Emsal Mahkeme Kararı Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 13. Hukuk Dairesi 2021/498 E. 2021/547 K. 01.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BURSA BAM 13. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No: ……
T.C.
BURSA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
13. HUKUK DAİRESİ K A R A R

DOSYA NO : …………..
KARAR NO : ………..

BAŞKAN : ……..
ÜYE : ………..
ÜYE : …………

KATİP : ……………

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : BURSA 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : ……….
KARAR NO : …………….
KARAR TARİHİ : 29/04/2019
İSTİNAF BAŞVURU TARİHİ : ………………….
ASIL DAVADA DAVACILAR : ……….
2- …………..
VEKİLİ : A………………
DAVALI : 1- …………..
VEKİLİ : Av. ………..
DAVALILAR : 2- ……..
3-………
VEKİLİ : Av. …………..
DAVALI : 4- …………..
VEKİLİ : Av. …………

BİRLEŞTİRİLEN 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
……… ESAS SAYILI DAVADA
DAVACILAR : 1- ……………
2- …………………
VEKİLİ : Av…………
DAVALI :………………….
DAVANIN KONUSU : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan)
B.A.M. KARAR TARİHİ : 01/12/2021
KARAR YAZIM TARİHİ : 17/12/2021

Davacılar tarafından, davalılar aleyhine açılan davanın yapılan yargılaması sonunda mahal mahkemesince asıl davanın konusuz kaldığından esas hakkında karar verilmesine yer olmadığına, birleşen davanın kısmen kabulüne dair verilen karara süresi içinde, davalı……, davalı ……… Ltd.Şti. ve davalı …………….vekilleri tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine yapılan ön inceleme sonunda, incelemenin duruşma açılmadan karar verilmesi mümkün hallerden olduğu anlaşılmakla dosya incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacılar dava dilekçesinde, 21/11/2016 tarihinde meydana gelen ve davalı………. Ltd. Şti. ve davalı …………. ‘a ait iki ayrı aracın kusurlu biçimde karıştığı trafik kazasında savrulan ve yoldan çıkan …………… plakalı aracın çarpması sonucunda yol kenarında beklemekte olan ……………’nun vefat ettiğini, kaza sebebiyle kazaya karışan araçların kusurlu olduğunu, sigorta şirketinin de zorunlu mali mesuliyet sigortacısı sıfatıyla sorumluluğu bulunduğunu, …………..u’nun vefatı sebebiyle davacılar……… ve………….’nun destekten yoksun kaldıklarını ayrıca manevi zarara uğradıklarını ileri sürerek her bir davacı için şimdilik 100,00.-TL destekten yoksunluk tazminatı ile 100.000,00.-TL manevi tazminatın davalılardan mütesesilen tahsilini talep etmiştir.
Davalılar……….. ve………..Ltd.Şti. vekili cevap dilekçesinde, kazaya sebebiyet veren tarafın …………… olduğu, kendilerinin kusuru bulunmadığını, istenen manevi tazminat miktarının da yüksek olduğunu beyan etmiş, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı ………. Sigorta A.Ş. vekili cevap dilekçesinde, kusur oranı ve poliçe limiti ile sorumlu olduklarını manevi tazminattan sorumlu olmadıklarını, destek zararının aktüer bilirkişi tarafından hesaplanmasını, kusur oranının belirlenmesini, kendilerine başvuru tarihinden itibaren faiz istenebileceğini, bu nedenle kaza tarihinden işleyecek faiz taleplerini kabul etmediğini, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Birleşen dava davacısı dilekçesinde, 21/11/2016 tarihinde …………. ait olan ve ………..’ün kullandığı araç ile davalı şirket sigortalısı ………………’ın kullandığı araç ile çarpıştığını, çarpışmanın şiddeti ile ………….’ün kullandığı aracın sürüklenerek yol kenarında beklemekte olan ………’na çarpması sonucu müteveffa Sevim Hatinoğlu’nun hayatını kaybettiğini, kazaya sebebiyet veren ……….. ……….. ve davalı şirket sigortalısı ……..’ın KTK 57/1-a maddesini ihlal ederek tamamen kusurlu olduğunu, müteveffanın ise kusursuz olduğunu, yaşanan kaza sonrasında 14/12/2016 tarihinde kazaya sebebiyet veren ……….’ın Zorunlu Trafik Sigorta Şirketinin davalı şirket olması sebebiyle maddi tazminat talebi için ……….rduğu ancak kendilerine herhangi bir dönüş yapılmadığı, davacı ……. … eşini kaybetmesinden dolayı yoksun kalacağı destek sebebiyle şimdilik 100,00.-TL, davacı ………lu için annesini kaybetmesi nedeniyle yoksun kalacağı destek sebebiyle şimdilik 100,00.-TL maddi tazminat talep ettiklerini, ……….. esas sayılı dosya birleştirilmesini talep etmiştir.
