Emsal Mahkeme Kararı Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 13. Hukuk Dairesi 2021/156 E. 2021/233 K. 20.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BURSA BAM 13. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No: 2021/156 – 2021/233
T.C.
BURSA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
13. HUKUK DAİRESİ K A R A R

DOSYA NO : 2021/156
KARAR NO : 2021/233

BAŞKAN

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : BURSA 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2016/7
KARAR NO : 2019/869
KARAR TARİHİ : 21/05/2019
İSTİNAF BAŞVURU TARİHİ : 05/08/2019
4367 Şişli/ İSTANBUL
DAVANIN KONUSU : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
B.A.M. KARAR TARİHİ : 20/10/2021
KARAR YAZIM TARİHİ : 03/11/2021

Davacılar tarafından, davalılar aleyhine açılan davanın yapılan yargılaması sonunda mahalli mahkemesince davanın kısmen kabul kısmen reddine dair verilen karara süresi içinde davalı Sağlık Bakanlığı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine yapılan ön inceleme sonunda, incelemenin duruşma açılmadan karar verilmesi mümkün hallerden olduğu anlaşılmakla dosya incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde, davalı … sevk ve idaresindeki mülkiyeti Bursa İl Sağlık Müdürlüğüne ait ve SBN Sigorta A.Ş. Tarafından sigortalı 16 DB 847 plaka sayılı acil hasta ambulansı ile müvekkili Halil Akkaya sevk ve idaresindeki 16 FN 503 plaka sayılı araca çarptığını, davalının kusurlu olduğunu, müvekkillerinin yaralandığını ve vücutlarında kalıcı hasar oluştuğunu, bunun yanında tedavi süresince çalışamadığını ve maddi kayıpları meydana geldiğini bu nedenle her bir müvekkili için alacak belirli hale geldiğinde artırılmak üzere 1.000,00’er TL olmak üzere 4.000,00 TL maddi tazminatın, tüm davalılardan, ayrı ayrı 20.000,00 TL olmak üzere toplam 80.000,00 TL manevi tazminatın en yüksek banka faizi ile birlikte davalılardan … ve Sağlık Bakanlığı Bursa İl Sağlık Müdürlüğünden dava tarihinden itibaren işleyecek bankalarca uygulanan en yüksek banka faiziyle tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı … cevap dilekçesinde, Kamu görevlisinin neden olduğu zarar ziyan davaları 129/5 madde uyarınca ilgili idareye açıldığını, kamu görevlisine husumet yöneltilemeyeceğini, Anayasanın 129/5 maddesi ile 657 sayılı devlet memurları yasasının 13 maddesinin yorum getirmeyecek kadar açık ve net olduğunu, yasalar ışığında yorumlayarak kamu görevlileri aleyhine adli yargıya dava açabileceğinin kabulünün mümkün olmadığını bildirerek davanın reddini talep etmiştir.
Davalı SBN Sigorta A.Ş. cevap dilekçesinde, dava konusu talepten ilk olarak dava dilekçesinin tebliği ile haberdar olduklarını, davadan önce müvekkili şirkete herhangi bir müracaat ve başvuru bulunmadığını, müvekkili şirketin temerrüdünün söz konusu olmadığını, davayı ve müvekkili şirketin sorumluluğunu kabul etmediklerini, davacının sürekli iş göremezlik tazminatı talep ettiklerini, ancak sürekli maluliyet varsa ATK 3. İhtisas Dairesinden rapor alınarak maluliyet olup olmadığı var ise oranının tespit edilmesi gerektiğini, çalışma gücü kaybının davacının durumu, tedavi ile giderilebilecek boyutta olup olmadığı, sosyo ekonomik durumu araştırılması gerektiğini, bu nedenlerle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı Sağlık Bakanlığı cevap dilekçesinde, dava dilekçesindeki iddiaların kabul etmediklerini, haksız fiil kaynaklı olayda talep olunan en yüksek