Emsal Mahkeme Kararı Bursa 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/76 E. 2022/180 K. 21.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BURSA 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C.
BURSA
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR
(Görevsizlik Kararı)
ESAS NO : 2022/76 Esas
KARAR NO : 2022/180

HAKİM : … …
KATİP : … …

DAVACI : … (TC. …)
VEKİLİ : Av. … [….] UETS
DAVALI : … – … …
DAVA : Menfi Tespit
DAVA TARİHİ : 19/01/2022
KARAR TARİHİ : 21/02/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 21/02/2022

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
Dosya incelendi;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA; davacı vekili 19/01/2022 tarihli dava dilekçesinde özetle; müvekkili, dava dışı … İnşaat Sanayi Ve Ticaret Limited Şirketi’nden 30/11/2016 tarihinde …. … B Blok 11 nolu bağımsız bölümü 280.000,00 TL bedelle haricen satın alması sonrasında gayrimenkulün müvekkili adına tescil edilmediği gibi ödenen 215.000,00 TL’nin ve düzenlenen senetlerin de müvekkile iade edilmememesi, müvekkili keşide ederek dava dışı … İnşaat Sanayi Ve Ticaret Limited Şirketi namına düzenlediği 65.000,00.-TL bedelli 25 adet senedin halen … İnşaat Sanayi Ve Ticaret Limited Şirketi veya 3. kişiler uhdesinde bulunması, inşaatın bitmemesi, ifanın imkansız hale gelmesi nedeniyle davacının borçlu olmadığının tespitine ilişkin Bursa 5. Tüketici Mahkemesi 2018/… E. sayılı dosya ile harici satış vaadi sözleşmesine ilişkin menfi tespit davası açılmış ve yapılan yargılama sonunda mahkemece davanın kabulü ile 30.11.2016 tarihli sözleşmeye dayalı olarak düzenlenen bakiye 20.11.2018 ila 20.12.2020 vadeli toplam 65.000 TL tutarlı 25 adet senet nedeniyle davacının … İnşaat Sanayi Ve Ticaret Limited Şirketi’ne borçlu olmadığı tespit edilmiş olup, kararın kesinleşmiş olduğunu, davaya konu bono nama yazılı bono olduğunu, alacağın temliki suretiyle devir edilebileceğini, yukarıda yer alan bilgiler nazara alındığında nama yazılı senetlerde devir eden ile borçlu arasındaki def’iler, senedi devir alana karşı da her zaman ileri sürülebileceğinden davalının senedi iyi niyetle iktisap ettiğinden bahsedilemeyeceğini, davalının icra takibinde haksız ve kötü niyetli olduğu, müvekkili ise Bursa 5. Tüketici Mahkemesi 2018/… E. sayılı dosyasında kesinleşen karar gereği borçlu olmadığının açık olduğunu, açıklanan nedenlerle işbu menfi tespit davasını açma zorunluluğunun hasıl olduğunu, öncelikle teminatsız ya da sayın mahkemece uygun görülecek teminat karşılığında Bursa 12. İcra Müdürlüğü 2021/… esas sayılı takibin durdurulmasına, davanın kabulüne, müvekkilinin davalıya borçlu olmadığının tespit edilmesine, davalının haksız ve kötü niyetli takip yapmış olması nedeni ile takip miktarının % 20’si üzerinden kötüniyet tazminatına mahkum edilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine, karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
GEREKÇE
Dava; davacı aleyhine Bursa 12. İcra Dairesi’nin 2021/… Esas sayılı dosyasında, nama yazılı kambiyo senedi nedeniyle borçlu olmadığının tespitine ilişkin menfi tespit davasıdır.
HMK’nın 114/1-c maddesine göre “mahkemenin görevli olması” dava şartıdır. Aynı Kanun’un 115/1 maddesine göre mahkeme dava şartlarının mevcut olup olmadığını davanın her aşamasında kendiliğinden araştırır. Taraflar da dava şartı noksanlığını her zaman ileri sürebilirler. Aynı maddenin 2 nolu bendine göre ise mahkeme dava şartı noksanlığını tespit ederse davanın usulden reddine karar verir. Diğer taraftan Asliye Ticaret Mahkemeleri ile diğer Hukuk Mahkemeleri arasındaki ilişki, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 5/3. maddesi uyarınca iş bölümü ilişkisi değil, görev ilişkisidir. Göreve ilişkin düzenlemeler, 6100 sayılı Hukuk Muhakemesi Kanunu’nun 1. maddesi uyarınca kamu düzenine ilişkin olduğundan mahkemelerce re’sen incelenir.
6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 4. maddesinde ticari davalar sayılmış, 5. maddesinde de ticari davalara Asliye Ticaret Mahkemesinde bakılacağı belirtilmiştir. 4. madde hükmüne göre bir davanın ticari dava sayılması için her iki tarafın tacir olması ve uyuşmazlığın her iki tarafın da ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğması (nispi ticari dava) ya da tarafların tacir olup olmadıklarına bakılmaksızın maddede 6 bent halinde sayılan davalardan olması (mutlak ticari dava) gerekir. Yine, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 19/II. maddesi uyarınca, taraflardan biri için ticari iş sayılan bir işin diğeri için de ticari iş sayılması, davanın niteliğini ticari hale getirmeyecektir. Zira, Türk Ticaret Kanunu, kanun gereği ticari dava sayılan davalar haricinde ticari davayı ticari iş esasına göre değil, ticari işletme esasına göre belirlemiştir. Hal böyle olunca, işin ticari nitelikte olması davayı ticari dava haline getirmez.
6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun’un 3/1- k maddesinde, “tüketici”, ticari veya mesleki olmayan amaçlarla hareket eden gerçek veya tüzel kişi olarak, 3/1-L maddesinde ise “tüketici işlemi”, mal veya hizmet piyasalarında kamu tüzel kişileri de dahil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla hareket veya onun adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiler ile tüketiciler arasında kurulan eser, taşıma, simsarlık, sigorta, vekalet, bankacılık ve benzeri sözleşmeler de dahil olmak üzere her türlü sözleşme ve hukuki işlem olarak ifade edilmiştir.
Yine anılan Yasanın 73/1. maddesinde, tüketici işlemleri ile tüketiciye yönelik uygulamalardan doğabilecek uyuşmazlıklara ilişkin davalarda tüketici mahkemelerinin görevli olduğu, 83/2. maddesinde ise, taraflardan birini tüketicinin oluşturduğu işlemler ile ilgili diğer kanunlarda düzenleme olmasının bu işlemin tüketici işlemi sayılmasını ve bu kanunun göreve ve yetkiye ilişkin hükümlerinin uygulanmasını engellemeyeceği hükme bağlanmıştır.
Somut olayda, davacı ile dava dışı yüklenici … İnş. San. ve Tic. Ltd. Şti. arasında 30/11/2016 tarihinde imzalanan harici satış vaadi sözleşmesi imzalandığı, söz konusu sözleşme gereğince, davacı şirket tarafından,dava dışı … İnşaat Sanayi Ve Ticaret Limited Şirketi namına, davaya konu senedin de içinde olduğu, toplam 65.000,00.-TL bedelli 25 adet senedin, inşaatın bitmemesi, ifanın imkansız hale gelmesi nedeniyle borçlu olmadığının tespitine ilişkin Bursa 5. Tüketici Mahkemesi 2018/… E. sayılı dosya ile harici satış vaadi sözleşmesine ilişkin menfi tespit davası açılmış ve yapılan yargılama sonunda mahkemece davanın kabulü ile 30.11.2016 tarihli sözleşmeye dayalı olarak düzenlenen bakiye 20.11.2018 ila 20.12.2020 vadeli toplam 65.000 TL tutarlı 25 adet senet nedeniyle davacının … İnşaat Sanayi Ve Ticaret Limited Şirketi’ne borçlu olmadığı tespitine karar verilmiş olup, kararın kesinleştiği, her ne kadar bonodan kaynaklı davalar 6762 TTK’nın 4. maddesi gereğince mutlak ticari dava ise de, davaya konu bononun nama yazılı bono olduğu, alacağın temliki suretiyle devir edilebileceği, nama yazılı senetlerde devir eden ile borçlu arasındaki def’ilerin senedi devir alana karşı da her zaman ileri sürülebileceği nazara alındığında, davacının ticari ve mesleki amaçlarla hareket etmeyen tüketici olması, davacı tarafından senedi devralan davalıya karşı ileri sürülecek defiye konu ilişkinin tüketici ilişkisi olduğundan ve tüketici işlemleri ile tüketiciye yönelik uygulamalardan doğabilecek uyuşmazlıklara ilişkin davalarda tüketici mahkemeleri görevli bulunduğundan eldeki davaya bakmakla görevli mahkeme Tüketici Mahkemeleri olduğu anlaşılmakla mahkememizce dava dilekçesinin görev yönünden reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
HÜKÜM; Gerekçesi ve ayrıntısı yukarıda açıklandığı üzere;
Mahkememizin GÖREVSİZLİĞİNE,
Davanın Görev Dava Şartı Yokluğu nedeniyle USULDEN REDDİNE,
Davanın konusu itibariyle davaya bakmaya görevli mahkeme TÜKETİCİ MAHKEMESİ olduğundan HMK 20. Maddesi uyarınca kararın kesinleşmesinden itibaren 2 haftalık süre içinde talep edilmesi halinde dosyanın Görevli BURSA NÖBETÇİ TÜKETİCİ MAHKEMESİNE GÖNDERİLMESİNE,
Harç, masraf, avans ve vekalet ücreti hususlarının görevli mahkemece karara bağlanmasına, herhangi bir sebeple görevli mahkemede yargılamaya devam olunmaması halinde mahkememize iletilecek bir dilekçe ile yargılama giderlerine hükmedilebileceğine,
Dair, tarafların yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde İstinaf Kanun Yolu açık olmak üzere dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda karar verildi.21/02/2022

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır