Emsal Mahkeme Kararı Bursa 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/894 E. 2022/901 K. 15.09.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BURSA 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2021/894 Esas – 2022/901
T.C.
BURSA
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2021/894 Esas
KARAR NO : 2022/901

HAKİM :
KATİP :

DAVACI : …. NAKLİYAT VE TİCARET ANONİM ŞİRKETİ
VEKİLLERİ : Av.

Av.
DAVALI :
DAVA : İtirazın İptali (Taşıma Sözleşmesi Kaynaklı)
DAVA TARİHİ : 28/09/2021
KARAR TARİHİ : 15/09/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 26/09/2022

İnegöl 1. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 28/09/2021 tarih 2021/250 Esas 2021/379 Karar sayılı görevsizlik kararı sonucu, mahkememize tevzi edilen İtirazın İptali (Taşıma Sözleşmesi Kaynaklı) davasının yapılan açık yargılaması sonucunda;
Dosya incelendi;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA; davacı vekilinin dava dilekçesinde özetle; müvekkili davacı … Nakliyat ve Ticaret A.Ş 1992 yılından bu yana küresel lojistik ve uluslararası taşıma hizmetleri sunan alanında tanınmış bir şirket olduğunu, davacı müvekkili şirket ile davalı şirket arasında ticari iş ilişkisi gereği, davalı yan talimat ve onayı doğrultusunda davacı müvekkili tarafından muhtelif tarihlerde taşıma hizmetleri gerçekleştirildiğini ancak muhtelif taşımalara ilişkin bedellerin davalı yanca haksız ve hukuka aykırı bir şeklide iş bu tarihe kadar tam ve eksiksiz şekilde ödenmediğini, bu nedenle davacı müvekkili şirket ilgili cari hesaptan kaynaklı alacağını davalı yandan tahsil edemeyince, davalı aleyhine İstanbul 24. İcra Müdürlüğü’nün 2015/27219 Esas (2020/29407) sayılı dosyası ile icra takibi başlattığını, davalı şirketin takibe itirazı nedeniyle takibin durdurulduğunu, müvekkili tarafça her ne kadar arabuluculuk bürosuna başvuru yapılmış ise de anlaşma sağlanamadığını, anılan bu sebeplerle; davanın kabulü ile, davalının icra takibine itirazının iptaline ve icra takibinin talep edilen miktar ve ticari avans faizi oranı üzerinden devamına, davalı aleyhine %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yarılama masrafları ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP; davalı şirket yetkilisi cevap dilekçesinde özetle; Davacı yanın dava dilekçesinde yer alan iddialarını kabul etmediklerini, öncelikle alacak ve dava yönünden zamanaşımı itirazında bulunduğunu, bu nedenle davanın reddi gerektiğini, davacı yan dava dilekçesinde her ne kadar taşıma hizmetleri doğrultusunda ödemelerin eksik yapıldığını belirtmişse de anılan iddiaları kabul etmenin mümkün olmadığını, ekte sunulan Ba formları incelendiğinde görüleceği üzere, Aralık 2014 ve Şubat 2015 tarihlerinde, davacı firma ile karşılıklı mutabakata varılmış ve varılan mutabakatlar sonucunda fatura bedellerinin tamamı ödendiğini, yine ekte sunulan davalı firmaya ait, muavin defteri ve dekontlardan da bu durum açıkça görülecek olup, davacı yana ait fatura bedellerinin tümü eksiksiz olarak ödendiğini, davacı yan iş bu davaya konu bakiye kaldığını iddia ettiği bedellerle ilgili olarak ta herhangi bir bildirim ve ihtarda göndermediğini, dolayısıyla davacı yanca bu güne kadar bu doğrultuda bir ihtarda bulunmadığı gözetildiğinde dava haksız ve yersiz olup reddi gerektiğini, anılan bu sebeplerle; davanın reddine, davacı aleyhine %20’den aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına yükletilmesine, yargılama giderleri ve vekaleti ücretin de davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE;
Dava; İstanbul 24. İcra Müdürlüğü’nün 2020/29407 Esas sayılı dosyasına yapılan takibe itirazın iptali davası olup, yasal süresi içerisinde açılmıştır.
Mahkememizce İstanbul 24. İcra Müdürlüğü’nün 2020/29407 Esas sayılı icra takip dosyasının celp ve incelenmesinde; davacı vekili tarafından 01/10/2015 tarihinde, davalı aleyhine 1.256,62-USD asıl alacak üzerinden takip başlatıldığı, ancak davalı şirket vekilinin 05/12/2016 tarihli itiraz dilekçesi ile takibin durdurulduğu anlaşılmıştır.
Davalı taraf her ne kadar zamanaşımı itirazında bulunmuşsa da, takip tarihi ile Arabulucuk Kanunu madde 18/A (15)’e göre davalının itirazı yerinde görülmemiştir.
Mahkememizce, tarafların bağlı bulundukları vergi dairelerine müzekkere yazılarak, 2014, 2015, 2016, 2017, 2018, 2019, 2020 yıllarına ilişkin BA/BS formlarının dosyamıza celbedildiği görülmüştür.
Mahkememizce, dava dosyası, ibraz edilen deliller ve taraflara ait ticari defter ve dayanağı kayıtlar üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılarak davacının var ise alacaklı olduğu miktar ve faizinin belirlenmesine karar verildiği, davalı tarafın ticari defter ve dayanağı kayıtların incelenmesi yönünden dosya tüm ekleri ile birlikte yerinde inceleme yetkisi de verilerek, konusunda uzman Mali Müşavir Ayhan Aydın’a teslim edilmiştir.
28/03/2022 Tarihli Bilirkişi Raporunda Özetle; Bursa 3.Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/894 Esas Sayılı mevcut dava dosyası, İstanbul 24.İcra
Müdürlüğü 2020/29407 Eski (2015/27219) esas sayılı dava dosyasının, davalı şirkete ait 2014-2015
yılları (yevmiye) defterinin incelenmesi sonucu;
davalı şirketin 2014 ve 2015 yılı (yevmiye) defterinin açılış tasdiklerinin ve kapanış tasdiklerinin
yaptırıldığı,
davalı şirketin ticari defterlerine göre; davalı şirketin, davacı şirketten 19.744,87 TL alacaklı
gözüktüğü, davalı şirketin resmi defterlerine, davacı şirkete 28.12.2014 tarihinde 19.725,80 TL fazla
nakit ödeme girmiş olduğu, davalı şirket, davacı şirkete fatura üzerinde yazan TL tutarlara göre
ödeme yapmış olduğu,
davacı şirket tarafından, davalı şirkete ait malların (İnegöl-Gemlik Limanı) kara nakliyesi
ve Gemlik Limanı -Libya (Mıssurata ve Al Khoms ) limanlarına Deniz Taşıma hizmetinin
verilmiş olduğu, davacı şirket tarafından, davalı şirkete toplam 12.450,00 USD fatura düzenlenmiş olduğu, davacı şirket tarafından , davalı şirkete toplam 236,00 TL fatura düzenlenmiş olduğu,
davacı ve davalı şirketin açık hesap çalışmış olduğu,
davacı tarafından, davalı şirkete düzenlenen USD faturalarda TL’ye çevrimde TCMB döviz alış kurunun
kullanılmış olduğu, davalı tarafından, davacı şirkete yapılan TL ödemelerde USD ye çevrimde TCMB
Döviz Alış Kuru kullanılacağı, davalı tarafında, davacı şirkete 17.03.2015 tarihinde banka hesabına yapılan 15.700 TL ödemeden,
davacı tarafından, favalı şirkete düzenlenen 236 TL fatura bedeli düşülecek olup kalan tutar USD ye
çevrileceği, davacı tarafından, davalı şirkete düzenlenen USD faturalar 12.450,00 USD , davalı tarafından, davacı şirkete yapılan TL ödemelerin USD ye çevrimi 11.193,44 USD
olmak üzere kalan 1.256,56 USD olduğu, davacı şirket ticari defterlerini inceleyecek
bilirkişinin bu raporu da dikkate alarak genel bir değerlendirme yapmasının uygun olacağı yönünde görüş ve kanaat bildirilmiştir.
Davacı tarafın ticari defterlerinin incelenmesi yönünden ise İstanbul Nöbetçi Ticaret Mahkemesi’ne talimat yazıldığı, İstanbul 14. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2022/46 Talimat dosyası ile, davacı şirket ticari defter ve kayıtlarının incelenmesi sonucu, SMMM bilirkişi Derya Yıldız Kocabaş’ın tarafından tanzim edilen bilirkişi raporunun dosyaya ibraz edildiği görülmüştür.
30/05/2022 Tarihli Bilirkişi Raporunda Özetle; dosyaya mübrez belge, bilgi, takip
dosyası, davacı yana ait incelenen ticari defterleri ile sınırlı olarak yapılan tespit, inceleme ve
değerlendirmeler neticesinde;
taraflar arasındaki hukuki ihtilaf davacı yanın 01/10/2015 tarihinde borçlu aleyhine
İstanbul 24. İcra Dairesi’nin 2015/27219 E. sayılı dosyası ile borçlu aleyhine 1.256,62 USD Asıl
alacağı için icra takibi başlatması karşısında, davalı yanın takibe itiraz etmesi üzerine çıkmış
bulunmakta olduğu,
davacı şirkete ait davacı şirkete ait 2014 ve 2025 yılına ait Yevmiye ve Defter-i Kebir
defterlerinin 6102 sayılı yeni TTK. ilgili hükümleri yönünden usulüne uygun tutulmuş
olduğu, ancak davacı yana ait 2015 yılı Envanter Defteri incelemeye sunulamamış
olduğundan açılış tasdikinin yapılıp yapılmadığı tespit edilememiş olup, sahibi lehine delil
olma yönünden takdiri yüce mahkemenize ait olup,
davacı yanın davalı yana 2014 ve 2015 yıllarında toplam 12.450,00 USD tutarında 6 adet
fatura düzenlediği, davalı yan tarafından davacı yana 2014 yılında herhangi bir ödeme de
bulunmadığı, 2015 yılında 12/03/2015 tarihinde 13.862,76 TL ve 17/03/2015 tarihinde
15.700,00 TL ödeme yaptığı, taraflar arasında ödemeler sırasında hangi kurdan ödeneceğine
dair yazılı bir sözleşme bulunmadığından, davacı tarafından davalı yana düzenlenen
faturalar üzerinde TCMB döviz alış kuru yazıldığından, ödemelerde de TCMB döviz alış
kurlarının dikkate alındığı, davacı yanın davalı yandan 01/10/2015 takip tarihi itibariyle
1.256,62 USD alacaklı olduğu,
tarafların, icra inkar tazminatı ve diğer benzeri taleplerinin Sayın Mahkemenizin
takdirleri içerisinde kaldığı yönünde görüş ve kanaat bildirilmiştir.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; Takip konusu alacağın taraflar arasında taşıma
sözleşmesinden kaynaklanan fatura alacağıdır.
Takibe konu faturalar, davacı şirket tarafından, davalı şirkete ait malların (İnegöl-Gemlik Limanı) kara nakliyesi
ve Gemlik Limanı -Libya (Mıssurata ve Al Khoms ) limanlarına deniz taşıma hizmetine ilişkindir. Davalı taraf davacı tarafa herhangi bir borcunun bulunmadığını belirterek davanın reddini talep etmiştir.
