Emsal Mahkeme Kararı Bursa 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/636 E. 2022/1134 K. 03.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BURSA 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C.
BURSA
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR
(Birleştirme Kararı)
ESAS NO : 2022/636 Esas
KARAR NO : 2022/1134

HAKİM : … …
KATİP : … …

DAVACI : … (Tc. …)
VEKİLİ : Av. … –
DAVALI : … (TC…
VEKİLİ : Av. … –

DAVA : Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 14/06/2022
KARAR TARİHİ : 03/11/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 07/11/2022
Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
Dosya incelendi;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA; davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili murisi …’nın borçlu olduğu iddia edilen toplam 60.000-TL tutarındaki 30/04/2016 günlü 6959495 Seri No lu çeki 15.000,00 TL 31/10/2015 günlü 6959480 Seri No lu çeki 15.000,00 TL 31/12/2015 günlü 6959482 Seri No lu çeki 15.000,00 TL 30/11/2015 günlü 6959481 Seri No lu çeki 15.000,00 TL serini nolu çekleri ödemediği gerekçesiyle hakkında Bursa 13. İcra Müdürlüğü’nün 2016/… numaralı dosyası ile kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip başlatıldığını, müvekkili murisinin takip alacaklısı şahsa böyle bir borcu bulunmadığını, müvekkili murisi yaşlı olduğu için evine yapılan tebligatların hiç birisi ya eline geçmemiş yada ne olduğunu anlamadığı için müvekkilin takipten haberi olmadığını, müvekkili murisi öldüğünde bu icra takiplerinin ne olduğunu bilmeyen müvekkil tüm mirasçılar gibi bu takiplerden korkarak reddi miras yapmış olduklarını, eğer bu takipler olmasaydı ve tereke borca batık olmasaydı müvekkili reddi miras yapmayacak olduğunu, ayrıca takip talebi müvekkile yapılmadığından itiraz etme imkanı da bulunmadığını, müvekkili yapmış olduğu bu itiraz doğrultusunda imzanın murise ait olmadığı tespit edilip murisin borçlu olmadı tespit edilmesi durumunda davalıların kötü niyetli olduklarının ortaya çıkacağını, bu durumda müvekkili hem maddi olarak ve manevi olarak rahatlayacak olduklarını, müvekkili benzer çekler üzerinde yapmış olduğu incelemede imzanın murise ait olmadığı kanaatine varmış olduklarını, kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile başlatılan takibe konu senetteki imza müvekkili murisine ait olmadığını, müvekkili takibe konu çekteki imzayı da tanımadığını, senedin altına atılan imzaların ikisi bile birbirinden farklı olduklarını, anılan bu sebeplerle; takibe konu olan bonodaki imzanın müvekkile ait olmaması sebebiyle, müvekkili murisine ait imza örneklerinin Silvan İlçesinde bulunan Ziraat Bankasından, Silvan noterliğinden Silvan Esnaf Ve Sanatkarla Odası Başkanlığından, Silvan Askerlik şubesinden, Silvan Tapu Müdürlüğünden tüm kurumlardan istenilmesine, gelen imza örnekleri ile Bursa 13. İcra Müdürlüğü’nün 2016/… nolu dosyasında çeklerin altındaki imzaların karşılaştırılması için adli tıpta imza incelemesi yapılmasına, yapılacak yargılama sonucunda müvekkilinin davalıya borçlu olmadığının tespit edilmesine, davalı aleyhine %20 üzerinden kötü niyet tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekaleti ücretin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle, davacı tarafın işbu davayı açmakta hukuki yararı bulunmadığı gibi taraf sıfatı da bulunmadığını, zira dava dilekçesinde dosya borçlusu …’nın davacı taraf dahil olmak üzere tüm mirasçılarının mirası reddettiği belirtildiği, hukuki olarak açıktır ki; mirası reddeden kişinin muris adına işlem yapmaya hiç bir yetkisi olmadığı gibi muris adına borçlu olmadığının tespitine ilişkin eldeki davayı açmaya da yetkisi bulunmadığını, işbu sebeplerle davanın esasına girilmeden taraf sıfatı ve hukuki yarar yokluğundan reddine karar verilmesi gerekmekte olduğunu, davacı tarafça, mezkur sayılı icra takip borçlularından …’nın borçlu olmadığından