Emsal Mahkeme Kararı Bursa 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/395 E. 2023/187 K. 23.02.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BURSA 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2022/395 Esas – 2023/187
T.C.
BURSA
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2022/395 Esas
KARAR NO : 2023/187

HAKİM :
KATİP :

DAVACI : …. TEKSTİL SANAYİ VE TİCARET LİMİTED ŞİRKETİ –
VEKİLİ : Av. ……. UETS
DAVALI : …… EV TEKSTİLİ İÇ VE DIŞ TİCARET SANAYİ LİMİTED ŞİRKETİ – 0 Beşyol Mah. 1. Akasya Sokak 17/1 3 İstanbul Küçükçekmece Küçükçekmece/ İSTANBUL
VEKİLİ : Av. ……UETS
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 06/04/2022
KARAR TARİHİ: 23/02/2023
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 17/03/2023
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
Dosya incelendi;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA; davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı ile müvekkil firma arasında uzun süredir karşılıklı bir ticari ilişki mevcut olup, bu ticari ilişki neticesi ile davalı yanın müvekkile ödemesi gerekli bakiye borcunu ödemediğini, müvekkili tarafından davalı yana yapılmış olan işler karşılığı resmi olarak faturalar düzenlenmiş ve davalı tarafından ilgili faturalar teslim alınarak ticari defterlerine işlendiğini, müvekkili tarafından tutulan ticari defter kayıtlarında davalının cari hesabına ilişkin bakiye kalan borç tutarının davalı ile yapılan tüm görüşmelere rağmen ödenmemesi, sürekli sebepsiz ve dayanaksız bahaneler sürerek ödeme ileri ötelenmeye çalışması nedeniyle çözüm sağlayamadığını, bu nedenle davalı aleyhine Bursa 16. İcra müdürlüğü 2022/… Esas sayılı dosya ile ilamsız takip başlatıldığını, davalı yasal süresi içerisinde haksız ve dayanaktan yoksun bir şekilde sırf ödemeyi geciktirmek ve sürüncemede bırakmak amacıyla takip dosyasına kısmi itirazda bulunarak takibi durdurduğunu, davalı ile yapılan tüm satışlar dolar üzerinden yapılmış, başka para cinsinden yapılan ödemelerin ödeme tarihindeki kur üzerinden dolara çevrilerek tahsil olarak kaydedileceği tüm faturalara derc edildiğini, davalı taraf ile telekonferans yolu ile yapılan arabuluculuk görüşmelerinin olumsuz sonuçlandığını, anılan bu nedenlerle; davalının icra dosyasına yaptıkları borca, faize ve yetkiye yönelik yapmış olduğu yetki itirazının açıklanan nedenlerle kaldırılmasını ve sonrasında, davalının Bursa 16.İcra Müdürlüğünün 2022/… E. sayılı dosyaya yapmış olduğu borca kısmi itirazın iptali ile takibin devamına karar verilmesini, davalı aleyhine %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekaleti ücretin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP; davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin adresi Beşyol Mah. 1. Akasya Sk. No:17/1 Küçükçekmece / İstanbul olup, Bursa İcra Müdürlüğü ve Mahkemeniz başlatılan takipte ve açılan davada yetkili olmayıp, yetkili icra müdürlüğü İstanbul Küçükçekmece İcra Müdürlüğü, yetkili mahkeme İstanbul Bakırköy Asliye Ticaret Mahkemesi olduğunu, esas yönünden ise; icra takibi ile talep edilen alacak belirli ve likit olmadığını, takip talebi ve ödeme emri ile “21.522,74 USD Takip Tarihi ve fatura, 27,86 USD … İşlemiş Faiz”, “cari alacak gereği 21.522,74 USD” talep edilmiş ancak icra takibine dayanak belge dosyaya sunulmadığı için takibe konu alacağın hangi tarihli alım satıma dayanan fatura ve irsaliyeye ilişkin olduğu, faturaya mı, cari alacağa mı, kur farkına mı, fiyat farkına mı dayandığı ve resen tespit edilecek diğer nedenlerle ödeme emrinden anlaşılamadığını, takip talebi ve ödeme emrinde belirtilen faiz miktarı ve faiz başlangıç tarihi de, alacağın faturaya mı cari hesaba mı dayandığı anlaşılamadığından belirli ve likit olmadığını, taraflar arasında kumaş alım-satımından doğan cari hesap ilişkisi, 13/11/2019 tarihinde başlamış, en son 30/11/2021 tarihinde mal alınmış ve 16/02/2022 tarihinde yapılan ödeme ile sona ermiş olduğunu, davacı taraf, 16/12/2021 tarihinde DVR2021000000558 nolu 51.562,95.TL tutarlı Fiyat Farkı Faturası, 31/12/2021 tarihinde DVR2021000000583 nolu 120.339,40.TL tutarlı Kur Farkı Faturası ve 10/01/2022 tarihinde DVR2022000000014 nolu 53.965,30.TL tutarlı Fiyat Farkı Faturası düzenleyerek müvekkili şirkete göndermiş, müvekkili şirketin kullandığı muhasebe programı Fiyat Farkı Faturalarının temel fatura olarak gönderilmesi nedeniyle reddedilmesine izin vermemiş, Kur Farkı Faturası ise reddedilmiş olduğunu, gönderilen 2 adet Fiyat Farkı Faturası ve 1 adet Kur Farkı Faturası müvekkil şirketin ticari defter ile cari hesap kayıtlarına işlenmemiş olduğunu, bunun üzerine davacı tarafça 20/01/2022 tarihinde icra takibine başlanmış, “21.522,74 USD Takip Tarihi ve fatura, 27,86 USD … İşlemiş Faiz”, “cari alacak gereği 21.522,74 USD” talep edilmiş, ödeme emrinin müvekkili şirkete tebliği üzerine yetki itirazı ve borca kısmi itiraz gereği takip durmuş, müvekkili şirketçe tutulan cari hesap gereği kabul edilen borca ilişkin davacı alacaklıya 16/02/2022 tarihinde 55.586,78.TL ödeme yapılmış ve davacı tarafın müvekkili şirketten alacağının kalmamış olduğunu, davacının dava dilekçesinin eki olarak dosyaya sunduğu 8 adet fatura ise takip talebinde alacağın dayanağı olarak bilgileri verilen ancak takip dosyasına sunulmayan fatura veya cari hesapla örtüşmediğini, davacı şirket yetkilisinin talebi üzerine müvekkili şirketçe ödemeler esas olarak TL çek ve nakit olarak yapıldığını, taraflar arasında Türk Lirası dışında başka bir para birimiyle ödeme yapılması kararlaştırılmamış, teamül oluşmamış, davacı tarafından kur farkından doğan fazlaya ilişkin alacağın saklı tutulduğunun bildirilmediğini, kur farkı ve fiyat talebi kötü niyete dayanan haksız bir talep olduğunu,taraflar arasında yazılı cari hesap sözleşmesi, ödemelerin dövizle yapılacağına dair bir sözleşme, kur farkı ve fiyat farkı talep edilebileceğine dair bir sözleşme ve fiili bir uygulama bulunmadığını, müvekkili şirket tarafından cari hesap ilişkisi süresince davacı tarafın talebi üzerine TL çeklerle ödemeler yapıldığını, Yargıtay içtihatlarına göre çekle yapılan ödemelerde kur farkı istenemeyeceğini, anılan bu nedenlerle, yetki itirazının kabulüne, davacının itirazın iptali ile icra inkar tazminatı talepli davasının reddine, davacı aleyhine %20’den aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekaleti ücretin davacıya yüklenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE;
Dava; Bursa 16. İcra Müdürlüğü 2022/… Esas sayılı dosyası ile başlatılan takibe itirazın iptali davası olup yasal süresi içerisinde açılmıştır.
Mahkememizce, Bursa 16. İcra Müdürlüğü’nün 2022/… Esas sayılı icra takip dosyasının celp ve incelenmesinde; davacı vekili tarafından davalı aleyhine 20/01/2022 tarihinde, cari alacak gereği 21.522,74-USD fatura, 27,86-USD işlemiş faiz olmak üzere toplam 21.550,60-USD miktar üzerinden takip başlatıldığı, davalı tarafın 15/02/2022 tarihli dilekçesi ile özetle; kabul edilen 55.896,78.TL borç miktarının üzerinde talep edilen alacağa, başka para biriminden takibe, işlemiş faize, işleyen faize, faiz oranı ile tüm ferilerine ve yetkiye itirazı sonucu takibin durdurulduğu görülmüştür. Mahkememizce; tarafların bağlı bulundukları vergi dairelerine müzekkere yazılarak, tarafların 2019, 2020, 2021 ve 2022 yıllarına ait BA/BS formlarının dosyamıza celbedildiği görülmüştür. Mahkememizce, dava dosyası, ibraz edilen deliller ve taraflara ait ticari defter ve dayanağı kayıtlar üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılarak davacının var ise alacaklı olduğu miktar ve faizinin belirlenmesine karar verilmiş; bu kapsamda davalı tarafın ticari defterlerinin incelenmesi yönünden; dosyamız ve icra dosyaları uyap üzerinden ekleri ile birlikte gönderilerek Bakırköy Nöbetçi Asliye Ticaret Mahkemesi’ne talimat yazıldığı, Bakırköy 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2022/61 Talimat sayılı dosya ile davalı taraf ticari defter ve dayanağı kayıtları üzerinde yapılan inceleme sonucu SMMM bilirkişi Derya Yıldız Kocabaş tarafından 17/10/2022 tarihli raporun dosyaya ibraz edildiği görülmüştür. 17/10/2022 tarihli bilirkişi raporunda özetle; Raporumuz içerisinde yapılan açıklamalar muvacehesinde, dosyaya mübrez belge, bilgi, takip dosyası, davacı yana ait incelenen ticari defterleri ile sınırlı olarak yapılan tespit, inceleme ve değerlendirmeler neticesinde;
Taraflar arasındaki hukuki ihtilaf davacı yanın 24/01/2022 tarihinde borçlu aleyhine Bursa 16. İcra Müdürlüğünün 2022/… E. sayılı dosyası ile; 21.522,74 USD Fatura Alacağı için icra takibi başlatması karşısında, davalı yanın takibe itiraz etmesi üzerine çıkmış bulunmakta olduğu, davalı yan tarafından 24/01/2022 takip tarihi sonrası 16/02/2022 tarihinde Bursa 16. İcra Dairesi 2022/… E. Dosyaya 55.896,78 TL ödeme yaptığı, davacı yan tarafından yapılan ödemeye karşılık davacı yan tarafından Harca Esas Değerin 237.516,22 TL ( 17.725 dolar karşılığı) talep edildiği,
davalı şirkete ait 2019, 2020, 2021 yıllarına ait tüm ticari defterlerinin 6102 sayılı yeni TTK. İlgili hükümleri yönünden açılış ve kapanış tasdiklerinin süresinde yapıldığı ve usulüne uygun tutulmuş olduğu davalı yanın 2022 yılı ticari defterlerinin 6102 sayılı yeni TTK İlgili hükümleri yönünden açılış tasdiklerinin süresinde yapıldığı kapanış tasdik süresinin 30/06/2023 yılı olduğundan sahibi lehine delil olma vasfı yönünden takdirin yüce mahkemenize ait olduğu, davacı yan tarafından düzenlenen 16/12/2021 tarih DVR2021000000558 nolu faturanın Temel Fatura olduğu yine davacı yan tarafından düzenlenen 10/01/2022 tarih DVR2022000000014 nolu Fiyat Farkı Faturasının ticari e-fatura olarak düzenlenmesinden
dolayı; TTK md.18’de belirtilen yöntemler ile faturaya itiraz edilmesine ilişkin olarak TTK md.21’de belirtilen 8 (sekiz) günlük süresi içerisinde itiraz edilebileceği, ancak dosya içerisinde davalı tarafından itiraz edildiğine veya iade faturasına ilişkin bir belge olmadığı, iş bu faturaların usulüne uygun olarak düzenlendiği ancak davacının düzenlenen Fiyat Farkı faturalarının hangi faturalara istinaden fiyat farkı düzenlendiği tespit edilemediğinden davacı yanca izaha muhtaç olduğu, davacı yanın defter incelemesi neticesinde; davacının düzenlemiş olduğu faturaların ve davalının yaptığı ödemelerin davalı ticari defterlerinde TL olarak kayıt edildiği, davacı yan tarafından düzenlenen 16/12/2021 tarih DVR2021000000558 ve 10/01/2022 tarih DVR2022000000014 nolu Fiyat Farkı Faturalarının davalı yan ticari defterlerinde yer almadığı, dosya