banka faizi talebinin kabulünün de mümkün olmadığını, davalı idarenin çalışanının kusur oranının belli olmadığından kusur incelemesi yaptırılması gerektiğini ve davacıların vücutlarında kalıcı hasarlar olmuş ise, bunun diğer davalının eylemiyle bir ilgisi olup olmadığının veya davalıların kendi ihmal ve savsamalarının sonucu olup olmadığının incelenmesine ve açılan davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece, davacı Halil Akkaya’nın sevk ve idaresindeki 16 FN 503 plakalı araç ile davalıların sürücüsü, işleteni ve zorunlu mali sorumluluk sigortacısı olduğu 16 DB 847 plakalı araç arasında meydana gelen 20/09/2015 tarihli trafik kazasında, davacı sürücü Halil Akkaya’nın %40 oranında kusurlu olduğu, davalı sürücü …’ in ise %60 oranında kusurlu olduğundan düzenlenen kusur raporlarına ve olaya uygun Bursa Adli Tıp Kurum Şube Müdürlüğünün davacılar hakkındaki 02/01/2017 tarihli maluliyet raporuna itibar edilerek bu raporlara göre düzenlenen gerekçeli denetime açık aktüer bilirkişinin raporunun kanaat verici olduğundan, davacı Halil Akkaya’ nın 5.982,17 Tl maddi zararının, davacı Ramazan Çakırcan’ın 206,06 TL maddi zararın, davacı Ahmet Kartal’ın 532,20 Tl maddi zararının olduğundan, davacının 11/02/2019 tarihli talep artırım dilekçesi kapsamında bu miktarlar yönünden davanın kabulüne, davacı Mehmet Çakırcan yönünden SGK tarafından ödeme yapılarak zararın karşılandığından talebin reddine, davacının faiz talebi yönünden davalı sürücü … ve işleten Sağlık Bakanlığı yönünden, haksız fiil sebebiyle kaza tarihi itibariyle temerrüt oluştuğundan bu tarih itibariyle faiz işletmek gerekmiş, davalı sigorta şirketi yönünden ise sigortacıya usulune uygun başvuru yapıldığı ve tebliğ belgeleri sunulmadığından dava tarihi itibariyle faiz işletilerek ayrıca davalılara ait aracın ticari bir araç olmadığından yasal faiz oranı üzerinden davanın kısmen kabulüne, manevi tazminat talebi yönünden taraflar arasında meydana gelen davacının maluliyeti ile sonuçlanan olayda tarafların kusur oranları, olayın meydana geldiği tarih, olayın meydana geliş şekli, tarafların ekonomik ve sosyal durumu, olay tarihindeki paranın alım gücü, davacıların ayrı ayrı maluliyet varlığı ve oranı değerlendirilerek davacılarda oluşan acı ve elemin kısmende olsa giderilmesi amacıyla davacı Halil Akkaya için 2.000,00 TL, davacı Ahmet Kartal için 1.000,00 TL, davacı Ramazan Çakırcan için 1.500,00 TL, davacı Mahmet Çakırcan için 1.000,00 TL manevi tazminatın, davalılar sürücü ve işleten yönünden kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Davalı Sağlık Bakanlığı istinaf kanun yoluna başvuru dilekçesinde, müvekkiline ait aracın geçiş üstünlüğüne sahip araç olması nedeniyle kazada kusurunun bulunmadığını, 25/02/2011 tarihinde resmi gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 6111 sayılı yasa kapsamında tedavi giderleri SGK tarafından ödendiğinden tazminat talebinin reddine karar verilmesi gerektiği ile müvekkilinin harçtan muaf olmasına rağmen hükümde aleyhine harca hükmedildiğini beyanla kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE:
Dava; trafik kazası nedeniyle cismani zarardan kaynaklanan maddi ve manevi tazminat davasıdır.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık trafik kazası nedeniyle davalının kusurlu olup olmadığı, yaralanan davacıların geçici ve sürekli maluliyeti bulunup bulunmadığı ile takdir edilen manevi tazminat miktarı olduğu anlaşılmıştır.
