Emsal Mahkeme Kararı Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi 2022/258 E. 2022/46 K. 26.09.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BURSA BAM 14. HUKUK DAİRESİ
T.C.
BURSA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
14. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2022/258
KARAR NO : 2022/46

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : BURSA 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 09/03/2020
NUMARASI : 2019/928 E. 2020/265 K:

DAVACI : … …
VEKİLİ : Av. …
[16287-82154-26213] UETS
DAVALI : …
VEKİLİ : Av. …

DAVANIN KONUSU : Alacak (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan)
İSTİNAF KARAR TARİHİ : 26/09/2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 30/09/2022

Bursa 1. Asliye Ticaret Mahkemesinin 09/03/2020 tarih, 2019/928 esas, 2020/265 karar sayılı Kararına yönelik yapılan istinaf başvurusunun incelenmesi neticesinde;
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMASININ ÖZETİ:
Davacı vekili, iş sahibi davalı …, yükleniciler olan dava dışı Alsa ve Metsa firmaları ile müvekkili arasında kurulu bulunan Bursa Büyükşehir Belediye Stadyum Kavşağı Köprüsü Bağlantı Yolları Projesi kapsamındaki Viadük 1 ve Viadük 2’ye ait çelik konstroksiyon projesinde müvekkilinin imalat ve tedarikte bulunduğunu, iş sahibi belediyenin ve yüklenici Alsa firmasının isteği üzerine müvekkili ile sözleşme imzalayan Metsa firmasının çeşitli bahanelerle müvekkili hakedişinde kesintiler yaptığını, bazı ödemeleri yapmadığını ileri sürerek müvekkiline ödenmesi gereken ve bunun için kesilmiş bulunan 30/07/2018 tarih 165099 sıra no 223.565,42 TL toplam bedelli Metsa tarafından iade edilen fatura ve yine belirtilen işin yapımı sırasında ödemelerin geç yapılmasından kaynaklı ödemesi kabul edilen ve fakat yapılmayan fiyat farkı olan 70.000,00 TL nin KDV si ile fazlaya ilişkin dava ve talep hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 1.000,00- TL si olmak üzere toplam 224.565,42 TL’nin ihtar tarihinden itibaren işleyecek en yüksek ticari faizi ile birlikte davalı … ile Metsa ve Alsa firmalarından tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı … vekili, Yapım İşleri Genel Şartnamesi 20/8 m. uyarınca müvekkilinin alt yüklenicilere karşı ödeme yükümlülüğü bulunmadığını, dolayısıyla müvekkiline husumet yöneltilemeyeceğini savunarak davanın reddini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARININ ÖZETİ:
Mahkemece, iş sahibi davalı … olup, yüklenicilerin farklı firmalar olduğu, davacının yüklenicilerle taşeronluk sözleşmesi imzalamış olduğu, taraflar arasında herhangi bir sözleşme ilişkisi bulunmadığı, davalı … yönünden Mahkemenin 2018/1198 esas sayılı dosyasında davanın tefrik edilerek eldeki esasa kaydedilmiş olduğu, yüklenici firmalar hakkındaki asıl davanın yargılamasının halen devam etmekte olduğu, davacının bir alacağı varsa bile sözleşme ilişkisi bulunan yüklenicilerden talepte bulunabileceği, davalıya husumet yöneltilemeyeceği gerekçesiyle davanın pasif husumet yokluğu nedeniyle reddine karar verilmiş ve verilen karara karşı davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ:
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle:
Dava konusu işin davalı belediyenin işi olduğunu ve müvekkilinin dava konusu işi yüklenici firmalardan davalı belediyenin oluru ve görüşü alınarak aldığını ve yaptığını, dolayısıyla alacağının bir kısmını alamayan müvekkilinin davalıya husumet yöneltmesinin doğru ve hukuka uygun olduğunu belirterek hükmün kaldırılmasını istemiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ:
HMK’nın 355. maddesine göre istinaf incelemesi; istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırılık görüldüğü takdirde ise resen gözetilmek suretiyle yapılmıştır.
