Emsal Mahkeme Kararı Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi 2022/64 E. 2022/285 K. 24.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BURSA BAM 14. HUKUK DAİRESİ
T.C.
BURSA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
14. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2022/64
KARAR NO : 2022/285

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : BURSA 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 06/03/2020
NUMARASI : 2017/1129 E. 2020/191 K.

DAVACI : …
VEKİLLE… -…
VEKİLLERSU : İtirazın İptali
İSTİNAF KARAR TARİHİ : 20/10/2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 24/10/2022

Davacı tarafından davalı aleyhine açılan davanın yapılan yargılaması sonunda mahalli mahkemece davanın reddine dair verilen karara karşı süresi içinde davacı vekili vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine yapılan inceleme sonunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMASININ ÖZETİ:
Davacı vekili dava dilekçesinde, davalı ve davalının eşi Mustafa Aktaş ile Mudanya Blu84 ismiyle anılan siteden bir adet daire satımı konusunda anlaşma sağlandığını, bir kısım nakit ödeme yapılıp takip konusu çekin tesliminden sonra satımdan bakiye kalan 20.000,00.- TL’nın da taşınmazın tesliminde ödenmesinin kararlaştırıldığını, çek bedeli ödenmediği için tapu devrinin yapılmadığını, davalının eşinin açtığı dava sonucunda taşınmazın davalının eşi adına tesciline karar verildiğinden takip konusu çekin ve bakiye kalan 20.000,00.-TL’nı talep etme hakkının doğduğunu, dava ve takip konusu alacağın taşınmaz satışında verilen sözkonusu çek bedelinden kaynaklandığını, takibe itirazın yasal olmadığını belirterek Bursa 17. İcra Müdürlüğü’nün 2017/245 Esas sayılı icra dosyasındaki takibe yapılan itirazın iptaline, takibin tüm talep ve alacakları yönüyle devamına, % 20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde, davalının eser sözleşmesinden dolayı 40.000,00.- TL bedelli çeki düzenleyip teslim ettiğini, çekin 20.000,00.- TL’nın bankaya ödendiğini, geriye kalan tutar için de Mudanya mahkemesinde eksik işler sebebi ile mahsup işlemi yapıldığını, çek bedeli dışında istenilen 20.000,00.-TL’nın nereden çıktığının belli olmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ:
Mahkemece, çekin ödeme vasıtası olup illetten mücerret olmasına rağmen çekin davalının eşinin taraf olduğu taşınmaz satışı için verildiği her iki tarafın da kabulünde olduğu, mahkeme kararı ile taşınmaz satımından kaynaklı borç bulunmadığının tespit edilip taşınmazın Mustafa Aktaş adına tesciline karar verildiği, taşınmazın Mustafa Aktaş adına tapuda tescil görmesi nedeniyle artık çek sebebi ile davalının sorumluluğunun devam ettiğinin ileri sürülemeyeceği, borcun mahkeme ilamı ile sona erdiği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ:
Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde, kararın somut olaya uygun bulunmadığını, borçların ve cezaların şahsi olduğuna ilişkin genel hukuk ilkesine aykırı olacak şekilde hüküm tesis edildiğini, mahkeme kararında adı geçen Mustafa Aktaş hakkında açılmış bir davanın bulunmadığını, inceleme ve değerlendirmenin davalı bakımından yapılması zorunluluğunun olduğunu, kararda sözü edilen Mudanya 1. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2014/36 Esas sayılı dosyasıyla görülüp sonuçlanan davanın bu davanın davalısı ile ilgili bulunmadığını, davalının sözkonusu dosyanın tarafı olmadığını, davaların taraflarının aynı olmaması nedeniyle 2014/36 Esas sayılı dosyanın delil olabilme imkanının bulunmadığını, ek raporun sonuç kısmında da 2014/36 Esas sayılı ilamın davalı yönünden bağlayıcı olmadığının kabulü halinde davalının borçlu olacağının belirtildiğini, davalı tarafından ödeme yapıldığı hususunun hukuken geçerli bir belge ile kanıtlanamadığını, davalının çeke ilişkin ödemenin yapıldığı konusunda bir belge sunmadığını, çek bedelinin ödenmediğini belirterek mahkeme kararının kaldırılmasına karar verilmesini istemiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ:
6100 sayılı HMK’nun 355. maddesine göre istinaf incelemesi istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırılık görüldüğü takdirde ise resen gözetilmek suretiyle yapılmıştır.