bahisle eldeki dava ile birlikte yine mahkemenizce görülen 2022/631 E. sayılı dosyası ile iki ayrı menfi tespit davası ikame edildiğini, dava dosyasına dayanak teşkil eden Bursa 13. İcra Müdürlüğü’nün 2016/… E. sayılı dosyası tarafımızca 21/06/2016 tarihinde başlatılmış olup işbu dosyadan çek fotokopileriyle birlikte gönderilen ödeme emri 28/06/2016 tarihinde borçlu ile aynı adreste oturan ……’ya tebliğ edildiğini, dosya borçlusu, mezkur sayılı icra dosyasından yapılan hiçbir işleme itirazda bulunmamış, 04/09/2020 tarihinde de vefat ettiğini, aradan geçen bunca zamana ve dosya borçlusu …’nın icra dosyasından yapılan işlemlere itirazının bulunmamasına rağmen eldeki davanın mirası reddeden davacı tarafından ikame edilmesi kötüniyetli olup hakkaniyet kurallarıyla da bağdaşmadığını, dava dosyasına dayanak teşkil eden Bursa 13.İcra Müdürlüğü’nün 2016/… E. Sayılı dosyası incelendiğinde; icra dosyasından gönderilen ödeme emrinin 28/06/2016 tarihinde Havva ARI’ya tebliğ edildiği; 103 davet kağıdının 12/07/2016 tarihinde borçlunun bizzat kendisine tebliğ edildiği; kıymet takdirinin ise 29/08/2017 tarihinde borçlunun gelini ………….. Arı’ya tebliğ edildiği görüleceği, ayrıca dosya borçlusu … adına kayıtlı taşınmazın kıymet takdiri için bilirkişi tarafından 16/12/2016 tarihinde keşfe gidildiği, aynı tarihlerde dosya borçlusu adına kayıtlı tüm banka hesaplarına da bloke koyulduğu, yapılan tüm bu işlemlere rağmen davacı tarafça muris …’nın yaşlı olduğundan bahisle tebligatların eline geçmediğinin veya ne olduğunu anlamadığından takiplerden haberinin olmadığının iddia edilmesi abesle iştigal olduğu, basiretli tacir olan borçlu …’nın kendisine gönderilen tebligatların ne olduğunu bilememesi bir yana; hakkında başlatılmış icra takiplerinden, adına kayıtlı taşınmaz ile banka hesaplarına haciz konulmasına ve bilirkişinin kıymet takdiri için taşınmaza keşfe gitmesine rağmen haberinin olmaması hayatın olağan akışına aykırı olduğu, müvekkilinin, takip mesnedi çeki ciro yoluyla iktisap etmiş olup iyiniyetli hamil olduğu, çekteki keşideci imzasının davacı taraf murisinin eli ürünü olduğunu bilebilecek konumda olmadığı, iş bu nedenle davacı tarafın kötüniyet tazminatı talebinin reddi gerekmekte olduğu belirtilerek izah edilen nedenlerden dolayı; davanın usulden ve esastan reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin de karşı tarafa tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE;
Dava; davacı murisi … aleyhine Bursa 13. İcra Müdürlüğü’nün 2016/… Esas sayılı dosyası ile kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile başlatılan takip nedeniyle borçlu olmadığının tespitine ilişkin menfi tespit davası olduğu anlaşılmıştır.
Mahkememizin 2022/631 Esas sayılı dosyasının incelenmesinde, mahkememiz iş bu dosyası ile aralarında, tarafları ve konuları bakımından hukuki ve fiili bağlantı bulunduğu, biri hakkında verilecek hükmün diğerini etkileyecek nitelikte olduğu, aralarında bağlantı bulunan dava dosyalarının birlikte görülmesinde usul ekonomisi yönünden de yarar görülmekle, aralarında bağlantı bulunan işbu dava dosyası ile yine mahkememize ait 2022/631 Esasında kayıtlı davanın HMK’nun 166/1 Maddesi uyarınca birleştirilmesine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM; Gerekçesi ve ayrıntısı yukarıda açıklandığı üzere;
1-Mahkememiz iş bu dava dosyası ile aralarında hukuki ve fiili irtibat bulunan Mahkememizin 2022/631 Esas sayılı dava dosyasının HMK 166/1.maddesi uyarınca BİRLEŞTİRİLMESİNE,
Yargılamanın birleşen mahkememiz 2022/631 esas sayılı dosya üzerinden yürütülerek esasının bu şekilde KAPATILMASINA,
Yargılama harç ve giderlerinin birleşen dava dosyasında hüküm altına alınmasına,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, esas hakkında hükümle birlikte İstinaf Kanun Yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 03/11/2022

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır