Emsal Mahkeme Kararı Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 13. Hukuk Dairesi 2021/330 E. 2021/493 K. 24.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BURSA BAM 13. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No:…………
T.C.
BURSA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
13. HUKUK DAİRESİ K A R A R

DOSYA NO : …….
KARAR NO :………

BAŞKAN : ……….
ÜYE : …………
ÜYE : ………..
KATİP : …………..

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : BURSA 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : …..
KARAR NO : ……….
KARAR TARİHİ : 04/04/2019
İSTİNAF BAŞVURU TARİHİ : 05/02/2020
DAVACI : ………
VEKİLİ : Av. ……….
DAVALI :1-………
VEKİLİ : Av. ………
DAVALI : 2 …….
VEKİLİ : Av. ……..
DAVALI : 3 -……
………..
DAVANIN KONUSU : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
B.A.M. KARAR TARİHİ : 24/11/2021
KARAR YAZIM TARİHİ : 09/12/2021

Davacı tarafından, davalılar aleyhine açılan davanın yapılan yargılaması sonunda mahalli mahkemesince davanın kısmen kabulüne dair verilen karara süresi içinde davalı ……… San. Ve Tic. Ltd. Şti. vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine yapılan ön inceleme sonunda, incelemenin duruşma açılmadan karar verilmesi mümkün hallerden olduğu anlaşılmakla dosya incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde, 14/06/2014 tarihinde davalı ….. sevk ve idaresindeki işleteni davalı ……. Ltd.Şti. ‘ne ait ve davalı Axa Sigorta A.Ş.’ye ZMMS sigorta poliçesi ile sigortalı olan ……. plakalı aracın müvekkiline ait park halindeki ……. plakalı araca çarpması sonucunda müvekkili aracında hasar meydana geldiğini, davalı araç sürücünün olay esnasında başkaca araçlara da çarparak zarar verip kaçtığını belirterek, fazlaya ait hakları saklı kalmak kaydıyla, 5.000,00 TL hasar bedeli ve 2.000,00 TL değer kaybının davalılardan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı ……..San. Tic. Ltd. Şti. vekili cevap dilekçesinde, HMK 119 madde gereğince dilekçenin usule uygun olmadığını, sürücünün davalı şirket çalışanı olup, kazanın mesai saatleri dışında aracın şirketin bilgi ve izni olmadan alıp götürdüğünü, bu nedenle müvekkilinin sorumlu tutulamayacağını, davalı …….’un vermiş olduğu zararlar kapsamında sigorta şirketi tarafından 2. Asliye Ticaret Mahkemesi ‘nin …… sayılı dosyası ile 1. Asliye Ticaret Mahkemesi ‘nin …… sayılı dosyalarının birleştirilmesi sonucunda dosyanın karara bağlandığını, kararın temyiz edildiğini, bekletici mesele yapılmasını belirterek, usul ve esas yönünden davanın reddini talep etmiştir.
Mahkemece, 14/06/2014 günü davalı sigortalı araç sürücüsü … sevk ve idaresindeki…. plakalı araç ile … sokak boyunca… Sokak istikametinden Eşrefliler Sokak istikametine doğru seyrederken park halinde bulunan ……. plakalı araca çarpması neticesinde maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiği, olayda davalı araç sürücüsü ……un %100 oranında kusurlu olduğu, davacının aracında (davalı…… Sigorta tarafından ödenen 8.000,00 TL düşüldükten sonra) 1.440,00-TL hasar bedeli ve 3.000,00-TL değer kaybı bedeli olmak üzere toplam 4.440,00-TL hasar ve değer kaybı oluştuğu, rapor gerekçeli denetime açık ve hüküm kurmaya elverişli olduğundan davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Davalı …….. San. Ve Tic. Ltd. Şti. vekili istinaf kanun yoluna başvuru dilekçesinde, davalı……’un müvekkili şirkette sürücü olarak çalıştığını, müvekkilinin işleteni olduğu aracın izni ve haberi olmaksızın aldığını, bu hususta davalı hakkında güveni kötüye kullanma suçundan yargılama yapıldığını ve mahkumiyet verildiğini, bu nedenle müvekkilinin zarardan sorumlu tutulamayacağını, söz konusu olayın mesai saatleri içinde gerçekleşmediğini ve yük taşımadığını, müvekkil şirketin sorumlu tutulabilmesi için aracın işletme halinde olması ve kazanın bu sürede meydana gelmesi gerektiği bu nedenle müvekkilinin işleten sıfatı bulunmadığını beyanla kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE:
Dava; trafik kazası nedeniyle hasar ve değer kaybının tazmini davasıdır.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık davalı şirketin işleten sıfatı ile hasar ve zarardan sorumlu olup olmadığı ile sorumlu ise hangi miktarda sorumlu olduğu hususudur.
Davalı işleten şirket vekili istinaf dilekçesi ile aracın davalı sürücü tarafından müvekkilinin bilgisi ve izni dışında alındığını ve kazanın gerçekleştiğini beyanla tek başına araç maliki olmasından dolayı sorumlu tutulmaması gerektiğini beyan etmiştir.
2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 85/1 maddesinde, “bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yararlanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, araç işletenin bu zarardan sorumlu olacağı”, aynı yasanın 85/son maddesinde ise,“ işleten ve araç işleticisi teşebbüsün sahibi, aracın sürücüsünün veya aracın kullanılmasına katılan yardımcı kişilerin kusurundan kendi kusuru gibi sorumludur.” hükümlerine yer verilmiştir.
2918 sayılı kanunun 85. Maddesi uyarınca işletenin sorumluluğu bir kusursuz sorumluluk hali olarak düzenlendiğinden işleten konumunda bulunan davalının kazada zarar gören üçüncü kişilerin araçlarındaki hasardan aracın sürücüsünün kusuru nispetinde sorumlu olacağı ayrıca davalı şirketin aracın sorumluluğunda ve kullanımında bulunduğu sırada muhafazasında ihmal gösterilerek izinsiz olarak davalı tarafından alınması durumunda davalı şirketin kusurlu davrandığı bu nedenle araç işleten sıfatıyla da ayrıca oluşan zarardan sorumlu olduğunun anlaşıldığından davalının aracın bilgisi dışında diğer davalı….. tarafından alınıp kazanın gerçekleşmesi nedeniyle kendilerine kusur yüklenemeyeceği yönündeki istinaf isteminin yerinde olmadığı anlaşılmıştır.( Yargıtay 17.HD 19/12/2017 tarih 2015/5469 E 201711856 K)
Davalı vekili aracın işletme halinde olmadığını beyanla sorumlu olmadığını savunmuş ise de davacıya ait aracın park halinde olduğu ancak davalının işleteni bulunduğu aracın seyir halinde iken davacıya ait araca çarpması nedeniyle işletim halinde olması nedeniyle meydana gelen zarardan ve değer kaybından davalının sorumlu olduğu anlaşılmakla bu husustaki istinaf istemi yerinde değildir.
Dava devam ederken davacının hasar ile ilgili davalı sigorta şirketini ibra ettiği görülmüştür. İbraname adı altında sigorta şirketlerine veya ödemede bulunan zarar sorumlularına verilen belge kesin bir aklama ve vazgeçme belgesi olmayıp ödenenle sınırlı bir ”makbuz” hükmündedir.
Sigorta şirketine verilen ibranamedeki irade açıklaması hem sigortacı hem de sigortalı işleten yönünde poliçe limiti ile sınırlı olmak üzere sonuç doğurur. Yani davalı sigorta şirketi ile birlikte davalı işleten de poliçe limiti kadar borçtan kurtulmuş sayılır. Ancak aracın sürücüsünün işleten dışında başka bir olması halinde sürücünün sorumluluğu sigorta şirketi tarafından ibranamedeki ödenen tutarla sınırlı olacaktır. Somut olayda davalı olarak sigorta şirketi ve sigortacı işleten ile birlikte aracın sürücüsü de bulunduğundan ödeme nedeniyle davalı sigorta şirketi ile davalı işletenin poliçe limiti kadar sorumluluktan kurtuldukları kabul edilmelidir.
