Emsal Mahkeme Kararı Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 13. Hukuk Dairesi 2021/2273 E. 2023/206 K. 25.01.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BURSA BAM 13. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No: 2021/2273 – 2023/206
T.C.
BURSA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
13. HUKUK DAİRESİ K A R A R

DOSYA NO : 2021/2273
KARAR NO : 2023/206

DAVANIN KONUSU : İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar)
B.A.M. KARAR TARİHİ : 25/01/2023
KARAR YAZIM TARİHİ : 01/02/2023

Davacı tarafından, davalı aleyhine açılan davanın yapılan yargılaması sonunda mahalli mahkemesince davanın kabulüne dair verilen karara süresi içinde davalı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine yapılan ön inceleme sonunda, incelemenin duruşma açılmadan karar verilmesi mümkün hallerden olduğu anlaşılmakla dosya incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesi ile; müvekkili Bek Sağlık Hizmetleri ve davalı Unico Sigorta ‘nın taraf oldukları, 26/03/2013 tarihli ölümle sonuçlanan trafik kazası sonucu maddi ve manevi tazminat talepli Bursa 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2014/677 Esas sayılı dava açıldığını, mahkeme ilamı ile müvekkili şirket yetkilisi Metin Çıral’ın yüzde elli kusurlu çıktığını, hesaplanan tazminattan davalı sigorta şirketi ile birlikte müteselsilen borçlu olarak tazminata hükmolunduğunu, hem kendileri hem de sigorta şirketi aleyhine maddi tazminat için Bursa 18. İcra Müdürlüğünün 2016/851 sayı ile icra takibine geçildiğini, 16 JMM 22 plakalı aracın 20/03/2013-2014 vadeli poliçe ile ZMMS poliçe ile sigortalı olmasına rağmen davalı sigorta şirketinin hiç ödeme yapmadığını, müvekkili şirkete 25/04/2016 tarihli bakiye borç muhtırası gönderilince dosya borcunu ödemek zorunda kaldıklarını, yapılan görüşmelerden netice alınamayınca Bursa 20. İcra Müdürlüğünün 2016/8691 sayılı takibe geçtiklerini, icra takibi yapılırken sigorta şirketinin temerrüt tarihi olan 02/08/2013 tarihinin esas alındığını, sigorta şirketinin haksız itirazının iptali ile takip konusu alacağın % 20 sinden az olmamak kaydı ile tazminata mahkum edilmesini talep ve dava etmiştir.
Mahkemece, davanın kabulü ile; davalının Bursa 20.İcra Müdürlüğü’nün 2016/8691 esas sayılı dosyasında yapmış olduğu itirazın kısmen iptali ile; takibin 85.477,24-tl asıl alacak üzerinden devamına, davacının icra inkar tazminatı talebinin reddine, karar verilmiştir.
Davalı vekili istinafa başvuru dilekçesinde, 26.03.2013 tarihinde meydana gelen ve 9340261 numaralı poliçe ile sigortalan 16 JMM 22 plakalı aracın karıştığı trafik kazası neticesinde Remzi Güllü’nün vefat etmiş olması nedeniyle müteveffanın ailesi tarafından davacı BEK Sağlık ve müvekkil aleyhine Bursa 1. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2014/1677 E. Sayılı dosyası ile açılan davanın kabulüne karar verildiği, tazminat miktarından BEK Sağlık ile Unico Sigorta müştereken ve müteselsilen sorumlu tutulduğu, işbu ilama karşı yapılan temyiz kanun yolu başvurusu üzerine kararın bozulduğu, yeniden yapılan yargılamada tazminat miktarı tekrar belirlendikten sonra bu süreçte müvekkili şirket ile müteveffanın ailesi (eşi ve çocukları) arasında sulh protokolü imzalandığı, davacı BEK Sağlık ile müvekkil aynı borç için ödeme yapmış olmasına rağmen davacı tarafından ödemiş olduğu tazminatın müvekkilden rücuen tahsili amacıyla Bursa 20. İcra Müdürlüğünün 2016/8691 E. Sayılı dosyası ile icra takibi başlatılmışmış ise de, müvekkil zaten tazminat ödemesi yapmış olması nedeniyle icra takibine itiraz ettiğini, mahkemece, davacının yapmış olduğu ödemenin dayanağı olan mahkeme ilamının Yargıtay tarafından kaldırıldığı ve yeniden yapılan yargılama neticesinde müvekkilin davacılar ile sulh olarak tüm dosya borcunu ödediği dikkate alınmadan, müvekkilin aynı tazminatı mükerrer ödemesine neden olacak şekilde hüküm kurması hatalı olup eksik inceleme neticesinde verilen kararın bozulması gerektiğini, savunarak kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE :
Dava, zorunlu mali sorumluluk sigortalısının, kendi sigortacısına yönelik rücuan tazminat istemli itirazın iptaline ilişkindir.
Yerel mahkmece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Davalı vekilince, dava konusu ödemenin yapıldığı dava dışı hak sahibinin açtığı dava dosyasından ötürü müvekkili sigorta şirketinin 24/09/2020 tarihinde ödeme yapıldığını, bu nedenle dava dışı kişinin Bursa 1.Asliye Ticaret mahkemesi’nin 2019/469 E.sayılı dava dosyasından feragat ettiğini, yerel mahkemenin kararı ile müvekkilinin mükerrer ödeme yapmak zorunda bırakıldığını, davacının, dava dışı hak sahibinden fazla yaptığı ödemeyi geri istemesi gerektiğini, davanın reddinin gerektiğini belirterek kararı istinaf etmiştir.
Dava dışı kişinin Bursa 1.Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2014/1677 esas sayılı dosyasından açtığı davadan veri sayılı hüküm gereği yaptığı ödemeden ötürü davalı sigorta şirket aleyhine dava konusu icra takibini yaptığı, belirtilen dava dosyasından verilen kararın Yargııtay kararı ile bozulduğu, 2019/469 E.sayılı dosyasına kaydedilip, yeniden yargılama yapılırken, davalı sigorta şirket ile dava dışı hak sahibi arasında sulh ve ibra sözleşmesi imzalanıp, dava dışı kişilinin vekiline davacı vekili sıfatı ile ayrı bir ödeme yapıldığı anlaşılmaktadır.
Bursa 18. İcra Müdürlüğü 2016/851 sayılı icra takibi nedeniyle kararı temyiz etmeyen diğer davalı Bek Sağlık Hizmetlerinin ödeme yaparak dosyayı infaz ettiği, davalının, iş bu davanın davacısının ödemesini bilerek sulh işlemi yaptığı tartışmasızdır.
Bu halde, dava konusu icra takibinin, davalının dava dışı kişiye yaptığı ödemeden önce olduğu, en azından icra takibinden gönderilen ödeme emrinin tebliğ tarihi itibari ile davalı sigorta şirketinin, davacının yapmış olduğu ödemden haberdar olduğu, kaldı ki bu ödemeye ilişkin sulh ve ödeme protokolünde davacının ödemesine de atıf olduğu, bu durumda dava dışı kişiye yapılan mükerrer ödemenin davalının kendi hatasından kaynaklandığı, bu ödemenin hataen yapıldığı hususunu, davacıya karşı ileri sürmesinin mümkün olmadığı anlaşılmakla, davalı vekilinin yerinde görülmeyen istinaf isteminin reddi gerekmiştir.
HMK’nın 355. maddesi gereğince istinaf yoluna başvuranın sıfatına ve istinaf konusu yapılan nedenlere ve kamu düzeni ile sınırlı olarak yapılan inceleme sonucunda, ilk derece mahkemesin kararı usul ve yasaya uygun olması nedeniyle davalı vekilinin istinaf taleplerinin reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Bursa 3. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 25/05/2021 tarih ve 2016/1523-2021/384 Karar sayılı kararının usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşıldığından HMK 353/1-b-1 hükmü gereğince davalı vekilinin istinaf kanun yolu başvurusunun ESASTAN REDDİNE,
2-İstinaf kanun yoluna başvuran davalı tarafından yatırılması gereken 5.838,95.-TL istinaf karar harcından peşin alınan 1.460,00-TL harcın mahsubu ile eksik kalan 4.378,95-TL istinaf karar harcının davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
3-Karar tebliğ işlemlerinin ilk derece mahkemesince yapılmasına,
4-İstinaf yargılaması sırasında duruşma açılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
5-İstinaf yargılama giderinin istinafa başvuran taraflar üzerinde bırakılmasına,
Dair, duruşma açılmadan dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda 6100 sayılı HMK’nun 362/1-a. hükmü uyarınca kesin olmak üzere 25/01/2023 tarihinde oy birliği ile karar verildi.