Emsal Mahkeme Kararı Bursa 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/141 E. 2022/925 K. 19.09.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BURSA 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C.
BURSA
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2022/141
KARAR NO : 2022/925

BAŞKAN : … …
ÜYE : … …
ÜYE : … …
KATİP : … …

DAVACI : … – TC Kimlik no-…
VEKİLİ : Av. … –
DAVALI : … – …
VEKİLİ : Av. … –
DAVA : Ticari Şirket (Ortaklıktan Çıkma Veya Çıkarılmaya İlişkin)
DAVA TARİHİ : 03/02/2022
KARAR TARİHİ : 19/09/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH :20/09/2022
Mahkememizde görülmekte olan Ticari Şirket (Ortaklıktan Çıkma Veya Çıkarılmaya İlişkin) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkilinin davalı kooperatifte toplam 23 adet üyeliğe sahip olduğunu, 15/06/2002 tarihinde yapılan genel kurul ile bölge ve imar değişikliği nedeniyle ortak konut sayısı 48’den 32’ye düşürüldüğünü, imar değişikliği sebebiyle iptal edilen 16 dairenin müvekkil …’e ait hisselerden olması sebebiyle bu hisselere karşılık 6 dairenin bedelsiz olarak anahtar teslimi olarak müvekkiline verilmesine oy birliği ile karar verildiğini, davalı kooperatif bakımından 6 adet bedelsiz dairenin anahtar teslimi olarak müvekkiline verilmesine dair kararın bir genel kurul kararı ile iptal edildiğini, bu nedenle Bursa 2. Asliye Ticaret Mahkemesinde açılan 2019/708 E. – 2021/696 K. Davada verilen karar ile müvekkilinin 6 adet bedelsiz daire ile ilgili kazanılmış hakkı olduğu hüküm altına alındığını, müvekkilinin sahip olduğu 23 adet üyelikten 14 adet hisse 15/04/2018 tarihinde 14 kişiye hisse devir sözleşmesi ile devredildiğini, 6 adet anahtar teslim üyelik ile 9 adet aidatlı hissesinin uhdesinde kaldığını, yeni üyelerin kooperatife kabulüne dair karar alınmadığını, üyeliği devir alan 13 kişi Bursa 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2020/59 E. Sayılı dosyası ile, hisse devri yapılan Emine Gültekin’in ise Bursa 3.Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2022/226 E. Sayılı dosyası ile üyelik tespiti istemli davası açtıklarını, davaya konu 04/11/2021 tarihli Genel Kurulun, müvekkilinin sahip olduğu 9 aidatlı üyelik yönünden kura çekimi yapılmadığını, 6 adet anahtar teslimi üyeliği yönünden kura çekimi yapılmadığını, üyelik devri gerçekleşen 14 kişinin derdest davaları mevcut iken 14 kişinin payını 7 paya indirilerek bahsi geçen hisseler ile ilgili olarak yetkisiz şekilde usule aykırı olarak müvekkilleri adına kura çekimi yapıldığını, üyelik tespiti davalarının gözardı edildiğini, Kur’a çekimine dayanak yapılan ve 03.03.2021 Tarihli Genel Kurul’da alınan 2 payın 1 paya indirilmesine dair Genel Kurul’un iptali ile ilgili derdest dava dosyasının gözardı edildiğini, Genel kurul hazirun listesi ve toplantıya katılan kişiler bakımından hukuka aykırılıkların olduğunu, Bursa 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2019/708 E. – 2021/696 K. Sayılı kararına aykırı olarak genel kurul hazirun listesi ve toplantıya katılan kişilerin mevcut olduğunu, Kur’a çekiminin gerçekleştiği davaya konu 04/11/2021 tarihli Genel Kurul’da müvekkillerinin hakkını zedeleyecek nitelikte; Kooperatife ait 6248 ada 9 numaralı parselde bulunan taşınmazda kat irtifaki kurularak ortaya çıkacak 16 adet bağımsız bölümün Noter huzurunda kuralarının çekilmesi ve kayıt altına alınması, kura ile belirlenen dairelerin üyelere tahsisi ve ferdileşme, kooperatife konu taşınmazların temliki, satışı ve her türlü devir işlemleri ile ilgili işlemler hususunda kooperatif yönetim kuruluna yetki verildiğini ve tüm itirazlara rağmen kura çekimlerinin gerçekleştirildiğini, taraflarınca 22.02.2022 tarihinde Nilüfer Tapu Müdürlüğü’ne başvuru yapıldığını, bunun neticesinde sözlü bilgi alındığını, davalı kooperatifin 32 adet konut bakımından kat irtifakı kurduğunun ve 16 adet taşınmaz bakımından ferdileşme işlemleri ve devirleri gerçekleştirmeye başladığının bilgisinin edinildiğini, Davalı kooperatif dava dilekçesinde belirtilmiş olunduğu gibi genel kurul kararlarının iptali ve üyeliklerin tespitine dair derdest davaları, yargı kararlarını göz ardı ederek müvekkillerine hak kaybı yaratma riski ile taşınmazlarını başka kişilere devretmeye başladığını, bu nedenle ivedi olarak 18/02/2022 tarihli ön inceleme tensip tutanağının 12 numaralı bendi uyarınca davalı Kooperatif yönetim kurulu üyelerinin dinlenilmesi akabinde ihtiyati tedbir talebi yönünden ön inceleme duruşmasında karar oluşturulmasına dair kararın taşınmazın mevcut hukuki durumundaki değişiklik ve beyanlarının nazara alınarak hak kaybı oluşmaması adına ara karardan dönülmesini, Davalı Kooperatife konu taşınmazların temliki, satışı ve her türlü devir işlemlerinin gerçekleşmesi halinde telafisi imkansız sonuçların doğacağı ve müvekkilinin mağdur olma ihtimali gözetilerek Kooperatife ait Bursa İli, Nilüfer İlçesi, Çamlık Mahallesi, 6248 Ada, 9 Parsel sayılı taşınmaza ihtiyati tedbir şerhi tesis edilerek taşınmazda kat irtifakı kurulması, devir ve ferdileşme işlemlerinin ivedi olarak tedbiren durdurulmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; S.S. Samanyolu Konut Yapı Kooperatifinin, 1996 yılında kurulmuş olup; yapı kooperatifi olarak amacını gerçekleştirmek için Bursa İli, Nilüfer İlçesi, Kayapa Mahallesi, 114 Ada, 6 Parselde kayıtlı olan Davacı kayınpederine ait arsayı Projesi ile beraber Müvekkil kooperatifçe satın alınmasını sağladığını, ilgili taşınmazda 1999 yılı depreminden sonra mevzuat doğrultusunda mecburi proje değişikliğine gidildiğini ve iki blok olması planlanan yapının tek bloğa indirilerek daire sayısında da değişiklik meydana getirilerek günümüze kadar olan inşaasına devam edildiğini, 1163 sayılı Kanunun 59uncu maddesinin 6ncı fıkrasında “yönetim kurulu üyeleri ve kooperatif personeli ortaklık işlemleri dışında kendisi veya başkası namına, bizzat veya dolaylı olarak kooperatifle kooperatif konusuna giren bir ticari muamele yapamaz.” denilerek, kooperatiflerin yönetim kurulu üyeleri ile personeline kooperatifle ticari muamelede bulunma yasağı getirildiğini, kooperatif kanununa aykırılık teşkil etmesine karşın davacı yönetim kurulu başkanı bulunduğu kooperatif ile ticari ilişkiye girerek, mimarı projesini düzenlemiş, projenin sorumlu mimarı olarak kendini atadığını ve ticari gelir elde ettiğini, dahası … arsanın ifrazını gerçekleştirerek, arsanın yarısını, satın alınan bedelin yarısı karşılığı kendi ve eşinin üzerine geçirdiğini, işbu bedelin de ödemesinin müvekkil kooperatif kayıtlarında bulunamadığını, davacı yanın , dava konusu Kooperatif Yönetim Kurulu Başkanı olarak, 96 hisse olması karar verilen dava konusu kooperatifin 72 hissesini kendi üzerine aldığını, davacının kendini arsa sahibi olarak göstererek, ticari anlaşma yapmaya çalışıp, diğer üyeler tarafından bu danışıklı dövüş olan durum anlaşılınca, Gültekin Tecimen aracılığı ile 9 kişiyi bedel karşılığı üye yaptığını ve Genel Kurul haziruna aldığını, kooperatifin 96 daire ve 2 bloktan oluşmasına karar verilmişken daha sonra yine davacının yönetim kurulu başkanı olduğu dönemde 1 blok 48 daireye düşürülüp; ifraz edilen bölümün müvekkili kooperatif adına 1 Blok 48 Daire olarak tescil edildiğini ve 1 blok 48 dairenin tamamının davacı …’e verildiğini, 1999 depremi ile bölgede emsal düşürüldüğü için kooperatif hisselerinin 48 adetten 32 ye düşürülüp burada meydana gelen 16 hisse edinme hakkının tüm üyelerden eşit olarak düşürülmesi gerekirken, … hisselerinin azaltılması karşılığı hiçbir bedel ödemeden, dava konusu Kooperatifi davacı kendisine karşı borçlandırarak, 6 daire anahtar teslim alma hakkı kararı aldırdığını, davacının buna ilişkin beyanlarının kişisel çıkarlarını perdeleme amaçlı olduğunun izahtan vareste olduğunu, müvekkil kooperatif konusu taşınmazla ilgili olarak süreç içerisinde kooperatif üyesi, Tus yetkilisi ve aynı zamanda Proje Müellifi davacı … ile yaşanan anlaşmazlıklar sonucu kat irtifakı projesinin alınmasının mümkün olamadığını, davacının alınan tüm genel kurul kararlarının iptali için sürekli olarak hukuki dayanaktan yoksun iddialarla dava ikame edip şimdiye kadar da işbu taleplerinin reddedildiğini, diğer taraftan dava dilekçesinde de bahsi geçtiği üzere davacının ikame etmiş olduğu davalardan Bursa 2. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2019/708 esas sayılı dosyası karara çıkmışsa da; işbu kararın kesinleşmediğini, kaldı ki, davacının taleplerinin kısmen kabul edilip müvekkil kooperatifin aldığı kararların usulüne uygun olduğu (diğer ikame edilen ancak bilirkişi incelemesi yapılan dosyalarda olduğu gibi) hali hazırda ortaya çıktığını, yine davacı ve dava dışı kişilerce ikame edilen Bursa 2. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2018/795 E. Sayılı dosyasında ise davacının mesnetsiz iddiaları reddedildiğini, davacı her ne kadar 6 adet dairenin bedelsiz olarak anahtar teslim olmak üzere kendisine verilmesinin kazanılmış hak olduğunu iddia etmekteyse de Bursa 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/795 E. Sayılı dosyasındaki, “davacısının diğer itirazları ise davacının genel kurul toplantısı sırasında kararlara muhalefet edip şerhini yazdırmadığı için alınan kararların iptalini talep hakkı yoktur.” şeklindeki kararı göz önüne alındığında bu iddianın yersiz olduğu açık olduğunu, her ne kadar müvekkil kooperatifçe alınan kararların hukuka aykırı olduğu iddia edilmekteyse de Sayın Mahkemece celp edilecek dosyalar incelendiğinde davacının hukuka aykırı ve kötü niyetli ikame ettiği davaların reddedildiği, devam eden dosyalardaki bilirkişi raporlarının ise davacı aleyhinde olduğu anlaşılacağını, kaldı ki müvekkilinin, usulüne uygun aldığı kararlar ile kooperatif üyelerinin şimdiye kadar davacı tarafından engel olunan konut edinme sürecini tamamlamaya çalıştığı da açık olduğunu, Konut Yapı Kooperatiflerinin amacının, devletin sağladığı kdv istisnaları ve benzeri avantajlar ile, üyelerine, küçük tasarruflar ile konut sahibi olabilmelerini sağlamak olduğunu, müvekkil kooperatif Yönetim Kurulu, yönetimi devir aldığı, 2008 yılından itibaren bu amaça ulaşmak için çalışmakta olduğunu, ancak davacı …’ün kurduğu ve 12 yıl boyunca yönetim kurulu başkanlığını yaptığı müvekkil kooperatif kuruluşundan itibaren incelendiğinde, davacı …’ün koopertif ana sözleşmesine aykırı olarak tamamen şahsi menfaatleri için çalıştığını, müteahhit firma gibi iş ve işlemlerde bulunduğu görülmekte olduğunu, netice itibariyle şuan ki yönetim kurulunun gerçek bir konut yapı kooperatifi anlayışı ile çalışması, davacı …’ün şahsi menfaatlerini ortadan kaldırdığı için, yönetim kurulu tarafından alınan tüm kararlara karşı çıkmakta, saldırgan tavır ile yönetim kurulunun çalışmasını engellemeye çalışmakta olduğunu, müvekkilinin davacının kooperatifin tamamlanmasına engel oluşunun önüne geçebilmek adına “Bursa İli, Nilüfer İlçesi, Kayapa Mahallesi, 114 Ada, 6 Parselde” adresli kooperatif konusu inşanın hali hazırdaki haliyle projeye uygun olduğu, yapının kat irtifakı yaptırmak için hiç bir engeli olmadığının tespitinin yapılmasını sağlamış ve bu doğrultuda şerefiye tespiti yapılmıştır. Müvekkil usulüne uygun tamamladığı bu sürecin ardından 04/11/2021 tarihinde noter huzurunda kura çekilişi yapmış ve davacının bu hususları kabul etmemesi sonucu Kooperatif Ana Sözleşmesinin 14. Maddesi uyarınca 12/11/2021 Tarihli Yönetim Kurulu kararıyla davacının ihracına karar verildiğini, açıkça görüldüğü üzere yasaya ve usule uygun tamamlanan sürece rağmen kooperatif üyelerinin haklarını sürüncemede bırakan davacının ihracından başka çare kalmamış olup; telafisi güç ve imkansız bir durum da yaratılmadığını belirterek haksız ve hukuki dayanaktan yoksun işbu davanın reddine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesi gerektiğini savunmuştur.
Mahkememizce davacı vekilinin birleştirme talebi bulunduğundan; mahkememizin 2021/1021 esas sayılı dava dosyası incelenmiş ve anılan her iki dosyanın konusu, tarafları itibariyle aralarında bağlantı bulunan ve bir arada görülmesinde zorunluluk bulunan mahkememiz iş bu dava dosyası ile yine mahkememizin 2021/1021 esas sayılı dava dosyasının HMK’nun 166/1 maddesi uyarınca birleştirilmesine, dava dosyamız esasının kapatılarak yargılamanın Mahkememizin 2021/1021 esas sayılı dosyası üzerinden yürütülmesine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM :Ayrıntısı ve yasal gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Bu davanın aralarında bağlantı bulunan mahkememiz 2021/1021 Esas sayılı dava dosyası ile BİRLEŞTİRİLMESİNE,
Bu dosyanın esasının böylece KAPATILMASINA,
Yargılamanın mahkememiz 2021/1021 Esas sayılı dosyası üzerinden DEVAM EDİLMESİNE,
Dair, davacı vekilinin yüzünde davalı vekilinin yokluğunda, esas hakkında hüküm ile birlikte İstinaf Yargı yolu açık olmak üzere oy birliği ile verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.19/09/2022

Başkan …
e-imza
Üye …
e-imza
Üye …
e-imza
Katip …
e-imza