Davacılar vekili davalılar aleyhine açtığı maddi tazminat davasını HMK 107.maddesi kapsamında belirsiz alacak davası olarak açmıştır. Belirsiz alacak davasında davanın açıldığı tarihte alacağın miktarını yahut değerini tam ve kesin olarak belirleyebilmesinin kendisinden beklenemeyeceği veya bunun imkânsız olduğu hâllerde, alacaklı, hukuki ilişkiyi ve asgari bir miktar ya da değeri belirtmek suretiyle belirsiz alacak davası açabilir. Davacıların gerçekleşen trafik kazası nedeniyle iş görmezlik tazminatının ancak yapılacak bilirkişi incelemesi ile belirli hale geleceğinden açılan maddi tazminat davası belirsiz alacak davası olup yargılama sırasında alacağın bilirkişi raporu ile tespit edilmesi halinde davacı vekiline alacağını belirli hale getirmek için süre verileceğinden maddi tazminat isteminin fazlaya ilişkin haklar saklı tutulmak üzere her bir davacı için 1.000,00.-TL talep edilmiş olması nedeniyle davanın belirsiz alacak davası olduğu kabul edilmiştir. Alınan adli tıp raporunda davacıların maluliyetlerinin bulunmadığının bildirildiği ve bu kapsamda aktüerya bilirkişisinden alınan rapor uyarınca SGK tarafından yapılan geçici iş görmezlik tazminat ödemeleri düşülmek suretiyle her bir davacıya düşen geçici iş görmezlik tazminat miktarları belirlenmiş, tespit edilen miktarlardan davacı Halil Akkaya dışındaki davacılar için hesap edilen miktarın dava dilekçesi ile talep edilen miktardan az olduğu anlaşılmıştır.
Yargılamanın devamı sırasında düzenlenen tazminat bilirkişi raporunda davacıların geçici iş görmezlik tazminat miktarları tespit edilmiş ve SGK tarafından yapılan ödemeler mahsup edilmek üzere bakiye miktar belirlenmiştir. Bunun üzerine davacılar vekili değer arttırım-azaltım dilekçesi vererek dava dilekçesindeki talep sonucunu bilirkişi raporunda belirlenen zarar miktarına talep etmiştir.
Mahkemece maddi tazminat taleplerinin kabulüne dair verilen karar davalı Sağlık Bakanlığı tarafından istinaf başvurusuna konu edilmiştir.
HMK 341. Maddede hangi kararlara karşı istinaf kanun yoluna başvurulabileceği düzenlenmiştir. 341/2. maddesinde “Miktar veya değeri üç bin Türk Lirasını geçmeyen malvarlığı davalarına ilişkin kararlar kesindir.” düzenlemesi bulunmaktadır.
Buna göre hükmün verildiği 2019 yılı itibarı ile istinaf kanun yoluna başvurulabilmesi için dava değerinin 4.400,00 TL’yi aşması gerekmektedir.
Davacılar tarafından davalılar aleyhine açılan iş bu davada davacılar arasındaki ilişki HMK 57/1-a maddesi uyarınca ihtiyari dava arkadaşlığı olup HMK 58. Maddesi uyarınca ihtiyari dava arkadaşlığında davacıların birbirinden bağımsız olduğu ve dava arkadaşlığından her birinin diğerinden bağımsız hareket ettiği düzenlenmiştir.
İhtiyari dava arkadaşlığı bulunan davacılara karşı kararın istinaf edilmesi halinde kesinlik sınırı her bir davacı için ayrı ayrı belirlenmelidir.
Davacı Halil Akkaya dışındaki davacılar hakkında maddi tazminat davası bakımından kabul edilen miktar itibariyle kararın kesinlik sınırı altındadır.
Bu nedenle, her ne kadar, bu davacıların faiz başlangıcı olarak dava tarihinden talep etmelerine rağmen, haksız fiil tarihinden faiz işletilmesine karar verilmiş ise de, davalı Sağlık Bakanlığı’nın, davacılar Ahmet Kartal, Ramazan Çakırcan ve Mehmet Çakırcan’a karşı istinaf isteminin HMK 352/1-c maddesi uyarınca reddine karar verilmiştir.
Davacı Halil Akkaya yönünden kurulan hüküm bakımından ise, davalı vekili müvekkiline ait aracın ambulans olması nedeniyle geçiş üstünlüğünün bulunduğunu bu nedenle davalı araç sürücüsünün kazada kusuru bulunmadığını ileri sürmüş ise de, mahkemece, kusur oranlarının tespiti için bilirkişiden alınan rapordaki, kusur oranlarına itiraz edilmesi üzerine Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesinden alınan raporda da, kusur oranı aynı şekilde belirlenmiş ve alınan her iki raporda da davalı aracın ambulans olduğun dikkate alınarak kusur durumları tespit edilmiş olup alınan raporların bilimsel verilere ve kanun maddelerine dayalı olduğu ve hükmü esas alınabilecek nitelikte olduğu görülmekle davalı tarafın bu hususa ilişkin istinaf isteminin yerinde olmadığı anlaşılmıştır.
Davalı vekilinin, tedavi giderlerinin 6111 sayılı yasa kapsamında SGK tarafından karşılanacağı ve SGK tarafında ödeme yapıldığından davanın reddine karar verilmesi yönündeki istinaf gerekçesi bakımından ise; 25.02.2011 tarihli Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 13.02.2011 tarihli 6111 Sayılı Yasa’nın 59.maddesi ile 2918 Sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 98. maddesi değiştirilmiş, buna göre “trafik kazaları nedeniyle üniversitelere bağlı hastaneler ve diğer resmi ve özel sağlık kuruluşlarının sundukları sağlık hizmet bedellerinin kazazedenin sosyal güvencesi olup olmadığına bakılmaksızın Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından karşılanacağı”, Yasanın geçici 1. maddesi ile de “Bu Kanunun yayımlandığı tarihten önce meydana gelen trafik kazaları nedeniyle sunulan sağlık hizmet bedellerinin Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından karşılanacağı, sözkonusu sağlık hizmet bedelleri için bu Kanun’un 59. maddesine göre belirlenen tutarın %20’sinden fazla olmamak üzere belirlenecek tutarın üç yıl süreyle ayrıca aktarılmasıyla anılan dönem için ilgili sigorta şirketleri ve Güvence Hesabının yükümlülüklerinin sona ereceği,” öngörülmüştür. 2918 sayılı Yasa’nın 98. maddesinde belirtilen tedavi giderleri yönünden sorumluluğun dava dışı Sosyal Güvenlik Kurumu’na geçmiştir. Ancak somut olayda davacı tarafından tedavi giderleri değil, iş görmezlik tazminatı talep edilmiştir. İş görmezlik tazminatı 6111 sayıl yasa kapsamında SGK nın ödemesi gerekin tedavi gideri kapsamında değildir. Ayrıca SGK tarafından davcılara yapılan geçici iş görmezlik tazminatı ödemesi de tazminat hesabı yapılırken mahsup edilmiş olup davalı tarafın bu yöndeki istinaf istemi de yerinde değildir.
Davalı Sağlık Bakanlığı müvekkilinin harçtan muaf olmasın rağmen mahkeme tarafından hüküm kısmında müvekkili aleyhine harç yükletildiği yönündeki istinaf sebebi bakımından da, 492 sayılı Harçlar Kanunu 59. maddesinde genel bütçe kapsamındaki kamu idarelerinin harçtan muaf olduğu kabul edilmiştir. Buna göre davalı Sağlık Bakanlığı genel bütçeli kamu idaresi olduğundan harçtan muaf olup karar ile aleyhine harca hükmedilmemesi gerekirken hatalı değerlendirme ile 834,78 TL peşin harcın davalıdan tahsiline karar verilmiş olması nedeniyle davalının bu yöndeki istinaf isteminin kabulü gerekmiştir.
6100 sayılı HMK 355.maddesi gereğince istinafa başvuranın sıfatı, istinaf konusu yapılan nedenler ve kamu düzeni ile sınırlı olarak yapılan inceleme sonucunda, mahkemece, harçtan muaf olan davalıdan harç alınması usul ve yasaya aykırı olduğundan davalı Sağlık Bakanlığı vekilinin istinaf başvurusunun bu sebeple esas bakımından kabulü ile bu durum yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden HMK 353/1-b-2 maddesi gereğince mahkeme kararının kaldırılarak yeniden hüküm kurulmasına dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davalı Sağlık Bakanlığı vekilinin Bursa 2.Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 21/05/2019 tarih ve 2016/7 – 2019/869 sayılı kararına yönelik davacılar Ahmet Kartal, Ramazan Çakırcan ve Mehmet Çakırcan’a karşı istinaf istinaf kanun yolu başvuru dilekçesinin HMK 352. maddesi gereğince USULDEN REDDİNE,
2-Davalı Sağlık Bakanlığı vekilinin davacı Halil Akkaya’ya karşı istinaf talebinin KABULÜ ile Bursa 2.Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 21/05/2019 tarih ve 2016/7 – 2019/869 sayılı kararının KALDIRILMASINA,
3-HMK’nın 353/1-b-2 maddesi gereğince DÜZELTİLEREK YENİDEN ESAS HAKKINDA HÜKÜM KURULMASINA,
Davanın KISMEN KABUL KISMEN REDDİ ile,
a-Davacı Halil Akkaya için 5.982,17 TL maddi tazminatın davalılar Sağlık Bakanlığı ile … yönünden kaza tarihi olan 20/09/2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile, davalı SBN Sigorta A.Ş. yönünden ise, dava tarihi olan 05/01/2016 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte bütün davalılardan müşterek ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,(Davalı SBN Sigorta A.Ş.’nin sigorta poliçe limitiyle sorumlu tutulmasına)
b-Davacı Ramazan Çakırcan için 206,06 TL maddi tazminatın davalılar Sağlık Bakanlığı ile … yönünden kaza tarihi olan 20/09/2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile, davalı SBN Sigorta A.Ş. Yönünden ise dava tarihi olan 05/01/2016 tarihniden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte bütün davalılardan müşterek ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,(Davalı SBN Sigorta A.Ş.’nin sigorta poliçe limitiyle sorumlu tutulmasına) fazlaya ilişkin maddi tazminat talebinin reddine,
c-Davacı Ahmet Kartal için 532,20 TL maddi tazminatın davalılar Sağlık Bakanlığı ile … yönünden kaza tarihi olan 20/09/2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile, davalı SBN Sigorta A.Ş. Yönünden ise dava tarihi olan 05/01/2016 tarihniden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte bütün davalılardan müşterek ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,(Davalı SBN Sigorta A.Ş.’nin sigorta poliçe limitiyle sorumlu tutulmasına) fazlaya ilişkin maddi tazminat talebinin reddine,
d-Davacı Mehmet Çakırcan’ın maddi tazminat talebinin reddine,
Davacıların manevi tazminat istemi bakımından;
a-Davacı Halil Akkaya için 2.000,00 TL manevi tazminatın davalılar sSağlık Bakanlığı ile … yönünden kaza tarihi olan 20/09/2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte bu davalılardan müşterek ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine,
b-Davacı Ahmet Kartal için 1.000,00 TL manevi tazminatın davalılarSağlık Bakanlığı ile … yönünden kaza tarihi olan 20/09/2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte bu davalılardan müşterek ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine,
c-Davacı Ramazan Çakırcan için 1.500,00 TL manevi tazminatın davalılarSağlık Bakanlığı ile … yönünden kaza tarihi olan 20/09/2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte bu davalılardan müşterek ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine,
d-Davacı Mehmet Çakırcan için 1.000 TL manevi tazminatın davalılar Sağlık Bakanlığı ile … yönünden kaza tarihi olan 20/09/2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte bu davalılardan müşterek ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine,
e- Kabul edilen değer üzerinden hesaplanan toplam 834,78 TL nispi karar ve ilam harcının mahsubu ile fazladan ödenen 1.434,51 TL ve ıslah harcı 218,00 TL’ den mahsubu ile bakiye 837, 73 TL fazla harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacılara iadesine,
f-Davacılar tarafından yatırılan 834,78 TL peşin harcın 459,07 TL sinin davalılar SBN Sigorta AŞ ve davalı …’den müteselsilen tahsili ile davacılara ödenmesi ve bakiye 375,71 TL sinin davalı …’den alınarak davacılara ödenmesine
g-Davacı tarafından yapılan bilirkişi gideri 950,00 TL, ATK rapor masrafı 314,50 TL, posta, talimat ve tebligat gideri 474,80 Tl olmak üzere toplam 1.739,30 TL yargılama giderinden kabul ve red oranlarına göre hesaplanan 253,04 TL yargılama gideri olmak üzere toplam 1.087,82 TL yargılama giderinin davalılardan müşterek ve müteselsilen alınarak davacılara verilmesine,
h-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
ı-Maddi tazminat talebinin kabul edilen kısmı yönünden, davacıların vekil ile temsil edildiği ve davacılar arasında ihtiyari dava arkadaşlığı olduğundan ayrı ayrı vekalet ücreti takdir edilerek, AAÜT’ye 13/1 ve 2 maddelerine göre davacı Halil Akkaya için 2.725,00 TL vekalet ücreti, davacı Ramazan Çakırcan için 206,06 vekalet ücreti, davacı Ahmet Kartal için 532,20 TL vekalet ücreti olmak üzere toplam 3.463,26 TL vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacılara verilmesine,
i-Maddi tazminatın reddedilen kısmı yönünden, davalılar SBN Sigorta A.Ş ile Sağlık Bakanlığın vekil ile temsil edildiğinden aynı zamanda davacılar arasında ihtiyari dava arkadaşlığı olduğundan, AAÜT’ye 13/1 ve 2 maddelerine göre, davacı Ramazan Çakırcan’ın dava konusu ettiği alacağın, reddedilen kısmı için, 793,94 vekalet ücreti, davacı Ahmet Kartal’ın dava konusu ettiği alacağın, reddedilen kısmı için 467,80.-TL vekalet ücreti, davacı Mehmet Çakırcan’ın davası reddedildiğinden 1.000,00 TL vekalet ücretinin, bu davacılardan her bir davalı için ayrı ayrı alınarak vekil ile temsil edilen davalılara ödenmesine,
j- Manevi tazminat talebinin kabul edilen kısmı yönünden davacıların vekil ile temsil edildiği ve davacılar arasında ihtiyari dava arkadaşlığı olduğundan ayrı ayrı vekalet ücreti takdir edilerek, AAÜT’ye 13/1 ve 2 maddelerine göre davacı Halil Akkaya için 2.000,00 TL vekalet ücreti, davacı Ramazan Çakırcan için 1.500,00 vekalet ücreti, davacı Ahmet Kartal için 1.000,00 TL vekalet ücreti, davacı Mehmet Çakırcan için 1.000,00 TL vekalet ücreti olmak üzere toplam 5.500,00 TL vekalet ücretinin davalılar Sağlık Bakanlığı ile …’ den müştereken ve müteselsilen alınarak davacılara verilmesine,
k-Manevi tazminat talebinin reddedilen edilen kısmı yönünden davalı Sağlık Bakanlığı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden ve davacılar arasında ihtiyari dava arkadaşlığı olduğundan ayrı ayrı vekalet ücreti takdir edilerek, AAÜT’ye 10/2, 13/1 ve 2 maddelerine göre davacı Halil Akkayanın reddedilen kısmı için 2.000,00 TL vekalet ücreti, davacı Ramazan Çakırcan’ ın reddedilen kısmı için 1500 vekalet ücreti, davacı Ahmet Kartal reddedilen kısmı için 1.000,00 TL vekalet ücreti, davacı Mehmet Çakırcan’ ın reddedilen kısmı için 1.000,00 TL vekalet ücreti olmak üzere toplam 5.500,00 TL vekalet ücretinin bu davacılardan belirtilen miktarlarda alınarak vekil ile temsil edilen davalı Sağlık Bakanlığı’ na verilmesine,
l-HMK’ nın 333. Maddesi gereğince kullanılmayan gider avansının hükmün kesinleşmesinden sonra ilgilisine iadesine,

3-İstinaf eden davalı kurum harçtan muaf olduğundan bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
4- İstinaf yoluna başvuran davalı tarafından istinaf yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
5-Karar tebliğ, harç tahsil, harç iade ve gider avansı iade işlemlerinin ilk derece mahkemesince yapılmasına,
6-İstinaf yargılaması sırasında duruşma açılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda, 6100 sayılı HMK’nın 362/1.a maddesi gereğince kesin olmak üzere 20/10/2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.