Emsal Mahkeme Kararı Bursa 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/669 E. 2023/170 K. 16.02.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BURSA 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2022/669 Esas – 2023/170
T.C.
BURSA
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TÜRK MİLLETİ ADINA
KARAR

ESAS NO : 2022/669
KARAR NO : 2023/170
HAKİM :
KATİP :

DAVACILAR : 1-
2-
3-
VEKİLİ : Av.
DAVALI : 1- TÜRKİYE … BANKASI ANONİM ŞİRKETİ – .
.
VEKİLİ : Av. .
DAVALI : 2- … HAYAT EMEKLİLİK ANONİM ŞİRKETİ –

VEKİLİ : Av.
DAVA : Sigorta (Hayat Sigortası Kaynaklı)
DAVA TARİHİ : 22/06/2022
KARAR TARİHİ : 16/02/2023
Mahkememizde açılan davanın açık muhakemesi sonunda ;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkillerinin müşterek murisi…’ın Türkiye İş Bankası A.Ş. Orhangazi Şubesi’nden 2 adet kredi kullandığını, bu kredileri teminen hayat sigortası poliçesi düzenlendiğini. Davalı … Hayat Emeklilik A.Ş. sigorta şirketince kredi işlemleri yapılırken, krediler süresince olası bir ölüm halinde kredi borcu, faiz ve masrafları teminat altına alındığını. Müvekkillerinin murisinin 12.02.2022 tarihinde vefat ettiğini. Müvekkillerinin poliçe bedellerinin tazmini için davalılara müracaatta bulunduğunu. Sigorta şirketince bir kısım ödemeler yapıldığını ancak poliçe ile teminat altına alınan ödemelerin yapılmadığını. Bu nedenle fazlaya ilişkin tüm hakları saklı kalmak kaydı ile 36.592,17 TL’nin murisin ölüm tarihi olan 12.02.2022 tarihinden itibaren ticari faizi ile birlikte davalılardan müşterek ve müteselsilen tahsiline, 12.371,26 TL alacağın murisin ölüm tarihi olan 12.02.2022 tarihinden itibaren ticari faizi ile birlikte davalılardan müşterek ve müteselsilen tahsiline, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
HUKUKİ NİTELENDİRME, DELİLLER VE GEREKÇE;
Dava, davacıların murisi olan müteveffa… tarafından kullanılan krediler nedeniyle akdedilen kredili hayat sigortası poliçelerine istinaden, azalan teminat kapsamında bakiye poliçe teminat tutarlarının ödenmesine yönelik alacak davasıdır.
6502 Sayılı Yasanın 3/1. Maddesi’nin (k) bendi, tüketicinin kim olduğunu açıklamış olup, buna göre “Tüketici; Ticari veya mesleki olmayan amaçlarla hareket eden gerçek veya tüzel kişiyi” ifade eder, düzenlemesini getirmiş olup, davacılar murisi gerçek kişidir.
Tüketici işlemi, tüketici ve satıcı/sağlayıcı arasında yapılan her türlü hukuki işlemi ifade eder. Ancak her türlü hukuki işlem, tüketim sonucunu doğurmaz. Görülmektedir ki, 6502 sayılı Kanun, ticari dağıtım zincirinin nihai halkasını oluşturan ve ekonominin nihai hedefi olan tüketicinin, satıcı/sağlayıcı karşısında daha etkin olarak korunması gereğinden hareketle düzenlenmiş ve bu koruma anlayışı tüketici hukukunun temelini oluşturmuştur. Tüketici, üretilip piyasaya sürülen ve üretim sürecinin hiçbir aşamasında bilgi sahibi olmadığı ürün veya sunulan hizmeti satın aldığı bir ilişkide zayıf olan taraf olarak kabul edilmiş; yasa koyucu, bu kabulden yola çıkarak iradesini tüketiciyi korumak şeklinde ortaya koymuştur. Giderek 6502 sayılı Kanun ile de bu koruma olgusunu yasal düzenleme altına alıp; üretim aşamasında bilgi sahibi olmadığı malları veya sunulan hizmetleri satın alan ve sözleşmede satıcıya/sağlayıcıya karşı zayıf durumda olduğu kabul edilen tüketicinin, sonradan bu mal veya hizmetlerin ayıplı çıkması sonucu uğradığı zararın tazminini sağlama yoluna gitmiştir.
Ticaret Mahkemelerinin görevi 6102 sayılı TTK’nun 5/1. Maddesi ile ” tüm ticari davalar ” olarak belirlendikten sonra ticari davaların nelerden ibaret olduğunu düzenleyen aynı yasanın 4. Maddesi ile ise ” her iki tarafın ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan hukuk davaları ile tarafların tacir olup olmadıklarına bakılmaksızın bu kanunda düzenlenen hususlar ile maddenin b, c, d, e, f bentlerinde öngörülen hususlardan doğan hukuk davaları ticari dava sayılır düzenlemesini getirmiş olup, eldeki davada davacılar murisi tacir değildir. Davacılar murisinin tacir olup olmadığı hem ticaret odasından sorulmuş, hem de gelen vergi beyannameleri istenilmiş olup davacılar murisinin tacir kaydı bulunmadığı gibi, vergi yükümlülüğünün de bulunmadığı anlaşılmıştır. Kredi belgelerinde dahi kredinin tüketici kredisi olduğu açıkça yazılıdır. Dolayısıyla davacılar murisi tacir olmadığından TTK 5.madde ilk cümlesi uyarınca 6502 Sayılı yasadan kaynaklı tüketici uyuşmazlıklarına bakma görevinin Tüketici Mahkemelerine ait olduğu anlaşılmıştır.
Açıklanan nedenlerle davaya bakma görevinin Tüketici Mahkemelerine ait olduğu anlaşıldığından, dava dilekçesinin görev yönünden reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜK Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere ;
Mahkememizin GÖREVSİZLİĞİNE, davanın Görev yönünden USULDEN REDDİNE,
HMK’nın 20.madesi uyarınca kararın kesinleşmesinden itibaren iki hafta içerisinde talep edilmesi halinde dosyanın görevli ve yetkili BURSA NÖBETÇİ TÜKETİCİ MAHKEMESİNE GÖNDERİLMESİNE;
Yargılama, harç ve giderlerinin 6100 sayılı HMK’nun 331/2. Maddesi uyarınca görevli mahkemece DİKKATE ALINMASINA,
Dair, kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde mahkememize iletilecek bir dilekçe ile Bursa Bölge Adliye Mahkemeleri Nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere taraf vekillerinin yüzlerine karşı açıkça okundu, usulen anlatıldı. 16/02/2023

İş bu kararın gerekçesi 24/02/2023 tarihinde yazılmıştır.
Katip 256544
✍e-imzalı

Hakim 190236
✍e-imzalı