Emsal Mahkeme Kararı Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 13. Hukuk Dairesi 2021/162 E. 2021/258 K. 20.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BURSA BAM 13. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No: 2021/220 – 2021/252
T.C.
BURSA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
13. HUKUK DAİRESİ K A R A R

DOSYA NO : 2021/220
KARAR NO : 2021/252

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : BURSA 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2017/1169
KARAR NO : 2019/423
KARAR TARİHİ : 11/03/2019
İSTİNAF BAŞVURU TARİHİ : 19/06/2019

DAVANIN KONUSU : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan)
B.A.M. KARAR TARİHİ : 20/10/2021
KARAR YAZIM TARİHİ : 30/10/2021

Davacı tarafından, davalı aleyhine açılan davanın yapılan yargılaması sonunda mahal mahkemesince davanın kısmen kabulüne dair verilen karara süresi içinde davalı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine yapılan ön inceleme sonunda, incelemenin duruşma açılmadan karar verilmesi mümkün hallerden olduğu anlaşılmakla dosya incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dilekçesinde, davalı sigorta şirketi tarafından sigortalı bulunan … plakalı aracın sürücüsü Taner Yeşilbaş ile …plakalı aracın sürücüsü Cemal Özkan’ın 07/10/2002 günü çarpışması sonucu meydana gelen kazada … plakalı araç sürücüsü müvekkilin oğlu Taner Yeşilbaş’ın yaşamını yitirdiğini, oğlunun desteğinden yoksun kalan müvekkilin, yoksun kaldığı desteğin kendisine ödenmesi için 08/06/2017 tarihinde yazılı olarak başvuruda bulunduğunu, başvurusu üzerine davalı şirketin 16 Haziran 2017 tarihli cevabı yazıları ile herhangi bir tazminat ödemeyeceklerini bildirdiklerini, fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak kaydıyla 6100 sayılı yasanın 107. Maddesine göre bilirkişice belirledikten sonra artırmak şartıyla şimdilik 20.000.-TL maddi destekten yoksun kalma tazminatın kaza tarihinden itibaren işletilecek avans faizi ile birlikte davalılardan alınarak davacıya verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde, davanın zamanaşımına uğradığını, KTK md. 86/2 gereğince müteveffanın sigortalı araç sürücüsü olması ve kazada asli kusurlu olması sebebiyle tazminat hakları bulunmadığını, kimsenin kendi kusurundan menfaat elde edemeyeceği gibi, mirasçıların ve destekten yoksun kalanların da vefat edenin kusurundan faydalanarak bir menfaat elde etmesinin mümkün olmayacağını, tazminat isteminin reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece, dosyada alınan bilirkişi raporuna göre davacı Saniye Yeşilbaş’ın destek zararları toplamının 66.192,17.-TL olduğunun bildirildiği, Kestel Asliye Ceza Mahkemesinin 2002/162 esas-2004/46 karar sayılı kararında kusurun tamamının müteveffa Taner Yeşilbaş’a ait olduğu, aktüerya bilirkişi raporuna göre; … plakalı aracın 14.11.2001-2002 tarihleri arasında geçerli kişi başı 11.000,00.-TL bedeni zarar limitli ZMM poliçesi ile davalı şirket tarafından sigortalandığı, hesaplanan destek zararının poliçe limitlerini aştığı, davalının sorumlu olduğu maddi tazminat miktarının 11.000,00.-TL olduğu kanaati ile davanın kısmen kabulü ile 11.000,00.-TL maddi tazminatın temerrüt tarihi olan 16/06/20117 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, karar verilmiştir.
Davalı vekili istinaf başvuru dilekçesinde, 2918 sayılı KTK 109.maddesi 1.fıkrası ve davaya konu kaza tarihi olan 07.10.2002 tarihinde yürürlükte olan 765 Sayılı Türk Ceza Yasası’nın 102.maddesine göre davacıların destekten yoksun kalma tazminatı istemek için zamanaşımı süresi 07.10.2012 tarihinde dolduğu, ilk derece mahkemesince hatalı olarak şu an yürürlükte olan 5237 Sayılı Türk Ceza Kanunu’na göre inceleme yapıldığından yerel mahkeme kararının istinaf incelemesi neticesinde ‘kaldırılmasını’ ve yeniden yargılama yapılarak talepleri doğrultusunda ‘davanın reddine’ karar verilmesini talep etmiştir.
