Emsal Mahkeme Kararı Bursa 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/53 E. 2022/291 K. 22.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BURSA 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2022/53 Esas – 2022/291
T.C.
BURSA
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2022/53
KARAR NO : 2022/291
HAKİM :
KATİP :
DAVACI : ….. SİGORTA ANONİM ŞİRKETİ –
VEKİLİ : Av.
DAVALILAR : 1-
2-
DAVA : İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ : 19/09/2019
KARAR TARİHİ : 22/03/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 23/03/2022
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) davasının yapılan açık yargılaması sonunda dosya incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin dava dilekçesini özetle; Dava dışı … … Nak. Taah. Tic. Ltd. Şti müvekkili şirketi nezdinde, yurt içi taşıyıcı mali mesuliyet sigorta poliçesi ile sigortalı olduğunu, muhtelif cins ve ebatta gazlı içecek ve meyve suyu emtiasının dava dışı …. sevk ve idaresindeki plaka sayılı araç ile yapılan taşıma işlemleri esnasında davalı …’in maliki olduğu sürücü diğer davalı …’in sevk ve idaresindeki 42 UT … Plaka sayılı araç ile çarpışması sonucu trafik kazası meydana geldiğini, 22/08/2018 tarihli ve 51 sayılı trafik kazası tespit tutanağına göre kazaya karışan her iki araç sürücü de kusurlu olduğunu, söz konusu kaza nedeniyle emtiaların tamamının hasarlanarak zayi olduğunun tespit edildiğini, davacı müvekkili şirket tarafından sigorta poliçesi teminatı kapsamında dava dışı sigortalıya 19/10/2017 tarihinde 34.417,00-TL hasar tazminatı ödemesi yapıldığını dava dışı sigortalı şirket tarafından davacı müvekkil şirkete verilen ibraname ile sorumlulara karşı rücu hakları kayıtsız ve şartsız olarak müvekkil davacı şirkete devredildiğini, sigorta poliçesinin geçerli olduğu bir dönemde meydana gelen hasar ile dava dışı sigortalıya hasar ödemesi yapıldığından ödeme dekontu ile Türk Ticaret kanunu Hükümleri gereği halefiyet şartları ibraname ile de borçlar kanunu hükümleri gereği alacağın temliki şartlarının oluştuğunu, böylece dava dışı sigortalıya ödenen hasar bedelinin rücuen tahsiline ilişkin sigortalının haklarına halef olduğunun ispat edildiğini, dava dışı sigortalı firmaya ödenen hasar bedelinin sorumlulardan rücuen tahsil edilmesi amacıyla davalı borçlular ile dava dışı diğer borçlu mirza … aleyhine Bursa 5. İcra Müdürlüğü’nün 2018/8837 Esas sayılı dosyasında icra takibi başlatıldığını ve itiraz üzerine takibin durdurulduğunu, bu nedenlerden dolayı, davalıların Bursa 5. İcra Müdürlüğü’nün 2018/8837 Esas sayılı takip dosyasına yaptığı haksı ve kötüniyetli itirazlarının iptaline ve takibin devamına, davalıların takip konusu borcu takip dosyasında belirtilen dava dışı sigortalıya hasar ödemesi yapılan 10/10/2017 tarihinden itibaren işlemiş ve işleyecek değişen oranlardaki reeskont avans faizi ile ödemelerine ve borçluların %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatı ödemelerine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
GEREKÇE;
Dava dava dışı sigortalıya ödenen hasar bedelinin rücuen tahsili istemine ilişkindir.
Mahkememizce 2019/133 esas sayılı dosyasında 06/02/2020 tarihinde yetkisizlik kararı verildiği, davacı vekilince 13/04/2020 tarihinde istinaf edildiği ve Bam 5. Hukuk Dairesinin 2020/1485 dosya numarası, 2021/1722 kararı ile yetkili mahkemenin Bursa mahkemeleri olduğu değerlendirilerek dosyanın mahkememize gönderildiği görülmüştür.
HMK’nın 114/1-c maddesine göre “mahkemenin görevli olması” dava şartıdır. Aynı Kanun’un 115/1 maddesine göre mahkeme dava şartlarının mevcut olup olmadığını davanın her aşamasında kendiliğinden araştırır. Taraflar da dava şartı noksanlığını her zaman ileri sürebilirler. Aynı maddenin 2 nolu bendine göre ise mahkeme dava şartı noksanlığını tespit ederse davanın usulden reddine karar verir. Diğer taraftan Asliye Ticaret Mahkemeleri ile diğer Hukuk Mahkemeleri arasındaki ilişki, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 5/3. maddesi uyarınca iş bölümü ilişkisi değil, görev ilişkisidir. Göreve ilişkin düzenlemeler, 6100 sayılı Hukuk Muhakemesi Kanunu’nun 1. maddesi uyarınca kamu düzenine ilişkin olduğundan mahkemelerce re’sen incelenir.