münderecatında bulunan fiyat farkı faturalarının hangi faturalara ilişkin fiyat farkı faturası olarak tanzim edildiğine ilişkin bir tespit yapılamadığından davacı yanca izaha muhtaç olduğu, davalı yana ait ticari defter kayıt ve belgelerden 24/01/2022 takip tarihinde davalı yanın davacı yana 55.896,78 TL borçlu olduğu davalının takip sonrası Bursa 16. İcra Dairesi 2022/… E. Dosyaya 55.896,78 TL ödeme yaptığı ödeme sonrası davalının davacıya 1,47 TL bakiye borcu göründüğü, detaylı açıklamaları raporumuzun faiz kısmında olmak üzere; davacının davalı yanı temerrüte düşürdüğüne dair bir belge bulunmadığından faiz talep edemeyeceği yönünde görüş ve kanaat bildirilmiştir. Davacı tarafın ticari defterlerinin incelenmesi yönünden ise; Mahkememizce dosya tüm ekleri ile birlikte konusunda uzman SMMM bilirkişi ….’e teslim edilmiş, bilirkişinin 21/12/2022 tarihli raporunu dosyaya ibraz ettiği görülmüştür.21/12/2022 tarihli bilirkişi raporunda özetle; Dava itirazın iptali davası olup davacı davalının kur farkından dolayı borçtu ulduğunu beyan ederek takipte bulunmuş ve huzurdaki bu davayı açmış olduğu, davacı 2021 ve 2022 yıllarında e-defter mükellefi olduğu, E-defter beratları rapor ekinde olduğu, bu yıllara ait envanter defterlerinin açılış tasdikleri yasal sürelerinde yaptırıldığı, 2019-2022 yıllarına ait defterlerin açılış ve yevmiye defterlerinin kapanış tasdikleri yasal sürelerinde yaptırıldığı, defterler birbirleri ile uyumlu olup muhasebe ilkeleri ve tekdüzen besap planına uygun tutulduğu, defter kapyaları usb içinde ibraz edilmiş olup dosyaya eklendiği, 2020 sonu itibari ile davacı kendi defler kayıtlarına göre 235,94934-TL alacaklı görünmekte olduğu, davalı defterlerindeki görünen bakiye ile 0,07-TL fark olduğu, dolar cari hesabında görünen bakiye alacak 32,394, 97-$ olduğu, 2021 yılı sonu itibari ile davacı defterlerinde görünen TL alacak bakiyesi 127,514,37-T1. Olup davalı defterlerindeki bakiye 75,949,83-TL olduğu, aradaki fark 51,562,95-TL tutarlı kur farkı faturasından oluştuğu, davalı defterlerinde bu fatura kayıtlı olmadığı, davacı defterlerinde dolar bazında alacak rakamı 19,098,73-$ olduğu, 2022 yılı sonu itibari ile davacı defterlerindeki TL bakiyebi61,426,62-TL olup davalı defterlerinde görünen TL bakiye -0- olduğu, aradaki fark 53 .965,30-TL tutarlı kur farkı faturası davalı defterlerinde kayıtlı olamadığı, 55,896,78-TL icra dairesine yapılan ödeme davacı defterlerinde kayıtlı olamadığı, ödemeyi düştüğümüzde davacı defterlerindeki kalan bakiye 105,529,84-TL olup bu fark 2 adet kur farkı faturasından kaynaklanmakta olduğu, davacı tarafından ticari fatura senaryosunda kesilen 120,339,40-TL tutarlı kur farkı faturası davalı tarafından sisteme düştüğünde reddedilmiş olduğu, davalı rteddettiği faturayı kendi defterlerinde kaydetmemiş davacı da reddedilen kur farkı falurasını defterlerine kaydetmediği, kur farkı istenebilmesi için ya aralarında bu konuda imza altına alınmış bir sözleşme olmalı, ya sipariş formunda bu konunun açık bir şekilde yazılı olması ya da fatura üzerinde fatura bedelinin döviz üzerinden toplam tutarı ve o günkü kurun yazılı olması gerektiği, sadece kurun yazılı olması yeterli olmadığı, fatura tutarının da döviz olarak gösterilmesi gerektiği, aralarında sözleşme olmamakla birlikte faturaların üzerinde döviz karşılığı tular ve o günkü kurlar yazılı olduğu, 6,12,2021 tarihli 51,562,95-TL tutarlı fiyat farkı faturası, fatura temel fatura senaryosunda düzenlendiği, faturanın üzerinde not olarak “muhasebe programı temel fatura olarak gönderildiğinden reddetmemize imkân vermemiştir.” yazılı olduğu, 10.01.2022 tarihli 53,965,30-TL tutarlı fiyat farkı faturası, bu faturada temel falura senaryosunda düzenlendiği ve üstünde elle yazılmış şekilde diğer faturadaki not eklendiği, 31.12.2021 tarihli 120.339,40-TL tutarlı kur farkı faturası: bu fatura ticari fatura senaryosunda düzenlendiği, faturanın üzerinde iki çizgi arasında kalemle reddedildi yazısı bulunmakta olduğu, temel fatura senaryosunda düzenlenen faturalara e-fatura uygulaması üzerinden red yanıtının dönülememesi, Türk Ticaret Kanununun 18’inci maddesinde belirtilen harici yöntemlerle ( noter aracılığıyla, taahhütlü mektupla, telgrafla veya güvenli elektronik imza kullanılarak kayıtlı elektronik posta sistemi ile ) itiraz edilebilmesi imkanını ortadan kaldırmamakta olduğu, bir başka ifade ile temel fatura senaryosunda düzenlenen laturalara Türk Ticaret Kanununun18’inci maddesinde belirtilen yöntemler ile itiraz edilebilmesi imkanı bulunmakta olduğu, ticari fatura senaryosunda düzenlenmiş olan faturalara ilişkin olarak alıcıların e-fatura uygulaması üzerinden red yanıtı dönmemeleri, Türk Ticaret Kanununun 18’inci maddesinde belirtilen yöntemlerin Kanunun 21’inci maddesinde belirtilen sürede kullanılabilme hakkını ortadan kaldırmadığı, dava komusu 3 faturayı incelediğimizde, davalı tarafından “muhasebe programı fatura temel fatura olarak gönderildiğinden reddetmemize izin vermemiştir” nolu yazılı 2 adet fatura davalının da belirttiği gibi temel fatura olarak düzenlendiği, ancak temel faturada reddetme olanağı olmamakla birlikte faturaya 8 günlük yasal süresi içinde aynı kağıt ortamındaki itiraz gibi itiraz etme ve iade etme hakkı bulunmakta olduğu, davalı bu hakkını kullanmamış itiraz ve iade etmediği, 120,339,40-TL tutarlı üzerinde reddedildi ibaresi bulunan ticari fatura senaryosunda kesildiği için kesildiği anda reddetme olanağı bulunmakta olduğu, davalı bu faturayı reddettiğini beyan ettiği, bu tür kur farkı davalarında istikrar kazanmış yargıtay kararlarına göre eğer ödemeler TL çek ile yapılmışsa kur farkı talep edilemez, TL cinsinden düzenlenen çeki kabul eden alacaklı tarafın seçim hakkını kullandığı kabul edileceği, dava konusu faturalar ve ödemeler incelendiğinde ödemelerin TL çeklerle kabul edildiği tespit edildiği, her ne kadar çek göründüğünde ödenmesi gereken bir kambiyo senedi ise geçici madde ile çekte vade hakkı tanınınmış olup bazı sektörlerde çok uzun vadeli çekler yazılmakta olduğu, buna göre 31.12.2023 tarihine kadar, üzerinde yazılı düzenleme larihinden önce çekin ödenmek için muhatap bankaya ibrazi geçersiz sayılacağı, sonuç davalı tarafından ödemelerin TL çekle yapıldığı tespit cdilmiş olup kur farkı talep edilip edilemeyeceği hususundaki takdir ve karar sayın mahkemenin olduğu yönünde görüş ve kanaat bildirilmiştir. Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; Davacı tarafça, 21.522,74 USD bedelli kur farkı faturasından kaynaklanan alacağının tahsili için ilamsız icra takibinde bulunulmuş, davalının kısmi itirazı üzerine duran takibin devamı için eldeki itirazın iptali davası açılmıştır. Davalı tarafça 16/02/2022 tarihinde takip dosyasına 55.896,78 TL ödeme yapıldığı, davacı tarafça tarafından yapılan ödemeye karşılık 17.725 USD karşılığı takibe itirazın iptalinin talep edildiği görülmüştür. Davalı taraf, taraflar arasında mal alım satımına dayalı akdi ilişki olduğunu kabul etmekle birlikte, davacı tarafından, 16/12/2021 tarihinde DVR2021000000558 nolu 51.562,95.TL tutarlı Fiyat Farkı Faturası, 31/12/2021 tarihinde DVR2021000000583 nolu 120.339,40.TL tutarlı Kur Farkı Faturası ve 10/01/2022 tarihinde DVR2022000000014 nolu 53.965,30.TL tutarlı Fiyat Farkı Faturası düzenleyerek davalı şirkete gönderdiğini,davalı şirketin kullandığı muhasebe programı Fiyat Farkı Faturalarının temel fatura olarak gönderilmesi nedeniyle reddedilmesine izin vermemiş, Kur Farkı Faturası ise reddedildiğini, gönderilen 2 adet Fiyat Farkı Faturası ve 1 adet Kur Farkı Faturası müvekkil şirketin ticari defter ile cari hesap kayıtlarına işlenmediğini, taraflar arasında kur farkı faturası düzenlenebileceğine ilişkin anlaşma bulunmadığını, ayrıca davacının satılan mallar karşılığını TL nakit ve çek olarak isteyip daha sonra fiyat ve kur farkı talebinde bulunamayacağını savunmaktadır.