DEĞERLENDİRME ve GEREKÇE
Dava, destekten yoksun kalma nedeniyle tazminat talebine yöneliktir.
6098 sayılı TBK 72 maddesi gereği, haksız fiilden kaynaklı tazminat davalarında zaman aşımı süresi tazminat yükümlüsünü öğrenme tarihinden itibaren 2 yıl ve eylem tarihinden itibaren 10 yıldır. Ancak tazminat, ceza kanunlarının daha uzun bir zaman aşımını öngördüğü bir fiilden kaynaklanıyorsa, ceza zaman aşımı uygulanacaktır.
07/10/2002 tarihli kaza neticesinde, davacının oğlu Taner Yeşilbaş vefat etmiş, dava dışı Cemal Özkan hakkında, kaza tarihinde yürürlükte bulunan 765 sayılı TCK 455/1-son ve 2918 sayılı KTK 119 maddeleri kapsamında kamu davası açılmıştır. 765 sayılı TCK 102/4 maddesi gereği, ceza zaman aşımı süresi 5 yıldır. (Yargıtay HGK 2013/4-440 – 2014/115 Sayılı ilam).
07/10/2002 tarihli, müteveffa Taner Yeşilbaş’ın ölümüne sebep olan olaya ilişkin ceza zaman aşımının, olay tarihinde yürürlükte bulunan 765 sayılı TCK 455/1 ve 765 sayılı TCK 102/4 maddesi gereği 5 yıllık zaman aşımına tabi olduğu, zaman aşımı süresinin 07/10/2007 tarihinde dolduğu, davanın 19/09/2017 tarihinde açıldığı, davalının cevap dilekçesinde zaman aşımı definde bulunduğu anlaşılmakla, davanın zaman aşımı sebebiyle reddi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması isabetli olmamıştır. Davalı vekilinin istinaf talebi yerindedir.
6100 sayılı HMK 355. maddesi gereğince istinafa başvuranın sıfatı, istinaf konusu yapılan nedenler ve kamu düzeni ile sınırlı olarak yapılan inceleme sonucunda, yukarıda açıklanan nedenlerle davalı vekilinin zaman aşımı defi kapsamında davanın reddi gerekirken, davanın kısmen kabulüne karar verilmesi, usul ve yasaya aykırı olduğundan davalı vekilinin istinaf başvurusunun bu sebeple esas bakımından kabulü ile dosyadaki mevcut delil durumuna göre bu durum yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden 6100 sayılı HMK 353/1-b-2 maddesi gereğince mahkeme kararının kaldırılarak yeniden hüküm kurulmasına dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1- Bursa 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 11/03/2019 tarih ve 2017/1169 – 2019/423 sayılı kararının KALDIRILMASINA,
6100 SAYILI HMK 353/1-b-2 maddesi gereğince YENİDEN ESAS HAKKINDA HÜKÜM KURULMASINA,
a) Zaman aşımı sebebiyle davanın REDDİNE,
b) Alınması gerekli 59,30.-TL harçtan peşin alınan 751,41.-TL’nin mahsubu ile bakiye 692,11.- TL harcın hüküm kesinleştiğinde talep halinde davacıya iadesine,
c) Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin uhdesinde bırakılmasına
d) Davalı kendini vekil ile temsil edildiğinden AAÜT gereği 4.080,00.-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
e) Kullanılmayan gider avansının karar kesinleştikten sonra davacıya iadesine,
f) Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta bir karar verilmesine yer olmadığına,
2-İstinaf kanun yoluna başvuran davalı tarafından yatırılan istinaf karar harcı ile tamamlama harcının talep halinde ilk derece mahkemesince iadesine,
3-Davalı tarafından yatırılan 121,30.-TL istinaf kanun yolu başvurma harcı ile 73,10.-TL tehiri icra karar olmak üzere toplam 194,40.-TL yargılama giderinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
4-İstinaf başvuru aşamasında davalı tarafça yatırılan gider avansının karar kesinleştiğinde davalıya iadesine,
5-Karar tebliğ ve harç iade işlemlerinin ilk derece mahkemesince yapılmasına,
6-İstinaf yargılaması sırasında duruşma açılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda, 6100 sayılı HMK’nın 362/1.a maddesi gereğince kesin olmak üzere 20/10/2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.