Mahkemece, birleşen dava yönünden; feragat sebebiyle davanın reddine, asıl dava yönünden; maddi tazminata ilişkin dava konusuz kaldığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına, manevi tazminata ilişkin davanın kısmen kabulü ile davacı eş ……. ……. yönünden 40.000,00.-TL ve davacı kız ……… yönünden 35.000,00.-TL olmak üzere toplam 75.000,00.-TL manevi tazminatın kaza tarihi olan 21/11/2016 tarihinden işleyecek yasal faiziyle birlikte davalılar….., ……San. Tic. Ltdi. Şti. ve………’dan müteselsilen alınarak adı geçen davacılara ödenmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiştir.
Davalı………vekili istinaf kanun yolu başvuru dilekçesinde, davacılara maddi tazminat olarak davalılardan ………..Sigorta A.Ş. tarafından destekten yoksun kalma tazminatı ödendiği, her ne kadar her iki tazminat farklı olsa da, neticeten bir ödeme yapıldığı göz önüne alınarak, manevi tazminat belirlenirken bu ödemenin göz önüne alınması gerektiği, 13.Asliye Ceza Mahkemesinde görülen davada Yıldırım Belediyesi’nin de 1.derecede kusurlu olduğu görüldüğü, ancak davacıların Yıldırım Belediyesine dava açmadıkları, eğer davacılar Asliye Ceza Mahkemesi’nde alınan kusuru raporuna göre Yıldırım Belediyesi’ne de dava açsalardı, davalı ……….. aleyhine belirlenecek tazminat miktarının da farklı olacağı, Buna göre Yıldırım Belediyesi’ne dava açılabilirliği gözönüne alınarak manevi tazminat rakamının belirlenmesi gerektiği, ayrıca belirlenen manevi tazminat rakamının fahiş olduğu, müvekkilinin ödeme gücünü aştığı, davacıların zenginleşmesine neden olduğu, yerel mahkeme kararının kaldırılmasına, müvekkili aleyhine belirlenen manevi tazminatın dilekçesinde belirtilen neden ve kıstaslara göre belirlenmesini talep etmiştir.
Davalı …… vekili istinaf kanun yolu başvuru dilekçesinde, müvekkilinin olayda mağdur olduğu, müvekkili kendi yolunda seyir halindeyken tali yoldan çıkan davalı ……….’ın vurması ile beraber olaya karıştığı ve kazanın ayrıca bir mağduru olduğu, bu sebeple tazminattan müteselsil sorumlu olmasının yasalara uygun düşmediği, ayrıca davacılara Sigorta şirketinin bu olay ile ilgili tazminat ödediği, müvekkilinin manevi desteğini davacılardan esirgemediği, davacıları hastanede ziyaret ettiği, ayrıca başsağlığı için bir çok kez görüştüğü, davacıların da müvekkilinin işbu iyi niyetini gördüğü ve takdir de ettikleri, müvekkilinin olay günü ve olayı takip eden günlerde de üzerine düşen vazifeleri yerine getirdiği, yerel mahkeme kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalılar……. ve ………. Mak. Ltd. Şti. vekili istinaf kanun yolu başvuru dilekçesinde, davacılar için hükmedilen manevi tazminatın son derece fahiş olduğu, davalı müvekkillerin iş bu kaza nedeniyle sorumlulukları olmadığı, müvekkil ……. seyir halinde iken kaza diğer davalı……….’ın eylemi nedeniyle meydana geldiği, bu kapsamda illiyet bağı kesildiği, cevap dilekçesinde illiyet bağının kesilmiş olduğu ve kusur durumuna ilişkin keşif ve bilirkişi incelemesi talep etmiş olmasına rağmen bu taleplerinin değerlendirilmediği, bu nedenlerle yerel mahkeme kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DEĞERLENDİRME ve GEREKÇE
Dava, haksız fiil sebebiyle ölenin yakınlarının maddi ve manevi tazminat talebine yöneliktir.
Bursa 13 Asliye Ceza Mahkemesi ……….. E. sayılı dosyasının incelenmesinde, dosyamız davalılarından sanıklar…… ve………… hakkında hakkında, 5237 sayılı TCK 85/1 maddesi uyarınca ceza tertibine gidildiği, hükme esas alınan bilirkişi raporunda sanık Abdulkadir’in tali, sanık Bakan’ın asli, dava dışı Yıldırım Belediyesi’nin tali kusurlu olduğu, müteveffa ……’in kusursuz olduğu bildirilmiş, sanıkların ayrı ayrı istinaf başvurusu üzerine, Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 3 CD,….. E.- ……. K. sayılı ilamıyla istinaf başvurusunun esastan reddine kesin olarak karar verilmiştir. Hukuk hakimi, ceza mahkemesince belirlenen kusur oranıyla bağlı değilse de, ceza mahkemesince belirlenen maddi olgu hukuk hakimini bağlayacaktır (Yargıtay 17 HD, 2020/321 E-2021/1461 K sayılı ilam). Kesinleşen ceza mahkemesi kararı ve kaza tespit tutanağı birlikte değerlendirildiğinde, davacılar murisi ………..’e kusur atfedilmemesi ve 2918 sayılı KTK 88/1 maddesi gereği davalıların müştereken ve müteselsilen sorumlu tutulmasında isabetsizlik bulunmamaktadır. Davalı…….., davalı…… Ltd.Şti., davalı……….. vekillerinin bu yoldaki istinaf sebepleri ayrı ayrı yerinde değildir.
6098 sayılı TBK 56/2 maddesi gereği, haksız fiil sebebiyle bedensel zarar ya da ölüm halinde, zarar gören veya ölenin yakınları da manevi tazminat olarak uygun bir miktar paranın ödenmesini isteyebilir. Manevi tazminat, kişilik hakları saldırıya uğrayan tarafın manevi dengesindeki bozulmanın giderilmesi için yasanın öngördüğü telafi şeklidir. Ayrıca kırgınlık, kızgınlık hatta intikam duygusunu da tatmin etmeye yarar (Emsal Yargıtay HGK 2001/4-1016 E., 757 K.). Olay sebebi ile duyulan acı, ızdırap ve elemi kısmen de olsa dindirmeye yardımcı olur. Manevi tazminatın belirlenmesinde ölçüt; ne faili ekonomik olarak yıkacak ne de mağdur için manevi zararı özlenebilir hale getirecek yükseklikte olmamasıdır. (Prof. Dr. Mustafa Dural, Doç. Dr. Tufan Öğüz; Türk Özel Hukuku Cilt:2, Filiz Yayınevi). Başka bir ifadeyle manevi tazminat, ruhsal durumu düzeltecek nitelikte ve miktarda olup, mağdur tarafından bu durumu özlenir hale getirecek veya sebepsiz zenginleşme yaratabilecek miktara hükmedilmeyecektir. Bir ceza niteliğinde olmadığı gibi mal varlığına ilişkin zararın giderilmesini de amaç edinmez (Yargıtay 1966/7 E.1966/7 K. sayılı İBK). Olay sebebi ile eşini kaybeden davacı Fikri ve babasını kaybeden davacı Benan lehine hükmedilen tazminat miktarlarında, kazanın meydana geliş şekli, kusur durumu, kaza tarihinde paranın alım gücü, tarafların sosyal ve ekonomik durumları birlikte değerlendirildiğinde isabetsizlik bulunmamaktadır. Davalı …….., davalı……… Ltd.Şti., davalı ………. vekillerinin bu yoldaki istinaf sebepleri ayrı ayrı yerinde değildir.
HMK’nın 355. maddesi gereğince istinaf yoluna başvuranın sıfatına ve istinaf konusu yapılan nedenlere ve kamu düzeni ile sınırlı olarak yapılan inceleme sonucunda, ilk derece mahkemesin kararı usul ve yasaya uygun olması nedeniyle davalı…… davalı …. Ltd.Şti., davalı………. vekillerinin istinaf taleplerinin ayrı ayrı reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Bursa 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 29/04/2019 tarih ve ……… sayılı kararının usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşıldığından HMK 353/1-b-1 hükmü gereğince davalı…….., davalı ……. San. ve Tic. Ltd. Şti., davalı ………….vekillerinin istinaf kanun yolu başvurularının ayrı ayrı ESASTAN REDDİNE,
2-İstinaf kanun yoluna başvuran taraflardan;
a) Davalı …….. tarafından yatırılması gereken 5.123,25.-TL istinaf karar harcından peşin alınan 1.280,81.-TL harcın mahsubu ile eksik kalan 3.842,44.-TL istinaf karar harcının davalı……………….den alınarak hazineye irat kaydına,
b) Davalı ……….. San. ve Tic. Ltd. Şti. tarafından yatırılması gereken 5.123,25.-TL istinaf karar harcından peşin alınan 1.280,82.-TL harcın mahsubu ile eksik kalan 3.842,43.-TL istinaf karar harcının davalı ………. San. ve Tic. Ltd. Şti.’den alınarak hazineye irat kaydına,
c) Davalı…….. tarafından yatırılması gereken 5.123,25.-TL istinaf karar harcından peşin alınan 1.353,91.-TL harcın mahsubu ile eksik kalan 3.769,34.-TL istinaf karar harcının davalı ………’den alınarak hazineye irat kaydına,
3-Karar tebliğ işlemlerinin ilk derece mahkemesince yapılmasına,
4-İstinaf yargılaması sırasında duruşma açılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
5-İstinaf yargılama giderinin istinafa başvuran taraflar üzerinde bırakılmasına,
Dair, duruşma açılmadan dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda 6100 sayılı HMK’nun 362/1-a. hükmü uyarınca kesin olmak üzere 01/12/2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi.

……..
Başkan
…….
e-imza
………
Üye
……….
e-imza
………..
Üye
………..
e-imza
………
Katip
……………..
e-imza