Emsal Mahkeme Kararı Bursa 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/434 E. 2022/935 K. 22.09.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BURSA 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C.
BURSA
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR
(Görevsizlik)
ESAS NO : 2022/434 Esas
KARAR NO : 2022/935

HAKİM : … …
KATİP : … …

DAVACI : … – …
VEKİLİ : Av. … – [16653-56788-15386] UETS
DAVALILAR : 1- … (TC. …) …
2- … (TC….) …
VEKİLİ : Av. … [16888-88778-48515] UETS
DAVA : Tazminat (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 14/04/2022
KARAR TARİHİ : 22/09/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 03/10/2022
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
Dosya incelendi;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA; davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirket ile davalılar arasından yapılan anlaşma gereği, fason üretilmek üzere, müvekkili şirketçe 09.09.2021 tarihinde EDLİSKİDS erkek eşofman altı fason dikişi için 3-4, 5-6, 7-8, 9-10, 11-12, 13-14 yaşlarından her yaştan 12 adet olmak üzere toplamda 72 adet iplik kesimi tamamlanmış kumaş, 3 rulo EDLİS baskılı lastik (65,00 m) , 6 bobin siyah pamuklu iplik davalılara teslim edilmiş olduğunu, yine daha sonra 17.09.2021 tarihinde 3-4, 5-6, 7-8, 9-10, 11-12, 13-14 yaşlarından her yaştan 12 adet olmak üzere toplamda 72 adet 3 iplik kesimi tamamlanmış kumaş, 4 rulo EDLİS baskılı lastik (95,00 m) davalılara teslim edilmiş olduğunu, davalılar tarafından müvekkili şirket aranarak, fason dikişin tamamlandığının haber verilmesi üzerine, 3-4, 5-6, 7-8, 9-10, 11-12, 13-14 yaşlarından her yaştan 24 adet toplamda olmak üzere 144 adet EDLİSKİDS erkek eşofman altı fason dikişi tamamlanmış olarak müvekkili şirketçe teslim alındığını, ancak teslim alınan ürünlerin detaylı olarak incelenmesi sonrası, bu ürünlerin davalılara teslim edilen kalıplar ve numuneler ile hiçbir alakasının olmadığı, tüm ürünlerde dikiş hataları ve eksiklikler bulunduğu tespit edilmiş ve bu hususta gerek mesaj yoluyla gerek ise sözlü olarak hemen davalı yana bilgi verildiğini, yine Bursa 10.Noterliği’nin 27/09/2021 tarih ve 035837 yevmiye sayılı ihtarnamesi ile, davalılara ihtarname gönderilerek fazlaya ilişkin haklar saklı tutularak 5.739,36 TL zarar bedelinin 7 gün içinde ödenmesi ihtar edilmiş, fakat davalılar tarafından ödeme yapılmadığını, anılan bu sebeplerle; fazlaya ilişkin talep ve dava hakkı saklı kalmak kaydıyla, davanın kabulü ile 5.739,36 TL zarar, ziyan ve tazminat bedelinin, 27/09/2021 tarihli ihtarname tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte davalılarda müştereken ve müteselsilen tahsiline ve yargılama giderleri ile ücreti vekâletin davalılar üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP; davalılar vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkillerden …’a ait fason atölyesine, toplamda 144 adet EDLİS erkek eşofman altı dikilmesi adına 17.09.2021 tarihinde gün içerisinde 2 kere gelmek suretiyle, iki ihtarnemede bahsi geçen 3-4, 5-6, 7-8, 9-10, 11-12, 13-14 yaşlarından her yaştan 12 adet olmak üzere toplamda 72 adet iplik kesimi tamamlanmış kumaş, 3 rulo EDLİS baskılı lastik (65,00 m) , 6 bobin siyah pamuklu iplik 3-4, 5-6, 7-8, 9-10, 11-12, 13-14 yaşlarından her yaştan 12 adet olmak üzere toplamda 72 adet 3 iplik kesimi tamamlanmış kumaş, 4 rulo EDLİS baskılı lastik (95,00 m) müvekkillere, yine iş sahibi davacı firma tarafından belirlenen “Eşofman Kalıpları” ile birlikte teslim edildiğini, müvekkiller, işbu eşofmanların dikimini için davacı firma tarafından verilen erkek alt eşofmanına ait “yaş gruplarının kalıpları” ve ” kendileri tarafından kesilmiş hazır kumaş” üzerinden, işe başlamadan önce, “örnek numune” müvekkili tarafından iş sahibine gösterilmiş; numunenin onaylanmasına binaen işe başlanmış ve 21.09.2021 tarihinde toplam işin tamamlandığını, aynı gün 144 adet eşofman altı eksiksiz bir şekilde müvekkil atölyeden ürünler teslim alınırken davacı şirketin fason takipçisi tarafından ürünler detaylı bir şekilde incelenmiş olup; müvekkillere herhangi bir ayıp bildiriminde bulunulmaksızın ürünlerin teslim alındığını, davacı firmaca müvekkil yüklenicilere, 27/09/2021 tarihli ürünlerin zayi olduğuna bu sebeple sözleşmeden döndüklerine ve müvekkili … tarafından ürünler hakkında bedele ilişkin faturanın kabul edilmediğine dair 2 adet ihtarname gönderildiğini, bunun üzerine müvekkillerce, işbu dönmenin kabul edilmediğini, keza ayıp karşılığında iş sahibi davacının dönme hakkının kullanılabilmesi adına tüm ürünlerin kulllanılamayacak ölçüde zayi olması gerektiği ve bu hususun ispatı gerektiği, ürünlerdeki hatanın yüklenici müvekkillerin anlayacakları şekilde ürünlerin kendilerine getirmediklerini ve yüklenicinin inceleme fırsatı bulamadığını, ek olarak iş sahibince başkaca da herhangi bir tespitin yapılmadığını ve ürünlerin sosyal medya aracılığı ile reklama dahi konulduğunu belirtmiş olup; ayıp hakkındaki sorumluluklarını ve fatura iptalini kabul etmemiş, fatura bedelinin karşı tarafça ödememesi halinde yasal yollara başvuracağını bildirir cevaben,T.C. Bursa 13. Noterliği, 25/10/2021 tarih ve 30065 yevmiye no’lu ihtarname gönderildiğini, geri dönüş alınamaması karşısında ise müvekkilleri tarafça faturası kesilen bedel adına T.C. Bursa 20. İcra Dairesi 2021/9885 Esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, sonuç olarak; kalıpları ve tüm malzemesi iş sahibi davacı firma tarafında verilen ve yine ürünün numunesi onaylatılan işbu eşofman altlarına dair ayıba ilişkin sorumluluğu müvekkili yüklenicilerle kabulü mümkün olmadığını, keza sayın mahkemece de takdir edileceği üzere; iş sahibinin talimatı üzerine doğmuş ve malzemesi de iş sahibince karşılanmış, buna ek olarak yine iş sahibince kontrol edilmek suretiyle teslim alınmış ürünlere ilişkin eser sözleşmelerinde yüklenicinin hatası ve sorumluluğunun varlığı kabul edilemeyeceğini, anılan bu sebeplerle; davanın esastan reddine, ayıba ilişkin sorumluluğun iş sahibi davacı firmaya ait olduğuna ilişkin kabulüne ve iş bu iş sahibi davacının sözleşmeden dönme talebinin reddine, mahkeme aksi kanaatte ise iş bu davaya konu ürünlerin zayiatına ilişkin ürünlerin var olup olmadığının tespitine var ise, tekstil mühendisi bilirkişilerince tespitinin yapılmasına karar verilmesini arz ve talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE;
Dava; taraflar arasındaki fason üretim sözleşmesi kapsamında ayıp iddiasından kaynaklı tazminat istemine ilişkindir.