Dava, 3.kişi yararına verilen çekin tahsili amacıyla başlatılan icra takibine itirazın 2004 sayılı İİK’nun 67.maddesi gereğince iptali istemine ilişkindir.
Davacı alacaklı vekili Bursa 17. İcra Müdürlüğü’nün 2017/245 Esas sayılı icra dosyasında 11/1/2017 tarihinde 40.000,00.-TL asıl alacak ile 22.000,00.-TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 62.000,00.-TL’nın tahsili için ilamsız icra takibi başlatmış, ödeme emrinde borcun sebebi olarak 30/11/2010 tarihli 0130368 numaralı çek gösterilmiş, davalı borçlunun itirazı üzerine süresinde itirazın iptali davası açılmıştır.
Davacı vekili davalının eşi ile yapılan satış vaadi sözleşmesi gereğince bir miktar ödeme yapılıp çek teslim edildiğini, davalının eşinin açtığı dava sonucunda taşınmazın davalının eşi adına tesciline karar verildiğini, takip konusu alacağın taşınmaz satışında verilen sözkonusu çek bedelinden kaynaklandığını ileri sürerek takibe yapılan itirazın iptalini istemiştir.
Takip konusu 0130368 numaralı çekin davalı tarafından, eşinin davacı şirketten satın aldığı taşınmaz nedeniyle verildiği davacının da kabulündedir. Davacının delil olarak dayandığı Mudanya 1. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2014/36 –169 sayılı dosyasının incelenmesinde davalının eşi olan Mustafa Aktaş’ın müteahhit olan davacı şirket ile dava dışı kooperatif aleyhine satış vaadi sözleşmesine dayalı olarak tapu iptal ve tescil davası açtığı, dava tarihi itibariyle sözleşme bedelinin 230.0000.-TL’nın ödendiği, bu miktarın bir kısmı için nakit ödeme yapıldığı, kalan tutarı için ise davalı … Faizelt Aktaş’a ait 130366 ve 130367, 130368 numaralı çeklerin verildiği, 40.000,00.-TL bedelli olan 130368 numaralı çekin 20.000,00.-TL’nın müteahhite ödendiği, kalan 20.000,00.-TL’nın ise taşınmazdaki eksik işler karşılığı olarak ödenmediği, mahkemece yapılan yargılama sonucunda da 130368 numaralı çekin 20.000,00.-TL’sının müteahhite ödendiği, eksik iş yapılması nedeniyle kalan tutardan Mustafa Aktaş’ın sorumlu olmadığına karar verildiği, bu kararın Yargıtay incelemesinden geçerek kesinleştiği anlaşılmaktadır.
Davacı, tapu iptal ve tescil davasında taşınmaz bedeli karşılığında verilen takip konusu çek ile birlikte 20.000,00.-TL’nın ödenmediğini ileri sürmüş ise de davacının da taraf olduğu dosyada davalının eşi yararına borcun ifası amacıyla verdiği 130368 numaralı takip konusu çekin 20.000,00.-TL’nın ödendiğine, kalan tutardan ise dairedeki eksik işler nedeniyle sorumlu olunmadığına ilişkin verilen kesinleşmiş kararın davacı aleyhine kesin delil niteliğinde olması nedeniyle davacının tekrar aynı çeke dayanarak alacak talebinde bulunması mümkün değildir. Kaldı ki davacının davalının başka bir borç ilişkisi nedeniyle sözkonusu çeki teslim ettiğine ilişkin bir iddiası da bulunmamaktadır.
Davacının dava dilekçesindeki açıklamaları ve Mudanya 1. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin dosya kapsamına göre çekin davacıya verilmesine neden olan temel ilişkinin sona ermesi, mahkeme kararı ile sözkonusu çekten dolayı borçlu olunmadığının belirlenmesi nedeniyle davacının istinaf sebepleri yerinde görülmemiştir.
Mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmaması nedeniyle davacı vekilinin istinaf talebinin reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Bursa 2. Asliye Ticaret Mahkemesinin 06/03/2020 tarih, 2017/1129 esas, 2020/191 karar sayılı kararının usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşıldığından HMK 353/1-b-1 hükmü gereğince davacının istinaf kanun yolu başvurusunun ESASTAN REDDİNE,
2-İstinaf kanunun yoluna başvuran davacı tarafından yatırılması gereken 80,70 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 54,40 TL harcın mahsubu ile eksik olan 26,30 TL harcın davacıdan alınarak Hazine’ye irat kaydına,
3-İstinaf yargılama giderlerinin, gideri yapan taraf üzerinde bırakılmasına,
4-İstinaf yargılaması sırasında duruşma açılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
5-Karar tebliğ ve harç tahsil işlemlerinin ilk derece mahkemesince yapılmasına,
Dair, duruşma açılmadan dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda, 6100 sayılı HMK’nun 362/1-a maddesi gereğince kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 20/10/2022


Başkan …
¸e-imzalıdır

Üye …
¸e-imzalıdır

Üye …
¸e-imzalıdır

Katip …
¸e-imzalıdır