Emsal Mahkeme Kararı Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 13. Hukuk Dairesi 2021/2717 E. 2023/358 K. 15.02.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BURSA BAM 13. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No: 2021/2717 – 2023/358
T.C.
BURSA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
13. HUKUK DAİRESİ K A R A R

DOSYA NO : 2021/2717
KARAR NO : 2023/358

B.A.M. KARAR TARİHİ : 15/02/2023
KARAR YAZIM TARİHİ : 20/02/2023

Davacı tarafından, davalılar aleyhine açılan davanın yapılan yargılaması sonunda mahalli mahkemesince davanın kısmen kabulüne dair verilen karara süresi içinde davacı vekili ve davalı Taner Sönmez vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine yapılan ön inceleme sonunda, incelemenin duruşma açılmadan karar verilmesi mümkün hallerden olduğu anlaşılmakla dosya incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde, yurtdışında yaşayan müvekkiline ait araçla Türkiyede iken 12/08/2017 tarihinde birden fazla aracın karıştığı trafik kazasına karıştığını, davalıların araçlarının zincirleme bir şekilde davacı aracına çarparak itme gücü nedeniyle oluşan zararın artmasına neden olduklarını, davalıların kazanın oluşumunda kusurlu olduklarını, müvekkilinin kaza sonucu aracında oluşan zarar nedeniyle 7.407,05 AVRO harcama yaptığını, bu sebeple davacıya ait araçta meydana gelen hasar bedeli ve değer kaybı tazminat alacağı için fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 42.000,00-TL’nin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı Doku İnş. Tur. Enerji San. ve Tic. A.Ş. vekili cevap dilekçesinde, davalı adına kayıtlı 16 NC 035 plakalı bir araç bulunmadığını, Necibe Sonmez’in de şirketleri ile bir ilgisinin bulunmadığını, bu sebeple davanın husumetten reddini talep etmiştir.
Davalı Taner Sönmez vekili cevap dilekçesinde, kusur oranlarının tespit edilmesi gerektiğini, yine araçtaki hasar ve değer kaybı bedeli olarak bilirkişi incelemesi yapılması gerektiğini, temerrüdün kaza tarihinde oluşamayacağını, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı Necibe Sönmez cevap dilekçesinde, davanın sigorta şirketine yöneltilmesi gerektiğini, sigorta şirketine başvuru zorunluğunun yerine getirilmesi gerektiği, kazanın birden fazla aracın karıştığı bir kaza olduğunu, herhangi bir kusurunun bulunmadığını, yine aracın Doku İnş. A.Ş.’de değil daha önce sahibi olduğu Daku Gıda İnş. San. TİC. A.Ş.’ye ait olduğunu, kaza tespit tutanağında hatalı olarak diğer davalının adının yazılmış olduğunu, aracın sigorta şirketinin aynı şekilde Maprfre Genel Sigorta A.Ş. olduğunu belirterek davanın reddini talep etmiştir
Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile, davanın Necibe Sönmez, Mapfre Sigorta, Tahsin Yazıcı, Mersan Restorasyon , Anadolu Anonim Türk Sigorta Şirketi yönünden açılan davanın reddine, Doku İnşaat San. Tic. A.Ş. yönünden husumet yokluğuyla reddine, toplam 42.000,00-TL’nin (dava dilekçesindeki taleple bağlılık ilkesi gereği) kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalılar Taner Sönmez ve Adem Günay’dan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiştir.
Davalı Taner Sönmez vekil istinaf başvuru dilekçesinde, davacının adresinin Almanya olduğunu, mutat adresi olmadığını, teminat yatırması gerektiğini, yemin deliline dayanılmasına rağmen yemin teklifi yapılmadığını, bilirkişi raporunun hatalı ve eksik olduğunu, mahkeme içi ikrar işletilmediğini, isticvap gereği yerine getirilmediğini, kazada 16 L 2908 sürücüsü ve varsa işletenin kusurlu olduğunu savunarak kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
