Emsal Mahkeme Kararı Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi 2022/414 E. 2022/27 K. 26.09.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BURSA BAM 14. HUKUK DAİRESİ
T.C.
BURSA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
14. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2022/414
KARAR NO : 2022/27

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : BURSA 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 22/11/2018
NUMARASI : 2016/519E. 2018/1509K.
DAVACI : … – …
VEKİLLERİ : Av. … – Büyükdere Cad Kervangeçmez Sok No:3 Osman Keçeli İş Merkezi Kat:5 Mecidiyeköy Şişli/ İSTANBUL
DAVALI : 1- ULUDAĞ ELEKTRİK DAĞITIM A.Ş
VEKİLİ : Av. …
DAVALI : 1- …
VEKİLİ : Av. …
DAVA : Alacak (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
İSTİNAF KARAR TARİHİ : 26/09/2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 28/09/2022
Bursa 2. Asliye Ticaret Mahkemesinin 08/11/2018 tarih, 2015/115 esas, 2018/1422 sayılı kararının istinaf incelemesi neticesinde;
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMASININ ÖZETİ:
Davacı vekili, müvekkilinin davalı kurumların abonesi olduğunu ve abonelik sözleşmesine dayalı olarak elektrik satın aldığını, davalı kurumun haksız olarak kayıp kaçak bedeli adı altında tahsilatlar yaptığını belirterek, bu adlar altında tahsil edilen bedellerin fazlaya ait hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 10.000,00-TL ‘lik kısmının davalılardan istirdatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı Clk Uludağ Elektrik Per. Sat. A.Ş. vekili cevap dilekçesinde özetle; yapılan tahsilatların EPDK kurul kararları ve yasal mevzuat çerçevesinde olduğunu belirterek davanın reddini talep etmiştir.
Davalı …Ş. vekili cevap dilekçesinde özetle; yapılan tahsilatların EPDK kurul kararları ve yasal mevzuat çerçevesinde olduğunu belirterek davanın reddini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARININ ÖZETİ:
Mahkemece, davacının davalı şirketlerden satın aldığı elektrik enerji bedeline karşılık düzenlenen faturalarda kayıp kaçak bedeli adı altında tahsilatlar yapılmasının 6719 Sayılı Kanunun 20.maddesi gereğince yapılan değişiklik ile 446 Sayılı Kanunun değiştirilen 17.maddesi uyarınca EPDK’nun bu konudaki düzenleyici işlemlerine ve tarife yönetmeliklerine uygun tahsil edildiği anlaşıldığından, konusuz kalan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ:
Davacı vekili , 6446 sayılı EPDK kanununun geçici madde 20 ve geçici madde 19 da yer alan düzenlemelerin kanunların geriye yürümezliği ilkesine ve Anayasa’ya aykırı olduğundan, Anayasa’da bulunan kazanılmış haklara saygı ilkesine de aykırılık oluşturduğunu belirterek istinaf isteminde bulunmuştur.
İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ:
HMK’nın 355. maddesine göre istinaf incelemesi; istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırılık görüldüğü takdirde ise resen gözetilmek suretiyle yapılmıştır.
Dava, elektrik enerjisi bedeli ile birlikte alınan kayıp kaçak bedeli, dağıtım bedeli, perakende satış hizmet bedeli, sayaç okuma bedelinin istirdatı talebine ilişkindir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık, davacının kullandığı elektrik nedeniyle davacıdan kayıp/kaçak bedeli, dağıtım bedeli, perakende satış hizmet bedeli, sayaç okuma bedelinin alınıp alınamayacağı, dava tarihinden sonra yürürlüğe giren kanun değişikliğinin uyuşmazlığa etkisinin nasıl olacağı hususundadır.
