Emsal Mahkeme Kararı Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesi 2022/1723 E. 2022/1286 K. 12.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BURSA BAM 10. HUKUK DAİRESİ

T.C.
BURSA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
10. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2022/1723
KARAR NO : 2022/1286

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : BURSA 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 03/03/2020
NUMARASI : 2019/593 Esas, 2020/127 Karar

DAVACI : …
VEKİLİ :: Alacak (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ : 12/10/2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 12/10/2022

İlk derece mahkemesince verilen karara karşı istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı … vekili dava dilekçesinde özetle; davalı … dava dışı yüklenici Yayla İnşaat San Tic Ltd Şti. İle Bursa 8. Noterliğinden tanzim ve tasdikli 27.04.1995 tarih 10788 Yevmiyeli , davalı … 29.05.1995 tarih 12875 yevmiyeli, davalı … ile 09.06.1995 tarih 13984 yevmiyesi ile düzenlenen kat karşılığı inşaat sözleşmelerine konu inşaat alanında imalat yapmamış iken yer sahipleri davalılar karşısındaki sorumlulukları saklı kalmak kaydı ile davacı müvekkilinin kooperatif ile Bursa 8. Noterliğinin 26.12.1996 tarih 29436 yevmiyeli devir sözleşmesi ile işin ve inşaatın yapımını davacı müvekkili, kooperatife devredip işten el çekildiği, bu aşamadan sonra davacı müvekkili bir kısım imalatları malzemesi müvekkilden olmak üzere taşeron olarak dava dışı Yayla İnşaata yaptırmış ise de aralarında itilaf çıkınca taşeron olarak dava dışı Yayla İnşaat ile verdiği hizmetin bedeli konusunda anlaşmış kendisine ödemesi yapılıp taşeronluğu da sonlandırılmış olup Yayla İnşaattan hiç bir alacağının kalmadığı şeklinde ibrada alarak imalatları kendisinin yaptığını belirttiğini, davacı müvekkili ile aradaki sözleşmelere istinaden inşaatın yapımına başlandığını, davalı yer sahiplerinin bilgisi ve olurları dahilinde hareket edildiğini, arsa sahipleri tarafından verilen vekaletin şumulü içinde taraflara düşecek bağımsız bölümlerin dahi belirlendiğini, davacının inşaatı %80-85 seviyesine getirmiş iken bu kez davalıların ilk yüklenici Yayla İnşaat ile aralarında düzenledikleri sözleşmeleri danışıklı olarak Bursa 21. Noterliğinin 19.08.2011 tarih 32695-32696-32697 yevmiyeli fesih ihbarları ile fesih etmiş akabinde de davacı müvekkiline yaptığı imalatların bedelleri ödenmeden işten el çektirildiğini, başka bir müteahhit yüklenici ile yeni sözleşme düzenlediklerini, müvekkilinin işlemlerle işten el çektirilmiş üyelerinin haklarının gasp edildiğini, davalıların uğrayacakları zarar ve o güne kadar yapılan imalat bedellerini ödeyeceği kendilerine taahhüt edilmiş ise de hiç bir ödeme gerçekleşmediğini beyanla yargılamanın icrası ile müvekkiline yapılan imalatın seviyelerinde dikkate alınarak alacağının tespitine, müvekkilinin uğrayacağı muhtemel zararları önlemek adına davanın bitinceye kadar davalıların gerek sözleşmeye konu taşınmazdaki ve gerekse başka yerlerdeki taşınmaz ve mal varlıkları üzerine tedbir konulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalılar vekili cevap dilekçesinde özetle; Bursa ili, Mudanya ilçesi, Halitpaşa mahallesi, Kırkdamla mevkii, 5. Pafta 390 ada 39,40,55 ve 56. Parsellerde kain taşınmazlar üzerinde Yayla İnşaat San. Tic. Ltd. Şti. ile müvekkili arsa sahiplerinin kat karşılığı inşaat sözleşmesi yaptıkları daha sonra Yayla İnşaat Ltd Şti.’nin de davanın davacısı olan kooperatife inşaatın yapımını devir ederek çekildiğini, davacı kooperatifin bir kısım imalatlar yaptığını, devam eden süreç içerisinde arsa sahiplerinin bir başka yüklenici ile anlaşma yaparak Yayla İnşaat San. Tic. Ltd. Şti ile yapılan sözleşmeleri feshettiklerini, bu nedenle davacı kooperatifin işten el çekildiğini, kooperatifin yaptığı imalat bedellerini alamadığından bahisle yapılan işlerin tespiti ve arsa sahiplerinden tazmini talebiyle alacak dava açtığını beyan ederek, daha önce Bursa 1. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2014/1605 E, 2015/297 K sayılı ilamıyla husumet yokluğu nedeniyle dava reddedildiği için Yargıtay 23. Hukuk dairesi’nin 12.06.2018 tarih E: 2016/3111, K: 2018/3633 K sayılı ilamı ile onanarak kesinleştiğini, taraflar arasında daha önce görülen ve kesinleşen Bursa 1. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2014/ 1605 esas sayılı dosyası ile karar bağlandığına, aynı konu hakkında açılan davanın kesin hüküm nedeniyle reddedilmesi gerektiğini, davalı müvekkilleri ile davacı SS Özen Yuva Konut Yapı Kooperatifi arasında herhangi hukuki ilişkiği bulunmadığını bildirerek, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
İlk derece mahkemesince; davacısı SS Özen Yuva Konutları davalıları …, Mehmet Galip ve Ali Canip Pekman olan Bursa 1. Ticaret Mahkemesinin 2014/1605 esas sayılı dosyasına aynı istemlere açılan davanın reddine dair hükmün Yargıtay 23. Hukuk Dairesi’nin 12/06/2018 tarih ve 2016/3111 esas 2018/3633 Karar sayılı ilamı ile onandığı, kararın 08/08/2018 tarihinde kesinleştiği, eldeki dava ile bu davanın tarafları, konusu ve talep edilenin aynı olduğu kanaatiyle davanın HMK 114\1-İ gereği usulden reddine karar verilmiştir.
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; davanın davalılar ile davacı müvekkili kooperatif arasında zımnen oluşan inşaat sözleşmesinin feshine yönelik olmasına rağmen bu hususun maalesef mahkemeye izah olunamadığını, yüksek mahkemece dosya içinde bulunan ve müvekkilinin tarafı olmadığı davanın konusu bile olmayan sözleşmenin feshi talep edildiği yönünde karar verildiğini, mahkemece de Yargıtayın bozma kararına uyularak karar verildiğini, 1. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2014/1605 E sayılı davasının zımni sözleşmenin feshi-alacağın tespiti ve tahsili davası olduğunu, iş bu 3. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2019/593 E sayılı davasının ise sadece tespit ve alacak davası olduğunu, sözleşmenin feshinin söz konusu edilmediğini, her iki davanın konuları ve taraflarının farklı olduğunu, müvekkili tarafından yaklaşık 5 milyon TL imalat yapıldığını, davalılar ile İlk yüklenici Yayla inşaatın muvazaalı olarak aralarındaki yazılı sözleşmeyi fesh ettiğini, müvekkilinin işten el çektirildiğini beyanla yerel mahkeme kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
İstinaf sebepleri ile sınırlı dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda;
Davacı vekili ilk yükleniciden ayrı/sonra arsa sahipleri ile davacı yüklenici arasında fiili muvaffakat ile kurulmuş ayrı bir sözleşmenin bulunduğunu, bu anlaşma kapsamında yapılan inşaatın imalat bedellerini istinaf konusu etmiştir.
İlk dosyanın Yargıtay bozma ilamı gerekçesinde belirtildiği gibi, davacı ile ilk yüklenici ile aralarında yapılan protokolün davalı arsa sahiplerini bağlamadığı, aksine ilk dava dışı yüklenici ile arsa sahipleri arasında yapılan sözleşmede devir yetkisi verilmesinin ilk yükleniciyi sorumluluktan çıkarmayacağı kabul edilmesi ile davacının alt yüklenici konumda olduğunu kabul edilmiştir.
Kabul edilen bu olguya göre davacı ile davalı arsa sahipleri arasında yeni bir anlaşmanın varlığı kabul edilemeyeceği gibi davacıya yeni bir sıfat yüklenerek dava taleplerinin yenilenmesi ihtilafı kesin hüküm kapsamından çıkarmayacaktır. Anılan nedenle bu dava dosyası ile Bursa 1 Asliye Ticaret Mahkemesinin 2014/1605 esas sayılı dosyasının tarafları, konusu ve dava sebebi aynı olması itibariyle kesin hüküm kapsamında olup, davanın taraflarını bağlamasına ve davanın reddine dair mahkeme kararında hukuka aykırı bir yön bulunmadığı sonucuna varılmakla davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddi gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacı vekilinin istinaf talebinin Bursa 3. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 03/03/2020 tarihli, 2019/593 esas, 2020/127 karar sayılı kararında/ yasaya aykırı bir durum bulunmadığından Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353/1-b.1 maddesi gereğince REDDİNE,
2- Harçlar Kanununa göre alınması gereken 80,70TL maktu karar harcından peşin alınan 54,40 TL’nin mahsubu ile bakiye 26,30TL harcın davacıdan alınarak Hazineye irat KAYDINA,
3-Davacı tarafından istinaf başvurusu sırasında yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-İstinaf yargılaması sırasında duruşma açılmadığından davalılar lehine vekalet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına,
5- Harç tahsil işlemlerinin Dairemiz tarafından yerine getirilmesine,
6-Karar tebliği işlemlerinin 7035 sayılı yasa ile değişik 6100 HMK 359/3. maddesi gereğince Dairemizce yapılmasına,
Dair, tarafların yokluğunda dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda HMK.nun 353/1-b.1 ve 361. maddeleri gereğince tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde TEMYİZ YOLU açık olmak üzere 12/10/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

Başkan … Üye … Üye … Katip …