Emsal Mahkeme Kararı Bursa 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/1241 E. 2023/268 K. 14.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BURSA 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C.
BURSA
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ KARAR
ESAS NO :2022/1241 Esas
KARAR NO :2023/268

HAKİM :… …
KATİP :… …

DAVACI :… – …
VEKİLİ :Av. … – […..] UETS
DAVALILAR :1- … – … …
2- … – … …
VEKİLLERİ :Av. … – […] UETS
Av. … – […] UETS
DAVA :İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ :08/12/2022
KARAR TARİHİ :14/03/2023
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH :31/03/2023
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA;Davacı Vekili Dilekçesinde Özetle; davalılar … ve …, davaya konu ( 1-MTM – 601 Kağıt askılık ünitesi -1 adet 2-MTM -602 Masura tutkallama ünitesi-1 adet3-MTM 603 Spiral sarım ünitesi -1 adet4-MTM-605 Servo kesim ünitesi – 1 adet5-MTL-1565 Kağıt boru etiketleme makinesi-1 adet6-MTCA-1535 Kağıt boru kıvırma makinesi 1-adet7-MTCUT-1556 Kağıt boru kesme makinesi 1 adet) satın aldığını, bedelininden kalan 140.000.00-TL yi ödemediklerini, malları teslim alıp götürmelerine rağmen bugüne kadar bedelini ödemediklerini, davalılar hakkında bakiye alacak nedeni ile Bursa 16. İcra 2022/… Esas sayılı icra takibi ile 140.000.00 TL değerinde ilamsız İcra takibinde bulunduğunu, borçlu davalı taraflar borca haksız yere itiraz ederek icra takibini durdurduklarını, davacı olay nedeni ile mağdur olduğunu, alacağını almak için sulh yolu olan Arabuluculuk makamına müracaat ettiklerini, Bursa 10. Noterliği kanalı ile 03.08.2022 tarihinde 0292… Yevmiye numaralı ihtar çektiklerini cevap verilmediğini, savcılık makamına şikayete bulunduklarını henüz bir çözüme kavuşmayan bu durum nedeni ile müvekkilinin mağdur olduğunu belirterek, Bursa 16. İcra Müdürlüğü 2022/… Esas sayılı icra dosyasına yaptıkları borca itirazın iptaline ve icra takibinin devamına ve % 20 inkar tazminatına ve yargılama giderleri ile vekalet ücretine davalı taraflardan müşterek ve müteselsilen alınmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP; Davalı Vekili Dilekçesinde Özetle;davacı ile davalılar arasında görülmesi gereken itirazın iptali davasında görevli mahkemenin Asliye Hukuk Mahkemesi olduğunu, davalıların tacir olmadığını, ticaretle iştigal eden insanlar olmadığını, hiçbir ticaret yahut esnaf odasına kayıtları bulunmadığını, Tacir, esnaf vs. şekilde vergi açılışları yapılmadığını, huzurdaki davanın esası Ticaret Kanununda özel olarak düzenlenmiş konulara ilişkin de olmadığını, itirazın iptali davasında Asliye Ticaret Mahkemesinin değil Asliye Hukuk Mahkemesi görevli olduğunu, davanın görevli mahkemede açılması dava şartı olduğunu, dava esasa girilmeden doğrudan usulden reddedilmesi gerektiğini, davacı ile davalılar arasında bir alışverişin olduğu ve nihayete erdiğinin doğru olduğunu, bu alışveriş kapsamında davalıların davacıya borcu bulunmadığını, soyut, mesnetsiz borç iddiasına ilişkin icra takibine itiraz ettiklerini, davacı dilekçesinde davalılar ve diğer davalı …’a bir takım matbaa ve baskı makinaları sattığını, bu alışverişten 140.000 TL alacağı kaldığını iddia ettiğini, iddia edilen kalan borca ilişkin ispata yarar herhangi bir sözleşme, fatura, senet, makbuz vs. borç doğuran ve borçlandırıcı bir belge sunmadığını, davalılar ile alışverişinden 140.000 TL alacağı kaldığını iddia eden davacının bu iddiasını belge ile ispatlaması gerektiğini, iddia edilen fakat olmayan borcun varlığına ilişkin tanıkların dinlenmesine de muvafakatlerini bulunmadığını belirterek öncelikle görevli olmayan mahkemede açılan davanın usulden reddini, esasa girilmesi durumunda haksız ve mesnetsiz açılan davanın reddini, davacı aleyhine %20 kötüniyet tazminatına hükmedilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacıya tahmilini talep etmiştir.
GEREKÇE;
Davanın mutlak ticari davalardan olmadığı, davalının gerçek kişi olduğu görülmekle davanın nispi ticari dava olup olmadığının araştırılması gerektiği, tarafların bağlı bulundukları vergi Dairelerine müzekkere yazılarak; davacı … …, davalılar … ve … a ait VUK 177 madde kapsamında tarafların tacir olup olmadığının tespiti açısından 2021 yıllına ilişkin yıllık bazda vergi beyannamesinin celbi istendiği, Bursa Vergi Dairesi Başkanlığı Gelir Kanunları Usul ve Tahsilat Grup Müdürlüğünün yazı cevabında; davacının potansiyel mükellef (gelir getirici kazanç olmaksızın bazı iş ve işlemlerde kullanılan potansiyel vergi kimlik numarasına haiz mükellef ) olduğu, Bursa Osmangazi Vergi Dairesinden tarafından verilen cevapta davalılardan …’ın 2021 yılı vergilendirme dönemine ait herhangi bir ticari kaydının bulunmadığı, davalılardan …’ın Gökdere Vergi Dairesi Müdürlüğünün 85913510.. vergi kimlik numaralı mükellefi … Ambalaj Sanayi Ve Ticaret Limited Şirketi’nin ortağı olduğu, Antalya Üçkapılar Vergi Dairesinden tarafından verilen cevapta davalı … …’ın 01/01/2005-31/03/2006 tarihleri arasında dairemizde vergi mükellefiyet kaydı olduğu
, Bursa Uludağ Vergi Dairesinden tarafından verilen cevapta; davalı …’ın potansiyel mükellef (gelir getirici kazanç
olmaksızın bazı iş ve işlemlerde kullanılan potansiyel vergi kimlik
numarasına haiz mükellef) olduğu yani tacir olmadığı, 2007/12362 sayılı Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi’nin 1/a maddesinde “Esnaf ve Sanatkâr ile Tacir ve Sanayiciyi Belirleme Koordinasyon Kurulunun tespit edeceği ve Resmî Gazete’de yayımlanacak esnaf ve sanatkâr meslek kollarına dahil olup, ekonomik faaliyetini sermayesi ile birlikte bedeni çalışmasına dayandıran ve kazancı tacir veya sanayici niteliğini kazandırmayacak miktarda olan, basit usulde vergilendirilenler ve işletme hesabına göre deftere tabi olanlar ile vergiden muaf bulunanlardan 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 177 nci maddesinin birinci fıkrasının (1) ve (3) numaralı bentlerinde yer alan nakdi limitlerin yarısını, (2) numaralı bendinde yazılı nakdi limitin tamamını aşmayanların esnaf ve sanatkâr sayılmaları ile esnaf ve sanatkâr siciline ve dolayısıyla esnaf ve sanatkarlar odalarına kaydedilmeleri,” şeklindeki düzenlemeye gereği VUK 177 inci maddesindeki vergi beyannamesinin verildiği yılın yeniden değerleme oranına göre tahlil edilmesinin gerekmekte olup, mevcut davada davanın mutlak ticari dava olmadığı sabit olup, davanın nisbi ticari dava olup olmadığının tespiti açısından TTK 12 ve 11 inci maddelerinin incelenmesi gerekmektedir. TTK 12 inci maddesinde tacir ” (1) Bir ticari işletmeyi, kısmen de olsa, kendi adına işleten kişiye tacir denir. (2) Bir ticari işletmeyi kurup açtığını, sirküler, gazete, radyo, televizyon ve diğer ilan araçlarıyla halka bildirmiş veya işletmesini ticaret siciline tescil ettirerek durumu ilan etmiş olan kimse, fiilen işletmeye başlamamış olsa bile tacir sayılır.” hükmü ile tanımlanmış olup, tacir olmak için öncelikle bir ticari işletmenin bulunması gerekmektedir. Ticari işletme kavramı TTK 11’de “(1) Ticari işletme, esnaf işletmesi için öngörülen sınırı aşan düzeyde gelir sağlamayı hedef tutan faaliyetlerin devamlı ve bağımsız şekilde yürütüldüğü işletmedir. (2) Ticari işletme ile esnaf işletmesi arasındaki sınır, Cumhurbaşkanı kararıyla belirlenir.” hükmünde de belirtildiği üzere bir ticari işletmeninin esnaf işletmesi için öngörülen sınırın üstünde gelir sağlamayı hedef tutması ve devamlı ve bağımsız bir şekilde faaliyet göstermesi gerekmektedir. Davanın nispi ticari dava olabilmesi için her iki tarafın ticari işletmesi ile ilgili olması gerektiği, tarafların tacir olmadığı görülmekle, yargılama yapma görevinin Asliye Hukuk Mahkemesi’ne ait olduğu anlaşılmakla mahkememizin görevsizliği nedeniyle davanın usulden reddine dair aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
KARAR; Gerekçesi ve ayrıntısı yukarıda açıklandığı üzere;
1-Mahkememizin GÖREVSİZLİĞİNE,
2-Davanın Görev Dava Şartı Yokluğu nedeniyle USULDEN REDDİNE,
3-Davanın konusu itibariyle davaya bakmaya görevli mahkeme ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ olduğundan HMK 20. Maddesi uyarınca kararın kesinleşmesinden itibaren 2 haftalık süre içinde talep edilmesi halinde Görevli BURSA NÖBETÇİ ASLİYE HUKUK MAHKEMESİNE GÖNDERİLMESİNE, aksi takdirde davanın açılmamış sayılacağının ihtarına,
4-Harç, masraf, avans ve vekalet ücreti hususlarının görevli mahkemece karara bağlanmasına, herhangi bir sebeple görevli mahkemede yargılamaya devam olunmaması halinde mahkememize iletilecek bir dilekçe ile yargılama giderlerine hükmedilebileceğine,
Dair; davacı ve davalı vekillerinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde Bursa Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İstinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi. 14/03/2023

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır