Emsal Mahkeme Kararı Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 13. Hukuk Dairesi 2022/1093 E. 2022/1119 K. 23.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BURSA BAM 13. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No: 2022/1045 – 2022/1053
T.C.
BURSA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
13. HUKUK DAİRESİ K A R A R

DOSYA NO : 2022/1045
KARAR NO : 2022/1053

B.A.M. KARAR TARİHİ : 15/06/2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 05/07/2022

Davacı tarafından, davalılar aleyhine açılan davanın yapılan yargılaması sonunda mahalli mahkemesince davanın kabulüne dair verilen karara süresi içinde davalı Türkiye Sigorta A.Ş. vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine yapılan ön inceleme sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde, müvekkiline ait araç sürücüsü Emre USLU’nun idaresindeki 16 S 2534 plakalı aracına, davalı Süleyman Barman tarafından kullanılan 16 SLL 21 plakalı aracın, hızını alamayarak çarpması sonucu meydana gelen maddi hasarlı trafik kazasında, otomobilinin hasar görmüş olduğunu, 16 SLL 21 plakalı aracın malikinin, diğer davalı Ferkan Servis Taşımacılığı İş Gücü Temini Temizlik Araç Kiralama Turizm Ltd Şti. Olduğunu belirterek müvekkiline ait araçta meydana gelen değer kaybı nedeni ve aracın kullanılamamasından doğan zarar nedeniyle ile fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak kaydıyla şimdilik 1.000,00 TL maddi tazminatın kaza tarihi itibari ile işleyecek faizi, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir. Davacı vekili talep sonucunu açıklarken 950,00 TL değer kaybı için 50,00 TL kazanç kaybı için dava açtıklarını belirtmiştir.
Davalı Türkiye Sigorta AŞ vekili cevap dilekçesinde; dava şartı sigortaya başvuru yapılmadığı, davanın zamanaşımına uğramış olduğunu, sigortalı araç sürücüsüne ait kusur oranını kabul etmediklerini, ceza davasındaki kusur oranı değil, mahkemede tespit edilen maddi vakaların geçerli olduğunu, bu yüzden yeninden kusur tespitinin yapılmasının gerektiğini, değer kaybı talebine ilişkin yapılacak değerlendirmede ZMMS Genel Şartları ve ekindeki formüllerin kullanılması, kazanç kaybının müvekkilinden talep edilemeyeceğini belirterek usul ve esas yönünden davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Diğer davalıların usulüne uygun tebligata rağmen davaya cevap vermedikleri anlaşılmıştır.
Mahkemece, kazanç kaybına yönelik talebinin feragat nedeniyle reddine, değer kaybına yönelik talebinin kabulü ile, 950,00 TL değer kaybı tazminatının davalı sigorta şirketinden 27/03/2018 temerrüt tarihinden itibaren, diğer davalılar yönünden 14/12/2017 kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine, fazlaya ilişkin hakkın saklı tutulmasına dair karar verilmiştir.
Davalı Türkiye Sigorta A.Ş. Vekili istinaf kanun yoluna başvuru dilekçesinde, alınan bilirkişi raporunun hatalı olduğunu, aracın otobüs değil minibüs olduğunu, bilirkişi raporunda 2017 listesine göre kasko fiyatının hatalı olarak 114.290,00 TL olarak yazıldığını, rayiç değerin fahiş belirlendiğini, aracın daha önce aynı yerlerden hasar aldığını, değer kaybının söz konusu olmadığını beyan ederek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılması ile davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE:
Dava, davacının trafik kazası nedeniyle aracında oluşan değer kaybı ile kazanç kaybına ilişkin maddi tazminat davasıdır.
HMK’nın “İstinaf Yoluna Başvurulabilen Kararlar” başlıklı 341. maddesinin (2) no’lu bendinde, miktar veya değeri binbeşyüz Türk Lirasını geçmeyen malvarlığı davalarına ilişkin kararların kesin olduğu belirtilmiştir. 01/01/2022 tarihinden itibaren verilen kararlarda miktar ve değeri 8.000,00.-TL’yi geçmeyen malvarlığı davalarına ilişkin kararlar kesindir (HMK’nın 341/2.m.). Alacağın bir kısmının dava edilmiş olması durumunda kesinlik sınırı alacağın tamamına göre belirlenir (HMK’nun 341/3.m.). Alacağın tamamının dava edilmiş olması durumunda, kararda asıl talebin kabul edilmeyen bölümü kesinlik sınırını geçmeyen taraf, istinaf yoluna başvuramaz (HMK’nun 341/4.m.).
Hükme bağlanan miktar / istinafa getirilen miktar 950,00.-TL olup mahkeme karar tarihi itibariyle söz konusu miktar kesinlik sınırları içindedir.
HMK’nın 346. maddesi gereğince kesin olan karara ilişkin istinaf başvurusunda bulunulması halinde kararı veren mahkeme tarafından istinaf dilekçesinin reddine karar verilebileceği gibi istinaf incelemesi sırasında da istinaf isteminin reddine karar verilebilir.
Bu durumda, HMK’nın 341/2. maddesinde açıklanan 8.000,00.- TL’nin altında kalan miktar yönünden davalı vekilinin istinaf başvuru dilekçesinin reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davalı Türkiye Sigorta A.Ş. vekilinin Bursa 1. Asliye Ticaret Mahkemesinin 12/01/2022 tarih ve 2018/638 Esas – 2022/13 Karar sayılı kararına yönelik istinaf kanun yolu başvuru dilekçesinin HMK 352. maddesi gereğince USULDEN REDDİNE,
2-Davalı vekili tarafından yatırılan istinaf karar harcının istek halinde ilk derece mahkemesince iadesine,
3-İstinaf talebinde bulunan tarafından karşılanan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına, artan kısmın talep halinde ilk derece mahkemesince yatırana iadesine,
4-Karar tebliğ ve harç iade işlemlerinin ilk derece mahkemesince yapılmasına,
Dair, duruşma açılmadan dosya üzerinde yapılan ön inceleme sonunda, 6100 sayılı HMK’nun 362/1.a hükmü uyarınca 15/06/2022 tarihinde kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi.