Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.
T.C. BURSA 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2022/670 Esas – 2023/510
T.C.
BURSA
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TÜRK MİLLETİ ADINA
KARAR
ESAS NO : 2022/670
KARAR NO : 2023/510
HAKİM : ….
KATİP : …..
DAVACI : … MEKATRONİK SANAYİ VE TİCARET LİMİTED ŞİRKETİ
VEKİLİ : Av. …. – [16860-68189-..] UETS
DAVALI : … ANONİM ŞİRKETİ – ..
[25999-81694-….] UETS
VEKİLİ : Av. ….- [16859-58949-…] UETS
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 23/06/2022
KARAR TARİHİ : 18/05/2023
Mahkememizde açılan itirazın iptali davanın açık muhakemesi sonunda ;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Bursa 14.İcra Dairesinde 2022/… Esas sayılı dosyası ile başlatılan takip nedeniyle müvekkili firma ile davalı arasındaki fatura alacağına dayandığını. Davalının ödeme emrine itiraz dilekçesinde öne sürdüğü borcu olmadığına dair beyanı gerçeği yansıtmadığını ve tamamıyla borçtan kaçma adına öne sürülen iddialar olduğunu. Taraflara ait BA-BS formları, ticari defter ve ilgili belgelere ilişkin yaptırılacak bilirkişi incelemesi neticesinde var olan alacak/borç miktarlarının net bir şekilde ortaya çıkacağını. Bu nedenle davalının itirazın iptaline ve takibin devamına, takip bedeli üzerinden %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama gideri ve ücreti vekaletin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini arz ve talep etmiştir.
CEVAP:Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Açılan davayı kabul etmediklerini, kabul anlamına gelmemek kaydı ile; davacının iddia etmiş olduğu tüm alacak kalemleri zamanaşımına uğradığını. Davanın itirazın iptali davası olduğu gözetilerek davacının davasını 1 yıllık hak düşürücü süre içerisinde açıp açmadığının tespiti de talep olunduğunu, süresinde açılmamış ise davanın reddi gerektiğini. Yetki itirazımız olduğunu, müvekkili şirketin işlem merkezinin KÜTAHYA ili olduğunu. Kütahya Mahkemelerinin yetkili olduğunu. Uyuşmazlığın çözümünde öncelikle iddiaya konu malın eksiksiz ve kusursuz teslim edildiğinin ispatının gerekmekte olup, ispat külfetinin de davacıya ait olduğunu. Faturaların ve faturada bahsi geçen ürünlerin teslimine dair dava dilekçesi ekinde tarafımıza herhangi bir belge sunulmadığını. Bu tip bir belge dosyaya girmiş ise ve teslim alan kısmında bir imza yada kayıt var ise de bu kişinin müvekkili şirkette çalışıp çalışmadığının ve imza /mal teslimi yetkisi olup olmadığının tetkikini talep ettiklerini. Şu haliyle sadece faturanın tebliğinin alacağın varlığını ispata yeterli olmadığını. Kabul anlamına gelmemekle beraber; müvekkili tarafından davacıya bir kısım ödemeler yapıldığı bilgisi olduğunu, bu ödemelerin cari hesaptan düşülüp düşülmediği, takip dosyasına beyan edilip edilmediği, faturaların hangi tarihte ve kim imzasına teslim edildiği, faturaların içeriği ve fatura karşılığı yapıldığı iddia edilen mal veya hizmet tespitine ilişkin bilgi bulunmadığı ve bu doğrultuda net bir cari hesap bakiyesi ortaya konulamadığından takibe konu borca itiraz zaruretinin hasıl olduğunu. Dilekçe ekindeki evraklarda yer alan bir faturanın “vade farkı” na ilişkin olduğunu, taraflar arasında vade farkı istenebileceğine dair bir teamül olmadığı gibi faturalarda yer alan “vade farkı” kayıtlarına da itibar edilemeyeceğini, Bilindiği gibi vade farkı kaydı bulunan faturalarda dahi TTK.nun 23/2. maddesi uyarınca 8 gün içinde itiraz edilmemesi halinde vade farkının kabul edildiği ve istenebileceği anlamına gelmeyeceğini. bu nedenle davanın reddini, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Derdest davanın taraflar arasındaki satım sözleşmesine isitnaden kesilen faturalar nedeni ile Bursa 14. İcra Müdürlüğünün 2022/… Esas sayılı takip dosyasında başlatılan 136.032,45-TL tutarlı takibe yapılan itirazın davasıdır.
Mahkememizce Kütahya Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesine talimat yazılarak davalı tarafın ticari defter ve kayıtlarının incelenmesi amacı ile SMMM bilirkişiye tevdi edilerek rapor tanzim etmesi istenmiş, bilirkişinin 08/02/2023 tarihli raporunda;
“Yukarıda yapılan açıklamalar neticesinde davacı şirketin davalı şirketlen 91.629,85.-TL alacağı olduğu tespit edilmiştir. Davacı firmanın kesmiş olduğu faturalar üzerinden BA-BS formlarına dayanak oluşturarak ihtiyati haciz kararı verdirtmesi çabası uygun değildir. Davalı firma ise 2020 yılından bu yana ticari bir ilişkisi olan davacı firmadan almış olduğu mal ve hizmetin teslimine ilişkin ne diye bir kanıt istediği ise maalesef anlaşılmamıştır. Söz konusu ticari ilişkide borç ve alacak tutarları sabittir her iki tarafında alacak borç bakiyeleri lutmaktadır. Söz konusu bakiyenin davalı firma tarafından son kestiği fatura dikkate alınmadığından bakiyede bir uyuşmazlık olduğu tespit edilmiştir. Yapılan incelemeler genel kabul görmüş denetim ilke, esas ve standartlarına uygun olarak yapılmış ve dolayısıyla hesap ve işlemlerle ilgili olarak belge ve defterlerin kontrolü ile gerekli gördüğümüz diğer denetim yöntem ve tekniklerini” içerdiğini bildirilmiştir.
Mahkememizce dosya davacı tarafından ticari kayıt ve defterlerinin incelenmesi amacı ile bilirkişi …. …’e tevdi edilmiştir. Bilirkişinin 11/04/2023 tarihli raporunda;
“-Davacı şirkete ait 2021yevmiye defterinin açılış ve kapanış tasdiklerinin zamanında yaptırılmış olduğunu, 2022 yıllarına ait cari ilişkinin ilgili olduğu başlangıç ve bitiş defter beratlarının yasal süresinde yaptırılmış olduğu, 2022 Yılı kapanış ayı defter beratının henüz zamanının gelmediğini, Yevmiye defterlerinin kayıtlama sistemi olarak Tek Düzen Muhasebe Sistemi Uygulama Genel Tebliği’ne ve Muhasebe İlke ve Kurallarına uygun olarak tutulduğu tespit edildiğini,
– Davacıya ait defter kayıtlarına göre: 24.05.2022 İcra takip tarihi itibariyle davalının davacıya 136.032,45 TL. borcu olduğunun tespit edildiğini,
-2021 Yılı BA BS Formlarında beyan edilen davacı ve davalı fatura kayıtlarının birbiri ile aynı olduğunu” bildirmiştir.
Davacı toplam alacağının 136.032,45 TL olduğunu iddia ediyor ise de, davacının düzenlemiş olduğu 18.05.2022 tarihli ve 44.402,60 TL tutarlı faturanın vade farkına ilişkin olduğunun anlaşıldığı, vade farkı talep edilebilmesi için taraflar arasında bir anlaşma yahut teamül bulunması gerektiği, davacının ise böyle bir anlaşmayı yahut teamülü ispatlayamadığı gözetilerek vade farkına ilişkin 44.402,60 TL’lik vade farkı alacağını davalıdan talep edemeyeceği kabul edilmiş, bakiye yönünden ise taraf defterlerinin birbiri ile uyumlu olduğu anlaşıldığından bu miktardaki alacağın ispatlandığı ve geçerli olduğu anlaşılmış olup, açıklanan nedenlerle davanın kısmen kabulü ile, davalı tarafından Bursa 14. İcra müdürlüğünün 2022/… Esas sayılı dosyasına yapılan itirazın kısmen iptaline, takibin 91.629,85-TL üzerinden devamına, davaya takip konusu alacak likit olduğundan hüküm altına alınan asıl alacak olan 91.629,85-TL’nin %20’si oranında 18.325,97-TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine, karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere ;
1-Davanın KISMEN KABULÜ ile;
Davalı tarafından Bursa 14. İcra müdürlüğünün 2022/… Esas sayılı dosyasına yapılan itirazın kısmen iptaline,
Takibin 91.629,85-TL üzerinden DEVAMINA,
Davaya takip konusu alacak likit olduğundan hüküm altına alınan asıl alacak olan 91.629,85-TL’nin %20’si oranında 18.325,97-TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Fazlaya ilişkin istemin REDDİNE,
2-Harçlar yasası gereği alınması gereken 6.259,23-TL harçtan peşin alınan 1.642,94-TL harcın mahsubu ile bakiye 4.616,29-TL harcın davalıdan alınarak hazineye irat kaydına, bu hususta harç tahsil tezkeresi düzenlenmesine,
3- Arabuluculuk masrafı olan 1.560,00-TL’nin kabul red oranı dikkate alınarak (kabul %67, red %33) 1.045,20-TL’sinin davalıdan alınarak, 514,80-TL’sinin davacıdan alınarak hazineye irat kaydına, bu hususta harç tahsil tezkeresi düzenlenmesine,
4-Davacı tarafından yapılan 2.228,50-TL muhakeme masrafının kabul red oranı dikkate alınarak (kabul %67, red %33) 1.493,09-TL’si ile 80,70-TL başvurma harcı, 1.642,94-TL peşin harç toplamı olan 3.216,73-TL’nin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
5-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden, karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT 13/1-2 uyarınca belirlenen 14.660,78-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
6-Davalı kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden reddedilen kısım yönünden A.A.Ü.T. uyarınca hesaplanan 9.200,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine,
7-Taraflarca yatırılan gider avansından kullanılmayan kısmın hükmün kesinleşmesinden sonra 6100 sayılı HMK’nun 333. Maddesi uyarınca taraflara İADESİNE,
Dair, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde mahkememize iletilecek bir dilekçe ile Bursa Bölge Adliye Mahkemeleri nezdinde İstinaf Kanun yolu açık olmak üzere verilen karar davacı vekilinin yüzüne karşı davalı vekilinin yokluğunda açıkça okunup usulen anlatıldı. 18/05/2023
İş bu kararın gerekçesi 23/06/2023 tarihinde yazılmıştır.
Katip ….
✍e-imzalı
Hakim …..
✍e-imzalı