HMK’nın 114/1-c maddesine göre “mahkemenin görevli olması” dava şartıdır. Aynı Kanun’un 115/1 maddesine göre mahkeme dava şartlarının mevcut olup olmadığını davanın her aşamasında kendiliğinden araştırır. Taraflar da dava şartı noksanlığını her zaman ileri sürebilirler. Aynı maddenin 2 nolu bendine göre ise mahkeme dava şartı noksanlığını tespit ederse davanın usulden reddine karar verir. Diğer taraftan Asliye Ticaret Mahkemeleri ile diğer Hukuk Mahkemeleri arasındaki ilişki, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 5/3. maddesi uyarınca iş bölümü ilişkisi değil, görev ilişkisidir. Göreve ilişkin düzenlemeler, 6100 sayılı Hukuk Muhakemesi Kanunu’nun 1. maddesi uyarınca kamu düzenine ilişkin olduğundan mahkemelerce re’sen incelenir.
6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 4. maddesinde ticari davalar sayılmış, 5. maddesinde de ticari davalara Asliye Ticaret Mahkemesinde bakılacağı belirtilmiştir. 4. madde hükmüne göre bir davanın ticari dava sayılması için her iki tarafın ta6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 4. maddesinde ticari davalar sayılmış, 5. maddesinde de ticari davalara Asliye Ticaret Mahkemesinde bakılacağı belirtilmiştir. 4. madde hükmüne göre bir davanın ticari dava sayılması için her iki tarafın tacir olması ve uyuşmazlığın her iki tarafın da ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğması (nispi ticari dava) ya da tarafların tacir olup olmadıklarına bakılmaksızın maddede 6 bent halinde sayılan davalardan olması (mutlak ticari dava) gerekir. Yine, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 19/II. maddesi uyarınca, taraflardan biri için ticari iş sayılan bir işin diğeri için de ticari iş sayılması, davanın niteliğini ticari hale getirmeyecektir. Zira, Türk Ticaret Kanunu, kanun gereği ticari dava sayılan davalar haricinde ticari davayı ticari iş esasına göre değil, ticari işletme esasına göre belirlemiştir. Hal böyle olunca, işin ticari nitelikte olması davayı ticari dava haline getirmez.
Dosyaya celp edilen Bursa Ticaret ve Sanayi Odası ile Bursa Esnaf ve Sanatkarlar Odası kayıtlarından davalıların gerçek kişi ticari işletme veya ortak kaydı bulunmayıp, davalı …’ın esnaf kaydı bulunduğundan Mahkememizce gerek davanın ticari dava olup olmadığı gerekse de tarafların tacir olup olmadığı hususunun netleştirilmesinin gerektiği, 2007/12362 sayılı Esnaf ve Sanatkar ile Tacir ve Sanayicinin Ayırımına İlişkin Bakanlar Kurulu Kararı 1/a maddesinde “Esnaf ve Sanatkâr ile Tacir ve Sanayiciyi Belirleme Koordinasyon Kurulunun tespit edeceği ve Resmî Gazete’de yayımlanacak esnaf ve sanatkâr meslek kollarına dahil olup, ekonomik faaliyetini sermayesi ile birlikte bedeni çalışmasına dayandıran ve kazancı tacir veya sanayici niteliğini kazandırmayacak miktarda olan, basit usulde vergilendirilenler ve işletme hesabına göre deftere tabi olanlar ile vergiden muaf bulunanlardan 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 177 nci maddesinin birinci fıkrasının (1) ve (3) numaralı bentlerinde yer alan nakdi limitlerin yarısını, (2) numaralı bendinde yazılı nakdi limitin tamamını aşmayanların esnaf ve sanatkâr sayılmaları ile esnaf ve sanatkâr siciline ve dolayısıyla esnaf ve sanatkarlar odalarına kaydedilmeleri,” şeklinde düzenlemenin