapılmıştır.
Talep, adi senede dayalı alacağın tahsili için başlatılan icra takibine itirazın iptali talepli davada, alacağın tahsilini teminen ihtiyati haciz talebine ilişkin olup, mahkemece yukarıda açıklanan gerekçelerle talebin karar verilmiştir.
İİK’nın 257.m. “(1)Rehinle temin edilmemiş ve vadesi gelmiş bir para borcunun alacaklısı, borçlunun yedinde veya üçüncü şahısta olan taşınır ve taşınmaz mallarını ve alacaklarıyla diğer haklarını ihtiyaten haczettirebilir.” hükmünü ,
İİK 258.m. ise “…Alacaklı alacağı ve icabında haciz sebepleri hakkında mahkemeye kanaat getirecek deliller göstermeğe mecburdur.” hükmünü haizdir.
Somut olaya döndüğümüzde, mahkemece, davalının dava konusu adi senetteki imzayı inkâr etmemiş olması karşısında dosyanın geldiği aşama itibariyle davacı iddiasının yaklaşık olarak ispatı koşulunun sağlandığı anlaşılmaktadır.
Ne var ki ihtiyati haciz bir geçici hukuki koruma tedbiri olup, diğer tedbirlerde de olduğu gibi amacı, henüz kesin hüküm verilmeden bireylerin acil hukuki korunma ihtiyaçlarının sağlanmasıdır. İş bu dava ise kısmi dava olarak 1.000,00 TL üzerinden açılmış olup, talebe konu tutarın düşüklüğü dikkate alındığında, davacının ihtiyati haciz talebinin kurumun amacına uygun olmadığı, dolayısıyla bu aşamada ihtiyati haciz koşullarının bulunmadığı kabul edilmelidir.
O halde mahkemece verilen kararda sonucu itibariyle bir isabetsizlik bulunmamakta olup, açıklanan nedenlerle davacı vekilinin yerinde görüllmeyen istinaf başvurusunun HMK 353/1-b/1 maddesine göre esastan reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b/1 maddesine göre ESASTAN REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu gereğince davacıdan alınması gereken 292.85 TL’den, peşin alınan 179.90 TL’nin mahsubu ile bakiye 112.95 TL’nin davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
3-İstinaf talebinde bulunan davacı tarafından karşılanan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına, artan gider avansının yatırana iadesine,
4-İstinaf yargılaması sırasında duruşma açılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
5-Karar tebliğ, harç tahsil ve gider avansı iade işlemlerinin ilk derece mahkemesince yapılmasına,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda, HMK 362/1-f maddesine göre KESİN olmak üzere 27/07/2023 tarihinde oy birliği ile karar verildi.


Başkan …
¸e-imzalıdır

Üye …
¸e-imzalıdır

Üye …
¸e-imzalıdır

Katip …
¸e-imzalıdır