Dava, TBK 470 vd m. düzenlenen eser sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsili istemine ilişkin olup, dosya kapsamından davalı belediyenin iş sahibi, dava dışı Alsa Nakliye İnşaat San. ve Tic. Ltd. Şti. ile Metsa Grup İnşaat Nak. …Asfalt ve Hazır Bet.San.Tic.A.Ş.’nin yüklenici oldukları, adı geçen firmaların davacı ile alt yüklenici sözleşmeleri imzaladıkları anlaşılmaktadır.
İş bu dava davalı … ile dava dışı Alsa ve Metsa firmaları aleyhine açılmış, mahkemenin 2018/1198 Esasında devam etmekte olan yargılama sırasında 20/12/2019 tarihli ara karar ile davalı … hakkındaki davanın o davadan tefriki ile ayrı bir esas kaydına karar verilerek iş bu esasa kaydedilmiştir.
6100 sayılı HMK. 114/1-c maddesi uyarınca mahkemenin görevli olması dava şartı niteliğinde olup, mahkemece davanın her aşamasında re’sen dikkate alınmalı, dava şartının bulunmaması halinde HMK.’nın 115/2. maddesi uyarınca davanın usulden reddine karar verilmelidir.
Ticari davalar TTK. 4.maddesinde; mutlak ve nispi ticari dava olarak düzenlenmiştir. Uyuşmazlığın Türk Ticaret Kanunu’nda düzenlenen bir hususa ilişkin olması veya davanın ticaret mahkemesinde görüleceğine dair açık bir yasal düzenlemenin bulunması halinde mutlak ticari dava, her iki tarafın da ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan uyuşmazlıklarda ise nispi ticari dava söz konusu olup, Ticaret Mahkemesi görev alanı içinde kalacaktır.
Somut olayda, uyuşmazlık eser sözleşmesinden kaynaklanmakta olup, bu nevi davaların ticari dava olduğuna ya da asliye ticaret mahkemelerinde görüleceğine ilişkin yasal bir düzenleme bulunmamaktadır. Davalı … de uyuşmazlık konusu işleri, ticari işletmeleriyle ilgili olarak değil, kamu hizmetlerinin yürütülmesi amacıyla gerçekleştirmiştir. Kaldı ki, TTK’nın 16/2. maddesi uyarınca devlet, il özel idaresi, belediye ve köy ile diğer kamu tüzel kişileri ile kamu yararına çalışan dernekler ve gelirinin yarısından fazlasını kamu görevi niteliğindeki işlere harcayan vakıflar, bir ticari işletmeyi, ister doğrudan doğruya kamu hukuku hükümlerine göre yönetilen ve işletilen bir tüzel kişi eliyle işletsinler, kendileri tacir sayılamayacağından davalı belediyenin tacir olarak kabulü de mümkün bulunmamaktadır. Bu nedenle, tacirin işlerinin ticari olması ilkesi de burada işlevsiz hale gelmiştir.
O halde mahkemece davalı belediyeye yönelik iş bu davaya bakma görevinin HMK’nun 2. maddesi uyarınca Asliye Hukuk Mahkemelerine ait olduğu gözetilerek mahkemenin görevsizliğine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş olup, açıklanan nedenlerle davacı vekilinin sair istinaf sebepleri incelenmeksizin istinaf başvurusunun usulen kabulü ile HMK 355,353/1-a3 m. uyarınca hükmün kaldırılmasına, Dairemiz kararı gereğince bir karar verilmek üzere dosyanın kararı veren mahkemeye gönderilmesine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacı vekilinin istinaf talebinin usulen KABULÜ ile Bursa 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 09/03/2020 tarih ve 2019/928 E.-2020/265 K. sayılı kararının HMK 355, 353/1-a3 m. uyarınca KALDIRILMASINA,
Dairemiz kararında belirtilen hususlar dikkate alınarak bir karar verilmek üzere dosyanın ilk derece mahkemesine GÖNDERİLMESİNE,
2-Davacı vekilinin sair istinaf sebeplerinin şimdilik incelenmesine yer olmadığına,
3-Davacı tarafından yatırılan istinaf karar harcının talep halinde ilk derece mahkemesince davacıya idesine,
4-İstinaf başvurusu için yapılan yargılama giderlerinin esas hükümle birlikte ilk derece mahkemesince yargılama giderleri içinde değerlendirilmesine,
5-Kararın ilk derece mahkemesince taraflara tebliğe gönderilmesine,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda 6100 sayılı HMK’nun 362/1-g hükmü uyarınca KESİN olmak üzere 26/09/2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi.


Başkan …
E-İmzalıdır.

Üye …
E-İmzalıdır.

Üye …
E-İmzalıdır.

Katip …
E-İmzalıdır.