Kur farkı alacağının talep edilebilmesi, taraflar arasındaki sözleşmede bu konuda bir hüküm bulunmasına veya akdi ilişkinin yabancı para cinsinden olmasına bağlıdır. Taraf ticari defterlerinin incelenmesi sonucu;davacı tarafından ticari fatura senaryosunda kesilen 31/12/2021 tarihli DVR2021000000583 nolu 120.339,40.TL tutarlı Kur Farkı Faturası davalı tarafından sisteme düştüğünde reddedilmiş, davalı reddettiği faturayı kendi defterlerinde kaydetmemiş, davacı da reddedilen kur farkı falurasını defterlerine kaydetmemiştir. Ticari defterler arasındaki farkın; davacı tarafından düzenlenen 16/12/2021 tarih DVR2021000000558 nolu ve 10/01/2022 tarih DVR2022000000014 nolu fiyat farkı faturasından kaynaklanmaktadır. Temel fatura senaryosunda düzenlenen faturalar davalı tarafın ticari defterlerde kayıtlı değildir. Tarafların 2019 yılından itibaren ticari ilişki içinde bulundukları sabittir. Dosya münderecatında bulunan fiyat farkı faturalarının hangi faturalara ilişkin fiyat farkı faturası olarak tanzim edildiğine ilişkin bir tespit yapılamamıştır. Her ne kadar davacı tarafça dosyaya sunulan 2021 yılı muhtelif kumaş satışlarına ilişkin faturalar üzerinde “Satış Tahsilatlarımız Döviz (USD) Üzerindendir. Fatura Bedeli TL Olarak Ödenmesi Halinde Ödeme Tarihindeki TCMB Satış Kuru Dikkate
Alınacaktır” şeklinde düzenlenme bulunsa da, davacı taraf, davalı firma tarafından kendisine Türk parası cinsinden çekler ve nakitler ile yapılan ödemeleri herhangi bir itiraz veya şerh düşmeksizin kabul etmiştir. Çekin ödeme aracı olmasının sonucu olarak çek ile yapılan ödemeleri kabul eden davacının artık o andan itibaren kur farkı isteyemeyecek olup Türk Lirası ile ödeme alan tarafın bir daha kur farkından dolayı talepte bulunmasının mümkün değildir. Bu nedenle açılan davanın reddine karar vermek gerekmiştir. Davacı tarafın yapılan takipte haksız ve kötü niyetli olduğu ispat edilemediğinden davalı tarafın kötü niyet tazminatı talebinin reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM; Gerekçesi ve ayrıntısı yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİNE
2-Yasal şartlar oluşmamakla kötüniyet tazminatı talebinin REDDİNE,
3-Harçlar yasası gereği alınması gereken 179,90-TL karar ve ilam harcının, peşin yatırılan 2.995,95-TL peşin harçtan mahsubu ile bakiye 2.816,05-TL harcın karar kesinleştiğinde talep halinde davacı yana İADESİNE
4-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden, karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT 10/3 maddesi uyarınca belirlenen 39.587,48-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya VERİLMESİNE,
5-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
6-6325 Sayılı Kanun 18/A-13 maddesi uyarınca 1.560,00.-TL zorunlu arabuluculuk hizmeti giderinin davacıdan alınarak HAZİNEYE İRAT KAYDINA,
7-Kesinleşme süreci tamamlanana kadar masraf avanslarının kullanılabileceği nazara alınarak kararın kesinleşmesinden sonra yazı işlerince yapılacak hesaba göre artan avansların yatıran tarafa İADESİNE,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde İstinaf Kanun Yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 23/02/2023
Katip
¸e-imzalıdır

Hakim
¸e-imzalıdır