bulunduğu, bu düzenleme gereği VUK 177 inci maddesindeki vergi beyannamesinin verildiği yılın yeniden değerleme oranına göre tahlil edilmesinin gerektiği, 213 sayılı Vergi Usul Kanununa istinaden birinci sınıf tacir sayılan ve bilanço esasına göre defter tutanlar ile işletme hesabına göre defter tutan ve bu Kararın (a) bendinde belirtilenlerin dışında kalanların tacir ve sanayici sayılmaları ile ticaret siciline ve dolayısıyla Türkiye Odalar ve Borsalar Birliğinin bünyesindeki odalara kaydedilmeleri kararlaştırıldığı, 213 Sayılı vuk 177. maddesi parasal hadlerin, 2020 yılında; VUK 177/1’e göre yıllık alış 280.000; VUK 177/1’e göre yıllık satış 390.000; VUK 177/2’e göre yıllık gayrisafi iş hasılatı 140.000; VUK 177/3’e göre yıllık iş hasılatının beş katı ile yıllık satış tutarının toplamı (1 ve 2 birlikte yapılması halinde) 280.000 olduğu, 2021 yılında; VUK 177/1’e göre yıllık alış 300.000; VUK 177/1’e göre yıllık satış 420.000; VUK 177/2’e göre yıllık gayrisafi iş hasılatı 150.000; VUK 177/3’e göre yıllık iş hasılatının beş katı ile yıllık satış tutarının toplamı (1 ve 2 birlikte yapılması halinde) 300.000 olduğu, celp edilen Gökdere Vergi Dairesi kayıtlarından; davalı …’ın15.10.2020 tarihi itibariyle mükellefiyet kaydı açılmış ise de iş yerinde faaliyet gösteren kişinin Eşi
… olduğu tespit edildiğinden açılış tarihi itibariyle kapanışının yapıldığı, davalı …’ın ise 2020 ve 2021 yıllarına ait celp edilen gelir vergisi beyannamelerinde dönem içinde satın alınan emtia “0” olup, dönem içinde elde edilen hasılatın 2021 yılında “0 “; 2022 yılında “4.683,00” olduğu olduğu, parasal hadlerin altında beyanının olduğu, davalının faaliyetinin esnaf faaliyeti olduğu görülmüştür.
Tüm dosya kapsamı değerlendirildiğinde; dosyaya celp edilen Bursa Ticaret ve Sanayi Odası ve vergi dairesi kayıtlarından davalılar tacir olmayıp, taraflar arasında fason üretim sözleşmesinden kaynaklı uyuşmazlık bulunduğu, sonuç olarak, her iki tarafın ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan bir dava olmadığı gibi taraflar arasındaki ihtilafın Ticaret Mahkemeleri’nin görevini belirleyen TTK’nın 4. Maddesinde sayılan hususları kapsamadığı anlaşıldığından bu hususla ilgili yargılama yapma görevi Asliye Hukuk Mahkemesi’ne ait olup mahkememizin görevsizliği nedeniyle davanın usulden reddine dair aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM; Gerekçesi ve ayrıntısı yukarıda açıklandığı üzere;
1-Mahkememizin GÖREVSİZLİĞİNE,
Davanın Görev Dava Şartı Yokluğu nedeniyle USULDEN REDDİNE,
Davanın konusu itibariyle davaya bakmaya görevli mahkeme ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ olduğundan HMK 20. Maddesi uyarınca kararın kesinleşmesinden itibaren 2 haftalık süre içinde talep edilmesi halinde dosyanın görevli BURSA NÖBETÇİ ASLİYE HUKUK MAHKEMESİNE GÖNDERİLMESİNE,
2-Harç, masraf, avans ve vekalet ücreti hususlarının görevli mahkemece karara bağlanmasına, herhangi bir sebeple görevli mahkemede yargılamaya devam olunmaması halinde mahkememize iletilecek bir dilekçe ile yargılama giderlerine hükmedilebileceğine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde İstinaf Kanun Yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.22/09/2022

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır