Emsal Mahkeme Kararı Bursa 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/243 E. 2023/136 K. 10.02.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BURSA 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2022/243 Esas – 2023/136
T.C.
BURSA
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ KARAR
ESAS NO : 2022/243 Esas
KARAR NO : 2023/136
HAKİM :
KATİP :
DAVACI : BURSA SU VE KANALİZASYON İDARESİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ – 0191002357200022
VEKİLİ : Av.
Davalı : …. İLETİŞİM HAY. HAF. TAR. GIDA İT. İHR. TİC. A.Ş.
VEKİLİ :Av.
[16365-63843-28867] UETS
DAVA :İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ :25/02/2022
KARAR TARİHİ :10/02/2023
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH :28/02/2023
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA; davacı vekili dava dilekçesinde özetle;borçlu aleyhinde Bursa 1. İcra Müdürlüğü’nün 2018/11796 E. sayılı icra dosyası ile kullanılan suyun bedelinin ödenmemesine dayanılarak icra takibi başlatıldığını, icra takibine borçlu site yönetimi tarafından süresinde borca itiraz edildiğini, icra takibinin durdurulduğunu, davalı borçlunun yapmış olduğu itirazın haksız ve kötü niyetli olduğunu, Emek- Adnan Menderes Mahallesi Yakup Aktaş Caddesi No:40-42 adresinde inşaat suyu kullanılmak üzere davalı şirketin tarafın talebi ile 11.05.2017 tarihinde müvekkil İdare nezdinde Abone Sözleşmesi imzalanarak 983260 numaralı abonelik tesis edildiğini, binada bulunan bağımsız bölümlerin su aboneliği alabilmesi için 22.10.2018 tarihinde sayaç sökülerek davalıya ait abonelik sözleşmesi davacı idare tarafından sonlandırıldığını, davalı abone şirket sözleşmenin devam ettiği süreç içerisindeki 2017/07, 08, 09, 10, 11, 12, 2018/01, G2, 03, 04, 05,06, 07, 08 dönemlerine ait kullanıları suya ve yararlanılan hizmete ilişkin bedelleri ödemediğini, inşaat yapımının ne zaman sonlandığı bilinmemekle birlikte davalı borçlu 22.10.2018 tarihine kadar abonelik sözleşmesini feshetmemiş ve bağımsız bölümlerde su abonelikleri alınıncaya kadar dava konusu sayaçtan su kullanımı davalı şirket adına devam edildiğini, abonelik sözleşmesi, abone veya idare tarafından feshedilmedikçe aynı koşullarla devam eder. Davalı borçlunun aboneliğe konu adresi terk edip etmediği ve yahut terk etmişse bile ne zaman terk ettiklerini bilmediklerini, idarenin böyle bir durumu araştırma yükümlülüğü bulunmadığını, davalı abone şirket tarafından Abone Sözleşmesinde belirtilen tüm hususlara uyulacağı ve tüm hususların yerine getirileceği kabul edilerek sözleşme yapıldığını, davalı şirket sözleşmeden kaynaklanan sorumluluğunu yerine getirmediğini, abonelik sözleşmesini feshetmeden aboneliği terk edenler, fiili kullanıcı olmasalar dahi başkalarının tüketimi nedeniyle tahakkuk eden su ve atık su bedellerinden sorumlu olduğunu, davaya konu icra dosyasında bulunan borç dönemleri fesih tarihinden önceki dönemleri kapsamadığını, davalının abonelik sözleşmesini feshettiği tarihe kadar tahakkuk eden su bedellerinden sorumluluğunun devam edeceğini, alacağın likit ve vadesi geçmiş bir alacak olduğunu, icra dosyasına yapılan itiraz sebebiyle davacının alacağını geç veya hiç alamama ihtimali doğduğunu, davalı borçlunun itirazı yerinde olmadığını, haksız ve kötü niyetli olduğunu, kamu kurumunu haksız olarak zarara uğratmakta ve yargıyı kötü niyetli olarak oyaladığını, işbu sebeple %20′ den aşağı olmayacak şekilde icra inkâr tazminatı ödemeye mahkum edilmesi gerektiğini, borçlunun yapmış olduğu itirazın hiçbir hukuki dayanağı olmadığını belirterek borçlunun haksız ve kötü niyetli itirazının iptali ile takibin devamına, %20’den aşağı olmayacak şekilde icra inkâr tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ile vekâlet ücretinin davalı borçluya yüklenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP;Davalı cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafın iddia ettiği hususlar hukuka aykırı olduğunu, davalı şirketin itirazlarında haklı olduğunu, yapı Kullanma İzin Belgesi, inşaası tamamlanmış bir yapının, tamamının veya kısmen kullanılması mümkün bölümleri tamamlandığında bu bölümlerinin kullanılabilmesi için, inşaat ruhsatını veren belediye veya valiliğe bağlı il özel idaresinden alınan izin belgesi olduğunu, su tüketimine konu binanın yapı kullanma izni aldığı tarih belirtilmediğini, ilgili belediyeye müzekkere yazılmak suretiyle binada yapı kullanma izninin alındığı tarih yani oturumun başlandığı tarihin belirlenmesi gerektiğini, davacı idare tarafından faturaların ödenmediği iddiası bulunmasına rağmen 15-16 ay gibi uzun bir sürede su kapama işlemi yapmayarak su tüketimine izin verildiğini, davacı idarenin iyi niyetli olmadığını ve gecikme zammının haksız bir şekilde talep edildiğini, tarife uyarınca davacı idarenin tahsilata yönelik yapması gereken işlemleri yapmadan haksız icra takibinde bulunduğunu, söz konusu borç miktarı, faizi, gecikme zammı ve tüm fer’ileri hukuka aykırı hale geldiğini, bu nedenle borcun ve davanın kabulünün mümkün olmadığını, idare tarafından yapılması gereken işlemler yapılmayarak davalı şirket haksız bir şekilde ve haksız tutarlarla borçlu konumuna getirildiğini, işbu sebeple davalı şirket itirazlarında haklı olup söz konusu davanın reddi gerektiğini, tüm bu sebeplerden ötürü davalı şirket tarafından, haksız ve kötüniyetli olan icra takibine itiraz ettiğini belirterek, davacının itirazın iptali talebinin ve icra-inkar tazminatı talebinin reddine, davacının icra takinin konusu olan meblağın %20’sinden aşağı olmamak üzere kötüniyet tazminatına hükmedilmesine, yargılama masrafları ile vekalet ücretinin de davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE;
Dava; Bursa 1. İcra Müdürlüğü’nün 2018/11796 E. sayılı icra takibine itirazın iptali davası olup, yasal süresi içerisinde açılmıştır.
Davalı vekili 10/02/2023 tarihli duruşmada; Bursa 1. İcra Müdürlüğündeki dosyanın infazen kapatıldığını, davanın konusuz kaldığını beyan etmiştir.
Bilirkişi 05/12/2022 tarihli raporunda özetle;
Faturalar ve Buski Yönetmelikleri incelendiğinde,
tüketilen su miktarının süreç içerisinde aylara göre düzenli bir seyir
izlemiş ve aylık tüketimlerin inşaat safhaları dikkate alındığında, uygun tutarlar ve tüketim
miktarları olarak tespit edilmiştir. İnşaatın ilk başladığı aylarda beton ve kalıp işi yoğun
olması nedeniyle su tüketimi de yüksek seyretmiş, beton işi bitimi sonrasında su tüketiminde
lineer bir düşüş görülmektedir. Son aylarda bağımsız bölümlerin bitmesine müteakip
borçların ödenmemesi nedeniyle, şantiye sayaç sözleşmesinin borç nedeniyle iptal edilerek,
bağımsız bölümlerin abonelik yapamaması nedeniyle, şantiye sayacından su kullanmaları
nedeniyle suda artış görüldüğü, yapılan değerlendirmeler sonucunda, faturalar üzerinden ve gecikme faizi ile hesaplanarak
hazırlanan tabloya göre, toplam 8.722,50.-TL fatura bedeli,
toplam 815,12.-TL gecikme faizi olmak üzere toplam 9.537,62.-TL
davacı tarafın, davalıdan su kullanım ve hizmet bedeli olarak, 9.537,62.-TL alacağı olduğu
yönünde görüş ve kanaat bildirmiştir.
Mahkememizce yapılan değerlendirme sonucunda; yargılamanın devamı sırasında icra takibine konu borcun ödendiği anlaşıldığından konusu kalmayan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına dair aşağıdaki şekilde karar verilmiş, olup her ne kadar icra dosyası infazen kapatılmışsa da bunun dava açıldıktan sonra gerçekleştirildiği, mahkememizce aldırılan denetime ve hüküm kurmaya elverişli bilirkişi raporuna göre davacının 8.722,50.-TL fatura bedeli,
toplam 815,12.-TL gecikme faizi olmak üzere alacaklı olduğunun tespit edildiği, davanın açılmasına davalının sebep olduğu anlaşılmakla yargılama gideri ve vekalet ücreti davalı tarafa yükletilmiş olup, alacağın likit olduğu görüldüğünden davacı lehine icra inkar tazminatına hükmedilmiştir.
KARAR; Gerekçesi ve ayrıntısı yukarıda açıklandığı üzere;
1-Konusu kalmayan dava hakkında KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA,
2-Alacağın likit olduğu ve yasal şartları taşıdığı değerlendirilmekle dava konusu asıl alacak miktarı olan 8.722,50 TL’nin % 20 si oranında hesaplanan 1.744,5‬0 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
3-Alınması gereken 179,90-TL harçtan, peşin yatırılan 164,36-TL harcın mahsubu ile bakiye 15,54-TL harcın davalıdan alınarak HAZİNEYE İRAT KAYDINA,
4-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden, karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca belirlenen 8.722,50-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
5-Davacı tarafından yapılan 80,70-TL başvurma harcı, başlangıçta alınan 164,36 TL peşin harç, 750,00-TL bilirkişi ücreti, 66,00-TL tebligat masrafı olmak üzere toplam 1.061,06-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
6-6325 Sayılı Kanun 18/A-12-13 maddeleri uyarınca 1.560,00 TL zorunlu arabuluculuk hizmeti giderinin davalıdan alınarak HAZİNEYE İRAT KAYDINA,
7-Kesinleşme süreci tamamlana kadar masraf avanslarının kullanılabileceği nazara alınarak kararın kesinleşmesinden sonra yazı işlerince yapılacak hesaba göre artan avansların yatıran tarafa iadesine,
Miktar itibari ile kesin olmak üzere verilen karar davacı ve davalı vekillerinin yüzüne açıkça okunup usulen anlatıldı. 10/02/2023
Katip 127096
¸e-imzalıdır

Hakim 153211
¸e-imzalıdır