6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 4. maddesinde ticari davalar sayılmış, 5. maddesinde de ticari davalara Asliye Ticaret Mahkemesinde bakılacağı belirtilmiştir. 4. madde hükmüne göre bir davanın ticari dava sayılması için her iki tarafın tacir olması ve uyuşmazlığın her iki tarafın da ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğması (nispi ticari dava) ya da tarafların tacir olup olmadıklarına bakılmaksızın maddede 6 bent halinde sayılan davalardan olması (mutlak ticari dava) gerekir. Yine, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 19/II. maddesi uyarınca, taraflardan biri için ticari iş sayılan bir işin diğeri için de ticari iş sayılması, davanın niteliğini ticari hale getirmeyecektir. Zira, Türk Ticaret Kanunu, kanun gereği ticari dava sayılan davalar haricinde ticari davayı ticari iş esasına göre değil, ticari işletme esasına göre belirlemiştir. Hal böyle olunca, işin ticari nitelikte olması davayı ticari dava haline getirmez.
TTK’nun “Halefiyet” başlığı altındaki 1472. maddesinde; “Sigortacı, sigorta tazminatını ödediğinde, hukuken sigortalının yerine geçer. Sigortalının, gerçekleşen zarardan dolayı sorumlulara karşı dava hakkı varsa bu hak, tazmin ettiği bedel kadar, sigortacıya intikal eder.” hükmüne yer verilmiştir. Davacı sigorta şirketi, eldeki davayı sigortalısının halefi olarak açmış olmasına göre, görevli mahkemenin tayininde sigortalı ile davalı arasındaki ilişkinin hukuki mahiyeti nazara alınması gerekir. Yargıtay İçtihadı Birleştirme Genel Kurulu’nun 22/03/1944 tarihli 37 Esas ve 9 Karar sayılı ilamında bu husus “Sigortacının sorumlu kişi aleyhine açacağı dava, sigorta poliçesinden doğan bir dava değildir. Bu nedenle, halefiyet davası bir ticari dava sayılamaz. Bu dava, aynen sigortalı kimsenin sorumlu kişiye karşı açmış olduğu bir dava gibidir. Sigortalının muhtelif mahkemelerde dava açma hakkı varsa aynı hak, sigortacının halefiyet hakkına dayanan rücu davası için de söz konusudur” şeklinde vurgulanmaktadır.
Yukarıda izah edildiği üzere ödeme yapılan sigortalı 3.kişi ödeme yapılmasaydı mevcut davada davacı sigorta şirketinin rücu ettiği davalılara karşı açacağı dava hangi mahkemede görülecekse sigorta şirketinin de o mahkemede dava açması gerekecektir. Her ne kadar mevcut davada sigortalı 3.kişi ile taşıma işini gerçekleştiren 20 V 8399/16 Y … plaka sayılı aracın sahibi ile taşıma sözleşmesinin bulunduğu, davanın da taşıma sözleşmesinden kaynaklanan mutlak ticari davalardan olduğu kabul edilerek mevcut davanın da ticaret mahkemesinde görüleceği değerlendirilebilinecekse de mevcut davanın 42 UT … plakalı traktör sahibi ve şoförü olan davalılara karşı açıldığı, sigortalı 3.kişi ile davalı gerçek kişiler arasında taşıma sözleşmesinin bulunmadığı, 3.kişinin eşyalarını taşıyan dava dışı Mirza …’e ait 20 V 8399/16 Y … plaka sayılı araç ile davalılara ait araç arasında meydana gelen kazaya istinaden alacak talebinin ancak haksız fiile dayandırılabileceği mevcut davanın mutlak ticari dava olmadığı gibi davalılar da tacir olmadığından nisbi ticari dava da olmayacağı göz önüne alındığında mahkememizce görevsizlik kararı verilerek dosyanın genel görevli mahkeme olan Asliye Hukuk Mahkemesi’ne gönderilmesine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
KARAR; Gerekçesi ve ayrıntısı yukarıda açıklandığı üzere;
1-Mahkememizin GÖREVSİZLİĞİNE,
Davanın Görev Dava Şartı Yokluğu nedeniyle USULDEN REDDİNE,
Davanın konusu itibariyle davaya bakmaya görevli mahkeme ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ olduğundan HMK 20. Maddesi uyarınca kararın kesinleşmesinden itibaren 2 haftalık süre içinde talep edilmesi halinde Görevli BURSA NÖBETÇİ ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ’ne gönderilmesine,
HMK 331/2.madde gereğince; yargılama gideri harç, yargılama gideri ve vekalet ücreti konusunda karar verilmesine yer olmadığına,
Harç, masraf, avans ve vekalet ücreti hususlarının görevli mahkemece karara bağlanmasına, herhangi bir sebeple görevli mahkemede yargılamaya devam olunmaması halinde mahkememize iletilecek bir dilekçe ile yargılama giderlerine hükmedilebileceğine dair gerekçeli kararın tebliğinden itibaren “2 hafta içerisinde Bursa Bölge Adliye Mahkemeleri Nezdinde istinaf kanun yolu”açık olmak üzere tarafların yüzüne karşı yapılan inceleme sonunda karar verildi. 22/03/2022

Katip 256525
¸e-imzalıdır

Hakim 153211
¸e-imzalıdır