Somut olayda davacı araçtaki hasar için sigorta şirketi ile ibraname imzalamış olup yukarıdaki açıklamalar ışığından davalı sigorta şirketi ile davalı işleten poliçe limiti kadar hasar yönünden borçtan kurtulmuş sayılacağından sigorta tarafından yapılan ödeme miktarının dışında kalan 1.440,00 TL hasar bedelinden sadece sürücünün sorumlu tutulması gerekirken tüm davalıların sorumlu tutulmuş olması nedeniyle ilk derce mahkemesi kararının usul ve yasaya aykırı olduğu ancak kararın sadece davalı işleten tarafından istinaf edilmesi nedeniyle davalı sigorta şirketi aleyhine davacı için usuli kazanılmış hak söz konusu olmakla davalının istinaf isteminin yerinde olduğu görülmüştür.
6100 sayılı HMK’nın 355. maddesi gereğince istinafa başvuranların sıfatı, istinaf nedenleri ve kamu düzeni ile sınırlı olarak yapılan inceleme sonucunda, davalı vekilinin istinaf başvurusunun yukarıda belirtilen nedenlerle kabulü ile yanlışlığın yeniden yargılamayı gerektirmemesi nedeniyle 6100 Sayılı HMK’nun 353/1. fıkrası (b-2) bendi gereğince kararının düzeltilerek esas hakkında yeniden hüküm kurulmasına dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davalı ……San. Tic. Ltd. Şti. vekilinin istinaf talebinin KABULÜ ile Bursa 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 04/04/2019 tarih ve …. – … sayılı kararının HMK 353/1-b-2 maddesi gereğince DÜZELTİLEREK YENİDEN ESAS HAKKINDA HÜKÜM KURULMASINA,
a)Davanın KISMEN KABUL KISMEN REDDİNE, 3.000,00 TL değer kaybı bedelinin davalı sigorta şirketi yönünden 09/09/2014, davalılar….San. ve Tic. Ltd. Şti. ve …… yönünden 14/06/2014 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, 1.440,00 TL hasar bedelinin davalı sigorta şirketi yönünden 09/09/2014 ve…… yönünden 14/06/2014 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı ….. Sigorta AŞ. ve …..’ dan müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine,
b)Alınması gerekli 303,30.-TL harçtan peşin alınan 217,55.-TL’nin mahsubu ile bakiye 85,75 TL karar harcının 57,93 TL sinin tüm davalılardan müteselsilen tahsili ile bakiye 27,82 TL sinin davalı ….. Sigorta AŞ ile …… müteselsilen tahsili ile hazineye irat kaydına,
c)Davacı tarafından yapılan 29,20 TL başvurma harcı, 334,00 TL tebligat gideri, 67,3 TL posta masrafı ve 700,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam yargılama gideri olan 1.130,50 TL’nin davanın kabul ve red oranına göre 403,5 TL sinin 272,63 TL sinden tüm davalıların bakiye 130,87 TL sinin davalı …… Sigorta Aş. İle davalı ………’dan olmak üzere müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, bakiyesinin davacı üzerinde bırakılmasına,
d)Dava değeri üzerinden hesaplanan ve ilk derece karar tarihi itibariyle yürürlükte olan AAÜT uyarınca 2.725,00- TL vekalet ücretinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
e) Reddedilen miktar üzerinden hesaplanan ve ilk derece karar tarihi itibariyle yürürlükte olan AAÜT uyarınca 2.725,00- TL vekalet ücretinin aynı sebepten kaynaklanan dava nedeniyle davacıdan alınarak davalılara garameten verilmesine,
f)Davacı tarafından yatırılan 217,55-TL peşin ve ıslah harcının davalılardan müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
g)Artan gider avansı olması halinde karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
2-İstinaf Kanun Yoluna başvuran davalı tarafından yatırılan 75,82- TL istinaf karar harcının talep halinde iadesine;
3-Karar tebliğ, harç iade ve harç tahsil işlemlerinin ilk derece mahkemesince yapılmasına,
4-Davalı tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin kararın niteliği gereği davalı üzerinde bırakılmasına,
5-İstinaf yargılaması sırasında duruşma açılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
Dair, duruşma açılmadan dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda 6100 sayılı HMK’nun 353/1-a hükmü uyarınca kesin olmak üzere 24/11/2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi.

……….
Başkan
………
e-imzalıdır
…….
Üye
……….
e-imzalıdır
……….
Üye
……..
e-imzalıdır
………
Katip
……….
e-imzalıdır