Davacı vekili istinafa başvuru dilekçesinde, bilirkişi raporunun eksik ve hatalı olduğunu, bilirkişi heyetinden yeni bir ek rapor alınması gerektiğini, olay yerinde keşif yapılmadan eksik inceleme ile karar verildiğini savunarak kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE :
Dava,trafik kazası nedeni ile davacıya ait araçta meydana gelen değer kaybına ilişkin maddi tazminat davasıdır.
Yerel mahkemece, mahallinde keşif yapılmaksızın dosya üzerinden inceleme yapılmak üzere kusura ilişkin bilirkişi raporu alındığı, davacı ve davalı Taner vekilinin bilirkişi raporuna gerekçeleri de belirtilmek sureti ile itiraz ettiği halde, rapora yönelik itirazlara yönelik ek rapor ya da başka bir heyetten rapor almaksızın karar verdiği, alınan kusur raporuna neden itibar edildiğinin kararda gerekçesinin yeterince araştırılmadığı anlaşılmaktadır.
Dava konusu kazanın birden fazla aracın birbirine çarpması sonucu meydana geldiği anlaşılmaktadır. Bu halde her bir aracın birbirine çarpması ayrı ayrı kazalar olarak değerlendirilerek, ayrı ayrı kusur belirlemesi yapılması, davacıya ait araçta meydana gelen değer kaybı ile her bir davalı araç sürücüsünün kusuru arasında illiyet bağı olup olmadığının ayrı ayrı değerlendirilip, trafik kuralları yanı sıra fizik kuralları gereğince ihtimallerin değerlendirilmesi gerekmektedir.
Hükme esas alınan kusur raporunun bu hususlarda yeterli araştırma ve inceleme yapılmaksızın hazırlandığı görülmüştür. Bu rapora dayalı olarak eksik inceleme ile karar verilmesi doğru olmamış, bu nedenle davacı vekili ile davalı Taner vekilinin istinaf isteminin kabulü ile yerinde keşif yapılarak kazanın nasıl gerçekleştiği hususunda taraf delilileri toplanarak makine mühendisi/kusur uzmanı bilirkişiden rapor alınarak, mübayenet bulunması halinde de, ATK Trafik İhtisas Dairesi ya da Karayolları Fen Heyeti yahut Üniversitelerin Trafik Kürsüsünden oluşan bilirkişi heyetinden rapor alınıp, sonucuna göre karar vermek üzere yerel mahkeme kararının kaldırılması gerekmiştir.
HMK’nun 355.maddesi gereğince istinaf yoluna başvuranın sıfatına, kamu düzenine ve istinaf konusu yapılan nedenlerle sınırlı olarak yapılan inceleme sonucunda, hükmün esasını etkileyecek tüm deliller toplanmadan karar verilmesi nedeniyle karar usul ve yasaya aykırı olup davacı vekili ve davalı Taner Sönmez vekilinin istinaf başvurusunun bu sebeplerle kabulü ile mahkeme kararının HMK’nun 353/1-a-6 maddesi gereğince kaldırılmasına, Dairemiz kararı gereğince davanın yeniden görülmesi için dosyanın kararı veren mahkemeye gönderilmesine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacı vekili ve davalı Taner Sönmez vekilinin istinaf talebinin KABULÜ ile Bursa 1.Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 27/05/2021 tarih ve 2019/621-2021/567 sayılı kararının KALDIRILMASINA,
Gerekçede yapılan açıklamalar göz önünde bulundurularak yargılama yapılmak üzere dosyanın ilk derece mahkemesine GÖNDERİLMESİNE,
2-İstinaf kanun yoluna başvuran taraflar tarafından yatırılan istinaf karar harcının talep halinde ilk derece mahkemesince yatırana iadesine,
3-Karar tebliğ ve harç iade işlemlerinin ilk derece mahkemesince yapılmasına,
4-İstinaf kanun yoluna başvuran taraflarca yapılan istinaf yargılama giderinin ilk derece mahkemesince yeniden verilecek kararda dikkate alınmasına,
5-İstinaf yargılaması sırasında duruşma açılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
Dair, duruşma açılmadan dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda 6100 sayılı HMK’nun 353/1-a hükmü uyarınca kesin olmak üzere 15/02/2023 tarihinde oy birliği ile karar verildi.