Dava tarihinden sonra 17/6/2016 tarih ve 29745 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 6719 sayılı Kanun ile 6446 sayılı Kanunun 3, 5, 6, 7, 9, 14, 17, 18, 19, 27. maddeleri değiştirilip bazı maddelere yeni fıkralar eklenmiş, ayrıca geçici 19. ve 20. maddeler düzenlenmiştir. Geçici 20.maddede, “(1) Kurul kararlarına uygun şekilde tahakkuk ettirilmiş dağıtım, sayaç okuma, perakende satış hizmeti, iletim ve kayıp-kaçak bedelleri ile ilgili olarak açılmış olan her türlü ilamsız icra takibi, dava ve başvurular hakkında 17. madde hükümleri uygulanır.”, 17/10.maddede ise “..(10) Kurum tarafından gelir ve tarife düzenlemeleri kapsamında belirlenen bedellere ilişkin olarak yapılan başvurularda ve açılan davalarda; tüketici hakem heyetleri ile mahkemelerin yetkisi, bu bedellerin, Kurumun düzenleyici işlemlerine uygunluğunun denetimi ile sınırlıdır.” hükmü getirilmiştir. Bu hüküm ile Tüketici Hakem Heyetlerinin ve Mahkemelerin bu konularda açılacak davalarda inceleme ve araştırma yetkileri geçmişe de etkili olarak sadece bu dağıtım, sayaç okuma, perakende satış hizmeti, iletim ve kayıp-kaçak bedellerinin Kurumun bu konulardaki düzenleyici işlemlerine uygunluğunun denetimi ile sınırlanmış, bu bedellerin alınmasında esas olan ilgili tarifelerin düzenlenmesinde EPDK.nun Kanundaki yetkileri genişletilerek yukarıda sözü edilen bedeller maliyet unsuru kapsamına dahil edilmiştir.
Yine, 6719 sayılı Kanunun 26. maddesi ile 6446 sayılı Elektrik Piyasası Kanunu’na eklenen; Geçici madde 19; “Bu maddeyi ihdas eden Kanunla öngörülen düzenlemeler yürürlüğe konuluncaya kadar, Kurul tarafından yürürlüğe konulan mevcut yönetmelik, tebliğ ve Kurul kararlarının bu Kanuna aykırı olmayan hükümlerinin uygulanmasına devam olunur.” hükmünü içermekte olup, 6719 sayılı Kanun ile yapılan değişikliklerin Kanunun 17.06.2016 yürürlük tarihinden önceki dönemde geçerli olan EPDK kararlarına dayanılarak tahsil edilmiş dava konusu kayıp kaçak bedelleri ve diğer kalemlerle ilgili olarak açılan ve halen devam eden alacak davalarında da geçmişe etkili olacak şekilde uygulanması gerektiği anlaşılmaktır.
Her dava, açıldığı tarihteki fiili ve hukuki sebeplere ilişkin koşullara göre hükme bağlanır. Ne var ki, dava açıldıktan sonra dava konusu alacağın ödenmesi, menkul malın davacıya teslim edilmesi, gayri menkulün tahliye edilmesi gibi nedenlerle veya davanın açılmasından sonra yürürlüğe giren yeni bir kanun yada Anayasa Mahkemesi’nin iptal kararı nedeniyle davanın konusuz kalması mümkündür. Davanın konusuz kaldığının tespit edilmesi halinde, mahkemece; esas (asıl talep) hakkında “Davanın esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına” ilişkin hüküm kurulması gerekmektedir. (bknz.Y. 3. HD.14.11.2017 T, 2017/16327- 2017/15872)
Bu itibarla HMK’nun 355.maddesi gereğince istinaf yoluna başvuranın sıfatına ve istinaf konusu yapılan nedenlere ve kamu düzeni ile sınırlı olarak yapılan inceleme sonucunda, ilk derece mahkemesi kararı usul ve yasaya uygun olduğundan davacı vekilinin istinaf başvurusunun reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Bursa 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 22/11/2018 tarih ve 2016/519-2018/1509 sayılı kararının usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşıldığından HMK 353/1-b-1 hükmü gereğince davacı vekilinin istinaf kanun yolu başvurusunun ESASTAN REDDİNE,
2-İstinaf kanun yoluna başvuran davacı tarafından yatırılması gereken 80,70-TL istinaf karar harcından peşin alınan 59,30-TL harcın mahsubu ile eksik kalan 21,40.-TL istinaf karar harcının davacıdan alınarak hazineye irat kaydına,
3-İstinaf yargılaması sırasında duruşma açılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
4-İstinaf yargılama giderlerinin, gideri yapan taraf üzerinde bırakılmasına,
5-Karar tebliğ ve harç tahsil işlemlerinin ilk derece mahkemesince yapılmasına,
Dair, duruşma açılmadan dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda, 6100 sayılı HMK’nun 362/1-a maddesi gereğince kesin olmak üzere 26/09/2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi.


Başkan …
e-imza

Üye …
e-imza

Üye …
e-imza

Katip …
e-imza