Taraflar tacir olup, ticari defterler ile alacak miktarının ispatı mümkün olduğundan mahkememizce delil olarak dayanılan taraf ticari defterlerinin incelenmesine karar verildiği, HMK 222 maddesinde, “(2) Ticari defterlerin, ticari davalarda delil olarak kabul edilebilmesi için, kanuna göre eksiksiz ve usulüne uygun olarak tutulmuş, açılış ve kapanış onayları yaptırılmış ve defter kayıtlarının birbirini doğrulamış olması şarttır. (3) İkinci fıkrada belirtilen şartlara uygun olarak tutulan ticari defter kayıtlarının sahibi ve halefleri lehine delil olarak kabul edilebilmesi için, diğer tarafın aynı şartlara uygun olarak tutulmuş ticari defterlerindeki kayıtların bunlara aykırı olmaması veya diğer tarafın ticari defterlerini ibraz etmemesi yahut defter kayıtlarının aksinin senet veya diğer kesin delillerle ispatlanmamış olması gerekir. Diğer tarafın ikinci fıkrada yazılan şartlara uygun olarak tutulan ticari defterlerinin ilgili hususta hiçbir kayıt içermemesi halinde ticari defterler, sahibi lehine delil olarak kullanılmaz. Bu şartlara uygun olarak tutulan defterlerdeki sahibi lehine ve aleyhine olan kayıtlar birbirinden ayrılmaz. (4) Açılış veya kapanış onayları bulunmayan ve içerdiği kayıtlar birbirini doğrulamayan ticari defter kayıtları, sahibi aleyhine delil olur. ” hükmü gereği taraf ticari defterleri üzerinde yapılan bilirkişi inceleme sonucunda, davacı şirket tarafından, davalı şirkete düzenlenen ve icra takibine konu olan faturaların
taraf defterlerinde kayıtlı olduğu, her ne kadar davalı şirketin ticari defterlerine göre; davalı şirketin, davacı şirketten 19.744,87 TL alacaklı
gözükse de, davalı şirketin resmi defterlerine, davacı şirkete 28.12.2014 tarihinde 19.725,80 TL fazla
nakit ödeme girmiş olduğu, taraflar arasında ödemeler sırasında hangi kurdan ödeneceğine
dair yazılı bir sözleşme bulunmadığından, davacı tarafından davalı yana düzenlenen
faturalar üzerinde TCMB döviz alış kuru yazıldığından, ödemelerde de TCMB döviz alış
kurlarının dikkate alındığı, davalı şirket, davacı şirkete fatura üzerinde yazan TL tutarlara göre
ödeme yapmış olduğu, davacı tarafından, davalı şirkete düzenlenen USD faturalar 12.450,00 USD , davalı tarafından, davacı şirkete yapılan TL ödemelerin USD ye çevrimi 11.193,44 USD
olmak üzere kalan 1.256,56 USD olduğu, davacı yanın davalı yandan takip tarihi itibariyle
1.256,62 USD alacaklı olduğu, netice itibariyle davacının ve davalının ticari defterlerinin 1.256,62 USD’ lik asıl alacağı doğruladığı, davalı tarafça, defter kayıtlarının aksinin senet veya diğer kesin delillerle ispatına yönelik ödemeye ilişkin herhangi bir belge de sunulmadığı anlaşılmakla Mahkememizce dava ve takip talebi dikkate alınarak davanın kabulü ile borçlu davalının İstanbul 24. İcra Dairesi’in 2020/29407 Esas sayılı takip dosyasına itirazının iptaline, takibin talepnamedeki miktar ve koşullarla birlikte devamına karar verilmiş, ayrıca alacak likit, yasal şartlar oluşmakla davalı-borçlu aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM; Gerekçesi ve ayrıntısı yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜ ile, borçlu davalının İstanbul 24. İcra Dairesi’in 2020/29407 Esas sayılı takip dosyasına itirazının İPTALİNE, takibin talepnamedeki miktar ve koşullarla birlikte DEVAMINA,
2-Kabul edilen miktara göre USD’nin takip tarihindeki TL karşılığı (1 USD=3,0351TL) üzerinden hesaplanan miktarın % 20’si olan 762,79-TL icra inkar tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
3-Harçlar yasası gereğince alınması gereken (USD’nin dava tarihindeki TL karşılığı;1USD=8,8647TL üzerinden hesaplanan) 760,95-TL karar ve ilam harcından peşin alınan 59,30-TL harcın mahsubu ile bakiye 701,65-TL harcın davalıdan alınarak hazineye İRAT KAYDINA,
4-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden, karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT 13/1-2 uyarınca belirlenen 9.200,00-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
5-Davacı tarafından yapılan 127,10-TL harç, 1.200,00-TL bilirkişi ücreti ve 138,50-TL tebligat giderinden oluşan toplam 1.465,60-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
6-7155 Sayılı Kanunun 23.maddesi ile 6155 Sayılı Kanun 18/A-12-13 maddeleri uyarınca 1.320,00 TL zorunlu arabuluculuk hizmeti giderinin davalıdan alınarak HAZİNEYE İRAT KAYDINA,
7-Kesinleşme süreci tamamlanana kadar masraf avanslarının kullanılabileceği nazara alınarak kararın kesinleşmesinden sonra yazı işlerince yapılacak hesaba göre artan avansların yatıran tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde İstinaf Kanun Yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.15/09/2022

Katip 221345
¸e-imzalıdır

Hakim 150129
¸e-imzalıdır